
Ziyaretçi
süreyya ayhannın hayatı

Sponsorlu Baglantilar
2001 yılındaki Romanya Açık Yarışması'nda da 1500 metrede 4:05.82 ile ikincilik elde etti. Trabzon'daki 4:07.63'lük derece ile Edmonton'a gitti. Atletizme başladığında büyük malzeme sıkıntısı yaşayan Süreyya'ya Deniz Gökçe de sahip çıktı. Gökçe, kişisel gayretiyle malzeme aldı. Açılan bir kampanyanın yanısıra, Yine Gökçe'nin girişimleriyle Yapı Kredi Bankası genç atlete sponsor oldu.
BABAANNESİNİN DUASI
''Sen bir gün çok iyi bir sporcu olacaksın. Ben belki o yılları göremem ama, benim dualarım hep senin üzerinde...'' Ortaokullararası atletizm yarışmasında birinci gelen torununa başka bir şey bulamadığı için Reşat altını takan babaanne Hacer Ayhan böyle demiş ve bir yıl sonra da ayrılmıştı dünyadan. Yaşasaydı, torununun çok iyi bir sporcu olduğunu, dahası, Kanada'nın Edmonton kentinde yapılan Dünya Atletizm Şampiyonası'nda bir ilki gerçekleştirerek finale kaldığını öğrenerek gururlanacaktı. Ne var ki, hiç de kolay olmamıştır Süreyya'nın bu noktaya gelebilmesi. Binbir türlü zorluktan geçmiş, ama bir an olsun vazgeçmeyi düşünmemiştir. Öyle ki, spora başladığında ayakkabı bile yoktur ayağında.
Antrenörlerinin ve spor yazarı Cüneyt Koryürek'in çağrısıyla eli erip gözü tutanlar yardıma koşacaktır Süreyya'ya. Söz gelişi, Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Deniz Gökçe'nin yanı sıra, Gaziantep Belediye Başkanı Celál Doğan Süreyya'ya sahip çıkarak himayesine alacak ve yoksulluk yıllarına son noktayı koyacaktır. Süreyya, babaannesinin verdiği Reşat altınından önce ilk gerçek madalyayı evlerinin duvarında görmüştü. Bu, babası Yaşar Ayhan'ın Çankırı Ticaret Lisesi'nde okuduğu yıllarda, liselerarası atletizm yarışmasında üç bin metrede kazandığı birincilik madalyasıydı. Bu nedenle, sık sık babasına dönüp, ''Bir gün bana da böyle madalya verecekler mi?'' diye sormasında şaşırtıcı bir taraf yoktu.
mesajın devamı için Süreyya Ayhan