Arama

Kanada ve Kanada Tarihi

Güncelleme: 12 Temmuz 2012 Gösterim: 29.904 Cevap: 4
kompetankedi - avatarı
kompetankedi
VIP Bir Dünyalı
3 Ekim 2006       Mesaj #1
kompetankedi - avatarı
VIP Bir Dünyalı
Kanada ve Kanada Tarihi
Kanada’ya ilk yerleşenler, Bering Boğazını geçerek, Kuzey Amerika’ya gelen Kızılderililer (güney kesimde) ve Eskimolar (kuzey kesiminde) olarak kabul edilir. On altıncı yüzyılda Jacques Cartier, Kanada topraklarını keşfetti. Cartier 1534-1536 yılları arasında Saint-Laurent Körfezine girerek, bugünkü Montreal’a ve Québec’e kadar ilerleyip Kanada ülkesini bulmuş oldu ve bu toprakları Fransa’ya dahil etti.
O zamanlar ülkede maden bulunmadığından kolonileştirme hareketi yarım kaldı ve Kanada tarafı yalnız Morino avcıları ile kürk tüccarlarının uğrak yeri oldu. Fakat Fransız yöneticilerin asıl maksadı, avcılığı, orman ve maden işletmesini geliştirmek, Fransa’nın ihtiyaç duyduğu hammaddeleri tedarik etmek ve misyonerler vasıtasıyla Hıristiyanlığı yaymaktı.
Sponsorlu Bağlantılar
1629’da İngilizlerin eline geçen Kanada’yı 1632’de Fransa geri aldı. Ülkede yerleşmeyi desteklemek için her yıl göçmen ve paralı gönüllüler gönderdi. On sekizinci yüzyılda İngiltere’yle yapılan bir antlaşmayla Kanada İngiltere’ye bırakıldı. İngiliz göçmenlerin Kanada’ya büyük hızla yerleşmesi ile 1763-1837 yılları arasında İngiliz rejimi ülkede etkili oldu.
1783 yılında ABD’nin bağımsızlığını tasdik eden Versailles Antlaşmasından sonra Kanada, İngiltere taraftarı göçmenlerin akınına uğradı. 1791’de İngiltere, Saint Laurent topraklarını ikiye bölerek güneydoğu tarafları Fransız, kuzeybatı tarafları da İngiliz eyaleti şekline soktu. Her iki eyalette de parlamento rejimi kuruldu ise de, genelde İngilizler ticarette yönetimi ellerinde tutuyorlardı.
1837’de Yukarı Kanada ve Aşağı Kanada’da meydana gelen isyan ile, Avrupalılar ülkenin yönetiminde kendilerine daha çok söz hakkı veren bir hükümetin kurulmasına imkan verdi. 1867’de Kuzey Amerika Britanya antlaşması, Ontario, Québer, Nauvelle-Ecorse ve Nouveau-Brunswich’i birleştirerek Kanada dominyonunun doğmasına sebep oldu. 1914-1918 yılları arasında vuku bulan Birinci Dünya Savaşına İngiltere’nin katılması Kanada’yı da savaşa sürükledi. Bir İngiliz kolonisi olan Kanada, İtilaf devletlerine teçhizat ve malzeme yardımında bulundu.
1926 yılında, Londra’da imparatorluk konferansında İngiltere ve dominyonlarına statü eşitliği verildi. 1931 West Minster Tüzüğü ile Kanda bağımsız bir devlet oldu. 1939’da İkinci Dünya Savaşı patlak verince Kanada, Almanya’ya karşı savaş ilan etti ve bu savaştan güçlenmiş olarak çıktı. 1989 başında yapılan bir antlaşmayla ABD ile Kanada arasında gümrükler kalktı.
DEVLETİN ADI: Kanada
BAŞŞEHRİ: Ottawa
NÜFUSU: 27.737.000
YÜZÖLÇÜMÜ: 9.976.139 km2
RESMİ DİLİ: İngilizce, Fransızca
DİNİ: Hıristiyanlık
PARA BİRİMİ: Kanada Doları
Kuzey Amerika kıtasının hemen hemen yarısını kaplayan, yüzölçümü bakımından Rusya Federasyonundan sonra dünyânın ikinci büyük ülkesi. Doğusunda Atlas Okyanusu, batısında Pasifik Okyanusu, kuzeyinde Alaska ve Kuzey Buz Denizi, güneyinde ise ABD vardır. Atlas Okyunusundan Pasifik Okyanusuna uzunluğu 5000 km, Amerika-Kanada sınırından kuzeye kadar olan uzunluğu ise 4480 kilometredir.

Târihi
Kanada’ya ilk yerleşenler, Bering Boğazını geçerek, Kuzey Amerika’ya gelen Kızılderililer (güney kesimde) ve Eskimolar (kuzey kesiminde) olarak kabul edilir. On altıncı yüzyılda Jacques Cartier, Kanada topraklarını keşfetti. Cartier 1534-1536 yılları arasında Saint-Laurent Körfezine girerek, bugünkü Montreal’a ve Québec’e kadar ilerleyip Kanada ülkesini bulmuş oldu ve bu toprakları Fransa’ya dâhil etti. O zamanlar ülkede mâden bulunmadığından kolonileştirme hareketi yarım kaldı ve Kanada tarafı yalnız Morino avcıları ile kürk tüccarlarının uğrak yeri oldu. Fakat Fransız yöneticilerin asıl maksadı, avcılığı, orman ve maden işletmesini geliştirmek, Fransa’nın ihtiyaç duyduğu hammaddeleri tedârik etmek ve misyonerler vâsıtasıyla Hıristiyanlığı yaymaktı.
1629’da İngilizlerin eline geçen Kanada’yı 1632’de Fransa geri aldı. Ülkede yerleşmeyi desteklemek için her yıl göçmen ve paralı gönüllüler gönderdi.
On sekizinci yüzyılda İngiltere’yle yapılan bir antlaşmayla Kanada İngiltere’ye bırakıldı. İngiliz göçmenlerin Kanada’ya büyük hızla yerleşmesi ile 1763-1837 yılları arasında İngiliz rejimi ülkede etkili oldu.
1783 yılında ABD’nin bağımsızlığını tasdik eden Versailles Antlaşmasından sonra Kanada, İngiltere taraftarı göçmenlerin akınına uğradı. 1791’de İngiltere, Saint Laurent topraklarını ikiye bölerek güneydoğu tarafları Fransız, kuzeybatı tarafları da İngiliz eyâleti şekline soktu. Her iki eyâlette de parlamento rejimi kuruldu ise de, genelde İngilizler ticarette yönetimi ellerinde tutuyorlardı.
1837’de Yukarı Kanada ve Aşağı Kanada’da meydana gelen isyan ile, Avrupalılar ülkenin yönetiminde kendilerine daha çok söz hakkı veren bir hükümetin kurulmasına imkân verdi. 1867’de Kuzey Amerika Britanya antlaşması, Ontario, Québer, Nauvelle-Ecorse ve Nouveau-Brunswich’i birleştirerek Kanada dominyonunun doğmasına sebeb oldu.
1914-1918 yılları arasında vukû bulan Birinci Dünyâ Savaşına İngiltere’nin katılması Kanada’yı da savaşa sürükledi. Bir İngiliz kolonisi olan Kanada, İtilaf devletlerine teçhizât ve malzeme yardımında bulundu.
1926 yılında, Londra’da imparatorluk konferansında İngiltere ve dominyonlarına statü eşitliği verildi. 1931 West Minster Tüzüğü ile Kanda bağımsız bir devlet oldu. 1939’da İkinci Dünyâ Savaşı patlak verince Kanada, Almanya’ya karşı savaş îlân etti ve bu savaştan güçlenmiş olarak çıktı. 1989 başında yapılan bir antlaşmayla ABD ile Kanada arasında gümrükler kalktı.

Fizikî Yapı
Kanada’nın yarısına yakın bir kısmı, Laurentian yaylası da denilen Kanada Kalkanı adlı bölgeden meydana gelmektedir. Kıtanın bu bölgesi, 4.568.889 kilometrekarelik bir alanı kaplayan çok eski ve sert kayalardan meydana gelmiş bir görünümdedir. Bu bölge Hudson Körfezinin etrafında bir kalkan biçiminde yayılarak Labrador kıyılarından başlayıp, St.Lawrence Irmağı ile Huron ve Superior Gölleri boyunca uzanır. ABD topraklarına girdikten sonra kuzeybatıdaki göllerin arasından geçerek Mackenzie Irmağı ağzının yakınlarında Kuzey Buz Denizinde son bulur. Kenarları, orta kısmını meydana getiren Hudson Körfezinden daha yüksek olduğu için bu bölge, bir tabağa benzetilir. Güneydoğuda Kalkan bölgesi ovalık görünümünden sıyrılarak St.Lawrence Irmağı ve Körfezi boyunca birdenbire yükselir.
St.Lawrence bölgesi: Kalkanın güneydoğusunda kalan bu bölge, yarımada biçimindeki Güney Ontario’yu ve Québec kentinin güneybatısında hafifçe dalgalanan alanı içine alır. Huron Gölünde Bruce yarımadasından güneydoğu uzantısına kadar bölge sert bir kireç taşı tabakası ile kaplıdır. Bu tabakanın Niyagara Irmağı tarafından yarılmasıyla ünlü Niyagara Çağlayanı meydana gelir. Kalkan ile Kanda Appalaşları arasında yer alan St.Lawrence Ovaları, târih öncesi dönemlerde denizle kaplanmışlardır. Bugün ise bir birikinti ovası görünümündedirler. Ancak bu duruma, Montreal’in doğusunda sıra halinde yükselen ve sayıları sekizi bulan Montreregian Tepelerine rastlanmaz. Ovalar Ontario yarımadasından Kalkanın güneydoğusundaki bir uzantısıyla ayrılırlar. Bu uzantı, Ontario Gölü ağzına yakın bir yerde, St.Lawrence Irmağı tarafından kesilir.
Appalaş bölgesi: Appalaş dağ sisteminin bir parçası olan bu bölge, Québec’in doğu sınırını, New Foundland adasını ve New Brunswick, Nova Scotia ve Prince Edward adası eyaletlerini içine alır. Kuzeyde Kanada Kalkanı ile Nova Scotia’daki sert kayalık arazi arasında yer alan Maritime eyaletleri bir havza meydana getirir.
İç ovalar: Kanada Kalkanının batısında bulunan üçgen biçimindeki bölüm, ABD’deki büyük ovaların bir uzantısıdır. Bu iç ovalar, değişik jeolojik merhalelerden geçmişlerdir. Ova içlerine doğru ilk yükselti, 490 m’lik Manitoba yüksekliğidir (Duch, Riding ve Porcupine Dağları) ikinci yükselti ise Saskat Chewan’da 910 m yükseklikteki Missouri Coteau’dur. Eski buz göllerinin birikimi, ovaların özelliğini kaybetmelerine yol açmıştır. Saskatchewon ve Albetro’daki ovalar, akarsular tarafından derin bir biçimde oyulmuşlardır. Güney kesimlerinde ise ünlü Prairie bölgesi vardır.
Akarsular ve göller: Kanada’da doğan bütün akarsular, sularını denize dökerler. Bu nehirlerin çoğu hem ulaşım yolu, hem enerji kaynağı olarak kullanılırlar. Ülkenin en önemli nehirleri, kayalık dağların doğusundan doğan, Kuzey Buz Denizine, Atlas Okyanusuna ve Hudson Körfezine dökülen nehirlerdir. Bu nehirlerden Mackenzienin uzunluğu 3700 km olup, Kuzey Buz Denizine dökülür. Bu nehir yılın sekiz ayında donduğu için ulaşımda yararlanılamaz. Saint Laurent Nehri daha kısa olmasına rağmen, ülkenin çok önemli ulaşım yoludur. Ontario Gölünden doğar, bir dizi gölün meydana gelmesine sebeb olur ve Atlas Okyanusuna dökülür. Denize döküldüğü yerde meydana gelen haliçin uzunluğu 40 km’yi bulur.
Göllere gelince, Kanada topraklarındaki irili ufaklı göllerin sayısı 250 bini bulur. Bunların en büyükleri Ayı Gölü 31.080 km2, Büyük Esir Gölü 28.919 km2, Winnipeg Gölü 24.530 km2dir. Saing Laurent göller serisi ise ABD ile Kanada toprakları arasında yer alır.

