Arama

Atatürk zengin Türk tarihinin araştırılmasına neden önem vermiştir? - Sayfa 10

En İyi Cevap Var Güncelleme: 17 Aralık 2013 Gösterim: 60.356 Cevap: 150
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
28 Aralık 2011       Mesaj #91
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ATATÜRK’ÜN TÜRK TARİHİNE VERDİĞİ ÖNEM VE DÜŞÜNCELERİ

Sponsorlu Bağlantılar

Osmanlı İmparatorluğu’nun dağılması ve yeni bir Türk devletinin kurulması üzerine Türk milletinin mazisi, medeni hüviyeti ve insanlık değerleriyle istilaya maruz kalmıştı.Türklerin umumi tarihi başkalarına mal edildiği gibi , Türklerle Avrupalılar arasında çok sert siyasi münasebetler yüzünden , bazı tek taraflı görüş sahibi Avrupalı bilginler tarafından, Türkler hakkında kin ve garaz mahsulü görüşler ortaya atılmıştı.Dünya umumi efkarı, bu görüşlerin tesiriyle Türk’ü sarı ırka bağlı, batılılara nispetle geri bir insan tipi olarak tanıyordu.Türklerin yalnız asker oldukları, her türlü medeni kabiliyet ve istidattan mahrum bulundukları, hiçbir medeni eser yaratmadıktan başka medeniyetleri yok ettikleri ilmi hakikat kisvesine büründürülerek ileri sürülmekte idi.
Bundan başka Türklerin yüzyıllardan beri üzerinde yaşadıkları ve orijinal medeniyet eserleriyle süsledikleriyle vatan toprakları üzerinde bile türlü devletler ilmi dayanaklardan mahrum sözde tarihi delilleri ileri sürerek bu toprakların kendilerine ait olduğunu ileri sürüyorlardı.Birinci Cihan Savaşı’nın sonunda böyle deliller dikkat nazarına alınmak suretiyle Türk topraklarının paylaşılmasını sağlamak için Sevr Antlaşması hazırlanmıştı
Atatürk bu haksız, iftiracı ve kinci tarih iddialarının doğru olmadığına inanıyordu.Türk vatanının bizim olduğuna gerçek tarih şahitti.Türk milletinin eski ve beyaz ırktan bir millet olduğu, parlak medeniyet örnekleri meydana getirdiği, üzerinde yaşadığı toprakların hakiki sahibi bulunduğu bazı batılı bilginler tarafından bile kabul edilmişti.O halde, Türk nesillerine bu hakikatleri bildirmek ve dünya umumi efkarında Türkler hakkında yanlış görüşleri ve bilgileri değiştirmek gerekiyordu.
1928’de Atatürk’e, Fransız okullarında okutulmakta olan bir coğrafya kitabı gösterildi.Bunda Türklerin, sarı ırktan ikinci derecede bir topluluk olduğu iddia ediliyordu.Bu kitap, esaslı bir tarih çalışmasına başlanması için vesile oldu.Bir çalışma planı hazırlandı.Bu planın başlıca konuları şöyle tespit edilmişti:
1.Türkiye’nin en eski halkını teşkil edenler kimlerdi?
2.Türkiye’de ilk medeniyet kimler tarafından ve nasıl kurulmuştur;bu medeniyetin özelliği nedir?
3.Türklerin cihan tarihinde ve dünya medeniyetinde hizmetleri ve yeri ne değerdedir?
4.Türklerin Anadolu’da bir aşiretten bir devlet çıkarmaları mümkün olmadığına göre bu olayın gerçek izahı nasıldır?
5.İslam tarihinin gerçek niteliği Türklerin İslam tarihindeki rolleri nedir?
Bu çalışmaların başarılı sonuçlara vardırılması için her şeyden önce teşkilatlı bir çalışmaya ihtiyaç vardı.Türkiye’de tarihle uğraşan ve uğraşabilecek durumda olanlar Türk tarihi ile ilgili kaynakları incelemeye memur edildiler.İnceleme sonuçları Atatürk’e sunuldu ve onun huzurunda uzmanlar tarafından münakaşa edildi.Bu çalışmaların ilk verimi “Türk Tarihinin Ana Hatları” adlı, Türk milletinin cihan tarihindeki yerini ve rolünü kısaca belirten bir eser halinde 1930’da bastırıldı.Bir yıl sonra da devamlı bir şekilde Türk Tarihi üzerinde araştırmalar yapmak üzere “Türk Tarihi Tetkik Heyeti” kuruldu.
Atatürk, bu heyete, çalışma usulünü tespit etmede faydası dokunan şu tavsiyelerde bulundu:
“Büyük devletler kuran atalarımız, büyük ve şumullü medeniyetlere de sahip olmuştur.Bunu aramak, tetkik etmek Türklüğe ve cihana bildirmek bizler için bir borçtur.Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça, daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.”
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Ocak 2012       Mesaj #92
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Lütfen Örnek VerirMisiniz Acaba ?
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ocak 2012       Mesaj #93
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Daha kısa ve daha öz olsaydı sizce daha mı iyi olurdu ?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ocak 2012       Mesaj #94
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ATATÜRK’ÜN TÜRK TARİHİNE VERDİĞİ ÖNEM VE DÜŞÜNCELERİ


