Arama

Lütfi Paşa

Güncelleme: 11 Şubat 2013 Gösterim: 6.557 Cevap: 1
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
15 Şubat 2007       Mesaj #1
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
Lütfi Paşa
MsXLabs.org
Sponsorlu Bağlantılar

On altıncı yüzyıl kumandan, târihçi, ilim ve devlet adamı.
Âilesi, doğum yeri ve târihi bilinmemektedir. Enderun'da terbiye edilip, öğretim görerek yetiştirildi. Kânûnî Sultan Süleymân Han zamânında Dimetoka'da vefât ettiği sanılmaktadır. Enderun'da eğitim ve öğretimini tamamlayan Lütfi Paşa, Osmanlı Sultânı İkinci Bâyezîd Han (1481-1512) devrinin son zamanlarında çuhadar iken, Yavuz Sultan Selim Hanın 1512'de tahta geçmesiyle, müteferrika oldu. Yavuz Sultan Selîm Han (1512-1520) devrinde çeşnigirbaşı, kapıcıbaşı ve mîralem vazifeleri verildi. Bu vazîfelerinde Sultan'ın takdirini kazandı. Kastamonu ve Aydın sancakbeyliklerinde bulundu. Kânûnî ile birlikte Rodos'un Fethine iştirâk etti (1522). Yanya sancakbeyi iken Viyana Kuşatmasına katıldı (1529). 1533'te Karaman beylerbeyi oldu. Irakeyn Seferine katıldı (1533-1536). Önce Anadolu, peşinden Rumeli beylerbeyliğine getirildi(1536). Kısa bir müddet sonra, üçüncü vezirliğe tâyin olundu. 1537'de Kaptan-ı Deryâ Barbaros Hayreddin Paşanın iki yüz seksen gemilik Korfu Seferine serdâr olarak katıldı. Korfu Seferinde Kânûnî Sultan Süleymân Han, Avlonya'da bulunurken, LütfîiPaşa da İtalya sâhillerinde, Osmanlının yokluğunda Akdeniz'i kana boyayan korsanları ve Haçlı donanmalarını aradı. Otranto ve Castro kalelerini tahrip ederek, donanmayla İstanbul'a döndü. 1538'de İkinci vezirliğe tâyin edildi. Kânûnî Sultan Süleymân Han ile Boğdan Seferine katıldı. Bu sefer esnâsında Prut Nehri üzerinde köprü inşâ ettirerek Mîmâr Sinân'ı Sultan'a tanıttı. Boğdan Seferi sonunda 13 Temmuz 1539 târihinde vezîriâzamlığa tâyin edildi. Yavuz Sultan Selim'in kızı ve Kânûnî Sultan Süleymân Hanın kız kardeşi Şâhî Sultan ile evlenerek Osmanlı hânedânına damad oldu. 1541 Nisanında emekli olduktan sonra, Dimetoka'da ilim ile meşgûl olup, kıymetli eserler yazdı. Emekli haslarıyla geçinerek, vefâtına kadar Dimetoka'da oturan Lütfi Paşa, hacca da gitmiştir.
İyi bir idâreci, teşkilâtçı, kumandan olan Damad Lütfi Paşa, Enderun'daki eğitim ve öğretiminin yanında tâyin olunduğu çevrenin âlim ve şâirleri ile sıkı münâsebet kurarak, ilmini artırmıştır. Arap edebiyâtı, fıkıh, hadîs, târih ve diğer ilimlerin yanında tıp ilmini de bildiğinden, Arapça ve Türkçe kitaplar yazmış, tercümeler yapmıştır. 1554 senesine kadar Osmanlı târihini ihtivâ eden Tevârih-i Âl-i Osman, vezirlerin ve devlet adamlarının uyacağı kâidelerden bahseden Âsafnâme, tıp ve dînî ilimleri konu edinen Tuhfetü't-Tâlibîn Kitâb-ül-Es' ile ve'l-Ecvibe, Tenbih-ül-Gâfilîn ve Tekîdü's-Sâlikîn, Kitâbü'l-Künûz fi'l-Letâifi'r-Rumûz, Zübdetü'l-Mesâil fi'l-İtikâdât ve'l-İbâdât dâhil yirmiye yakın eser te'lîf ve tercüme etmiştir.