İklim
Bölgeler arasında iklim bakımından büyük farklılıklar görülür. Kuzey bölgelerinde kışlar uzun ve soğuk, batı ve güneydoğuda ise daha yumuşak geçer. Temmuz ayında ısı ortalaması 16°C’dir. iklimi etkileyen en önemli faktörler denize ve Kuzey Kutbu’na olan uzaklık ve yakınlık derecesidir. Kuzey Kutbu kuşağı içinde kalan bölgelerde, mesela Euroka’da kışın ısı ortalaması -37°C’dir. Yazın ise ancak +6°C’ye çıkar. Yağmur karyağışı da denizden olan uzaklığa bağlı olarak değişiklik gösterir.

Tabiî Kaynaklar
Bitki örtüsü ve hayvanlar: Kanada’nın toprağı ve bitki örtüsü iklime çok bağlıdır. Orman kuşağı, Mackenzie Irmağı ağzından Hudson Körfezinin güney sahillerine ve Ungaua yarımadasına kadar uzanır. Bu kuşağın kuzeyinde verimsiz topraklar üzerinde yalnızca tundralara rastlanır Güneyde ise “Prairie”ler dışındaki bütün alanlar ormanlıktır.
Bu ormanlarda her çeşit yabanî hayvan ve kuşlara rastlamak mümkündür. Kutuplarda kutup ayıları ve misk sığırları yaşarlar. Denizlerde fok, mors ve balinalar vardır. Daha güneyde geyikler, siyah ve boz ayılar, kurtlar, tilkiler, kunduzlar ve diğer kürk hayvanları görülür.
Mâdenler: Kanada geniş yeraltı zenginliklerini daha yeni kullanmağa başlamıştır. En önemli mâdenler arasında petrol gelmektedir. Çıkarılan diğer mâdenler ise nikel, demir, bakır, çinko, altın, kurşun ve uranyumdur. Kanada uzun zamandan beri dünyanın en fazla nikel çıkaran ülkesidir.

Nüfus ve Sosyal Hayat
Kanada 27 milyonu aşkın nüfûsa sâhiptir. Nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu bölgeler doğudaki deniz eyâletleridir. Ontario ve Québec; sonra daha batıdaki bölgeler (Manitoba, Saskatchewan, Alberta) ve İngliiz Kolobiyası gelir. Kuzeyde nüfus seyrektir.

Kanada oldukça şehirleşmiş bir ülke olup, nüfûsunun üçte ikisinden fazlası şehirlerde yaşar. Nüfûsun ekseriyetini iki büyük etnik grup meydana getirir: Britanya asıllı Kanadalılar, yâni İngiliz, İrlandalı ve İskoç kökenliler (% 43) ve Fransız asıllı Kanadalılar (% 31). Nüfûsun diğer bölümünü yakın târihteki göçlerle Avrupa’dan gelenler meydana getirir: Almanlar, Ukraynalılar, İtalyanlar, Macarlar vs. Kızılderililer ve Eskimolar bütün nüfusun ancak % 1’ini teşkil eder. İngilizceyi ana dil olarak kabul eden şehirlilerin oranı Britanya asıllıların oranından fazladır. İstatistiklere göre, iki dil konuşan Kanadalıların çoğu, nüfusun Fransız kökenli olduğu bölgelerde oturmaktadır.

Siyâsî Hayat
Kanada, Cumhûriyet ile yönetilir. Anayasası 1867’de kabul edilmiştir. İngiltere Kraliçesi İkinci Elizabeth aynı zamanda Kanada’nın da kraliçesidir. Ottawa’da kendisi tarafından atanan bir genel vâli bulunur. Parlamento, Senato ve Avam Kamarasından meydana gelmiştir. Senato, başbakanın tavsiyesiyle seçilen 102 senatörden müteşekkildir. Avam Kamarası, her eyâletten nüfus oranına göre, beş yıllık süreyle seçilen 264 milletvekilinden meydana gelir. Her Kanada vatandaşı 18 yaşından îtibâren bulunduğu seçim bölgesinde oy kullanma hakkına sâhiptir.
Kanada, 10 eyâlet ve ülkeye bağlı iki toprak parçasının bir araya geldiği bir federasyondur.

Ekonomi
Kanada son derece zengin tabiî kaynaklara sahiptir. Geniş alanlara yayılan verimli topaklar, ülkeyi saran orman kuşakları, zengin balıkçılık sahaları ve mâden yatakları çok çeşitlidir. Bu kaynaklar sanâyiye gerekli hammaddeyi sağlar.
Tarım: Topraklarının % 7,8’i tarıma elverişli olup, işgücünün % 10’u bu kesimde çalışmaktadır. Ülkede buğdaydan şeker kamışına, tütünden sebze ve meyveye kadar her çeşit ürün yetiştirilmektedir.
Kanada, en çok buğday yetiştiren ülkelerden biridir. Buğday ihracatında ABD’den sonra dünyâda ikinci gelir. Diğer yetiştirdiği ürünler arasında arpa, yulaf, çavdar bulunur. Kanada, en çok elma yetiştiren ülkeler arasındadır. Elmanın yanında armut, şeftali erik gibi meyvelerin de önemi büyüktür.
Hayvancılık: Kanada’da otlakların ve mer’aların çokluğu sebebiyle hayvancılık önemli bir gelirkaynağıdır. Süt ve et ürünleri ihraç eder. En çok yetiştirilen hayvan sığırdır. Küçükbaş hayvanların ve atların sayıları gittikçe azalmaktadır.
Ülkede kürkçülük geliştiği için 2000’e yakın çiftlikte vizon, tilki, su samuru ve şinşila gibi kürk hayvanları yetiştirilmektedir.
Ormancılık: Ülke topraklarının yaklaşık % 48’ini kaplayan ormanlar, orman sanayiinde büyük önem taşır. Fakat işgücünün ancak % 1’inin çalıştığı halde, orman sanâyiinin ihrâcata katkısı büyüktür. Kereste kaynaklarının en çok bulunduğu Québec’te elde edilen ürünün büyük kısmı kâğıt hamuru yapımında kullanılır. İngiliz Kolombiyası’nda yetişen çam ağaçlarından biçilmiş kütük ve kontraplak yapılır Ormancılığın kışın yapıldığı ülkede kütüklerin fabrikalara ulaştırılması için daha çok akarsulardan faydalanılır. Kanada’da senede yaklaşık 10 milyon tondan fazla gazete kâğıdı üretilmektedir. Bu ise dünya imalatının yarısıdır. Bunun büyük kısmı ABD’ye ihraç edilir.
Balıkçılık: Kanada’nın batısı ve doğusu büyük okyanuslarla çevrili olması ve ülkede büyük göllerin bulunması sebebiyle balıkçılık çok gelişmiştir. Balık ihraç eden ülkeler arasında Japonya ve Norveç’den sonra üçüncü sırayı alır. Büyük ve modern balıkçı filosuyla som, morina, borlam, ringa ve sardalya gibi balıklar avlanır.
Sanâyi: Kanada, ülkeye yeterli iş gücünü temin eden nüfus artışı, tabiî kaynakların bolluğu, enerji kaynaklarının bulunması ve yabancı sermayenin ülkeye akışı gibi faktörlerle dünyânın en büyük sanayi güçlerinden biri olmuştur.
Kanada, ilâçtan dokumaya, elektronik âletlerden tarım âletlerine, uçaktan otomobile kadar birçok sanayi ürününü üreten bir güce sâhiptir. Toronto-Montreal ekseri sanâyi faaliyetlerinin en önemli merkezini teşkil eder. Ontario eyâleti îmâlâtın % 40’ını, Québec eyaleti ise % 25’ini sağlar.
Ülkede gelişmiş olan sanâyi dalları olarak çelik sanâyii, tarım makinaları sanâyii, ulaştırma malzemesi sanâyii, kâğıt sanâyii, kimyâ sanâyii ve gıdâ sanâyii sayılabilir. Bu sanâyi kollarının bir kısmı dünyâca ünlüdür.
Sanâyinin gelişmesinde büyük rolü olan enerji kaynakları ülkede bol, işletilmesi kolay ve ucuzdur. Bilhassa hidroelektrik enerjisi potansiyeli dikkate değer derecededir.
Kanada dünyânın en büyük ticâret ülkeleri arasında yer alır. Ticâret hacmi bakımından ABD, Birleşik Almanya, İngiltere, ve Fransa’dan sonra dünyada beşincidir.
Kanada dışarıya elde ettiği sanâyi ürünlerini satar. Otomobil ve yedek parça ihracatı bütün ihracatının % 25’i kadardır. Bunu kağıt, selüloz, alüminyum, nikel, uranyum, asbest, bakır, petrol, elektrik enerjisi, tabiî gaz, soy aaaaller, demir filizi, kurşun, kimya ve balık ürünleri takip eder. En fazla ihracat yaptığı ülkeler ABD, İngiltere ve Japonya’dır. En fazla ithalatı yine bu üç ülkeden yapar.
Ulaşım: Kanada’da ulaşım 120.000 km uzunluğunda demiryolu ve 280.251 km’lik karayolu ile sağlanır. Bu karayollarının % 57’si asfaltlanmıştır. Demiryollarının yarısı devlete, yarısı özel sektöre aittir. Büyük göller bölgesinde bulunan St. Lawrence su yolu, dünyânın en büyük su yollarından biri olup, gölleri ve kanalları denize birleştirir.
İki yanı denizlerle çevrili olan Kanada’da deniz ulaşımı çok gelişmiştir. Limanlarına her tonajda gemi yanaşıp, yük boşaltıp alabilmektedir. Önemli limanları Vancouver ve Sept-Iles’tir.
Hava ulaşımı devlete bağlı Kanada Havayolları ve özel sektöre ait Kanada Pasifik Havayolları ile sağlanmaktadır. Târifeli sefer yapılan havaalanı 61’dir

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen ThinkerBeLL; 27 Haziran 2009 18:00
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
1 Nisan 2007       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kanada

Sponsorlu Bağlantılar
125px Flag of Canadasvg

Kanada, eski adı ile Kanada Dominyonu, Kuzey Amerika kıtasında en kuzeydeki ülkedir. 10 eyalet ve 3 bölgeden oluşan, merkezi olmayan, anayasal monarşi ile yönetilen, 1867'de Konfederasyon yasası ile kurulan bir federasyondur.

