ARAZ
Araz, devamlılığı ve kalıcılığı olmayan, kendi başına bİrvarlığı bulunmayan ve var olmak için dayanacak bir cevhere muhtaç olan şey demektir. Metafizikle, öz (essence) karşıtı olarak kullanılan araz, bir şeyin kendi doğasını değiştirmeden veya ortadan kaldırmadan üstünde meydana gelen değişiklikler demektir. Sözgelimi bir hayvanın boyu arazî (ilineksel) bir özelliktir. Hayvan aynı hayvan olmakla birlikte büyük veya küçük olabilir. Buna karşılık öz, görülen dış değişikliğin altındaki değişmeden kalan kendilik anlamını taşır. Bir hayvan küçükken büyüyebilir, ama öz olarak aynı hayvan olarak kalır.
Aristoteles felsefesinde cevher, suret (form) ve fiil asıl varlığı temsil ederlerken, araz, bi anlamda yokluğu lemsil eder. Mantık düzeninde araz bütünden öncedir. Çünkü o, bir varlığa ail olan ve varlık tarafından onaylanandır. O, zorunlu, sabit, meydana gelen bir şey değildir. Bu anlamda arazın belli bir nedeni yoktur, belirsiz bir nedene dayanmaktadır. Araz araz olduğu şeyin bizzat kendisi olması dolayısıyla değil de, bir başka nedenle araz olmaktadır. Demek oluyor ki, araz bir şeyin cevherine İlişkin olmayan şeydir. Aristoteles'e göre özü olan varlıklar oluş ve yokoluşa (kevn ve fc-sad) maruz kalabilirlerken, arızî varlıklarda böyle bir durum sözkonusu değildir. Çünkü araz bir anda oluşur ve akabinde yokolur. Kısaca Aristoteles arazı, ontolojik ve metafizik mahiyette ele almaktadır.