Arama

İsraftan niçin kaçınmalıyız?

Bu Konuya Puan Verin:
Güncelleme: 2 Mayıs 2015 Gösterim: 10.598 Cevap: 12
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Şubat 2011       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
niçin israftan kaçınmalıyız lütfen acilll !
Sponsorlu Bağlantılar
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Şubat 2011       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
allah'ın bize öyle emrettiğinden dolayı
Sponsorlu Bağlantılar
hellina - avatarı
hellina
Ziyaretçi
21 Şubat 2011       Mesaj #3
hellina - avatarı
Ziyaretçi
İsraf, “ihtiyaç sınırını aşmak, aşırı harcamalarda ve ölçüsüz davranışlarda bulunmak” demektir. Cenâb-ı Hak; nimetlerini yeryüzünde ölçülü olarak yaratmış, israf edilmesini, boş yere tüketilmesini ise yasaklamıştır. Harcamalarımızda ne israf, ne de cimrilik olmayan orta yolun takip edilmesini istemiştir. Böylece tabiattaki denge korunacak, toplumlar nimet ve rızıklardan adaletle, makul bir şekilde istifade edeceklerdir. Nitekim Furkân Sûresi 67. âyetinde müminlerin güzel vasıfları belirtilirken şöyle buyurulmaktadır. “Onlar (yani müminler), harcadıklarında ne israf ederler ne de cimrilik. İkisi arasında, orta bir yol tutarlar”[1].

Aziz Müslümanlar!

Mü’minin her işi hayırlıdır, güzeldir, faydalıdır. Şu halde Cenâb-ı Allah’ın lütfu ile verilen nimetleri, gerek kendimiz kullanırken ve gerekse başkalarının istifadesine sunarken israf etmemeye dikkat etmeliyiz. Çünkü Kur’ân-ı Kerîm’de Rabbimiz israf edenleri sevmediğini [3], saçıp savuranların ise şeytanların kardeşleri sayıldığını [4] belirtmektedir.
Yüce Rabbimiz, insanoğluna sorumluluklar yüklemiş, hem de ona büyük nimetler vermiştir. Gökte ve yerde bulunanları onun istifadesine sunmuş, ama bu nimetlerden imtihana tabi tutulacağını haber vermiştir.

Ne yazık ki millet olarak israftan kaçınabildiğimiz söylenemez. Özellikle, çöpe atılan ekmeklerden tutun da kamu malları, doğal kaynaklar, elektrik, su ve zaman gibi sayısız değerlerimizi israf etmekteyiz. Halbuki yeryüzünde hiçbir kaynak ve imkan sınırsız değildir. Günümüzde bunların değeri, daha da artmıştır. Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in bir akarsudan abdest alırken bile israf edilmemesi yönündeki öğütleri [4], bunun ne kadar anlamlı olduğu asrımızda çok daha iyi anlaşılmaktadır.

Aziz Cemaat!

İsrafından en çok kaçınmamız gereken değerlerin başında “zaman” gelir. Akıp giden zamanın geri getirilmesinin asla mümkün olmadığını biliriz. Aslında Cenâb-ı Hakkın bahşettiği görünen ve görünmeyen bütün imkanlar aynı zamanda birer imtihan konusudur. Bunların israf edilmesi büyük bir vebaldir. Bunun için harcamalarımızda ölçülü olmak, ülke kaynaklarını dikkatli kullanmak, verimli alanlarda değerlendirmek, hem dinî hem de millî bir görevdir. Yarınlarımızın huzur ve rahatı için fert ve millet olarak iktisatlı davranmak ve israfa sapmamak zorundayız. Çünkü israf, Yüce Allah’ın verdiği nimetlere karşı bir nankörlük ve saygısızlıktır. İktisatlı olmak ise, o nimetlere gösterilen fiilî bir saygı ve gerçek bir şükürdür.