Kanada'nın başkenti Ottawa'dır. Eski bir Fransız ve İngiliz kolonisi olan Kanada, hem La Francophonie, hem de İngiliz Milletler Topluluğuna bağlıdır.


Kanada çağdaş ve teknolojik olarak ilerlemiş bir ülkedir ve fosil yakıt kaynakları, nükleer enerji üretimi ve hidroelektrik güç üretim imkanları ile enerji bakımından genelde kendine yeterlidir. Ekonomisi geleneksel olarak yüksek miktarlardaki doğal kaynaklarına dayalıdır. Her ne kadar çağdaş Kanada ekonomisi çeşitlenmişse de doğal kaynakların kullanımı halen çoğu bölgesel ekonominin önemli bir parçasıdır.

Güney komşusu Amerika Birleşik Devletleri'nin onda biri nüfusu ile, Kanada'nın ekonomik gücünün de onda biri olması beklenirken, gerçekte bu oranı genellikle aşar.


Coğrafya

Kanada, Kuzey Amerika kıtasının kuzey yarısını hemen hemen kaplar. Güneyinde ve kuzeybatısında ABD ile komşudur (kuzeybatısında Alaska). Doğusunda Atlantik Okyanusu'na, batısında Pasifik Okyanusu'na kıyısı vardır, ve Kanada'nın kuzeyi Kuzey Kutbu'na kadar ulaşır.

Rusya'dan sonra Kanada dünyanın ikinci en geniş ülkesidir. Ancak nüfusunun 32 milyon civarı olması nedeniyle kilometrekarede 3 kişi gibi çok düşük bir nüfus yoğunluğuna sahiptir. Komşusu ABD'den daha fazla toprağı olmasına rağmen Kanada'nın nüfusu ABD'nin onda biri kadardır. Daha önce de bahsedildiği gibi, Kanada'nın geniş ve zengin bir bölgeyi kaplaması ekonomisinin doğal kaynaklara bağımlı olmasını sağlamıştır.


Ülkenin en verimli ve yoğun yerleşimli kısmı doğudaki Büyük Göller-Saint Lawrence Nehri Vadisi'dir, ve bu bölge Avrupalıların ilk yerleştiği bölge olma özelliğini taşır. Kuzeyindeki geniş Kanada Kalkanı, az topraklı, minerallerce zengin, çokça göl ve nehre sahip, son Buzul Çağı'nda aşınmış kayalık bir alandır, ve Hudson Körfezi'ni çevreler. Dünyadaki tüm göllerin %60'ı Kanada'dadır.

Kanada Kalkanı Atlantik kıyısında Labrador'a kadar uzanır, ve Newfoundland eyaletinin anakara kısmı Labrador'dur. Newfoundland adası Kanada'nın en doğudaki ucudur, ve dünyanın en büyük halici olan Saint Lawrence Körfezi'nin ağzındadır. New Brunswick ve Nova Scotia, dünyanın en büyük gelgitlerinin gözlemlendiği Fundy Körfezi ile bölünmüştür.

Ontario'nun batısındaki geniş, düzlük Kanada Bozkırları, Alberta ve British Columbia eyaletlerini ayıran Rocky Mountains sıradağlarına kadar uzanır. Güney British Columbia'nın iklimi ılımandır, ve kışları ülkenin kalan kısmından çok daha yumuşak geçer.


Kuzey Kanada bitki örtüsü kozalaklı ormanlardan tundralara ve en kuzeydeki Arktik kıraçlarına kadar değişkenlik gösterir. Kuzey Kanada anakarası, dünyadaki en büyük adalarından bazılarını içeren engin takımadalar ile kuşatılmıştır.

Kanada soğuğuyla ünlüdür. Gerçekten de kışları ülkenin büyük bölümünde çok sert geçer, sıcaklık -30°C - -40°C 'ye kadar düşebilir (British Columbia bilinen bir istisnadır). Ancak, yazlar ılıktan gayet sıcağa kadar değişir, Montreal'de 30°C üstüne çıkarken Nunavut'ta 15°C civarında seyreder. Ülkede dört değişik mevsim de yaşanır.

Adının kaynağı


“Kanada” adı bir Huron-Iroquoian kelimesi olan ve “köy”, “yerleşke” ya da “kulübeler topluluğu” anlamındaki “Kanata”dan gelir [2]; “Kanata” kelimesi daha önce şu anki adı Quebec City olan Stadacona için kullanılmıştır. Avrupalı ilk kaşiflerin yaptıkları haritalarda Ottawa Nehri, ve Montreal'in aşağısındaki Saint Lawrence Nehri “Kanada Nehri” olarak gösterilmiştir.

1867'de Kanada Konfederasyonu aracılığıyla İngiliz Kuzey Amerika Yasası “Kanada adındaki tek Dominyon”u yarattı. Dominyon kelimesinin Kraliyet yerine seçilme nedeni ABD'de olası anti-monarşik duyguların düşman edilmesini önlemek, ve Kanada'nın İngiliz Krallığı'nin kendi kendini yöneten bir kolonisi olduğunu yansıtmaktı. Ülkenin isim ve sloganı ayrıca İncil'deki “Denizden denize ve nehirden yerkürenin sonlarına kadar bir dominyonu olmalı.” ayetiyle ilişkilendirilir.
1982'de daha sonra 1960'lara kadar ülkenin adı “Kanada Dominyonu” olarak kullanılıyordu, ancak bu tarihten sonra Dominyon Hükümeti bütün resmi devlet belgelerinde ve anlaşmalarında “Kanada” adını kullanmaya başladı. Bunun amacı Kanada'nın Birleşik Krallık'tan özerkliğini göstermekti, ancak bazı eleştirmenler ülkenin uygun adının “Kanada Dominyonu” olarak kullanılmasını savunuyorlardı. 1982 Kanada Yasası
ülkenin adı olarak sadece “Kanada” kelimesini kullanır. Dominyon Günü'nun adı Kanada Günü olarak değiştirildi.

Tarih


Kanada'da en az 10,000 yıl boyunca İlk Halklar olarak tanınan yerliler yaşamıştır. Avrupalılar tarafından ilk ziyaret 1000 yılı civarında kısa bir süre Newfoundland'e yerleşen Vikingler tarafından yapılmıştır. Daha “temelli” Avrupalı ziyaretleri 16. ve 17. yüzyıllarda Fransızların yerleşimi ile başladı.

1763'de Yedi Yıl Savaşı'ndan sonra Fransa, Karayip Adaları'nı tutup Kuzey Amerikan kolonisi Yeni Fransa'yı İngiliz Krallığı'na bırakmaya karar verdi.


Amerikan Devrimi'nden sonra İngiliz Krallığı'na sadık olanlar Kanada'ya yerleştiler.

1 Temmuz 1867'de İngiliz Kuzey Amerika Yasası'nın geçmesiyle İngiliz Krallığı Kuzey Amerikan kolonisi dört eyaletinden oluşan federasyona kendini yerel yönetim hakkı verdi. Bu eyaletlerden “Kanada” ikiye ayrılıp Quebec ve Ontario eyaletlerini meydana getirdi, diğer iki eyalet de New Brunswick ve Nova Scotia'ydı. Kanada Konfederasyonu terimi bu birleşimi ifade eder, ve genellikle sonuçlanan federasyon için de kullanılır.


Diğer İngiliz koloni ve bölgeleri de kısa zamanda Konfederasyon'a bağlandılar; 1880'de Kanada, Newfoundland ve Labrador dışında (1949'da katıldılar) şu anki alanını kaplıyordu. Dominyon'un tüm ilişkilerinin kontrolü Westminster Tüzüğü ile 1931'de, ve 1982'de Kanada Anayasası'nın kabulü ile sağlan
dı.

20. Yuzyıl'in ikinci yarısında, çoğunluğu Fransızca konuşan Quebec eyaletinin bazı vatandaşları 1980 ve 1995'teki iki referandum ile bağımsızlık kazanmaya çalıştılar. Her iki referandum da Quebecois Partisi liderliğindeydi, ve ilki %60, ikincisi %50.6 hayır oyu ile reddedildi.

Politika


Federal Hükümet

Kanada parlamenter demokrasi ve anayasal monarşi ile yönetilen bir federasyondur. Devlet Başkanı ve hükümdarı “Kanada Kraliçesi” sıfatı ile Kraliçe II. Elizabeth'dir. Kraliçe'nin Kanada'daki temsilcisi Genel Vali'dir ve genellikle emekli olmuş eski politikacılar veya diğer seçkin Kanadalılar arasından Başbakan önerisiyle Kraliçe tarafından atanır. Genel Vali, siyaset dışı bir figür olup, Avam Kamarası ve Senato'nun çıkardığı kararnamelere kraliyet onayını sağlamak, devlet belgelerini imzalamak, parlamento toplantılarını resmen açıp kapatmak, ve seçimler öncesi parlamentoyu feshetmek gibi görevleri vardır. Hem Kraliçe hem de Genel Vali çok az yetkiye sahip sadece göstermelik yöneticilerdir, ve hemen her zaman Hükümet Başkanı Başbakan'ın tavsiyesi doğrultusunda hareket ederler.


Kanada anayasası bu sayfada bulunabilir. Ancak anayasanın bir kısmı yazılmamıştır, metin çeşitli gelenekler ve uzlaşmalar çerçevesinde yorumlanır.


Devletin yasama kolu seçilmiş Avam Kamarası ve Başbakan önerisiyle Genel Vali tarafından atanmış Senatör'lerin dahil olduğu Senato'dan oluşur. Senato'da 105 Senatör vardır, bunların 24'ü Ontario'dan, 24'ü Quebec'den, 24'ü deniz eyaletlerinden (10 Nova Scotia, 10 New Brunswick, 4 Prince Edward Adası), 24'ü batı eyaletlerinden (6'şar Manitoba, British Columbia, Saskatchewan, Alberta), 6'sı Newfoundland'den, ve birer kişi de bölgedelerdendir (Northwest Territories, Yukon, Nunavut). Kanada'daki katı parti disiplini Başbakan'a Parlamento'dan geçen hemen her yasa üzerinde yüksek kontrol gücü verir.

Başbakan Avam Kamarası için seçimlerin yenilenmesine kendi takdiri ile karar verir ancak bu bir önceki seçimlerden 5 yıldan daha geç olamaz.

