
Ziyaretçi
Lev Davidoviç Troçki

aslında Leon Davidoviç Bronştayn
Sponsorlu Bağlantılar
Ëåâ Äàâè́äîâè÷ Òğî́öêèé
(d. 7 Kasım 1879, Yanovka, Ukrayna, Rus Çarlığı - ö. 21 Ağustos 1940, Coyoacân, Mexico yakınlan, Meksika),
1917 Sovyet Devrimi’nin önderlerinden komünist kuramcı ve eylemci.
1917-24 arasında dışişleri ve savaş komiserliği yapmış, Lenin’in ölümünü izleyen iktidar mücadelesinde Stalin’e yenik düşerek sürgüne gönderilmiştir (1929). Yurtdışında Stalin’e karşı yürütülen bir muhalefete önderlik etmiş ve Stalinist bir ajan tarafından öldürülmüştür.
Gençlik yılları.
Babası David Bronştayn Yahudi asıllı bir Rus çiftçisi, annesi Anna orta sınıftan eğitimli bir kadındı. Sekiz yaşındayken Odessa’da okula gönderildi ve orada sekiz yıl annesinin yeğeni olan liberal bir aydının ailesiyle kaldı. 1896’da eğitimini sürdürmek için gittiği Nikolayev’de gizli bir sosyalist çevreye katıldı ve Marksizmle tanıştı. Odessa Üniversitesi’nde geçirdiği kısa bir dönemden sonra Nikolayev’e dönerek Güney Rusya İşçi Birliği adlı gizli örgütün kurucuları arasında yer aldı. Ocak 1898’de devrimci etkinlikleri yüzünden tutuklanarak Sibirya’ya gönderildi. Dört buçuk yıl süren bu hapis ve sürgün yıllarında dava arkadaşı Aleksandra Sokolovskaya ile evlendi ve iki kızı oldu. 1902’de sahte pasaportla Sibirya’dan kaçtı ve pasaporttaki Troçki adını benimsedi. Arkada kalan karısıyla bir daha birlikte yaşamayan Troçki Londra’ya giderek devrimci Iskra gazetesinde Vladimir Ulyanov (Lenin) ile birlikte çahşan Rus Sosyal Demokratlarına katıldı. Temmuz 1903’te Brüksel ve Londra’da toplanan Rus Sosyal Demokrat İşçi Partisi İkinci Kongresi’nde Lenin’e ve Bolşeviklere karşı Menşeviklerin yanında yer aldı. Kongreden kısa süre önce Paris’te evlendiği Natalya Sedova’dan sonraki yıllarda iki oğlu oldu.
1905 Devrimi üzerine Rusya’ya dönen Troçki çarlık yönetimine karşı çeşitli eylemler düzenleyen Petersburg (1914-24 arasında Petrograd, 1924-91 arasında Leningrad) Sovyeti’nin önde gelen sözcülerinden oldu. Devrim sonrasında hapse atıldı ye 1906’da yargılandı. Hapisteyken yazdığı İtogi i Perspekıivi (1919; Sürekli Devrim, Sonuçlar ve Olasılıklar, 1976, 1989) başlıklı önemli çalışmasında sürekli devrim kuramına ilişkin yorumunu ortaya koydu.
1907’de ikinci kez Sibirya’dan kaçarak Viyana’ya yerleşti ve 1912-13 Balkan Savaşlarında muhabirlik yaparak geçimini sağladı. I. Dünya Savaşı başlayınca Rus Sosyal Demokratlarının çoğu gibi savaşı lanetledi ve çar rejiminin savaş girişimini desteklemeyi reddetti. İsviçre’ye, oradan da Paris’e gitti. Savaş karşıtı tutumu yüzünden Fransa’dan ve İspanya’dan smırdışı edilince Ocak 1917’de New York’a geçti. Burada Bolşevik kuramcı Nikolay Buharin’le birlikte Rusça Novi Mir gazetesini çıkardı.