Son düzenleyen KisukE UraharA; 29 Ocak 2008 19:29
Biyografi Konusu: Lütfi Paşa nereli hayatı kimdir.
Gerçekçi ol imkansızı iste...
_GüzelikMeleği_ - avatarı
_GüzelikMeleği_
Ziyaretçi
11 Şubat 2013       Mesaj #2
_GüzelikMeleği_ - avatarı
Ziyaretçi
Lütfi Paşa
MsXLabs.Org
Sponsorlu Bağlantılar

Ad:  damat-lütfü-paşa-kim-ola.jpg
Gösterim: 331
Boyut:  7.5 KB

Damat Çelebi Lütfi Paşa hayatını, ayrıntılı tarihler vermeden yazdığı "Asafname" adlı kitabında yazmıştır.
Nerede doğduğu ve nereli olduğu bilinmemektedir. Fakat Arnavut asıllı olduğu rivayet edilmektedir.Avlonya civarından devşirme olarak getirilmiş ve Enderun'da eğitim görmüştür. Çıkma ile çuhadar görevi verilmiştir. 1512'de Yavuz Sultan Selim'in tahta geçtikten sonra müteferrika olarak saraydan dış göreve çıkmıştır. Daha sonra sırasıyla çeşnigirbaşı, kapıcıbaşı ve miralemlik görevlerinde bulunmuştur.

1522'de Aydın sancakbeyi olarak tayin edilmiştir. Sonra Yanya sancakbeyliğine nakledilmiştir. Bu görevde iken kendi sancak askeri başında 1529'da I. Viyana Kuşatması'na katılmıştır. 1529'da Şam beylerbeyi olmuş aynı yıl sonu bu görevden azledilmiştir. 1531'de ikinci defa Şam beylerbeyi; 1533'de ise Karaman Beylerbeyi olmuştur. Karaman Beylerbeyi olarak Irakeyn Seferi'nde başarılı hizmetlerde bulunmuştur. 1534'de kubbe vezirliği görevi verilmiştir. Aynı zamanda Anadolu Beylerbeyliği görevi verilmiştir. Buradan 1536'da Rumeli Beylerbeyliği'ne tayin edilmiştir. 1534'de Üçüncü vezirliğe terfi ettirilmiştir. 1537 Barbaros Hayrettin Paşa ile beraber donanma serdari olarak Akdeniz'e sefere çıkmıştır. Bu seferde donanma önce İtalya sahillerini vurmuştur. Bu arada Venedik'lilere gönderilen elçiyi Venedikliler esir olarak muamelere etmişler ve bunun üzerine, Osmanlı devleti Venediklilere savaş açmıştır. Donanma ile birlikte Korfu adasının kuşatılmasına karar verilmiş ve Lütfi Paşa Korfu Seferi serdari tayin edilmiştir. İki hafta kadar devam eden Korfu kuşatmasından sonra Lütfi Paşa'nın zafer beklentisi mesajları göndermesine rağmen padişahın emriyle kuşatma kaldırılmıştır. Lütfi Paşa da İstanbul'a geri çağırılmıştır. Bir müddet sonra 1538'de ikinci vezirliğe tayin edilmiş ve Boğdan seferine katılmıştır.

Genç yaştan itibaren devlet görevine gelen Çelebi Lütfi Paşa aynı zamanda I. Selim'in kızı ve Kanuni'nin kız kardeşi olan Şah Sultan'la kısa süren bir evlilik yaparak saraya damat da olmuştur.
13 Temmuz 1539'da Ayas Mehmet Paşa'nın vebadan vefatı üzerine sadrazam görevine getirilmiştir. Lütfi Paşa bu görevde iki yıl kalmıştır. Nisan 1541'de başkentte çok ilginç bir sadrazam tedbiri dedikodusu yayılmiştır. Bu söylentiye göre Sadrazam Lütfi Paşa
Fuhuş yapan bir kadının cinsiyet organını üstra ile oydurtup onu idam ettirmişti. Bu dedikoduları duyan karısı padişahın kızkardeşi Şah Sultan kocasına "Kangi vezir zamanında bu yüzden keşf-i avret kılınmıştır ki senin asrinda vaki ola?" diyerek ayıplamış.. Bunun üzerine Lütfi Paşa tarafından tokatlamışti. Bu nedenle cariyeleri ve harem ağaları sadrazamı tartaklanmıştı.