Genel Vali Başbakan'ı biçimsel olarak atar, atanan kişi genellikle Avam Kamarası'nda en fazla sandalyeye sahip partinin başkanıdır. Daha sonra başbakan Avam Kamarası ve Senato'daki partilileri arasından uzlaşmayla belirlenmiş olanlarının Bakanlar Kurulu'na atamasını yapar.


Kanada'da üç büyük ulusal parti vardır: merkezci Liberal Parti, sağ-kanat Muhafazakar Parti, ve demokratik sosyalist Yeni Demokrasi Partisi. Bölgesel parti Bloc Québécois Quebec'de birçok sandalyeyi elinde tutar, ayrılıkçı amaçlı ve temelde sosyal demokrat bir partidir. Başka küçük partiler de mevcuttur, fakat Avam Kamarası'nda nadiren sandalye kazanırlar. Benzer şekilde bağımsız adaylar da nadiren seçilirler.

Muhafazakar Parti şu anki başbakan Stephen Harper'ın partisidir, ve şu anda azınlık hükümeti olarak görev yapmaktadır. Hükümet kurabilen diğer tek parti bir önceki hükümeti kuran Liberal Parti'dir. Son yıllarda Kanada ABD'ye göre sol görüşe daha yakın bir toplum olarak düşünülmekteyse de Ocak 2006'daki seçimlerde ABD yanlısı Muhafazar Parti başarılı olmuş, ancak aldıkları oylar sadece azınlık hükümeti kurmaya yeterli olmuştur.


Devletin yargı erki federal ve eyalet düzeyinde çeşitli mahkemelerden oluşur. Hem federal hem de eyalet mahkemelerinin kararları Yüksek Mahkeme'de temyiz edilebilir.

Kanada Birleşmiş Milletler, İngiliz Milletler Topluluğu, La Francophonie, NATO, G8 ve APEC üyesidir.


Eyalet ve bölgeler

Kanada 10 eyalet ve 3 bölgeye ayrılmıştır. Eyaletlerin federal yönetimden geniş oranda özerkliği varsa da bölgelerin bağımsızlığı daha azdır.

Eyaletler, Kanada'nin sosyal programlarının çoğundan (örneğin sağlık sistemi, eğitim ve refah) sorumludur; ve toplamda federal hükümetten daha fazla gelir toplarlar. Federal hükümetin politikalarından muaf tutulabilirler, ancak bu federal gelirlerden alınan payın kaybı riskini de taşır. Ceza kanunları kesinlikle federal hükümetin sorumluluğu altında olan az sayıdaki alanlardan biridir ve suç ve ceza Kanada'nın çoğunda tek biçimlidir.

Eyalet Hükümetleri

On eyaletin eyalet başbakanı tarafından yönetilen seçilmiş yasama kolu vardır, eyalet başbakanları federal başbakanla aynı şekilde seçilirler. Ayrıca her eyaletin federal başbakan tarafından atanan ve Kraliçe'yi temsil eden göstermelik birer vali yardımcısı vardır.

Çoğu eyalette federal düzeydeki partilerin karşılığı olan eyalet duzeyinde partiler vardır. Ancak NDP dışında eyalet düzeyi partiler ile federal düzeydekilerin arasında resmi bir bağ yoktur. Bazı eyaletlerde Saskatchewan Partisi ve Labrador Partisi gibi yerel politik partiler de bulunur.

Quebec'deki politik durum diğerlerinden çok farklıdır, partiler arasındaki en belirgin fark, Québécois Partisi tarafından temsil edilen ayrılıkçılık ile Quebec Liberal Partisi tarafından temsil edilen federalciliktir. Bu iki parti haricinde sağ görüşlü Quebec Demokratik Eylem Partisi (ADQ) ve sol görüşlü İlerici Güçler Birliği (UFP) adlı küçük partiler de Quebec'de faaliyet göstermektedir. Ancak bunlardan sadece ADQ şimdiye kadar Quebec meclisine üye sokabilmiştir.

Bölgesel Hükümetler

Anayasa yerine Parlamento tarafından kuruldukları için bölgeler eyaletlerden daha az siyasi güce sahiptirler. Bunun sonucu olarak bölgeler Parlamento'da eyaletlere eşit temsil edilmezler.


Bölgelerin devlet başkanlarına komisyoner denir. Her ne kadar eyaletlerdeki yardımcı valilere eşit düzeydelerse de Kraliçe'nin temsilcisi değillerdir. Federal hükümet tarafından atanırlar.

Yukon'un eyalet meclisleriyle aynı şekilde çalışan kendi bir meclisi vardır, fakat diğer iki bölge siyasal partisiz uzlaşma yönetimi sistemi kullanırlar. Bu yöntemde her aday seçimlerde bağımsız olarak yarışır, ve bölge başbakanı adaylar arasından ve adaylar tarafından seçilir.

Federal hükümet ve bölgesel hükümetler arası ilişkiler her zaman gergin olmuştur. Hükümetler arası uzlaşmazlıkların çoğu kaynakların kullanımı ve finansman hakkında olmuştur. Kişi başına gelire göre bölgeler Kanada'da en yüksek oranda olsa da, bölgelerdeki yoksulluk oranı sosyal yalıtım, mal sağlamadaki aşırı zorluk ve maliyet, işlerin yıpratıcılığı ve sosyal problemlerden dolayı devamlı yüksek olmuştur.

Ekonomi

Varlıklı ve yüksek teknolojiye sahip endüstriyel bir toplum olarak Kanada bugün, serbest pazar merkezli ekonomik sistemi, üretim modelleriyle ve yüksek yaşam standartları ile ABD'ye çok benzer. İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana imalat, madencilik ve hizmet sektörlerindeki artış Kanada'yı kırsal ekonomiden endüstriyel ve şehirsel bir toplum haline getirdi. Enerji üretimi bakımından kendine yeterli olan Kanada'nın doğu kıyısında ve batıdaki üç eyaletinde engin doğal gaz yatakları ve fazlaca diğer doğal kaynakları bulunmaktadır. 1989'daki Kanada-ABD Serbest Ticaret Anlaşması (FTA) ve 1994'deki Meksika'yı da içeren Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması (NAFTA) ABD ile olan ticari ve ekonomik bütünleşmede hızlı bir artışa neden oldu. Bu yakın ilişkiden dolayı, 2001'de ABD'de ekonominin kötüye gitmeye başlaması Kanada ekonomisinde de olumsuz etkiye yol açtı, ancak Kanada ekonomisi beklenenden daha az etkilendi. 1993-2000 arası reel büyüme ortalama %3 iken, bu oran 2001'de azaldı. 2003'te imalat ve doğal kaynaklar sektörlerindeki küçülmeden dolayı işsizlik arttı. Bunlara rağmen Kanada 2001'den sonra ekonomik gerilemeyi durdurmayı başardı ve G7 grubu içerisindeki en iyi ekonomik büyüme oranını tutturdu.

Ekonomik durumun üzerine düşmekte olan iki gölgeden birincisi İngilizce ve Fransızca konuşan bölgeler arasında devam eden anayasal çıkmazın federasyonun bölünmesi olasılığını ortaya çıkarmasıdır. Süregelen belirsizlik Kanada'nın borçlarından kimin sorumlu olacağı, ticari ilişkilerin nasıl bir hal alacağı gibi birçok soruyu da beraberinde getirmektedir.

Diğer bir uzun vadeli endişe de “beyin göçü” olarak da bilinen profesyonellerin daha yüksek ücret, daha düşük vergi gibi nedenlerle ABD'ye akmaya başlamasdır. Aynı anda da önemi pek farkedilmese de göçmenlik yoluyla bir “beyin kazanımı” da devam etmektedir. Çoğu batı ülkesinde olduğu gibi Kanada'da da bu durumun faydaları yabancıların niteliklerinin tanınmasi kurallarıyla sınırlanmıştır; çok sayıda eğitimli ve yetenekli göçmen Kanada'da niteliksiz işlerde çalışmaktadırlar, çünkü sicilleri devlet, işverenler ve Kanada Medikal Birliği gibi çeşitli profesyonel kurumlarca tanınmamaktadır.

Transparency International adındaki kurum Kanada'yı ahlaki yozlaşmanın en az olduğu 12. ülke olarak sıralamaktadır.


Diller

Kanada'nın iki resmi dili vardır: İngilizce ve Fransızca.

7 Temmuz 1969'da Kanada federal devletinin tümünde Fransızca ve İngilizce eşit kabul edildi. Bu durum Kanada'nın kendisini federal düzeyde çift dilli ve çok kültürlü bir ulus olarak tanımlamasına yol açtı.


Kanada Haklar ve Özgürlükler Beyannamesi belirtir ki:
  • Fransızca ve İngilizce resmi diller olarak birbirine eşittir;
  • Parlamentoda her iki resmi dilde de tartışma yapılabilir;
  • Kanunlar her iki resmi dilde de eşit otoriteyle yazılacaktır;
  • Parlamento tarafından kurulan herhangi bir mahkemede iki resmi dilde de işlem yapılabilir;
  • Herkes federal devletten iki resmi dilden istediği ile hizmet alma hakkına sahiptir;
  • Yeterli sayıya ulaşıldığı takdirde, içinde bulunulan eyalete göre azınlık resmi dili konuşanlar (Fransızca çoğunluğa sahip eyalette İngilizce konuşanlar, ya da tam tersi) çocuklarının eğitimini iki resmi dilden istedikleriyle almasını sağlayabilirler.
Eyaletler düzeyinde sadece New Brunswick çift resmi dillidir; diğer tüm eyaletlerde çift dillilik federal yasalarla sağlanmıştır. Her ne kadar diğer eyaletler çift resmi dilli değilse de eyalet yönetimlerinin çoğu, İngilizce ya da Fransızca konuşan azınlıklarına hizmet vermektedir.

Quebec'in resmi dili Fransızca'dır. Fransızca Dili Beyannamesi, Fransızca'nin kullanımını koruyan kurallar ortaya koyar ancak bir yandan da İngilizce ve yerli dillerini konuşanlara da çeşitli haklar verir.

Fransızca'nın sıklıkla konuşulduğu yerler, Quebec, Ontario, New Brunswick ve güney Manitoba'dır. 2001 nüfus sayımında 6,864,615 kişi Fransızca'yı ana dilleri olarak beyan ettiler, bunların %85'i Quebec'de yaşayanlardı. İngilizce'yi ana dil olarak belirtenler de 17,694,835 kişiydi.

Resmi diller dışında konuşulan dillerin de Kanada'da önemi vardır, 5,470,820 kişi ana dil olarak resmi diller dışında bir dil beyan etmişti (Bu istatistikler birden fazla ana dil beyan edenleri de içermektedir). En önemli resmi olmayan diller: Çince (853,745) özellikle Kanton lehçesi (322,315); İtalyanca (469,485); ve Almanca'dır (438,080).

(72,885); Kanada'da yerli dillerini konuşan çok sayıda insan yaşamaktadır, ancak bunların birkaçı dışında çoğu azalmaktadır. Bunlardan en önemli olanları Cree diliInuktitut (29,010), ve Ojibwe dili'dir (Cree ile birlikte toplam 150000).


