Ziyaretçi
Cinsel Ayrımcılık
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Cinsel ayrımcılık, insanların diğer insanlar hakkındaki yargıları, kişisel değerlerden çok cinsiyete dayandığında ortaya çıkan ve kimi zaman nefret içeren çatışmalı durumdur. Daha genel olarak, cinsiyete dayanan her tür ayrım cinsel ayrımcılık olarak tanımlanabilir.
Başlıca düşünce şekilleri ve inanışlar şu şekildedir:
Cinsel ayrımcılık temel olarak belli bir varlığın karakteristik özelliklerinin her zaman kendine özgü sınırlar içinde kalmaya mahkûm olduğu düşüncesine dayanır. Kendi içinde ise; erkeğe, kadına, çift cinsiyetli olana ve cinsiyet değiştirene karşı ayrımcılık olarak bölümlendirilebilir. Bu türlerden her biri faklı bir tarihi gelişime sahiptir ve farklı davranış biçimleriyle kendini gösterir.
Her karakteristik özelliğin kendine ait kesin sınırları olduğu düşüncesi, erkeği ve kadını ait oldukları sınıflara kesin bir şekilde ayırdığı gibi, her iki cinsiyete ait özellikleri gösteren bireyi de reddeder. Böylece bu düşünce; bir erkeğin diğer erkeklerden, bir kadınınsa diğer kadınlardan önemli bir farklı olabileceği ihtimalini de yok sayar.
Cinsel ayrımcılığın belirli türleri birçok ülkede yasa dışı olduğu halde; bireylere, cinsiyete dayanan bazı özel haklar, öncelikler veya sorumluluklar verilmesi oldukça yaygındır.
Kadınlara karşı Cinsel Ayrımcılık
Cinsel ayrımcılık kavramı aslında genellikle kadınlara karşı olan ayrımcılıklarla eş tutulur. Bunun nedeni kadınlara karşı ayrımcılığın ortaya çıkan ilk form olmasıdır. Şovenizm kavramı, en geniş haliyle bu ayrımcılığı da kapsar.
Erkek egemen, ailedeki baba figürünün ağırlık bastığı toplumlarda bu tür ayrımcılık, kadının zayıf olduğu yaygın kanısı ile kendini belli eder; bazı toplumlarda kadın kanunen bir birey olarak dahi görülmemiştir. Feminist bazı oluşumlar; kanun önünde eşitlik, politik alanda kadının temsil edilmesi, kadına karşı şiddetin önlenmesi, eğitim ve iş fırsatları gibi konular üzerine giderek kadın haklarını gözetmektedirler.
Erkeklere karşı Cinsel Ayrımcılık
Erkeklere karşı cinsel ayrımcılık içinde erkek düşmanlığı ve androfobiden bahsedilebilir. Erkek düşmanlığı adından da anlaşılabileceği gibi nefret duygusunu içerir. Androfobi ise "erkeklere karşı korku" anlamına gelir ve psikolojik bir rahatsızlık olarak tanımlanmaktadır. Kadının kendini erkekten üstün hissetmesi de bir cinsel ayrımcılık türü olmasına rağmen, kavram yakın zamanda yaygınlaşmıştır.
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar
Cinsel ayrımcılık, insanların diğer insanlar hakkındaki yargıları, kişisel değerlerden çok cinsiyete dayandığında ortaya çıkan ve kimi zaman nefret içeren çatışmalı durumdur. Daha genel olarak, cinsiyete dayanan her tür ayrım cinsel ayrımcılık olarak tanımlanabilir.
Başlıca düşünce şekilleri ve inanışlar şu şekildedir:
- Bir cinsiyet diğerine göre (kadın erkeğe göre veya erkek kadına göre) daha üstündür veya daha değerlidir.
- Kadınlar nefret edilesidir, erkekler nefret edilesidir.
- Kadınlık belli sınırları olan bir kavramdır, erkeklik belli sınırları olan bir kavramdır.
Cinsel ayrımcılık temel olarak belli bir varlığın karakteristik özelliklerinin her zaman kendine özgü sınırlar içinde kalmaya mahkûm olduğu düşüncesine dayanır. Kendi içinde ise; erkeğe, kadına, çift cinsiyetli olana ve cinsiyet değiştirene karşı ayrımcılık olarak bölümlendirilebilir. Bu türlerden her biri faklı bir tarihi gelişime sahiptir ve farklı davranış biçimleriyle kendini gösterir.
Her karakteristik özelliğin kendine ait kesin sınırları olduğu düşüncesi, erkeği ve kadını ait oldukları sınıflara kesin bir şekilde ayırdığı gibi, her iki cinsiyete ait özellikleri gösteren bireyi de reddeder. Böylece bu düşünce; bir erkeğin diğer erkeklerden, bir kadınınsa diğer kadınlardan önemli bir farklı olabileceği ihtimalini de yok sayar.
Cinsel ayrımcılığın belirli türleri birçok ülkede yasa dışı olduğu halde; bireylere, cinsiyete dayanan bazı özel haklar, öncelikler veya sorumluluklar verilmesi oldukça yaygındır.
Kadınlara karşı Cinsel Ayrımcılık
Cinsel ayrımcılık kavramı aslında genellikle kadınlara karşı olan ayrımcılıklarla eş tutulur. Bunun nedeni kadınlara karşı ayrımcılığın ortaya çıkan ilk form olmasıdır. Şovenizm kavramı, en geniş haliyle bu ayrımcılığı da kapsar.
Erkek egemen, ailedeki baba figürünün ağırlık bastığı toplumlarda bu tür ayrımcılık, kadının zayıf olduğu yaygın kanısı ile kendini belli eder; bazı toplumlarda kadın kanunen bir birey olarak dahi görülmemiştir. Feminist bazı oluşumlar; kanun önünde eşitlik, politik alanda kadının temsil edilmesi, kadına karşı şiddetin önlenmesi, eğitim ve iş fırsatları gibi konular üzerine giderek kadın haklarını gözetmektedirler.
Erkeklere karşı Cinsel Ayrımcılık
Erkeklere karşı cinsel ayrımcılık içinde erkek düşmanlığı ve androfobiden bahsedilebilir. Erkek düşmanlığı adından da anlaşılabileceği gibi nefret duygusunu içerir. Androfobi ise "erkeklere karşı korku" anlamına gelir ve psikolojik bir rahatsızlık olarak tanımlanmaktadır. Kadının kendini erkekten üstün hissetmesi de bir cinsel ayrımcılık türü olmasına rağmen, kavram yakın zamanda yaygınlaşmıştır.