1917 Devrimi ve Sovyet yönetimindeki rolü.
Troçki 1917 Şubat Devrimi’ni, öngördüğü sürekli devrimin başlangıcı olarak sevinçle karşıladı. Mayıs ortasında Petrograd’a ulaşarak Menşeviklerden sol kanat bir hizbin önderliğini üstlendi. Temmuz Günleri ayaklanmasının başarısızlığa uğramasının ardından Kerenski hükümeti tarafından tutuklandı. Hapisteyken Bolşevik Partisi’ne resmen kabul edildi ve Merkez Komitesi’ne seçildi. Eylülde serbest bırakılmasından az sonra da Petrograd îşçi ve Asker Delegeleri Sovyeti’nin başkanlığına seçildi.
6 Kasım’da (eski takvime göre 24 Ekim) etkisiz bir hükümet baskını mücadeleyi keskinleştirdiğinde bir yandan Petrograd Sovyeti’nin karşı önlemlerini yönlendirirken bir yandan da yönettiği Devrimci Askeri Komite’nin yalnızca Sovyetler Kongresi’ni savunmayı amaçladığı konusunda halka güvence verdi. Bu arada hükümetin otoritesi hızla dağıldı. Lenin 7 Kasım’da yeraltından çıkarak devrimin doğrudan sorumluluğunu üstlendiğinde Petrograd büyük ölçüde Bolşeviklerin eline geçmişti. Devrimin askeri önderliğini sürdüren Troçki Petrograd’ı geri alma girişiminde bulunan Kerenski’yi 13 Kasım’da Pulkovo Çarpışmasında yenen kuvvetleri örgütledi ve denetledi. Bunun hemen sonrasında Menşeviklerle Sosyalist Devrimcileri de kapsayacak bir koalisyon hükümetinin kurulmasını önleyen Lenin’in çevresinde yer aldı.
Sovyet yönetiminin dışişleri komiseri olarak Troçki önce Bolşeviklerin barış programını uygulamaya girişti. Ateşkes çağrısına Almanya ile müttefikleri olumlu yanıt verince arahk ortasında Brest-Litovşk’ta görüşmeleri resmen başladı, ama itilaf Devletleri’nden beklenen destek gelmedi.
Troçki Ocak 1918’de kişisel olarak katıldığı barış görüşmelerini bir propaganda aracına dönüştürerek karşı tarafta tepki uyandırdı. Daha sonra görüşmelere ara vererek Almanya’nın toprak taleplerinin reddedilmesini sağlamak üzere Petrograd’a döndü. Oysa Lenin barış için Almanya’nın istediği fiyatı ödeyip Sovyet devleti için zaman kazanmak gerektiği görüşündeydi. Lenin’in bu tutumuyla Buharin’in devrimci savaş çağrısı arasında Troçki, “ne savaş ne barış” formülünü önerdi. Almanların şubat ortasında yeniden saldırıya geçmesi üzerine acele karar vermek zorunda kalan Merkez Komitesi’nin oylamasında Troçki ve yandaşlan çekimser kaldılar; Lenin’in kabul ettiği Alman koşullan benimsendi.
Brest-Litovsk Antlaşmasının ardından dışişleri komiserliğinden istifa ederek yerini Çiçerin’e bırakan Troçki savaş komiserliğine getirildi ve ülkeyi hem iç, hem dış tehlikelere karşı koruyacak Kızıl Ordu’yu kurmak gibi çok zor bir görev üstlendi. Küçük ama disiplinli, profesyonel bir askeri kuvvet örgütlemeyi seçmesi, özellikle de çarlık dönemi subaylannı komünist komiserlerin gözetiminde askeri uzman olarak çalışmak üzere orduya alması yüzünden, hem aşırı sol kanadın hem de başta Stalin olmak üzere rakip parti önderlerinin direnciyle karşılaştı. Ama 1918 ve 1919’da Beyaz Ordu’nun saldırılarım püskürten Kızıl Ordu barış Troçki’yi haklı çıkardı. 1920’de İç Savaş’ın zaferle sonuçlanmasından sonra da savaş komiserliğini sürdüren Troçki bu kez dikkatini ekonominin canlandırılmasına yöneltti. Başlangıçta Savaş Komünizmi’nin katı merkeziyetçiliğine bağlı kalınmayarak piyasa ekonomisine bir ölçüde izin verilmesini önerdi. Bu reddedilince tam tersi bir yaklaşımla ekonomide askeri disiplin uygulamaya çalıştı.