Demografi

2001 Kanada nüfus sayımında cevap verenler etnik kökenlerini şu şekilde ifade etmişlerdir:
  • Kanadalı (%40,1)
  • İngiliz (%29,17)
  • Fransız (%23,2)
  • İskoç (%14,03)
  • İrlandalı (%12,90)
  • Alman (%9,25)
  • İtalyan (%4,29)
  • Çinli (%3,69)
  • Ukraynalı (%3,61)
  • İlk Halklar (Kızılderili) (%3,38)
  • Hollandalı (%3,12)
  • Polonyalı (%2,76)
  • Hintli (%2,41)
  • Afrikalı (%2,23)
  • Norveçli (%1,23)
  • Portekizli (%1,21)
  • Gallerli (%1,18)
  • Yahudi (%1,18)
  • Rus (%1,14)
  • Filipinli (%1,11)
  • Métis (%1,04)
  • İsveçli (%0,95)
Kültür

Her ne kadar Kanada kültürü İngiliz ve Amerikan kültüründen çok etkilenmişse de birçok eşsiz özelliğini de korumaktadır. Son birkaç onyılda kısmen 1967'de Kanada'nın 100. yılı sonrasında artışa geçen milliyetçilik nedeniyle daha güçlü bir Kanada kültürü gelişti.

Kanada-ABD sınırı dünyanın en uzun korunmayan sınırıdır, ve ABD ile Kanada devletleri ticaret, ekonomi ve hukuk konusunda birçok alanda işbirliği içindedirler. Kanada ve ABD birbirlerine yaklaştıkça çok sayıda Kanadalı, Kanada'yı Kuzey Amerika'da “farklı” bir ülke yapanın ne olduğu konusunda karmaşık duygular geliştirdi. Kanada'daki Amerikan kültürel varlığı bir “kültürel ele geçirme” korkusu oluşturdu, ve bu da Kanada kültürünü koruma amaçlı yasaların çıkmasına ve devlet kurumlarının kurulmasına neden oldu. Kanada kültürünün çoğu Amerikan kültüründen farklı olarak tanımlı kalmıştır. Örneğin Kanadalılar ülkelerini bir eritme kazanı yerine eşsiz göçmen kültürlerinin bir mozaiği olarak görmektedirler. CBC gibi devlet finansmanı ile çalışan kitle iletişim kuruluşları da Kanada'da böyle bir görüşü desteklemeye devam etmektedir, ancak son yıllarda eleştirmenler Kanada “kültürel” yayıncılığını fazlasıyla politik olmakla suçlamaktadırlar.

Kanada kültürü 2003'te ABD liderliğindeki 2003 Irak Savaşı'na katılmayı reddetmesiyle, eşcinsel evlililiği ve küçük miktarlarda marijuana bulundurmayı yasallaştırma yolundaki adımlarıyla uluslararası bir tartışmanın konusuydu. Bir çok uluslararası gözlemci bu gelişmeleri Kanada'nın güney komşusundan toplumsal olarak daha serbestiyetçi olarak gördü. Kanada'nın bu özellikleri ülke içinde de temelde ABD'ye göre toplumun daha “sol görüşlü” olarak görülmesi, sol partiler tarafından sağ partilere göre daha olumlu algılandı.

Akçaağaç yaprağı'nın Kanada'nın ulusal sembolü olarak kullanılması 18. yüzyıl başlarına dayanır. Bu sembol eski ve şu anki Kanada bayrağı'nda, ve Kanada Arması'nda kullanılmaktadır. Ülkenin tanınan diğer özellikleri, engin ormanları, Rocky Mountains sıradağları ve içinde barındırdığı Amerikan geyiği, gri ayı ve kunduz gibi vahşi hayvanlarıdır. Ayrıca Kanada Kraliyet Atlı Polisi ve ülkenin doğal kaynaklarından yapılan akçaağaç şurubu gibi ürünleri de ünlüdür.

300px PengrowthSaddledomeNight
Calgary, Alberta

Ulusal marş ve Kraliyet marşı

Kanada'nın ulusal marşı “O Canada”dır. Her ne kadar ilk kez 24 Haziran 1880'de Quebec City'de Aziz Jean Baptiste Günü kutlamalarında söylenmişse de, 1 Temmuz1980'e kadar Kanada'nın resmi ulusal marşı olmamıştır. Önceki 70 yıl boyunca “O Canada”, “God Save the Queen” ve “The Maple Leaf Forever” resmi olmayan ulusal marşlar olarak yarışmıştır, ancak 1960'lardan bu yana “O Canada” açıkça tercih edilmeye başlanmıştır. Resmen ulusal marş olarak ilan edildiğinde birçok Kanadalı, marşın halihazırda bu statüsü olmadığını şaşırarak öğrenmiştir.

"God Save the Queen" şu anda Kanada'nın Kraliyet marşı'dır. Kraliçe ve kraliyet ailesine mensup kişilerin varlığında çalınır. Ayrıca bir kısmı Genel Vali'nin varlığında da çalınır. Geleneklerin dışında olmak üzere “God Save the Queen” sıkça devlet törenlerinin sonunda da (örneğin devlet üyelerinin cenaze törenleri, ve Anma Günü törenleri) söylenir. Sadece müzik kısmı birçok askeri törende de çalınır, ve bazı üniversiteler mezuniyet törenlerini onunla kapatırlar. Birleşik Krallık'ta da olduğu gibi tahtta bulunan Kral olunca sözleri “God Save the King” olarak değiştirilir.

800px TorontoSkyline
Toronto, Ontario

Son düzenleyen ThinkerBeLL; 27 Haziran 2009 19:11
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
27 Haziran 2009       Mesaj #3
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Kanada
MsXLabs.org & Temel Britannica

Kanada, kapladığı alan bakımından Rusya’dan sonra dünyanın ikinci büyük ülke­sidir. Doğudan batıya ve kuzeyden güneye yaklaşık 5.000 km uzunluğunda olan Kanada, altı zaman dilimini kapsar; yani en doğusu ile en batısı arasında altı saat fark bulunur. Ayrıca üç okyanusta da kıyısı vardır. Bu geniş ülkede yaşayan 25 milyon Kanadah'nın büyük çoğunluğu, güneyde, ABD sınırı boyunca uzanan bölgede toplanmıştır. Ülkenin geri kalan topraklarının çoğunda nerdeyse kimse yaşamaz.
Kanada 10 eyalet ve 2 bölgeden oluşur. Bunlar Alberta, İngiliz Kolumbiyası, Manitoba, New Brunswick, Newfoundland, Nova Scotia, Ontario, Prens Edward Adası, Quebec ve Saskatchewan eyaletleri ile Kuzeybatı Toprakları ve Yukon'dur.


camap
Kanada'ya ilişkin bilgiler
Resmi adı: Kanada
Yüzölçümü: 9.970.610 km²
Nüfus: 33.426.600 (2009)
Yönetim: Federal parlamenter devlet; iki meclisli, çok partili federal devlet.
Başkent: Ottawa.
Doğal yapı: Hudson Körfezi'ni çevreleyen Kanada Kalkanı, batıda Kayalık Dağlar'a, doğuda ise Labrador'a doğru yükselir. Kuzeyde yaprakdöken orman­lar ve tundralar, orta kesimlerde ve güneyde geniş çayırlıklar yer alır.
Önemli kentler: Toronto, Montreal, Vancouver, Ot­tawa, Winnipeg, Edmonton, Quebec, Hamilton ve Calgary.
Başlıca ürünler: Kereste; buğday, kolza, mısır, ar­pa, sebze, meyve, patates, soyafasuİyesi; sığır, do­muz, koyun; demir, çinko, bakır, nikel, kurşun, mo­libden, uranyum, gümüş, altın, petrol ve doğal gaz.
Sanayi: Odun hamuru, demir-çelik, çimento, gazete kâğıdı, sülfürik asit, yapay kauçuk, motorlu taşıtlar, çamaşır makinesi, buzdolabı, giyim ve işlenmiş yiye­cek maddeleri.
Eğitim: Okula 5-6 yaşında başlayan çocuklar eyalet ya­salarına göre 14, 15 ya da 16 yaşına kadar eğitim görür.

Doğal Yapı
Kanada'da yaşamı etkileyen en önemli öğe­lerden biri ülkenin yüzey şeklidir. Bütün Kuzey Amerika kıtasının tabanında çok eski dönemde oluşmuş büyük bir granit kaya vardır. Kıta ters duran dev bir yemek tabağını andırır. Milyonlarca yıl sonra, sığ denizler, tabağın kıyılarının büyük bölümünü örttü. Minik deniz kabuklularının oluşturduğu ki­reçtaşı ve içinde aşınmış küçük kaya parçaları bulunan kumtaşı katmanları ortaya çıktı. Bu katmanlar, eski orman ve canlıların toprağın altına gömülü kalıntılarıyla karıştı ve yerka­buğunun hareketiyle kırılıp, büküldü. Bu katmanlar, zamanla basınç ve sıcaklığın etki­siyle sertleşti ve değişime uğradı. Böylece,kayalar oluştu. Kanada, kayaların geçirdiği değişimlere ve bu değişimlerin geçmişte hangi jeolojik zamanda gerçekleştiğine bağlı olarak beş bölgeye ayrılabilir.
Bu bölgelerin en büyüğü Kanada Kalka-nfdır. Bu bölgede, 570 milyon yılı aşkın bir zaman önce, Prekambriyen Zaman'da oluş­muş kayalar, yüzeyde ya da yüzeye yakın konumda bulunur. Burada 4 milyar 300 mil­yon yıllık dünyanın en eski kayaları yer alır. Kalkan, Kuzey Buz Denizi kıyılarında Amundsen Körfezi'nden başlar, bütün Ku­zeybatı Toprakları'nı, Ontario ve Quebec'in büyük bir bölümünü, Labrador'un tümünü kapsayarak Atlas Okyanusu'na ulaşır. Kana­da topraklarının neredeyse yarısını kaplayan bu bölge, herdemyeşil (yaprak dökmeyen) ormanları, yuvarlak tepeleri ve sayısız golle­riyle çok güzeldir. Kuzeybatıda toprak, turba­lıklar ve bodur çalılıklarla kaplıdır. Daha ku­zeyde kalan bölgelerse çok soğuktur ve ağaçların yetişmesine elverişli değildir. Kana­da Kalkanfnda zengin maden yatakları vardır.
Kanada'nın Atlas Okyanusu kıyılarındaki eyaletler ve Ouebec'in bir bölümü, çok eski tortul kayalıklardan oluşan ve Appalaşlar'ın da içinde olduğu dağlık bir bölgededir. Bu ağaçlarla kaplı yumuşak eğimli tepeler ve kıv­rımlı vadiler, aynı zamanda, ABD'nin doğu bölgelerini de içine alan uzun zincirin bir par­çasıdır. Appalaşlar'ın görece ılık geçen yaz ve yumuşak olan kış mevsimleri, bu bölgede iğne yapraklıların yanında, yaprakdöken ağaçla­rın da yetişmesine olanak sağlar. Yaprağı, Kanada'nın ulusal simgesi olan akçaağaç or­manları da burada yetişir.
Atlas Okyanusu kıyısındaki eyaletlerin ba­tısında, Appalaş Dağları ile Kanada Kalkanı arasında uzanan verimli topraklara Büyük Göller-St. Lawrence düzlükleri adı verilir. Burası Kana­da'nın en güney bölgesidir. İlk göçmenler, yazları ılık, toprağı verimli, suyu ve yapı gereçleri bol olan bu bölgede yerleşmeyi seçmiş­ti. Kanada Kalkanı'ndaki madenlere ve ır­maklar yoluyla Atlas Okyanusu'na ulaşmak kolay olduğu için burası zamanla Kanada'nın en canlı bölgesi oldu. Ülkenin en büyük kent­lerinin bulunduğu Güney Ouebec'le Ontario arasında nüfusun yarısından çoğu yaşar.

