Arama

Sandor Kocsis

Bu Konuya Puan Verin:
Güncelleme: 26 Kasım 2015 Gösterim: 4.947 Cevap: 1
Kral_Aslan - avatarı
Kral_Aslan
VIP MsXTeam
14 Mart 2007       Mesaj #1
Kral_Aslan - avatarı
VIP MsXTeam


Sponsorlu Bağlantılar
İsviçre 1954'te Macaristan'dan Altın Kafa lakaplı Sandor Kocsis 11 golle gol kralı olmuştu 1954'te İspanya'yı kura sonucunda eleyen Türkiye A Milli Futbol Takımı, Dünya Kupası'na katılmaya hak kazandı.

1954 Dünya Kupası Avupa elemelerinde yer alan Türkiye, o zamanki statüye göre Altıncı Grup'ta sadece İspanya'yla eşleşti.

İlk maç 6 ocakta İspanya'nın başkenti Madrid'de oynandı. Türkiye 31'inci dakikada Recep'le öne geçtiyse de Vinancio (2), Alsua ve Miguel'in gollerine engel olamayarak sahadan 4-1 yenilgiyle ayrıldı.

Maçın rövanşı 14 martta İstanbul'da oynandı ve Türkiye, İspanya'yı 16'ncı dakikada Burhan'ın attığı golle 1-0 yenmeyi başardı ve Dünya Kupaıs şansını üçüncü maça taşıdı.

Üçüncü karşılaşma, 17 martta Roma'da oynandı. İspanya 18'de Arteche'nin golüyle 1-0 öne geçti. 32'de Burhan ve 65'te Suat'ın golleri üstünlüğü Türkiye lehine çevirdi. 79'da Escuderio'nun golü skoru belirledi.

Her iki takım da birer galibiyet, birer yenilgi ve birer beraberlik aldığı için satatü gereği Dünya Kupası'na katılacak takım kurayla belirlendi. Şans Türkiye'den yanaydı.

İsviçre'de düzenlenen şampiyonada Türkiye, Almanya, Macaristan ve Kore ile birlikte B Grubu'nda yer aldı. Türkiye gruptaki ilk maçında, 17 haziranda Almanya'ya 41 yenildi.

İkinci maçta Kore karşısına çıkan milli takım, Burhan (3), Suat (2), Lefter ve Erol'un golleriyle rakibini 7-0 yenerek dünya kupaları tarihinin en farklı skorlarından birini aldı.

İki maç sonunda Macaristan dört puanla liderliği elde etti, Türkiye iki puan ve +4 averajla ikinci, Almanya iki puan ve -2 averajla üçüncü olurken, Kore sıfır puanla sonuncu sırada kaldı.

Puanların eşit olması nedeniyle Türkiye ve Almanya arasında bir üst tura çıkabilmek için baraj maçları oynandı. 23 haziranda Zürih'te oynanan ve Almanya'nın 7-2 kazandığı maç sonrası Türkiye kupaya veda etti.

Dünya Kupası'nın finali ise 4 temmuzda, Türkiye'nin grubundan çıkan Almanya ve Macaristan arasında oynandı. Maçın favorisi Macaristan, altıncı dakikada Puşkaş'la öne geçti. Czibor, dokuzuncu dakikada farkı ikiye çıkardı.

Oyun disiplininden kopmayan Almanya, 11'de Morlock ve 18'de Rahn'ın golleriyle eşitliği yakaladı ve devre bu sonuçla bitti. 84'üncü dakikada yeniden sahneye çıkan Rahn, Almanya'ya sürpriz bir kupa kazandırdı.

İsviçre 1954'te Macaristan'ın ünlü golcüsü Sandor Kocsis 11 golle gol kralı olurken onu, Almanya'dan Max Marlock ve İsviçre'den Josef Hügi izledi.

Toplam 22 maçın oynandığı kupada 88 gol atıldı ve maç başına 4 dört gol ortalaması yakalandı ve hiçbir futbolcu kırmızı kart görmedi. Maç başına seyirci ortalaması ise 60 bin 773 oldu.

Türk futbolunun 1990 öncesine dair çok az övünç kaynağından biri, İstanbul’da 1950'lerin efsane takımı Macaristan'ı 3-1 mağlup ettiğimiz maçtı. O efsane takımın en önemli ismi Ferenc Puskas, cuma günü öldü.
‘Şerefli mağlubiyet’ kavramını üretmek zorunda kalacak kadar kötü günler yayaşan Türk futbolunun 1990 öncesine dair çok az övünç kaynağı vardı. Bunlardan biri de İstanbul’daki özel maçta 1950’lerin efsane takımı Macaristan’ı 3-1 yendiğimiz ve tarihe ‘Macar Zaferi’ olarak geçen maçtı. 1954 Dünya Kupası finalinde kupayı son anda Almanya’ya kaptıran Macaristan’ı efsaneleştiren de Ferenc Puskas’tı. Puskas’lı Macarlar, o dönemde İngiltere ve Almanya gibi ülkeleri bile çok farklı yeniyordu. İşte, tüm dünyaya Macar futbolunu kabul ettiren ve Real Madrid’de de yıllarca top koşturan Puskas, geçtiğimiz cuma günü Budapeşte’de tedavi gördüğü hastanede 79 yaşında öldü.