Nisan 1541'de olan bu olayı öğrenen padişah Lüfi Paşa'yı sadrazamlıktan azletmiş ve yerine Hadim Süleyman Paşa sadrazam oaarak göreve getirilmiştir.
Lütfi Paşa bundan sonra eşi Şah Sultan'dan boşanmış saray akrabalığı sona ermiştir. Azledildikten sonra da Lütfi Paşa, 200.000 akçe has ile Dımetoka'ya sürülmüştür. Lütfi Paşa 1542'de affedilip Hicaz'a hacca gitmiştir. Hac dönüşünde Dimetoka'daki çiftliğine çekilmiş ve daha çok eser telifiyle meşgul olmuştur. Bu Dimetoka'daki emeklilik hayatı 20 yıl kadar sürmüştür.
27 Mart 1564 de çiftliğinde vefat etmiştir. Cesedi Yenikapı'da defnolunmuştur.

Değerlendirme

Sicill-i Osmani'de şöyle değerlendirilmektedir.
Öfkeli ve sertti. Nahiv, sarf ve fıkıhda bilgili olup ilminde mağrurdu. Tavrı laubali (idi).

Günümüz Osmanlı kişileri hakkında önemli bir biyografi eserinde ise şu değerlendirilme yapılmıştır:
Osmanlı haberleşme, ulak sistemi ile ilgili olarak yeni düzenlemeler yapmış ve aksaklıkları gidermeye çalışmıştır. Maliyede özellikle israftan kaçınılmasına yönelik uygulamalar başlatmış(tır)... Devlet politikasinda akılcıliığı ön plana alarak denizlere özel önem vermiş(tir).. Bu arada Venediklilerle bir sulh akdetmiştir.

Eserleri
Sadarete geçer geçmez henüz tanınmayan Mimar Sinan'ı saraya takdim etmiş, böylece mimaride bir dönemin başlangıcına vesile olmuştur.
Lütfi Paşa'nın yirmiyi aşan eserlerinin çoğu dini konularda, iki tanesi ise tarihle ilgilidir.
  • En çok bilinen eseri, Tevarih-i Ali Osman olup, Osmanlı devletinin kuruluşundan 1553'e kadar olan dönemi anlatır.
  • Asafname ise Lütfi Paşa'nın en tanınmış eseri olup, hayat hikayesini ayrıntılı tarihler vermeden, ihtiva eder. Siyasetname türündeki bu eser devlet idaresi, mesleğine ait tespitler ve bilgiler ihtiva eder.
  • "Halisil Ümme Marifeti-l eimme" adlı eseri Arapça yazılmıştır. Bu eserin ana teması Osmanlı sultanlarının halifeliklerini meşruiyetidir. Bu nedenle kurum olarak halifeliği ele almıştır. Bu kurumun "Kureyşli" olma sorunu üzerinde durmuştur. Bu niteliğin "şer-i saadet"'e ait bir şart olduğunu kabul etmiş; ama halifelik için diğer şartların da bulunması gereğine işaret etmiştir. Osmanlı sultanlarının bu diğer şartları taşıdıkları için halifeliklerinin meşru olduğu sonucuna varmıştır. Bu inceleme Osmanlı politika edebiyatında halifelik kurumunu ele alan ilk eser olduğu için çok önemlidir.

Son düzenleyen Efulim; 12 Şubat 2013 12:18 Sebep: Açık link.

Benzer Konular

11 Nisan 2015 / virtuecat Bilim tr
21 Temmuz 2012 / Efulim Sanat tr
16 Eylül 2013 / Jumong Spor tr
13 Ağustos 2015 / Hera Bilim tr
9 Ağustos 2015 / nötrino Bilim tr