Kalkanla batıdaki dağlar arasında, Kuzey Buz Denizi'ne kadar uzanan geniş topraklara İç Ovalar denir. Kanadalılar'ın çoğu, tahıl ye­tiştirilen ve hayvancılık yapılan bu ağaçsız bölgeyi çayırlık olarak adlandırır. Manitoba, Saskatchevvan ve Alberta eyaletleri bu bölge­dedir. Bölgedeki tortul kayaçlar yerkabuğu hareketlerinden hiç etkilenmemiştir ve bu ne­denle de İç Ovalar hemen hemen dümdüzdür. Topraklarının verimliliği ve yağışların uygun olması yüzünden bu bölge ülke tarımının bel­kemiği durumundadır. Petrol, doğal gaz ve potas yatakları da bölgenin zenginliğine kat­kıda bulunur.
Kayalık Dağlar ile Büyük Okyanus arasın­da, yalçın dağlar, derin vadiler ve geniş yayla­lardan oluşan Cordillera bölgesi yer alır. Kısa bir süre önce bazı jeologlar Kanada'nın bu bölümünün, milyarlarca yıl önce bir kıtadan koparak ülkenin batı kıyılarıyla çarpıştığını ve bölgedeki inişli çıkışlı görünümün bu nedenle oluştuğunu ileri sürmüştür. İngiliz Kolumbiyası'nın büyük bölümü ile Yukon, Cordillera' dadır. Alaska sınırı yakınlarında Kanada'nın en yüksek noktası olan Logan Dağı 6.050 metre yüksekliğindedir. Kanada'nın en çok ve en az yağış olan yerleri İngiliz Kolumbiyası'ndadır. Batıdaki bu bölgede yaşayanlar or­mancılık, madencilik, çiftçilik, hayvancılık ve balıkçılık yaparlar.
Kanada'nın yüzölçümünün yüzde 7'si suyla kaplıdır; bu da dünyadaki tatlı suların yüzde 25'idir. Dünyanın en büyük tatlı su gölü olan Superior Gölü kıtanın ortalarından Atlas Okyanusu'na kadar uzanan 3.000 km uzunlu­ğundaki suyolunun bir parçasıdır. Kanada, Superior, Huron, Erie ve Ontario gibi dört büyük gölünü ABD ile paylaşır. Büyük göl­lerden Michigan ise tümüyle ABD sınırları içindedir. Gölleri okyanusa bağlayan suyolu ve St. Lawrence İrmağı bu iki ülke arasında paylaşılır.
Kanada'da ters yönlere akan büyük ırmak sistemlerini ayıran iki büyük doğal sınır var­dır. Kayalık Dağlar, Büyük Okyanus'a suları­nı boşaltan ırmak ve gölleri kıtanın öbür göl ve ırmaklarından ayırır. Daha az göze çarpan bir sınır da, kuzeye doğru akarak Kuzey Buz Denizi'ne ve Hudson Körfezi'ne dökülen ır­maklarla, güneyde Meksika Körfezi'ne ve At­las Okyanusu'na dökülen ırmakları birbirin­den ayıran topraklardır. Bu sınır, kabaca 49. enlemi izler.
İngiliz Kolumbiyası'nda bulunan Fraser Ir­mağı eyaletin güney yarısını akaçlar. Kayalık Dağlar'ın doğusunda bulunan Kanada'nın en uzun ırmağı Mackenzie, kollarıyla birlikte çok geniş bir alanı akaçlayarak Kuzey Buz Denizi'ne dökülür. Daha güneyde, Saskatchewan Irmağı Kayalık Dağlar'daki kar suları­nı toplar, geniş çayırları geçerek Winnipeg Gölü'ne dökülür. Büyük Göller'i akaçlayan St. Lawrence, Atlas Okyanusu'na dökülen en büyük ırmaktır.

İklim ve Yabanıl Yaşam
Nevvfoundland, Prens Edward Adası, Nova Scotia ve New Brunswick gibi Atlas Okyanu­su kıyısındaki eyaletler ile Ouebec'in güney bölümleri ve Ontario'da yazlar sıcak, kışlar ise dondurucu soğuk olur. Bu eyaletlerde, okyanusa yakın oldukları için, sıcaklık farklı­lıkları iç bölgelere göre daha azdır. Bütün bölgede yağış yıl içine eşit olarak dağılır. Kanada Kalkanı'nda kışlar çok uzun ve aşırı soğuk, yazlar ise kısa ve ılıktır. İç Ovalar'da ise kara iklimi egemendir. Ama burada yaz ayları, sıcak ve kuru geçtiğinden, iklim tahıl üretimine çok elverişlidir. Yükseklik bakı­mından büyük farklılıkların olduğu Cordillera'da ise değişik iklimler görülür. Çoğu yerde kışlar soğuk ve karlı, yazlarsa ılık ya da sıcak geçer. Dağların batı yamaçları çok yağış alır. Vancouver ve Victoria kentlerinin de bulun­duğu güney kıyılar, Kanada'nın en sıcak yöresidir. Kuzey Buz Denizi kıyıları ve bura­daki adalar ise en soğuk bölgedir. Bu bölgede toprak bütün yıl boyunca donmuş olarak kalır. Burası Kuzey Kutup Dairesi içinde bulunduğu için altı ay gece, altı ay gündüz olur. Kışlar uzun, çok soğuk ve çoğunlukla karanlıktır. Yazlar kısa ve serin geçer; hava genellikle açıktır. Yazın buzlar yarım metre kadar çözülür.
Kanada'nın üzerinde üç ayrı hava akımı bulunur. Büyük Okyanus'tan serin ve nemli hava, Kuzey Kutup Bölgesi'nden soğuk ve kuru hava, Meksika Körfezi ve Karayib Deni-zi'nden ise sıcak ve nemli hava akımları gelir.
Batıdaki dağlarda ve Kanada Kalkanı'nda bulunan geniş yerleşilmemiş alanlar, yüzyıllar boyunca çok değişik yabanıl hayvanların yur­du olmuştur. Bugün yeryüzündeki boz ayı, dağ koyunu, rengeyiği, kurt ve volverin gibi hayvanların çoğu Kanada'da bulunur. Bir geyik türü olan sığın, kara ayı, kunduz, mink, misk sıçanı, tilki gibi eti ya da kürkü değerli olan daha birçok hayvan ve çok sayıda kuş büyük ormanlarda yaşar. Atlas Okyanusu'n-daki Labrador Akıntısı'nın soğuk suları kü­çük deniz canlılarıyla doludur ve sayısız balığı Grand Sığlığı'na çeker. Bu sığlık Newfoundland açıklarında balıkların beslendiği ve ço­ğaldığı bir bölgedir. Bu bölgede en çok ringa, morina ve yassıbalıklara rastlanır. Benzer biçimde, soğuk sular Büyük Okyanus kıyıla­rında yaşayan sombalığı ve ringa gibi birçok balığa besin taşır. Her iki okyanusta da balinalar büyük ölçüde azalmıştır, hatta bazı türler yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bazı hayvanların, özellikle de bazı kuş türleri­nin tükendiğini, bazı türlerin de tükenme teh­likesiyle yüz yüze bulunduğunu gören Kana­dalılar yabanıl yaşamın korunması konusunda duyarlıdır.


Halk
Kuzey Amerika'ya ilk gelenler, bir zamanlar Sibirya ile Alaska arasında bulunan dar bir toprak şeritten geçmişlerdi. Kanada'nın Yerli nüfusunun ataları olan bu insanlar doğuya ve güneye doğru yayıldılar. Sonra gelen göçmen­ler Kuzey Kutup Bölgesi'nin kıyılarını izledi­ler. Kanada ve Alaska'daki Eskimolar, bu sonraki göçmenlerin soyundandır. Kanada' da, Yerliler ile Eskimolar'a "Yerli halk" denir. Bunların sayıları yaklaşık 600 bindir.
Avrupalılar, Kuzey Amerika'ya 16. yüzyılda gelmeye başladı. Kanada*da ilk sürekli yerleşimi 17. yüzyılda Fransızlar kurdu. Ülke­nin denetimi, 18. yüzyılın sonlarından başla­yarak İngilizler'in eline geçti. İngiltere'den çok sayıda insan, daha iyi bir yaşam kurmak amacıyla Kanada'ya göç etti. 15 milyonun üzerinde Kanadalı İngilizce, 6 milyon Kana­dalı da Fransızca konuşmaktadır (1981). 19. yüzyılın sonlarında kıtayı bir uçtan bir uca geçen demiryolunun tamamlanmasından son­ra, Batı Kanada'nın yerleşime açılması ve her iki dünya savaşını izleyen göçler sonucu, Doğu ve Güney Avrupa'dan çok sayıda insan bu ülkeye yerleşti. Parasız ya da çok ucuza toprak edinme olanağı, özellikle inşaat sana­yisinde sürekli iş bulma umudu insanları Ka­nada'ya çekti. Bugün Kanada'da anadili İtal­yanca olan 500 binin üstünde insan yaşar. Bundan başka 500 bin Almanca, 500 bin Uk­rayna ya da başka Slav dillerini konuşan insan vardır. Hong Kong, Güneydoğu Asya ve Hindistan'dan son yıllarda gelen göçmenlerle, Kanada'da konuşulan diller listesine birçok Asya dili de eklendi.
Kanada'nın İngilizce ve Fransızca olarak iki resmi dili vardır ve etnik grupların çocukları­nın okullarda ya da başka kurumlarda ana dillerini ve geleneklerini öğrenmelerine ola­nak sağlanmaktadır.
Kanadalılar spora düşkündür. Kışın, en yaygın sporlar buz pateni, kayak ve buz üstünde altı düzleştirilmiş taşlarla oynanan curling'dir. Kanada dünyanın en iyi profesyo­nel buz hokeyi takımlarından birine sahiptir. En önemlisi Quebec'de düzenlenen kış karna­valları da oldukça yaygındır. Yazın ise en gözde spor beyzboldur. Amerikan futboluna benzeyen Kanada futbolu da yaz aylarında oynanır. Kentlerde yaşayanların yazın oyna­dıkları başlıca spor golftur. Federal hüküme­tin düzenlediği, içinde kamp alanları ve çeşitli olanaklar bulunan 28 ulusal park vardır.