Troçki İç Savaş ve Savaş Komünizmi dönemlerinde Lenin’den sonraki ikinci adam konumuna yükseldi. 1919’da oluşturulan Politbüro’nun ilk beş üyesi arasında yer aldı. 1919’da III. Entemasyonal’in (Komintern) kuruluşunda önemli rol oynadı ve ilk bildirgesini yazdı.
1920-21 kışında gerek halk, gerekse parti önderliği içinde Savaş Komünizmi konusunda büyük bir hoşnutsuzluk belirdi ve tartışma sendikaların gelecekteki rolü üzerinde yoğunlaştı. “Ütopyacı” sol kanat sanayiyi sendikaların yönetmesini istiyordu. Lenin ve temkinli kanat ise sendikaların çalışma koşullarını denetlemesiyle yetinilmesinden yanaydı. Bu durumda Troçki ve yandaşlan merkezî devlet otoritesini temsil edecek sendikalar aracılığıyla yönetimi öngörerek radikalizmle pragmatizmi uzlaştırmaya çalıştı. Ama Mart 1921’de parti içinde artan demokrasi talepleri ve Kronştadt’taki donanma garnizonunun silahlı direnişi karşısında Troçki yeniden Lenin’in yanında yer aldı. Kronştadt Ayaklanmasını bastıran kuvvetlere komuta etti ve parti içinde açık hizip etkinliklerinin bastırılmasını destekledi. Lenin’in sendikalar konusundaki görüşüyle birlikte Yeni Ekonomi Politikasının (NEP) benimsenmesini ve böylece ideal komünizmden geri adım atılmasını da onayladı. Ama bütün bunlar Mart 1921’deki X. Parti Kongresi’nde önemli ölçüde itibar kaybına uğramasını önleyemedi.
Lenin’den sonra liderlik mücadelesi. Mayıs 1922’de Lenin ilk beyin kanamasını geçirince ardıllık sorunu ivedilik kazandı. Geçmişi ve karizmatik nitelikleriyle Troçki parti üyelerinin gözünde en belirgin adaydı. Buna karşılık kıskanç tepkiler uyandırdığı öbür Politbüro üyeleri ona karşı birleşerek Zinovyev, Kamenev ve Stalin üçlüsünün gayri resmî önderliğini destekledi. 1922-23 kışında bir ölçüde iyileşen Lenin üçlü yönetimin özellikle dış ticarette, ulusal azınlıklar politikasında ve bürokratik reformda yaptığı yanlışları düzeltmek için Troçki’den yardım istedi. Aralık 1922’de, uzun süre gizli kalan vasiyetinde Troçki’nin hem üstün yeteneklerinden, hem de kendine aşırı güveninden ve sorunların yönetsel boyutlarına gereğinden çok ilgi gösterdiğinden söz etti ve Troçki’yle Stalin arasında bir bölünme tehlikesine karşı uyarıda bulundu. Ama Mart 1923'te geçirdiği son krizden hemen önce Troçki’yi Stalin’e karşı saldırıya geçmeye çağırdı. Troçki ise büyük olasılıkla Zinovyev’e karşı bir ittifak tasarlayarak fırsat kollamayı seçti. Bu arada Stalin, Nisan 1923’teki XII. Parti Kongresi’nde Merkez Komitesi’ndeki gücünü hızla pekiştirmeye yöneldi.
