Arama

Asur, Urartu, Babil, Lidya, Hitit, Frig uygarlıkları hakkında bilgi verir misiniz? - Sayfa 4

En İyi Cevap Var Güncelleme: 2 Aralık 2014 Gösterim: 69.327 Cevap: 46
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
7 Nisan 2011       Mesaj #31
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
LİDYALILARIN coğrafi ekonomik siyasi ve kültürel değerleri hakkında bilgi lütfen acil yha
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Nisan 2011       Mesaj #32
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
LİDYA ,HİTİT FRİGRYA İLEİLGLİ CKÜS VE BASLANGİÇ
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Nisan 2011       Mesaj #33
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Hititler, yazılarını ilk defa bir kâğıt parçasına yazmışlardır . Hititlerin en önemli özelliği ülkelerinde adam idam etme olayları vardır.Anadolu Yarımadası'nın bugün için bilinen en eski adı Hatti Ülkesi idi ve bu topraklar 1500 yıl boyunca Hatti Ülkesi olarak bilindi.[1] Bu ad o kadar yerleşmişti ki Anadolu'yu istila eden Hititler bile yeni yurtlarından söz ederken Hatti Ülkesi deyimini kullanmışlardır.
Oysa sonradan yine tabletlerden öğrenildiğine göre, söz konusu Hind-Avrupalı halk kendini Nesice konuşan Nesililer olarak anıyordu.[2] Ancak Hitit biçimindeki adlandırma, Eskiçağ tarihi çevrelerinde yayıldığı için onu değiştirmek güç olurdu. Zaten filologlar söz konusu Hind-Avrupalı kavim için Hatti sözcüğünü olduğu gibi almayıp, onun Ahd-i Atik'de zikredilen "Heth" ve "Hittim" şeklinden esinlenerek Almanca Die Hethiter, İngilizce The Hittites, Fransızca Les Hittites ve İtalyanca Gli Ittiti deyimlerini üretmişlerdir. Türkçe'de ise önceleri Eti sözcüğü kullanıldı, şimdi ise Hitit deyimi yerleşmiştir.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Ekim 2011       Mesaj #34
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ya sayı sembolleri neler çoo....k lazım
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
20 Kasım 2011       Mesaj #35
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
of ya friglerin tanrıları nolur ya nolur
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Aralık 2011       Mesaj #36
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
babiller hakkında bilgi verirmisiniz ama kısa olursa sevinirim.
özlem özdem - avatarı
özlem özdem
Ziyaretçi
10 Aralık 2011       Mesaj #37
özlem özdem - avatarı
Ziyaretçi
Hititler kisa bilgi ile ilgili daha fazla bilgi istiyorum.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ocak 2012       Mesaj #38
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
UYGARIKLARIN BAŞKENTLERİ

Hititler:Hattuşaş

Frigler:Gordion

Urartular:Kuşka

LidyalılarMsn Confusedarp

İyonlar:Yok

Sümerler:Yok

Asurlular:Ninova

Babiller:Babil
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
27 Kasım 2012       Mesaj #39
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
urartular hakkında araştırma
önemli
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
27 Kasım 2012       Mesaj #40
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

urartular hakkında araştırma
önemli

URARTU TARİHİNE KISA BİR BAKIŞ

Urartular MÖ birinci binyılın başında , Van Gölü ve çevresinde önemli bir devlet kuran ve günümüze kadar buradaki uygarlıkları etkilemiş bir kavimdir. Yapılan araştırmalar Urartular ile Hurriler arasında akrabalık olduğunu göstermektedir. Zaten Urartu dili de Sami ya da Hint Avrupalı bir dil olmayıp, Asiatik bir dil olan Hurri dili ile benzerlikler göstermektedir. Aynı zamanda Hurri ve Urartu tanrıları arasında büyük benzerlikler vardır.
Urartular ile ilgili ilk bilgilere Asur kaynaklarında rastlanmaktadır. Asur Kralı Salmanassar I, MÖ 1274 yılında Uruarti’ye karşı sefer yaptığını yazmaktadır. Ancak o dönemde Urartu kavimleri daha bir devlet haline gelmemişti. Ayrıca Tevrat’ta Ağrı Dağı için kullanılan Ararat isminin de Urartu ile alakalı olduğu kesindir. Urartular ise kendilerine Biaini’li demişler, Biane ya da Viane isminde bugünkü Van şehrinin adı türemiştir.