Osmanlı İmparatorluğu’nun dağılması ve yeni bir Türk devletinin kurulması üzerine Türk milletinin mazisi, medeni hüviyeti ve insanlık değerleriyle istilaya maruz kalmıştı.Türklerin umumi tarihi başkalarına mal edildiği gibi , Türklerle Avrupalılar arasında çok sert siyasi münasebetler yüzünden , bazı tek taraflı görüş sahibi Avrupalı bilginler tarafından, Türkler hakkında kin ve garaz mahsulü görüşler ortaya atılmıştı.Dünya umumi efkarı, bu görüşlerin tesiriyle Türk’ü sarı ırka bağlı, batılılara nispetle geri bir insan tipi olarak tanıyordu.Türklerin yalnız asker oldukları, her türlü medeni kabiliyet ve istidattan mahrum bulundukları, hiçbir medeni eser yaratmadıktan başka medeniyetleri yok ettikleri ilmi hakikat kisvesine büründürülerek ileri sürülmekte idi.
Bundan başka Türklerin yüzyıllardan beri üzerinde yaşadıkları ve orijinal medeniyet eserleriyle süsledikleriyle vatan toprakları üzerinde bile türlü devletler ilmi dayanaklardan mahrum sözde tarihi delilleri ileri sürerek bu toprakların kendilerine ait olduğunu ileri sürüyorlardı.Birinci Cihan Savaşı’nın sonunda böyle deliller dikkat nazarına alınmak suretiyle Türk topraklarının paylaşılmasını sağlamak için Sevr Antlaşması hazırlanmıştı
Atatürk bu haksız, iftiracı ve kinci tarih iddialarının doğru olmadığına inanıyordu.Türk vatanının bizim olduğuna gerçek tarih şahitti.Türk milletinin eski ve beyaz ırktan bir millet olduğu, parlak medeniyet örnekleri meydana getirdiği, üzerinde yaşadığı toprakların hakiki sahibi bulunduğu bazı batılı bilginler tarafından bile kabul edilmişti.O halde, Türk nesillerine bu hakikatleri bildirmek ve dünya umumi efkarında Türkler hakkında yanlış görüşleri ve bilgileri değiştirmek gerekiyordu.
1928’de Atatürk’e, Fransız okullarında okutulmakta olan bir coğrafya kitabı gösterildi.Bunda Türklerin, sarı ırktan ikinci derecede bir topluluk olduğu iddia ediliyordu.Bu kitap, esaslı bir tarih çalışmasına başlanması için vesile oldu.Bir çalışma planı hazırlandı.Bu planın başlıca konuları şöyle tespit edilmişti:
1.Türkiye’nin en eski halkını teşkil edenler kimlerdi?
2.Türkiye’de ilk medeniyet kimler tarafından ve nasıl kurulmuştur;bu medeniyetin özelliği nedir?
3.Türklerin cihan tarihinde ve dünya medeniyetinde hizmetleri ve yeri ne değerdedir?
4.Türklerin Anadolu’da bir aşiretten bir devlet çıkarmaları mümkün olmadığına göre bu olayın gerçek izahı nasıldır?
5.İslam tarihinin gerçek niteliği Türklerin İslam tarihindeki rolleri nedir?
Bu çalışmaların başarılı sonuçlara vardırılması için her şeyden önce teşkilatlı bir çalışmaya ihtiyaç vardı.Türkiye’de tarihle uğraşan ve uğraşabilecek durumda olanlar Türk tarihi ile ilgili kaynakları incelemeye memur edildiler.İnceleme sonuçları Atatürk’e sunuldu ve onun huzurunda uzmanlar tarafından münakaşa edildi.Bu çalışmaların ilk verimi “Türk Tarihinin Ana Hatları” adlı, Türk milletinin cihan tarihindeki yerini ve rolünü kısaca belirten bir eser halinde 1930’da bastırıldı.Bir yıl sonra da devamlı bir şekilde Türk Tarihi üzerinde araştırmalar yapmak üzere “Türk Tarihi Tetkik Heyeti” kuruldu.
Atatürk, bu heyete, çalışma usulünü tespit etmede faydası dokunan şu tavsiyelerde bulundu:
“Büyük devletler kuran atalarımız, büyük ve şumullü medeniyetlere de sahip olmuştur.Bunu aramak, tetkik etmek Türklüğe ve cihana bildirmek bizler için bir borçtur.Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça, daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.”
cicibici - avatarı
cicibici
Ziyaretçi
10 Ocak 2012       Mesaj #95
cicibici - avatarı
Ziyaretçi
Atatürk'ün Türk Tarihinin Araştırılmasına Verdiği Önem
Atatürk’ün Tarih Görüşü ve Türk Tarihi
Tarihimiz, insanlık tarihi kadar eski olmasına rağmen, Atatürk’e kadar gerektiği gibi araştırılıp ortaya konulamamıştır. Osmanlı döneminde diğer birçok sosyal ilimlerde olduğu gibi tarihte de yeterli gelişme olmamıştır. Tarihimiz gerektiği gibi araştırılıp, öğretilemediği için insanımıza tarih şuuru da verilememiştir. Bu ise hızla ilerleyen ve bu gelişmeyi geri kalmış toplumları ezmek için kullanan Batılı toplumlar karşısında bir eziklik, kendisine güvensizlik yaratmıştır. Oysa Batı dünyası aynı dönemlerde Türk devletini, milletini ve ülkesini hedef alan yoğun bir karalama kampanyasına girişmiştir.