Dünya futbolunun en iyi oyuncularından biri olarak gösterilen Ferenc Puskas, 2 Nisan 1927’de başkent Budapeşte’de dünyaya geldi. Futbolla tanışması babası sayesinde oldu. 16 Aralık 1943’te babasının çalıştırdığı Kisbest’te 16 yaşında profesyonel olan Puskas, milli formayı ise ilk kez 20 Ağustos 1945 tarihinde Avusturya’ya karşı giydi. 5-2 galip geldikleri bu maçta gol de atan Puskas, milli formayı giydiği 84 maçta 83 gol kaydetti. Çocukken kick-boks çalıştığı için sol ayağını çok sert hale getiren Puskas, genç yaşında uzaktan attığı sert şutlarla ve gollerle dikkat çekti. Takımı Kisbest’in 1949’da Macaristan ordusu tarafından alınarak isminin Honved (Askerler) olarak değiştirilmesinin ardından aynı zamanda orduda kariyer yapmaya başlayan efsanevi futbolcu, binbaşılığa kadar yükseldi.

1950’lerin inanılmaz takımı olarak ifade edilen Macaristan’da Zoltan Czibor, Sandor Kocsis, Jozsef Bozsik ve Nandor Hidegkuti ile birlikte her takımı farklı skorlarla yenmeyi başaran Puskas, özellikle Avusturya’ya karşı 2 kez hat-trick yaparken; Lüksemburg’a 1 kez 3 gol atma başarısı gösterdi. 1 kez de Arnavutluk filelerini 4 kez salladı. Puskas döneminde Macar Milli Takımı tarihinin en önemli dönemini yaşadı. 1950-1956 arasında Puskas ile çıktıkları 51 maçta 43 galibiyet alan Macarlar, 7 kez de berabere kaldılar. Puskas, Macarlar’a, dünyanın en uzun yenilmezlik serisi olan ve hâlâ kırılamayan rekorlar arasında bulunan 32 maçlık periyodu yaşattı.

Macaristan, herkese fark atıyordu

Macaristan’ın 1952 Helsinki Olimpiyatları’ndan Yugoslavya’yı finalde 2-0 yenerek altın madalyayla dönmesine karşın Puskas ve arkadaşları asıl sürprizi 23 Kasım 1953’te İngiltere’ye karşı yaptı. İngiliz Milli Takımı’na tarihinde ilk kez kendi sahasında yenilgi tattıran Macarlar’ın oyunu, izleyenlere zevk veriyordu. İngilizler’i bu maçta 6-3 yenen Macarlar, daha sonra yaptıkları bir başka maçta da rakiplerini 7-1’le bozguna uğrattı. 1954 Dünya Kupası’nda finale kadar hiç yenilmeden gelen ve maçlarını farklı kazanan Macarlar, finalde Almanya önünde biri Puskas’ın ayağından olmak üzere 2-0 öne geçmelerine karşın skoru koruyamayarak 3-2 yenildiler. Halbuki finalden önce grupta da karşı karşıya geldikleri maçta Macarlar Almanlar’ı 8-3 mağlup etmişti.

31 yaşında Real’e imza attı

1956’ya kadar ülkesinde Honved forması giyen Puskas, Macaristan’da devrim olmasının ardından ülkeyi terk ederek Batı Avrupa’da futbol oynamanın yollarını aramaya başladı. İspanyol takımı Espanyol ile 2 kez gayri resmi maça çıkan Puskas, UEFA tarafından 2 yıl oynamama cezasına çarptırılınca bu süreyi Avusturya ve İtalya’da geçirdi. Milan ve Juventus’un tekliflerine rağmen 1958’de Real Madrid ile 31 yaşında anlaşan Macar yıldız, burada ikinci baharını yaşadı. Real Madrid’teki ilk yılında Alfredo Di Stefano ile birlikte çok iyi maçlar çıkaran Puskas, ezeli rakip Barcelona’ya da 2 kez 3 gol birden atmayı başardı. 1960, 1961, 1963 ve 1964’te La Liga’da gol kralı olan Puskas’ın 1961 ile 1965 arasında Real Madrid’in 5 kez üst üste şampiyon olmasında da çok büyük katkısı oldu.

Real Madrid’in 1959, 1960 ve 1966’da Avrupa şampiyonu olmasında Mor Menekşeler’in en büyük silahı yine Puskas’tı. 1960’daki Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası finalinde Eintracht Frankfurt’u 7-3 geçen Real’de Puskas 4, muhteşem partneri Di Stefano da 3 gol kaydetmişti. 1961 ve 1962’de İspanya Milli Takımı formasını da (4 kez) giyen Puskas, burada gol kaydedemedi. Profesyonel futbol yaşantısına 1966’da noktayı koyan Puskas, 1981’de de Macaristan’a döndü. Puskas’ın adı, 2002’de Macaristan Ulusal Stadı’na verildi.

.

Son düzenleyen Safi; 26 Kasım 2015 01:09 Sebep: Sayfa Düzeni
Biyografi Konusu: Sandor Kocsis nereli hayatı kimdir.
Hayatın ne anlamı var.. Yanımda sen olmayınca....
BYAYD SPEOPLE - avatarı
BYAYD SPEOPLE
Ziyaretçi
7 Temmuz 2007       Mesaj #2
BYAYD SPEOPLE - avatarı
Ziyaretçi
ungarn sandor koscis 02
Sponsorlu Bağlantılar

Benzer Konular

6 Aralık 2015 / HipHopRocK Bilim ww
23 Ekim 2015 / Jumong Müzik ww
29 Haziran 2012 / Mira Edebiyat ww