Hutbemizi başta okuduğum hadis-i şerifin meâliyle bitiriyorum: “Şüphesiz Allah Teâlâ sizin için üç şeyden hoşnut olur, üç şeyden de hoşlanmaz. Sizin sadece kendisine ibadet etmenizden, O’na hiçbir şeyi ortak koşmamanızdan ve Allah’ın dinine sımsıkı sarılıp tefrikaya düşmemenizden hoşlanır. Dedi kodu yapmanızdan, çok sual sormanızdan ve malı telef etmenizden de hoşlanmaz” [2].

[1] Furkân, 25/67.
[2] Müslim, “Akdiye”, 10; Mâlik, Muvatta’, “Kelâm”, 20; Ahmed b. Hanbel, Müsned, II/327, 360, 367.
[3] A’râf, 7/31.
[4] İsrâ, 17/27.
[5] İbn Mâce, “Tahâret”, 48; Ahmed b. Hanbel, Müsned, XI/221.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Şubat 2011       Mesaj #4
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
arkadaşlar her azizin şeyleri başkadır bir kaç tane vardır onları sunu cam teşekkür kimse etmesin gerek yok Allah rızası için yapıyorum bunu

Muhterem Müslümanlar!

İsraf, “ihtiyaç sınırını aşmak, aşırı harcamalarda ve ölçüsüz davranışlarda bulunmak” demektir. Cenâb-ı Hak; nimetlerini yeryüzünde ölçülü olarak yaratmış, israf edilmesini, boş yere tüketilmesini ise yasaklamıştır. Harcamalarımızda ne israf, ne de cimrilik olmayan orta yolun takip edilmesini istemiştir. Böylece tabiattaki denge korunacak, toplumlar nimet ve rızıklardan adaletle, makul bir şekilde istifade edeceklerdir. Nitekim Furkân Sûresi 67. âyetinde müminlerin güzel vasıfları belirtilirken şöyle buyurulmaktadır. “Onlar (yani müminler), harcadıklarında ne israf ederler ne de cimrilik. İkisi arasında, orta bir yol tutarlar”[1].

Aziz Müslümanlar!

Mü’minin her işi hayırlıdır, güzeldir, faydalıdır. Şu halde Cenâb-ı Allah’ın lütfu ile verilen nimetleri, gerek kendimiz kullanırken ve gerekse başkalarının istifadesine sunarken israf etmemeye dikkat etmeliyiz. Çünkü Kur’ân-ı Kerîm’de Rabbimiz israf edenleri sevmediğini [3], saçıp savuranların ise şeytanların kardeşleri sayıldığını [4] belirtmektedir.
Yüce Rabbimiz, insanoğluna sorumluluklar yüklemiş, hem de ona büyük nimetler vermiştir. Gökte ve yerde bulunanları onun istifadesine sunmuş, ama bu nimetlerden imtihana tabi tutulacağını haber vermiştir.

Ne yazık ki millet olarak israftan kaçınabildiğimiz söylenemez. Özellikle, çöpe atılan ekmeklerden tutun da kamu malları, doğal kaynaklar, elektrik, su ve zaman gibi sayısız değerlerimizi israf etmekteyiz. Halbuki yeryüzünde hiçbir kaynak ve imkan sınırsız değildir. Günümüzde bunların değeri, daha da artmıştır. Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in bir akarsudan abdest alırken bile israf edilmemesi yönündeki öğütleri [4], bunun ne kadar anlamlı olduğu asrımızda çok daha iyi anlaşılmaktadır.

Aziz Cemaat!

İsrafından en çok kaçınmamız gereken değerlerin başında “zaman” gelir. Akıp giden zamanın geri getirilmesinin asla mümkün olmadığını biliriz. Aslında Cenâb-ı Hakkın bahşettiği görünen ve görünmeyen bütün imkanlar aynı zamanda birer imtihan konusudur. Bunların israf edilmesi büyük bir vebaldir. Bunun için harcamalarımızda ölçülü olmak, ülke kaynaklarını dikkatli kullanmak, verimli alanlarda değerlendirmek, hem dinî hem de millî bir görevdir. Yarınlarımızın huzur ve rahatı için fert ve millet olarak iktisatlı davranmak ve israfa sapmamak zorundayız. Çünkü israf, Yüce Allah’ın verdiği nimetlere karşı bir nankörlük ve saygısızlıktır. İktisatlı olmak ise, o nimetlere gösterilen fiilî bir saygı ve gerçek bir şükürdür.