Batılılara göre; Türkler medenî kabiliyete sahip değillerdir. Medenî olamadıkları gibi medeniyet düşmanıdırlar. Sarı ırka mensup olan Türkler, fethettikleri yerlerdeki medeniyetleri yıkmışlardır. Ayrıca, Türklerin yaşadıkları topraklar kendilerine ait değildir.

Batının önyargılarla ileri sürdüğü bu iddiaların bir kısmı ülkemizde de tesirini göstermiştir. “Türkiye’de tarih araştırmaları gelişmiş bulunmadığı ve tarih yazarlarımızdan büyük bir kısmı Avrupa tarihlerinden tercümeler yaparak, Tarih kitabı yazdıkları için, Türklerin ikinci nevi bir insan tipi olduğu yolundaki yanlış bilgiler memleketimizi de istila etmiş bulunuyordu.” Bu önyargılı iddialara cevap verebilmek, söz konusu görüşlerin yarattığı olumsuzlukları ortadan kaldırabilmek için tarihimizin en ince ayrıntılarına kadar araştırılması ve öğretilmesi lâzımdır.

Tabii ki Atatürk, millî tarihimizin araştırılıp öğretilmesine sadece söz konusu iddialara cevap vermek amacıyla önem vermiş değildir. Millî heyecanın ancak millî tarih şuuru ile kuvvetlenebileceğini bilen Atatürk, “iktisadî ve siyasî istiklâle kavuşturduğu milletini manevî istiklâle de kavuşturmak için bu memlekette tarih araştırmalarının gelişmesine büyük önem” vermiştir.

Atatürk, son yüzyıllarda Türk milletinin geçirdiği badireler sonucunda oluşan kendine güvensizlik duygusunu ortadan kaldırmanın yegane yolu olarak millî tarih şuurunun canlandırılması gerektiğini, “Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.”

“Türk kabiliyet ve kudretinin tarihteki başarıları meydana çıktıkça, büsbütün Türk çocukları kendileri için lâzım gelen hamle kaynağını o tarihte bulabileceklerdir. Bu tarihten Türk çocukları, istiklâl fikrini kazanacaklar, o büyük başarıları düşünecekler, harikalar yaratan adamları öğrenecekler, kendilerinin aynı kandan olduklarını düşünecekler ve bu kabiliyetle kimseye boyun eğmeyeceklerdir.” sözleriyle ortaya koymuştur.