Tarım, Hayvancılık, Ormancılık ve Balıkçılık
Kanada topraklarının yüzde 7'sinden azında tarım yapılmasına ve 500 binden az Kanada-h'nın toprakla uğraşmasına karşın, tarım ürünleri ve bu ürünlerin işlenmesiyle elde edilen üretim, toplam üretiminin altıda birini oluşturur. Tarım büyük çiftliklerde, makine­lerden yararlanarak, doğal ve kimyasal gübre­lerin yaygın olarak kullanılmasıyla yapılır. Nüfus ülke büyüklüğüne oranla oldukça azdır ve tarımsal üretim ülkenin tüketebileceğinden çok fazladır. Bu nedenle Kanada tarım ürün­leri satışında dünyanın önde gelen ülkelerin­den biri olmuştur. Örneğin buğday satan ülkeler arasında dünyada ikincidir.
Buğday, yulaf, mısır gibi tahıllar dışında Kanada'da kolza, keten, tütün, patates, mey­ve ve sebze yetiştirilir. Sığır, koyun, domuz beslenir; bunlardan et ve süt ürünleri elde edilir. Büyük Göller Yöresi ve St. Lawrence vadisinde tütün, hayvancılık ve sebze üretimi önde gelir. Ontario ve Erie gölleri arasında üzüm bağları ve meyve bahçeleri vardır. Manitoba, Saskatchewan ve Alberta eyaletle­rinin geniş düzlükleri tahıl üretiminde ülkenin en önemli bölgeleridir.
Kanada'da 15. yüzyıldan beri ticaret ama­cıyla balıkçılık yapılmaktadır. Deniz ürünleri­nin zenginliği nedeniyle Kanada'nın Büyük Okyanus kıyıları çok sayıda balıkçı gemisini bu kıyılara çeker. Uluslararası anlaşmalar Kanada'ya kendi 200 millik sınırlarının dışın­da da balıkçılığı denetleme yetkisi vermiştir. Öbür ülkelerle arasında rekabet olmasına karşın, balıkçılık Kanada'da bugün de çok önemlidir.
Kanada, dışarıya sattığı ürünlerin beşte birini ormanlarından elde eder. Kanada Kal-kanı'nda toprakların önemli bir bölümünü kaplayan Boreal Ormanı, toplam ülke orman­larının yüzde 80'ini oluşturur. Buradan elde edilen odun, çoğunlukla kâğıt hamuru ve kâğıt üretiminde kullanılır. Ontario ve Quebec ormanlarının sert odunlu ağaçlarından mobilya yapımında yararlanılır. İngiliz Kolumbiyası'nda Büyük Okyanus'tan gelen nemli rüzgârlarla büyüyen köknar ve ladinler görkemli boyutlara erişir. Toplam ormanların yüzde 3'ünü oluşturan bu ormanlardan, top­lam kereste üretiminin yaklaşık yarısı karşı­lanır.


Madencilik
Dünyanın önde gelen mineral kaynaklarına sahip olan Kanada mineral satışında dünya birincisidir. Bu mineralleri arama çabasıyla yürütülen çalışmalar sırasında ülkenin en uzak köşelerine kadar ulaşan kara ve demir­yolları yapıldı ve bu bölgelerde yerleşim birimleri kuruldu. Kanada'da elde edilen mineraller, metaller, ametaller ve yakıtlar olarak üç gruba ayrılabilir. Demir, bakır, nikel, çinko, altın, gümüş ve uranyum gibi metaller, Kanada'nın başka ülkelere sattığı mineralin değer olarak yüzde 30'unu oluştu­rur. Alçıtaşı, kum ve çakıl gibi ametaller, yapılarda kullanılır. Kömürden elektrik üreti­minde yararlanılırsa da bu maden elverişsiz yerlerde bulunduğu için ülke ekonomisi açı­sından büyük önem taşımaz. Potas kimyasal gübre üretiminde kullanılır ve Kanada dünya potas gereksiniminin yüzde 40'ını sağlar. As­bestin önemi, sağlığa zararlı olduğu anlaşıldı­ğından beri azalmıştır. Ham petrol ve doğal gaz Kanada'nın önemli dış ticaret ürünlerindendir.
Kanada'da batıdaki kuyulardan çıkarılan petrol ve gaz, doğuda bulunan rafinerilere ve ABD pazarına petrol boruhatlarıyla taşınır. Alaska'nın petrol ve doğal gazını, Kanada üzerinden ABD'ye ulaştıracak yeni bir boru-hattı da yapılmaktadır. Kuzey Kutup Bölgesi'ndeki araştırmalar burada çok büyük gaz ve petrol yataklarının bulunduğunu göstermiştir, ama bunların çıkarılması ve pazarlanması çok pahalıdır.

Sanayi
Kanada maden, orman, yapı gereçleri ve gerek sanayide, gerek ucuz elektrik üretimin­de yararlandığı tatlı su kaynakları bakımından çok zengindir. Bu kaynaklar ülkeye gelişmiş ve çeşitlenmiş bir sanayi kurabilme olanağını sağlamıştır. Sanayinin en yoğun olduğu bölge Ontario ve Ouebec eyaletlerindeki Büyük Göller-St. Lawrence düzlükleridir. İş ve tica­ret etkinlikleri gene bu bölgedeki iki kentte yoğunlaşmıştır. Bunlar 3 milyonun üzerindeki nüfusuyla Kanada'nın en büyük kenti olan Toronto ve nüfusu 2.850.000 dolaylarındaki Montreal'dir.

Ulaşım
Kanada gibi geniş bir ülkede ulaşım büyük önem taşır. Kanada-Pasifik Demiryolu'nun
1885'te tamamlanmasıyla ülkenin doğusu ile batısı ilk kez gerçek anlamıyla birleşmiş oldu.
Karmaşık bir karayolu sistemi Kanada'nın kentlerini birbirine bağlar. Yaklaşık 8.000 km uzunluğundaki Trans-Kanada Karayolu, Nevvfoundland'deki St. John's ile İngiliz Kolumbiyası'ndaki Vancouver arasında uzanır.
İki büyük ve çok sayıda küçük havayolu şirketi Kanada içinde ve dışında insan ve yük taşımacılığı yapar. Kanada'da pek çok göl ve ırmak olmasına karşın, ülke içinde tek önemli suyolu St. Lavvrence üzerindedir. Okyanustan gelen gemiler bu suyolundan yararlanarak, kıtanın ortalarında bulunan Minnesota'nın Duluth limanına kadar ilerleyebilir.

Eğitim ve Güzel Sanatlar
Kanada 1867'de bağımsızlığını kazandığında, yasama yetkisi federal hükümet ve eyalet yönetimleri arasında bölünmüştü. Eğitim, Yukon ve Kuzeybatı Topraklan'nda federal yönetimin, öbür bölgelerde ise eyalet yöne­timlerinin sorumluluğundadır. Her eyaletin kendi eğitim sistemi vardır. Okula gitmenin zorunlu olduğu yaşlar eyaletten eyalete deği­şir. Genellikle 6 yaşında başlayan zorunlu eğitim çağı 14, 15 ya da 16 yaşlara kadar uzanır. Eğitimin ilkokul, lise ve yüksekokul ya da üniversite olarak üç düzeyde yürütüldüğü Kanada'da 65 üniversite ve 196 yüksek­okul vardır.
Ülkede İngilizce ve Fransızca olarak, gün­lük, haftalık ya da aylık 1.30()'den fazla dergi ve 1.250'yi aşkın gazete yayımlanır. Ayrıca, azınlıkların dillerinde basılan 20ü'e yakın yayın vardır.
Federal hükümet 1957'de, güzel sanatları özendirmek için bir kurul oluşturdu. Bu kurulun çalışmaları gösteri sanatlarının geliş­mesine katkıda bulundu. Kurulun yanı sıra özel kişi ve kuruluşların parasal desteğiyle çok sayıda tiyatro, konser salonu ve kültür merkezi yapıldı. Ontario eyaletindeki Strat-ford Shakespeare Tiyatrosu ve Shaw Festival Tiyatrosu ülkenin en önemli gösteri merkez-lerindendir. Montreal, Toronto, Vancouver ve Hamilton senfoni orkestraları ile Ottawa'daki Ulusal Sanat Merkezi Orkestrası uluslararası düzeyde ünlüdür. Ayrıca Kanada bale toplulukları da özgünlükleri ve yetkin gösteri düzeyleriyle dünyaca tanınmaktadır.
Kanada resim sanatı ve edebiyatı ilk başlar­da Avrupa'dan etkilendi. Resimde modern akım James Wilson Morrice'le başladı. 20. yüzyılın başlarında Yediler Grubu adıyla bili­nen ve ilk üyeleri Lavvren Harris, A. Y. Jackson, J. E. H. Macdonald ve Tom Thom­son olan bir grup ressam özgün Kanada resminin gelişmesinde öncülük etti.

Anayasa ve Yönetim
Kanada parlamenter sistemle yönetilen fede­ral bir devlettir. Ottovva'daki Kanada Parla­mentosu savunma, dış politika, ticaret, mali­ye, bankacılık ve ceza hukuku gibi bütün ülkeyi ilgilendiren konularda yasa yapar. Ay­rıca, 10 eyaletin her birinde kendilerini ilgi­lendiren konulardaki yasaları düzenleyen ya­sama organları vardır. İngiltere kral ya da kraliçesi simgesel olarak devlet başkanı sayılır ve Kanada başbakanının önerisiyle atanan bir genel valice temsil edilir. Kanada Parlamen­tosu, Senato ve Avam Kamarası olarak iki meclisten oluşur.
Avam Kamarası'nın 295 üyesi beş yıl için seçilir. Genel vali, genel seçimlerde en çok oyu alan partinin önderini başbakan olarak seçer ve hükümeti kurmasını ister.
Senato'nun, başbakanın önerisiyle genel vali tarafından atanan 104 üyesi vardır. Yasa tasarılarının yasalaşabilmesi için her iki mec­liste de onaylanması gerekir. Meclislerden geçen yasalar genel valinin de onayıyla yasa-laşır.
İngiltere kral ya da kraliçesi eyaletlerde, gene başbakanın önerisiyle genel valinin ata­dığı bir vali vekilince temsil edilir. Bütün eyaletlerde seçimle gelen bir meclis vardır. Eyalet yönetimleri eğitim, çalışma koşulları, mülkiyet yasaları ve sağlık gibi konulardan sorumludur. Her eyalette, ayrıca yerel işlerle ilgilenmek üzere seçilen belediye meclisleri de bulunur.
Yukon ve Kuzeybatı Toprakları, Avam Kamarası'nda temsil edilir. Her ikisi de bir ölçüde özerktir.
Kanada'da mahkemeler bağımsızdır ve ge­rek federal, gerek yerel yasalar tek bir mah­keme sistemi tarafından uygulanır.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
27 Haziran 2009       Mesaj #4
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Kanada Tarihi
MsXLabs.org & Temel Britannica

