Alm. Kugel, Fr. Polds (m), İng. Weight, shot. Atletizmde bir spor dalı. Bu sporla uğraşanların mümkün olduğu kadar ileri atmaya çalıştıkları mâdenî küre ile yapılan bir yarışmadır. Gülle atma sporu, ilk önceleri Fransa, İngiltere, İskoç ve İrlanda’da 6.5 kg ağırlığında kaldırım taşı şeklindeki ağırlığın atılması ile başlanmıştır. Eski olimpiyatlarda gülle yerine taş ve metal parçaları ile atış yapılırdı. Gülle atma 1350 yılından îtibâren İngiliz Deniz Harp Okullarına spor olarak girdi ve aynı yıl kuralları tesbit edildi. Üniversiteler arasında 1865’te yapılan müsâbakalarda kesin şeklini aldı. Pirinçten veya demirden yapılan güllelerin ağırlıkları erkekler için 7.257 kg, kadınlar için ise 4 kilogramdır. İlk önceleri kenarları 2.134 m olan bir kare içinden atılan gülle, sonra çapı 2.135 m olan bir dâireden atılmaya başlandı. Türkiye’ye, 1903 yılında kurulan Beşiktaş Jimnastik Kulubünde atılmaya başlanması ile girdi.
Bu spor dalında başarılı olmak için çevik, hareketli, atletik bir yapıya sâhib olmak gerekir. Bilek hareketi, kalçalar üzerinde gövdeyi her iki yönde döndürme, kasların kuvveti, atiklik bu sporun esâsını teşkil etmektedir.
Gülle olimpiyat rekoru erkeklerde, 22.47 m ile Ulf Tımmesmann (Doğu Almanya; 1988 Seul)’a, kadınlararası olimpiyat rekoru ise, 22.41 m ile Jilona Slupianek (Doğu Almanya; 1980)’e âittir.
Türkiye 1987 rekorları; erkeklerde 16.48 m (Turan Kahraman), bayanlarda ise 12.28 m (Aycan Önal)dir.
Gülle, ayrıca, eskiden harplerde bir çeşit top mermisi olarak kullanılırdı. Önceleri, harplerde atılmak için topların içine konulan taştan yapılmış yuvarlak gülleler, elle yontularak yapılıyordu. 1450’den sonra dökme demirden yapılmaya başlandı. Fâtih Sultan Mehmed Hanın, İstanbul’un fethinde kullandığı toplar ve gülleler, hâlen müzelerde bulunmaktadır. Yivli namlulu toplar çıkınca güllenin yerini top mermileri aldı.