Atatürk, ilmî esaslara göre Türk Tarihinin araştırılması ve ortaya çıkan sonuçların öğretilmesi çalışmalarını bizzat başlatmıştır. “Atatürk’ün bu çalışmaları üç noktaya yönelmiştir. Birincisi, Türk ve Dünya tarihini eski, yanlış, ideolojik yaklaşımlardan kurtarmak. İkincisi, dünya medeniyetine Türk medeniyetinin yapmış olduğu katkıları ortaya çıkarmak. Üçüncüsü ise, Türk tarihini ilmî metotlarla modern, orijinal bir tarih haline getirmektir.” Araştırma yapılırken gerçeklere riayet edilmesi gerektiğini; “Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat insanı şaşırtacak bir mahiyet alır” sözleriyle belirtmiştir.

Atatürk’ün Türk Tarihi’nde araştırılmasını işaret ettiği hususlar şunlardır :

1. Türkler, brakisefal ve beyaz ırktandır. Beyaz ırkın anayurdu ise Orta Asya’dır.
Orta Asya medeniyetin beşiğidir. Medeniyet ilk olarak Orta Asya’da ortaya çıkmış ve dünyayı etkilemiştir. “Büyük Devletler kuran ecdadımız büyük ve şumüllü medeniyetlere de sahip olmuştur. Bunu aramak, tetkik etmek, Türklüğe ve cihana bildirmek bizler için bir borçtur.”
2. Türkiye’nin en eski halkı kimlerdir ? Burada ilk medeniyet kimler tarafından kurulmuştur ?
3. Türklerin İslâm Tarihi ve Medeniyetine katkıları nelerdir ?
4. Osmanlı Devleti’nin kuruluşu ile ilgili iddialar araştırılıp, hakikat ortaya çıkarılmalıdır.

Bu konularda ilmî metotlarla araştırma yapmak, araştırmaları organize etmek üzere Türk Tarihini Tetkik Cemiyeti kurulmuştur. Atatürk, Türk Tarihi’nin araştırılması ve yazılmasının bir müessese tarafından yürütülmesini istediği için 23 Nisan 1930 tarihinde toplanan Türk Ocakları’nın 6. Kurultayında Ocak kanununa , “Türk tarih ve medeniyetini ilmî bir surette tetkik ve tetebbu eylemek vazifesiyle mükellef olmak üzere bir Türk Tarih Heyeti teşkil eder” ifadesini ekletmiştir. 15 Nisan 1931 tarihinde ise 3 Ekim 1935’te Türk Tarih Kurumu adını alacak olan Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti kurulmuştur. Cemiyete, Atatürk’ün Türk Tarih aaainde işaret ettiği konuları araştırma görevi verilmiştir.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
11 Ocak 2012       Mesaj #96
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
arkadalar acil ödevim varr yardımm edinnnnnnnnnnnn
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
15 Ocak 2012       Mesaj #97
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ya lütfen acil friglerin yönetim şeklii...!!
misafir - avatarı
misafir
Ziyaretçi
15 Ocak 2012       Mesaj #98
misafir - avatarı
Ziyaretçi
Atatürk'ün zengin Türk Tarihinin araştırılmasına önem verdiğini örneklerle açıklayabilir misiniz?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Ocak 2012       Mesaj #99
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Atatürk neden Türk Tarihine önem veriyordu?
CEVABINI SİZ BULUN...

Atatürk'ün Türk Tarihi ve Türk Dili konularına ne denli önem verdiği, ölümünden kısa bir süre önce yazdığı vasiyetname ile, mal varlığını Türk Dil Kurumu ile Türk Tarih Kurumu'na bırakmış olmasından anlaşılır mı? Nasıl veya neden?
CEVABINI SİZ BULUN...
gerekli diğil - avatarı
gerekli diğil
Ziyaretçi
1 Şubat 2012       Mesaj #100
gerekli diğil - avatarı
Ziyaretçi
acilll örnekler verin

Benzer Konular

4 Kasım 2015 / Misafir Cevaplanmış
22 Ekim 2013 / Misafir Soru-Cevap
8 Aralık 2013 / Misafir Soru-Cevap
27 Mart 2011 / Misafir Soru-Cevap