Urartu ülkesi geçit vermez dağlarla dolu olduğundan kavimler ilk olarak müstakil yerleşim birimlerinde yaşamışlar ancak , büyük olasılıkla , dışarıdan gelen baskılarla birleşmek yoluna gitmişler ve tahminen MÖ dokuzuncu yüzyılın başlarında krallıklarını kurmuşlardır. Urartu Devleti’nin ve krallık sülalesinin kurucusu I. Sarduri Van Kalesi’nin ilk kurucusudur. Buradaki ilk yazıların da Asur yazısı ile taş bloklara yazılması bu döneme rastlar. Bu dönemden sonra Urartular’ın genişleme dönemi başlar. Bu yıllar MÖ 810- 730, Urartular’ın en kuvvetli oldukları dönemdir. Güneyde Asur ülkesine , batıda Hatti ülkesine yayılmışlar burada savaşlar yapmışlardır. Asur’un bu dönemde zayıflaması da Urartular’ın işini kolaylaştırmıştır. MÖ 730’larda Asur’un güçlenmesiye Urartu Devleti toprak kaybetmeye başlamıştır. Bu dönemi Asur’la olan savaşlar takip etmiştir.nbsp; Ancak bu arada güç dengsi de değişmektedir. Büyüyen Med tehlikesi, Med-İskit ittifakı ile sonuçlanmış ve bunun sonucunda da Ninova düşmüş, MÖ 605 yılında da Asur İmparatorluğu tarihe karışmıştır. Bu durum Urartu Devleti’ni de etkilemiş ve Med ve İskit tehlikesi Urartu üzerine odaklanmıştır. Urartu İmparatorluğu de bu saldırılara dayanamamış ve MÖ yedinci yüzyılın sonunda tarih sahnesinden çekilmiştir. Eski Urartu kaleleri Çavuştepe ve Toprakkale’de bulunan İskit tip ok uçları Urartu ülkesini İskitler’in ele geçirdikleri yönündeki Babil tarihlerini desteklemektedir. Urartular bölgede önemli bir uygarlık oluşturmuşlar, Urartu metal işlemecilik sanatı çevre kültürler üzerinde etkili olmuştur. Bu gelenek bugün bile devam etmektedir. Ancak Urartular edebiyat alanında büyük eserler vermemişler ya da vermişlerse de henüz gün ışığına çıkmamıştır.

