Eriyen Buzullar ve Kutuplarda Erime 
Dünya üzerindeki buzullar sürekli olarak erimekte,dogal hayatı ve temiz su kaynaklarını tehdit etmektedir.Global ısınma modelinin öngördügü üzere, sera gazlarının atmosfere salınımının bu hızla devam etmesi durumunda , kutuplarda aşırı ısınmaya yol açması kaçınılmaz olacak. Bu arada, artan okyanus sıcaklıkları da Antartika kıyılarına büyük miktarlarda ısı taşıyacak.
Antartika’daki sıcaklık artışı denizdeki buzulların erimesine sebep olacak. Bu modern altyapıyı altüst etmenin yanısıra pek çok ekosistemi, geleneksel yaşama biçimlerini de yok edecek. Kutuplardaki erime, deniz seviyesinde büyük yükselmelere sebep olacak. Ekosistemler adaptasyon sistemlerine meydan okuyan zor bir testten geçerlerken, küçülen kar ve buz kütleleri yüzünden insanlarin ihtiyaci olan temiz su kaynaklari da azalacak.
Sıradışı Hava Olayları 
Dünyanın son 10 bin yıllık tarihinde, hava olayları genelde tutarlı bir çizgi izlemiştir. Ne kadar seller, kuraklıklar vs. de olsa uzun süren sakin dönemlerde birdenbire ortaya çıkan yıkıcı hava olayları nadir görülmüştür. Bugün, doğanın bu sakin ritmi bozulmuştur.
20. yüzyılda, hava felaketlerinin sıklığı çok artmıştır. 1990′lardaki hava olaylarının sonucunda meydana gelen felaketlerin sayısı 1950′dekinin dört katıdır, ekonomik sonuçları ise 14 katı daha yıkıcı olmuştur.
Atmosfer ısındıkça yalnızca hava ısınmayacak, hava olayları da dengesizleşecek.
Günümüzde gözlemlenen sıradısı hava olayları:
Sert Kış Fırtınaları: 1970′lerin ortalarından beri, Kanada’daki sert kış firtınalarının sayısı ikiye katlanmıştır. Modellerin öngördügüne göre bu firtınaların sayısında büyük artışlar olacaktır. Bu da seyahatte zorluklar, maddi hasarlar ve kaza ölümlerine sebep olacaktır.
Ani yağışlar: Amerika’da günlük aniden bastıran şiddetli yağışlar son 90 yılda %20 artış göstermiştir. Bu yağışlar ani sellere, kanalizasyon taşmalarına, erozyona, toprak kaymalarına, sonrasında ise kuraklıklara neden olmaktadır. Kanadalı’ların modeline göre 50 yıl içinde, bu ani yağışların sıklığı günümüzün iki katına çıkacak ve %50 daha şiddetli hale gelecektir.
Sicaklik Dalgaları:Sıcaklık dalgalarının sıklığı ve uzunluğu bütün dünyada artacaktır. Bütün dünyada “aşırı” kabul edilen sıcaklıklar artık normal sayılacaktır. Ontario’da 30 derecelik hava sıcaklığı her yaz sadece 10 günken, 2050′de 50 güne çıkacaktır. Bu aşırı sıcak dönemler hava kirliliğinin etkisini artıracak ve ölümlere sebep olacaktır.
Yukarıdaki termal enerji haritasında Hindistan ve Kuzey Afrika yer almaktadir. Bu sıcaklık dalgası, Pakistan’da 5-6 Mayis 2001 tarihlerinde 33 kişinin ölümüne sebep olmuştur. sarı renkte görünen bölgeler yüksek derecelerdeki termal enerjiyi göstermektedir.

Dolu Yağışları: Calgary’de büyük dolu fırtınalarının sıklığı sekiz katı artmıştır.1980′lerde her 4 yılda bir görülürken bu oran 1990′larda artik 2 senede bir görülür olmuştur.Dolu fırtınarları arttıkça, arabalara, binalara ve tarım ürünlerine gelecek zarar da çoğalacaktır.
Kasırgalar: Sıcaklıklardaki artış yüzünden nemli alçak atmosfer kosulları büyük kasırgaların sıklaşmasına sebep olacaktır, Kanada’da Pine Gölü’nde oluşan ve ciddi hasarlara yol açan kasırga gibi.
Kontrol Edilemeyen Yangınlar: Son on yılda Kanada’nın boreal ormanlarında çıkan yangınlar ve böceklenme iki katına çıkmıştır. Birçok faktör etkili olmasına karşın, en büyük artış ısının yükseldiği bölgelerde görülmüştür.Devam edecek sıcaklık artışı mevsimler arası büyük farklılıklara yol açacaktır. Yıldırım düşmesinde %44′lük bir artış beklenmektedir ki bu da önmüzüdeki 59 yıl içinde orman yangınlarının %78 oranında artması demektir.
Sıradışı Felaketler: Kanada’da 1998′de meydana gelen büyük buz firtınası gelecek felaketlerin bir habercisi idi. Normal koşullarda çok sert bir fırtına sayılamayacak bu fırtınanın felaket sonucu, inanılmaz derecede uzun sürmesi ve boyutları idi. Kanada tarihindeki en büyük doğal felaket olarak 3 milyar dolar hasara yol açtı.
Küresel Isınma neden kar fırtınalarına neden olur?
Şimdiye dek görülen buz kalınlığının neredeyse iki katı kalınlığa ulaşmasının gözlendiği bu fırtına, 1997-98 yıllarındaki El Nino kasırgasının sunucudur. El Nino ise, iklim değişiminin bir sonucu idi.
El Nino, güney Amerika’da sıradışı kuvvette bir jetstreaam oluşmasına sebep oldu ve büyük bir sıcak, nemli hava kütlesini Kanada’ya sürükledi. Ayni anda, Labrador’dan alçak bir soğuk hava dalgası yukarı tırmandı ve St.Lawrence vadisinde birikti. Daha sonra sıcak hava, bu soğuk havanın üzerine çıktı ve soğuk hava kütlesinin içinden geçerek yeryüzüne yağmur yağdırdı. Dolayısıyla bu yağmur, toprağa değer değmez buza dönüştü.Normalde kısa sürecek yağmurlu bir öğleden sonrasının sonuçları El Nino etkisi yüzünden günlerce sürecek ve milyarlarca dolar hasara yol açan bir felakete dönüştü.
Global hava modelleri değişmeye devam ettikçe, sıradışı hava olayları -Kanada’daki buz fırtınası gibi- ile karşılaşmak kaçınılmaz olacak. Bu yeni hava modelleri, diğer iklim değişimi etkileri ( deniz seviyesinin yükselmesi ve buz kütlelerinin erimesi gibi )ile birleşerek, farklı ve beklenmeyen büyük felaketlere sebep olacak. Felaketler büyüdükçe, sebep oldukları ekonomik zararlar da artacak.