Önce Birleşmiş Milletler, sonra İngiliz Stern Komisyonu'nun hazırladığı raporlar, dünyanın felakete gittiğini gösterdi. Daha önce bu çağrıya "fenomen" diye burun kıvıran ülkeler şimdi küresel ısınmayla mücadele için program açıklıyor.
Yarından sonra (The Day After Tomorrow) adlı Hollywood filmi, küresel ısınmanın sebep olabileceği felaketin boyutlarını ortaya koyduğunda başta Amerika, Rusya, Çin gibi dünyayı en çok kirletenler olmak üzere birçok ülke bilim dünyasının çağrılarına kulak asmıyordu. Ancak BM tarafından hazırlanan iklim raporları felaketin boyutlarını gözler önüne serdi. Yeryüzündeki canlı türlerinin yüzde 50'sinin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olması hükümetleri harekete geçmek zorunda bıraktı. İşte 2007 başından beri ülkelerin küresel ısınmata karşı attığı adımlar:- AVUSTRALYA: Dünyada ilk kez bir hükümet, geleneksel ampulleri yasaklayarak çevre dostu ampuller kullanılması kararını aldı. 2010 yılında Avustralya genelinde normal ampul kullanımı yasaklanıyor. Enerji dostu yeni nesil ampuller, standartlardan yüzde 66 daha az enerji harcıyor.
- MEKSİKA: Hükümet, ülke genelinde 250 milyon ağaç dikilmesi kararı aldı. Çok fazla karbondioksit salan yaşlı otomobillerin trafiğe çıkması yasaklandı.
- AVRUPA BİRLİĞİ: Otomobil üreticilerine küresel ısınma standartı getirildi. 2012'ye kadar üretilen otomobiller kilometrede 120 gramdan daha az karbondioksit salma şartı geldi. Ortalama bir jeep şehir içinde 10 kilometrede 3 kg karbondioksit gazını atmosfere salıyor. 94 model bir Ford Escort için bu oran 1.8 kg. Enerji tüketimini azaltmak için elektronik aletlerdeki "stand-by" konumunun kaldırılması fikri benimsendi. Cihazlarını fişten çekmek yeribe kumandadan kapatan Türk Ailesi yılda 5.2 YTL kaybediyor. Bu nedenle ayrıca çok büyük bir enerji kaynağını boşa harcamış oluyor.
- İNGİLTERE: Blair hükümeti, görev süresinin dolmasına çok kısa bir süre kala "Yeşil Vergi" adı verilen bir proje için düğmeye bastı. Yeşil vergi, uçak yolculukları, ve 4x4 araçlar gibi doğa dostu olmayan ürünlere kullanılacak.
- ENDONEZYA: 17 bin dolayında adacıktan oluşan lkede adaların yüzde 30'unun 2100 yılına kadar su altında kalması olasılığına karşı ülke tarihinde ilk kez adaların sayılmasına karar verildi.
- JAPONYA: Hükümet, klima kullanımı nedeniyle enerji tüketiminin artması üzerine yaz aylarında tüm kamu çalışanlarının kravat takmasını yasakladı.
- ABD: Uzaya güneş ışınlarını yansıtacak dev bir ayna yerleştirilmesi için hükümet proje başlattı.
Küresel Isınmaya Çare
Nanoteknolojiyle üretilen 'LED', çok az ısı yayarak elektrik enerjisini direkt ışığa çeviriyor. Tasarruf yüzde 90. 'LED' bazlı ışık kaynakları küresel ısınmaya da çareDünyanın gelmiş geçmiş en önemli icatlarından ampulü Edison buldu, ona alternatif nanoteknoloji ürünü ışık kaynağıysa Türk araştırmacıların elinden çıktı. Bilkent Üniversitesi'nden araştırmacılar, geliştirdikleri ayarlanabilir beyaz ışık teknolojisiyle, klasik ampulleri değişime uğrattı.
Bilkent Üniversitesi Fizik Bölümü ve Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Hilmi Volkan Demir'le öğrencileri Sedat Nizamoğlu, Tuncay Özel ve Emre Sarı'nın nanoteknolojiyle üretilen nanokristalli 'LED'leri (Işık Yayan Diyot-Light Emitting Diode), ısıyı ışığa dönüştüren normal ampulün aksine, elektrik enerjisini direkt ışığa çeviriyor. Yüzde 90 oranında enerji tasarrufu sağlayan LED bazlı ışık kaynakları küresel ısınma sorununa alternatif çözüm getirmeye aday. LED tabanlı ışık kaynaklarının ömrü 23 yıl sürecek ve otomobillerin aydınlatma sistemlerinde köklü değişikliklere gidilecek. Çalışma dünyanın prestijli bilimsel yayın organlarından 'Nanotechnology' dergisinin 14 Şubat 2007 baskısında da kapak konusu oldu.
Ömür boyu en fazla dört kez yenilenecek
2004'te başladıkları çalışmanın sürdüğünü söyleyen Demir, TÜBİTAK ve AB'den destek alan projeyi şöyle anlattı: "Farklı nanokristalleri farklı kombinasyonlarda kullanarak, farklı beyaz ışıklar elde ettik. Bilimsel olarak bu tür bir beyaz ışık kontrolü önemli. Çok uzun yıllar kullanılabilen LED'ler evimizdeki ampul ve floresanların yerine geçecek. LED'ler elektrik enerjisini 1'e 10 oranında az kullanıyor. Ampulün dayanaksızlığını ne sıklıkta değiştirdiğimizi düşünerek anlayabiliriz. Bir LED'i günde 12 saatten 23 yıl kullanabilmemiz mümkün. Bu da insanın, ömründe sadece dört defa ışık kaynağını yenileyeceği anlamına geliyor."
Demir, LED bazlı ışık kaynaklarının önemi hakkındaysa şunları söyledi:
"Şu an dünyada enerjinin yüzde 20'si aydınlatmada kullanılıyor. LED bazlı ışık kaynağıyla bu miktarı yüzde 50 azaltmak mümkün. Dünyada yaklaşık 2 milyar insansa elektriğe ulaşamıyor, evlerinde bile güvensiz, sağlıksız, ışık kalitesi çok düşük gaz bazlı aydınlatma sistemlerini kullanıyor. Elektrik gereksinimi çok az olan LED bazlı beyaz ışık kullanımıyla bu sorunlar azalabilir."
LED bazlı ışık kaynaklarıyla küresel ısınmaya yol açan karbon emisyonunun 300 milyon ton azaltılabileceğini söyleyen Demir, beş yıl içinde otomobil farlarının da LED bazlı ışık kaynaklarına yönelmesini beklediklerini söylüyor. Son düzenleyen ThinkerBeLL; 24 Ağustos 2012 11:04