Hutbemizi başta okuduğum hadis-i şerifin meâliyle bitiriyorum: “Şüphesiz Allah Teâlâ sizin için üç şeyden hoşnut olur, üç şeyden de hoşlanmaz. Sizin sadece kendisine ibadet etmenizden, O’na hiçbir şeyi ortak koşmamanızdan ve Allah’ın dinine sımsıkı sarılıp tefrikaya düşmemenizden hoşlanır. Dedi kodu yapmanızdan, çok sual sormanızdan ve malı telef etmenizden de hoşlanmaz
bunlar bazıları tamamını isterseniz bakın internette vardır belki .)
bilinmeyen kişi Msn Happy
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
8 Mart 2011       Mesaj #5
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
İSRAFTAN PARAMIZ BOŞ YERE GİTMESİN DİYE PARAMIZI TUTUMLU KULLANALIM DİYE KAÇINMALIYIZ
GEREKİRSE MUHTAC OLAN KİŞİLERE VERMELİYİZ
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Mart 2011       Mesaj #6
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
hz muhammedin aileside israftan kaçınırdı ailesi asla israf etmezdi
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Mart 2011       Mesaj #7
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
bence de israf çOOk kçtü bişi hiç bişiyi israf etmemeliyiz!!!!!
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
31 Mart 2011       Mesaj #8
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
niçin israftan kaçınmalıyız??
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
31 Mart 2011       Mesaj #9
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Yha bana bu soruyu sölein;
"İsraftan"nasıl kaçınılır ??????????? Please Msn Happy
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Nisan 2011       Mesaj #10
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Savurganlık, bir insanın, malını cömertlik sınırlarını aşarak, aşırı bir şekilde harcaması, israf etmesi demektir. Allah, cimriliği yasakladığı gibi israfı da yasaklamış ve şöyle buyurmuştur;
“Elini boynuna bağlı kılma (cimri olma) ve büsbütün de onu açıp israf etme ki, sonra kınanmış olursun ve eli boş açıkta kalırsın”
“Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf edenleri sevmez” (Araf 31)
İslam’ın yasak ettiği içki, kumar, uyuşturucu maddeler gibi her türlü kötü alışkanlıklara verilen paralar, kişiye ve topluma hiçbir yararı olmayan harcamalar ve insanı başkalarına muhtaç hale getirecek kadar ölçüsüz yapılan bağışlar israf sayılmıştır. İsraf kavramını geniş tutmak ve maddi-manevi her türlü servet ve imkânın boşuna harcanması israf olarak değerlendirilebilir. Sağlık, Allah’ın bize bir lütfu ve nimetidir. Zaman ve boş vakit yine bir nimettir. Sağlığımızı korumamak ve zamanımızı boşa harcamak israftır. Gereksiz bir şekilde akıtılan su, yakılan elektrik israftır. Milli servetin boşa harcanmasıdır. Ormanlar, yollar, barajlar hepimizindir. Bunların sorumsuzca ve savurganca kullanılması ulusun yer altı ve yer üstü kaynaklarını yok eder. Fakirleşmesine neden olur.
ALINTIDIR...=)

Benzer Konular

3 Ocak 2015 / Misafir Psikoloji ve Psikiyatri
16 Aralık 2012 / nebe Soru-Cevap
14 Ekim 2008 / Misafir Genel Mesajlar
1 Nisan 2009 / seda inanç Soru-Cevap
13 Nisan 2009 / ThinkerBeLL Taslak Konular