Parti üyeleri üzerinde gizli polis baskısının artması ve savaş komiserliği üzerindeki denetimini zayıflatma girişimleri karşısında telaşlanan Troçki sonbaharda parti önderliğine karşı harekete geçti. Ekimde Merkez Komitesi’ne sunduğu kapsamlı eleştiride parti içinde demokrasiye uyulmadığını ve ekonomik planlamanın yetersizliğini vurguladı. Verilen reform sözü üzerine de izlenmesi gereken yönü ayrıntılı biçimde anlatan bir açık mektup yayımladı. Ama bu davranışı hizipçilik ve oportünistlik gerekçesiyle büyük bir karşı propagandaya yol açtı. Bu kritik anda Troçki teşhis edilemeyen ateşli bir hastalığa yakalandı ve mücadeleye kişisel ağırlığını koyamadı. Stalin’in örgüt üzerindeki denetimi sayesinde parti önderliği mücadeleyi rahatça kazandı; büyük ölçüde güdümlü ilk parti toplantısı olan Ocak 1924’teki XIII. Parti Konferansında Troçkist muhalefet Menşevik benzeri yasadışı bir sapma olarak mahkûm edildi. Bir hafta sonra Lenin’in ölümü, Troçki’nin yalnızlığını gözler önüne serdi. Karadeniz kıyısında nekahat dönemini geçiren Troçki Lenin’in cenaze töreninin tarihi konusunda aldatıldı, Moskova’ya dönemedi ve sahneyi Stalin’e bıraktı.
Troçki’ye karşı saldırılar aralıksız sürdü. Mayıs 1924’teki XIII. Parti Kongresi’nde parti disiplinine uymadığı yolundaki suçlamalar yinelendiğinde partiye inancını dile etirmesi de sonuç vermedi. Ertesi sonbahar yazdığı Uroki oktyabrya (1925; Ekim Dersleri, 1961Ekim Devriminin Öğrettikleri, 1976) adh kitabında ise farklı bir yol seçerek Zinovyev ve Kamenev’in Ekim Devrimi kararma muhalefet etmiş olmalarıyla Sovyetler’den esinlenen 1923 Alman Komünist ayaklanmasının başarısızlığı arasında bağ kurdu. Parti önderliği buna yeni bir suçlama dalgasıyla karşıhk verdi. Troçkizm Leninizme karşı bir akım olarak sunuldu, Troçki’nin devrimdeki rolü küçültüldü, sürekli devrim kuramı bir Menşevik sapkınlığı olarak lanetlendi; kendisi de Ocak 1925’te savaş komiserliğinden alındı.
Stalin-Buharin önderliğinin XIV. Parti Kongresi’nde Zinovyev-Kamenev grubunu suçlamasının ardından 1926’nm başlarında Troçki saldırıya geçmek üzere eski karşıtlan Zinovyev ve Kamenev ile birleşti. Bir buçuk yıl boyunca bu “Birleşik Muhalefet” artan engellenmelere karşın her fırsatta eleştirilerini parti üyelerinin önüne getirdi. Parti içi demokrasi ve ekonomik planlama talepleriyle parti önderliğinin “burjuva” öğelere ödün vermekle suçlanması ve Stalin’in “tek ülkede sosyalizm” kuramının dünya devriminden vazgeçme biçiminde yorumlanması bu eleştirilerin ağırlık noktasını oluşturdu. Buna karşılık parti önderliği resmî suçlamalan artırdı ve bunlan Yahudi aleyhtarı bir fısıltı kampanyasıyla destekledi. Troçki Ekim 1926’da Politbüro’dan, bir yıl sonra da Zinovyev ile birlikte Merkez Komitesi’nden çıkarıldı. Devrimin 10. yıldönümünde düzenlemeye çalıştıkları gösterinin sonuçsuz kalmasının ardından ikisi de partiden ihraç edildi.
