Arama

Peçevî İbrahim Paşa

Güncelleme: 3 Temmuz 2012 Gösterim: 5.267 Cevap: 1
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
15 Şubat 2007       Mesaj #1
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
Peçevî İbrahim Paşa
MsXLabs.org
Sponsorlu Bağlantılar

Osmanlı târihçisi ve devlet adamı. Güney Macaristan'da Mohaç ile Zigetvar arasındaki Peç kasabasında 1574 yılında doğdu. Babası, Bosna'da Alaybeyoğulları diye tanınan bir âileye mensup olan Câfer Beydir. Annesi ise Sokullu âilesindendir. Peçevî İbrâhim, ilk tahsiline babasının sancakbeyi bulunduğu Peç'te başladı. On dört yaşında babası ölünce, Budin Beylerbeyi olan Gâzi Ferhad Paşanın yanına giderek orada tahsiline devam etti. Bilâhare Bosna'ya gelerek öğrenimini tamamladı.

Âile geleneklerine uygun olarak, serhad boyunda vazife aldı. Anadolu Beylerbeyi Lala Mehmed Paşa, 1593 yılındaki Osmanlı-Avusturya Seferi sebebiyle oraya gelince, emrine girdi. Lala Mehmed Paşanın katıldığı bütün askerî hareketlerde bulundu ve on beş sene yanında kaldı. 1593-1606 yılları arasında devam eden Nemçe Seferindeki olayları bizzat gördüğü gibi, siyâsî müzâkerelerde de yazılı tercüman veya delege olarak bulundu. Estergon Kalesi ele geçirildiğinde, fetih müjdesini sultana götürünce huzûra kabul edildi ve Pâdişâh Birinci Ahmed Han (1603-1617) tarafından hilat giydirildi.

Sadrâzam Lala Mehmed Paşa, İstanbul'a dönünce onunla berâber geldi. Sadrâzamın 1606'da ölümünden sonra yeni sadrâzam Derviş Paşa tarafından İnebahtı, Eğriboz, Karlı ili sancaklarının tahriri ve yoklamasıyla vazifelendirildi. Kuyucu Murâd Paşa zamânında, başka vazife verildiyse de kabul etmeyerek memleketi Peç'e döndü. Bir müddet burada kaldıktan sonra, 1618'de Diyarbekir defterdarlığına tâyin edildi. Tokat, Tuna ve Anadolu defterdarlıklarında bulunduktan sonra Kırka Sancakbeyi olarak memleketine döndü. Buradan bâzı defterdarlık vazifelerine tâyininden sonra 1641'de resmî vazifelerden tamâmen ayrıldı.

Peçte ve Budin'de sâkin bir hayat yaşayarak, ölümüne kadar, meşhur iki ciltlik Peçevî Târihini yazmakla vaktini geçirdi. Macar dilini çok iyi bilmesi, yabancı târih kitaplarını da tetkik etmesine yardımcı oldu. Peçevî İbrâhim'in ölüm târihi, kesin belli değildir. 1649 veya 1651 olarak tahmin edilmektedir. Kabri memleketindedir. Peçevî İbrâhim Efendi, meşhur târih kitabını yazmaya 1640 târihinde başladı. Macaristan'ın Osmanlı yönetimindeki târihini ve bunların geçirdiği değişiklikleri anlatan eserini, Budin Beylerbeyi Kara Mûsâ Paşaya sundu. Onun tavsiyesiyle barış zamânındaki olayları da içine alacak şekilde, eserini yeni baştan yazarak genişletti. Kânûnî Sultan Süleyman Hanın 1520'de, tahta geçişinden 1648'e kadar geçen olayları anlattığı eserine, daha sonraki senelerde Tameşvar Defterdârı Belgradlı Mustafa ibni Ahmed Efendi, 1635-1648 yılları, Mehmed Paşa 1640-1648 yılları için zeyl (ek) yazdılar. 1520-1648 yılları arasındaki Osmanlı târihini en iyi anlatan kaynak olan bu eser, yazılı kaynaklardan başka, yazarın kendi müşâhedelerini ve hâtıralarını da içine toplamıştır. Eser, Târih-i Peçevî adıyla 1864-1866 yıllarında bastırıldı.

.

Son düzenleyen Mira; 3 Temmuz 2012 08:07 Sebep: Düzenlendi.
Biyografi Konusu: Peçevî İbrahim Paşa nereli hayatı kimdir.
Gerçekçi ol imkansızı iste...
Mira - avatarı
Mira
VIP VIP Üye
3 Temmuz 2012       Mesaj #2
Mira - avatarı
VIP VIP Üye
İbrahim Peçevi (1574 Peçuy, bugün Pecs/Macaristan-1649 ?, ?)
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Sponsorlu Bağlantılar

Bosna Alaybeyi Cafer Bey'in oğludur. İyi bir öğrenim gördü; Macarca öğrendi. Babasının ölümü üzerine dayısı Ferhat Paşa'nın ve Lala Mehmet Paşa'nın yanında yetişti; orduya girdi (1593). Estergon (1595) ve Eğri Kalesi (1596) savaşlarına katıldı. I. Ahmet'in tahta çıktığı yıl (1603) İstanbul'a geldi. Tokat defterdarlığına atandı. Aynı görevi Temeşvar ve Bosna'da da yaptı. 1641'de emekliye ayrılarak "Peçevi Tarihi" adıyla anılan ünlü tarihini yazdı. Gereksiz süs ve oyunlara kapılmadan yalın bir dil kuran Peçevi, iki ciltlik tarihinin birinci cildinde Kanunî Süleyman dönemini yazarken Celalzade Salih Efendi'nin, Ramazanzade'nin, Kâtip Mehmet Efendi'nin tarihlerinden yararlandı. Yapılan antlaşmaları da gözden geçirdi (Murat Uraz). İkinci ciltte ise II. Murat'ın tahta çıkışıyla (1574-1595) başlayarak IV. Murat'ın ölümüne kadar (1639) süren döneme ışık tuttu. İki cilt olarak basılan tarihinden


Benzer Konular

28 Ekim 2010 / TiglonBoYs Siyaset tr
4 Ekim 2010 / Kral_Aslan Siyaset tr
24 Kasım 2010 / Daisy-BT Siyaset tr
12 Mayıs 2010 / SUNU Asker tr
20 Haziran 2015 / ahmetseydi Bilim tr