URARTU İNANÇLARI

Urartu Devleti feodal bir devletti ve şehirler merkezden gelen memurlarla yönetilirdi. Yönetim böyle olmakla birlikte merkesi din de büyük önem taşımakta devlete dini bir karakter vermekteydi. Urartuların dinleri ve inançları hakkında bilgimiz oldukça sınırlıdır. Çivi yazısı belgelerin içinden derlenebilenler ve kabartma resimlerden öğrenilenler ile sınırlı bir resim oluşturulabilir. Örneğin Uratular’da büyü ve diğer benzer inanaçlar hakkında bilgimiz yoktur. Urartular’ın en önemli tanrısı Haldi’dir. Haldi savaşa çıkan kralı kutsayan savaş tanrısı idi. Köken olarak bu tanrının, ilk Urartu Devleti oluşurken en güçlü olan boyun tanrısı olduğu düşünülmektedir. Krallar savaşı kazanmak için Haldi’ye yakarır, kazanırlarsa da diktikleri yazıtlarda ilk Haldi’nin adını anarlardı. Yapılan binaların çoğu Haldi adına yapılırdı. Haldi’nin karısı ise Arubani idi. Ancak Arubani bir ana tanrıça kadar önemli değildi. Panteonda Haldi’den sonra gelen tanrı fırtına tanrısı olan Teişeba idi. Bunun Hurri-Hitit tanrısı Teşup ile bir olduğu düşünülmektedir. Urartu sanatında boğa üzerinde gösterilmiştir. Karısı Huba ise Hepat’ın karşılığı olarak düşünülmektedir. Üçüncü sırada ise Güneş Tanrısı Şivini vardır. Bu tanır da Asur Güneş tanrısı Şamaş ve Hurri tanrısı Şimigi ile aynı tanrı olarak kabul edilir. Buradan görüldüğü gibi Urartu panteonu en önemli tanrılar itibarı ile, başta Hurri olmak üzere yabancı kavimlerin etkisindedir. Devlet dini yaratma çabalarının yanında her kavme de dini özgürlük verilerek birlik korunmuştur. Hurri tanrı listelerinde seksen civarında tanrı ve tanrıça ismi tespit edilmiştir. Bunlar arasında yabancı tanrı/tanrıçalar olduğu gibi doğa olaylarını temsile den tanrı/tanrıçalar da vardır. Yurt ve toprak tanrısı Ebani, deniz ve sular tanrısı Suinina, tepeler ve dağlar tanrısı Arni gibi. Kurban törenleri Urartular tarafından sık uygulanırdı. Hatta hangi tanrıya nasıl ve ne kadar kurban verileceğine dair yazılar da vardır. Bunların dışında çeşitli fırsatlarda , kuraklık, kıtlık,savaş gibi olaylarda kurbanlar sunulmuştur. Urartu tanrı kültlerinde tapınaklar önem kazanmışlardır. Tapınaklar içinde tanrı figürünün bulunduğu bir oda, avlu ve yan odalardan oluşmaktaydı. Çoğu tapınak birbirine benzemektedir. Çavuştepe’de , Aşağı kaledeki tapınağı Erzen şöyle anlatmaktadır : (Çavuştepe I , bkz. Kaynakça) “Aşağı kalenin orta kesiminde geniş bir alana yayılmış durumdadır. Çavuştepe tapınağı, Altıntepe ve ArinBerd’te de olduğu gibi, yalnızca bir cella’dan[1] ibaret olmayıp, depoalrı ve geniş kabul salonuyla T. Özgüç’ün ‘mabet-saray’ olarak nitelendirdiği yapı kompleksini meydana getirmektedir. Öteki Urartu tapınakları gibi cella, köşeleri rizalitli, kalın duvarlı ve kare bir plana sahip olup, dıştan 10x10 m, içten ise 4.50 x 4.50 m boyutlarındadır. […] Cella’nın cephesi kuzey-doğuya bakmakta, önünde 21.50 x 21.50 m boyutlarında ve muhtemelen üç tarafı galerili, zemini düzgün ve dörtgen yassı taşlarla döşeli bir avlu; avlunun doğu sınırında üzeri beyaz badanalı kerpiç sekiler, kurban masası ve kuzeyde de yuvarlak bir taş sunak yer almaktadır. […] Çavuştepe tapınağının kutsal alanı içinde, aynen Altıntepe’de olduğu gibi, muhtemelen farklı seremonilerin sahnelendiği üç adet kurban alanı mevcuttur.” Ayrıca Urartular tapınakların duvarlarını da çeşitli levhaklarla süslüyorlardı. Tapınakların içinde, avluda üç ayaklı kazanlar ve tanrı armağanlarının konulduğu masalar, altarlar da bulunuyordu. Urartular için açık hava tapınakları da önemliydi. Tuşpa (Van Kalesi) ve Altıntepe’de bulunan açık hava tapınakları bunlara en iyi örneklerdir. Tuşpa’daki açık hava tapınağında kayalara oyulmuş nişler içinde II.Sarduri’nin askeri eylemlerini anlata iki çivi yazılı stel vardı. Bu tür stellere de tapınıldığı düşünülmektedir. Altıntepe’deki açık hava tapınağı ise ölü kültü ile alakalı bir steller sahasıdır. . Tapınaklar aynı zamanda ekonomik merkezler de olmuşlar ve tanrı adına hayvan beslenmiş, ekin ekilmiştir.

Bknz>>Urartu Uygarlığı
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

10 Aralık 2014 / ziyaretçi Soru-Cevap
5 Aralık 2016 / ziyaretcii Cevaplanmış
13 Aralık 2011 / Ziyaretçi Soru-Cevap
30 Aralık 2012 / Misafir Cevaplanmış
4 Aralık 2016 / Misafir Cevaplanmış