Sürgünü ve öldürülmesi.
Ocak 1928’de başlıca yandaşlarıyla birlikte Sovyetler Bir- liği’nin uzak kesimlerine sürgün edilen Troçki, Orta Asya’da Alma-Ata’ya gönderildi. Ocak 1929’da ise ülke topraklarından kovuldu. Önce Türk hükümeti tarafından kabul edilerek Büyükada’ya yerleşti; burada zamanını edebiyat etkinliklerine ayırarak Moya Jizn (1930; Hayatım, 1970) adh otobiyografisini ve İstoriya Russkoy Revol- yatsfyi (1931-33; Rus Devrim Tarihi) tamamladı. 1933’te Fransa’ya gitme izni aldı. Hitler’in Almanya’da iktidara gelmesinden sonra Komintem’de reform umudunu yitirerek yandaşlannı kendi devrimci partilerini kurmaya ve bir IV. Enternasyonal oluşturmaya çağırdı. 1938’de Fransa’da küçük bir kuruluş konferansı resmen toplandıysa da, bu hareket güçlü bir örgüte dönüşemedi.
1935’te Norveç’e gitmek zorunda kalan Troçki 1936’da Sovyet baskısı karşısında yeniden sığınacak bir yer aradı ve Meksika’ da Coyoacân’a yerleşti. Eski komünist muhalefet önderlerinin devlete ihanet suçundan yargılandığı ünlü Moskova duruşmalarında (1936-38) gıyaben başlıca hain olarak gösterildi. Sonradan gerek ona, gerekse öbür muhalefet liderlerine ilişkin “ihanet” iddialan ve dayanaklarının tümüyle düzmece olduğu saptandı.
Troçki, Stalinci ajanların iki suikast girişimine hedef oldu. Evinin makineli tüfekle tarandığı ilk girişim başansız kaldı. Bir İspanyol komünisti olarak Troçki’nin ve ailesinin güvenini kazanan Ramön Mercader’in gerçekleştirdiği ikinci girişim ise sonuca ulaştı. Sovyet hükümeti cinayet konusunda her türlü sorumluluğu reddetti. Troçki’yi bir buz keskisiyle öldüren katil Meksika yasalarına göre en ağır ceza olan 20 yıl hapse mahkûm edildi; tahliyesinden sonra da Sovyetler Birliği’ne yerleşti. Troçki’nin gerçekten Stalin’in emriyle öldürtülmüş olduğu 1985’ten sonra açıklığa kavuştu. Sovyetler Birliği’nde Troçki’nin yapıtlarının toplu basımı olarak tasarlanan Soçinenya'nın yayımı, Troçki'nin partiden çıkarıldığı 1927’de durdurulmuştur. Harvard Üniversitesi’ndeki The Trotsky Archives (Troçki Arşivleri) Brest-Litovsk’tan IV. Enternasyonale değin uzanan belgeleri içerir. Troçki’nin Voprosi Bıta (1923; Sosyalizmin Güncel Meseleleri, 1976), Literatürü i Revolutsiya (1923; Edebiyat ve Devrim, 1976,1989), Edinstvennyi Put (1932; Faşizme Karşı Mücadele, 1977) gibi yapıtlarının yanı sıra Lenin, Stalin ve Komintern üzerine çalışmaları, Stalin’e karşı bir polemik niteliğindeki The Revolution Betrayed (1937; ihanete Uğrayan Devrim, 1980) ve özgün Rusça metninde Zinovyev’le birlikte Birleşik Muhalefet’in platformunu ortaya koyduğu The Real Situation in Russia (ty; Rusya'da Hakiki Vaziyet, 1929) gibi kitapları yayımlanmıştır.
kaynak: Ana Britannica
Son düzenleyen Safi; 30 Aralık 2016 04:02
Biyografi Konusu: Lev Troçki (Leon Trotsky) nereli hayatı kimdir.