Leif Eriksson'un öncülüğündeki Vikingler' in Kanada'ya İS 1000 dolaylarında geldiği sa­nılıyor. Avrupalılar'ın Kanada'yı keşfi ve ora­da yerleşmeleri ise ancak 15. yüzyılın sonları­na doğru başladı. İngiltere Kralı VII. Henry' nin hizmetinde çalışan İtalyan John Cabot 1497'de gemisiyle Kuzey Amerika kıyılarında Newfoundland ya da Cape Breton Adası açık­larına geldi. Cabot'tan önce Basklı ve Porte­kizli balıkçıların bölgeye geldiğini gösteren bazı buluntulara rastlanmıştır. Bu denizlerde zengin balık yataklarının bulunması birçok Avrupalı'yı bu kıyılara çekti.
1534'te, Kral I. François Fransız denizci Jacques Cartier'yi Çin'e ulaşacak bir geçit bulmakla görevlendirdi. Cartier, ilk seferinde Newfoundland'e ve St. Lawrence Körfezi'ne gitti. İkinci yolculuğunda, çoktandır aranan Kuzeybatı Geçidi'ni bulduğu düşüncesiyle, St. Lavvrence Irmağı boyunca ilerledi ve bu­gün Montreal'in bulunduğu bölgeye kadar geldi. Cartier tüm bu toprakları Fransa'ya kattı.
Bu arada, İngiliz kâşifler de Kuzeybatı Ge­çidi'ni bulmaya çalışıyorlardı. Kuzeye ilerle­yen Martin Frobisher, 1876-77'de Baffin Adası'na ulaştı. Sir Humphrey Gilbert de 1583'te Newfound­land'i İngiliz topraklarına kattı; Henry Hud-son 1610'da Hudson Körfezi'ne girdi ve bura­ya kendi adını verdi.

İlk Fransız Yerleşimleri
Kanada'da ilk kez 1605'te Port Royal'de bir koloni kuruldu. Bu kalıcı yerleşimin başlangı­cıydı. Bu bölge bugün Nova Scotia olarak anı­lır. Üç yıl sonra Cjuebec'te de küçük bir yerle­şim birimi kuruldu. Burası, kısa sürede Port Royal kolonisini gölgede bıraktı ve Yeni Fransa denen bölgenin merkezi oldu. 1613'te Port Royal, Virginia kolonisinden gelen İngi­liz birliklerince neredeyse tümden yok edildi.
1627'de Kanada'yı denetlemek üzere Yeni Fransa Kumpanyası kuruldu. Kumpanya as­ker ve sömürgecilerden oluşan, gerekli dona­nıma sahip bir filo kurdu. Ne var ki, İngiliz­ler, Quebec'e Fransızlar'dan önce vararak, Fransız donanmasını ele geçirdi; Quebec İngi-lizler'e teslim oldu, böylece Kanada üç yıl İn­giltere'nin denetiminde kaldı. 1632'de yapılan bir anlaşma ile bölge Fransa'ya geri verildi. Ama, Fransızlar koloni kurmakta başarılı ola­madılar. 1641'de, yani Quebec'in kuruluşun­dan 32 yıl sonra, Yeni Fransa'da yalnızca 240 kişi yerleşmişti.
Fransızlar yeni keşiflerde bulunmakta, ko­loni kurmaktan daha başarılı oldular. 17. yüzyılın sonuna gelmeden, Büyük Göller'in batısındaki çayırlıklarda ve güneyde Missis-sippi Irmağı boyunca ilerleyerek Meksika Körfezi'ne ulaşmışlardı. Bu ilk kâşifler, Yerli­ler ile ilişki kurmaya çalışan papazlar ve mis­yonerlerdi.
Yerleşim bölgeleri, St. Lavvrence'den yuka­rıya doğru yayılmaya başladı. 1634'te Trois-Rivieres kuruldu. 1642'de bir grup din adamı ve kolonici Ville Marie de Montreal kolonisi­ni kurdu.
1670'te kurulan Hudson Körfezi Kumpan­yası, Hudson ve James körfezlerine akan ır­mak ağızlarında ticaret bölgeleri oluşturdu. Bu bölgelerde, mal ve yiyecek getiren, karşılı­ğında Yerliler'in kıyıya taşıdıkları kürkleri alan gemilerin gereksinmeleri karşılandı.
Bu gelişmelere karşın, 1660'larda koloni nüfusu ancak 3.000 kişiye ulaşabilmişti. 1663'te, Kral XIV. Louis, Yeni Fransa Kum­panyasının ayrıcalıklarını kaldırdı ve bölgeyi eyalet yaparak krallığa bağladı. 1665'te kala­balık bir grup, sığırları ve atlarıyla yerleşmek üzere Kanada'ya geldi. Bu gruba düzenli as­keri birlikler eşlik ediyordu. İlk yönetici Jean Baptiste Talon bölgeye yeni koloniciler ge­tirdi.

Kanada Üzerindeki Mücadele
İspanya Veraset Savaşı (1701-13) Amerika kı­tasına da sıçradı. Bu kıtadaki savaşta Fransa, İngiltere'ye karşı topraklarını korumayı başardıysa da Avrupa'da yenildi. 1713'de imza­lanan Utrecht Antlaşması ile Hudson Körfezi'ni, Acadia (daha sonraki adı Nova Scotia) ve Newfoundland'i İngiltere'ye bıraktı. Fran­sa bu tarihten 1760'a kadar Kanada'yı deneti­minde tutmaya çalıştıysa da başarısız oldu. İn­giltere ile Fransa bir yandan Avrupa'da sava­şırken, öbür yandan da Kanada topraklarını ve buradaki kürk ticaretini ele geçirmek için mücadele ettiler.
Sonunda, Avrupa'daki Yedi Yıl Savaşı (1756-63) Amerika'daki kolonilere de yansıdı. Fransa direnmesine karşın yavaş yavaş gerile­di. 1759'da Abraham Ovası'nda İngilizler'e yenildi; 1760'ta da Montreal düştü. 1763'te imzalanan Paris Antlaşması ile Yeni Fransa, İngiliz toprakları arasına katıldı; burada İngil­tere'ye bağlı Ouebec kolonisi kuruldu. İngi­lizler Kanadalılar'ın kendi dinlerini, yasaları­nı ve dillerini korumalarına izin verecekleri konusunda güvence verdiler.

İngiliz Yönetimi
Bölgenin ele geçirilmesinden sonra, çoğunlu­ğu Amerikan kolonilerinden gelen İngilizler ülkeye yerleşmeye" başladı. Amerikan Bağım­sızlık Savaşı sırasında Kanadalılar İngiltere'ye bağlı kaldı. İngiltere'ye bağlı kalan Amerikan kolonicilerinin birçoğu da savaştan sonra ku­zeye giderek Ontario Gölü kıyılarına ve Nova Scotia'ya yerleşti. Bu göçler İngiliz kültürü­nün etkisini güçlendirdi ve daha da yayılması­na yol açtı. Bu sırada Fransız ve İngiliz kö­kenliler arasındaki ilişkiler giderek gerginleş­ti. 1791'de İngiliz Parlamentosu'nda Kanada Yasası'nın kabul edilmesiyle Kanada, İngiliz-ler'in çoğunlukta olduğu Yukarı Kanada (da­ha sonra Ontario) ve Fransızlar'ın çoğunlukta olduğu Aşağı Kanada (daha sonra Ouebec) olarak iki eyalete ayrıldı. Her eyaletin, seçim­le gelen kendi meclisi vardı.
1812'de ABD ile İngiltere arasındaki savaş sırasında, Kanada savaş alanının bir parçasıy­dı. Bu savaşın Fransız ve İngiliz kökenli Ka­nadalılara birleştirme gibi bir yararı oldu. Ay­rıca savaş, ABD'ye karşı bugün bile belli bir düzeyde var olan eleştirel bakış açısının doğ­masına yol açtı. Bu arada meclislerin iyi çalış­mamasının neden olduğu hoşnutsuzluk küçük ayaklanmalara neden oluyordu. Bunun üzeri­ne İngiltere durumu değerlendirmek için Lord Durham'ı Kanada'ya gönderdi. Lord Durham hazırladığı raporda, Yukarı ve Aşağı Kanada'nın birleştirilmesini ve ülkeye içişle­rinde özerklik verilmesini önerdi. 1841'de İn­giliz Parlamentosu, iki eyaleti bir yönetim al­tında birleştiren Birlik Yasası'nı kabul etti. İçişlerinden sorumlu hükümet ise bundan ye­di yıl sonra kuruldu.
Bu dönem bir gelişme ve bolluk dönemi ol­du. Dış ülkelere buğday ve kereste satıldı, yollar ve kanallar açıldı, kürk ticareti giderek gelişti. 1816'da ilk buharlı gemi Ontario Gölü'nde suya indirildi. 1835'te Ouebec'e ilk de­miryolu döşendi.
Bu arada, ABD ile Kanada arasında sınır sorunları ve Kanada'nın, Amerikan İç Savaşı'ndaki tutumu gibi konularda bazı anlaşmaz­lıklar çıktı. Temel sorunlar 1871'de Washington'da yapılan bir toplantıda tartışıldı ve iki ülke arasında anlaşmaya varıldı.

Kanada Dominyonunun Kuruluşu
Askeri ve ekonomik nedenlerle İngilizler'in çoğunlukta olduğu Kuzey Amerika eyaletleri tek bir ülke olarak birleşmeyi gerekli gördü. Bir yönetim altında birleşmek, dış saldırılara karşı daha güçlü olmayı ve ülkenin zengin kaynaklarından daha iyi bir biçimde yararlan­mayı sağlayacaktı. Eyalet yöneticileri sonun­da federal bir birlik oluşturmayı kabul etti. Kanada Dominyonu 1867'de İngiliz Kuzey Amerika Yasası ile gerçekleşti. Yeni ülke iki Ouebec, Ontario, Nova Scotia ve New Brunswick eyaletlerinin birleşmesiyle oluştu.
1869'da Hudson Körfezi Kumpanyası Ontario'nun batısında kalan ve Rupert Toprak­ları diye bilinen bölge ile batıda Kuzeybatı Toprakları üzerindeki haklarından vazgeçti. Yeni toprakların yerleşime açılmaya başlama­sı Metisler diye adlandırılan melezlerin ayak­lanmasına neden oldu. Ayaklanma bastırıl­dıktan sonra, 1870'te Manitoba eyaleti kurul­du. Sonraki yıl İngiliz Kolumbiyası 1873'te de Prens Edward Adası dominyona katıldı.
Daha sonra gelenler, Superior Gölü'nün batısına, Güney Manitoba'daki bereketli top­raklara doğru ilerledi. Onların peşi sıra döşe­nen demiryoluyla, Winnipeg'e ilk tren 1886'da ulaştı. 1905'te Saskatchewan ve Al-berta eyaletleri kuruldu. Bundan önce, 1896'da Yukon'un bir kolu olan Klondike Irmağı'nda altın bulunmasıyla, Kuzeybatı Top­raklarına hızlı bir göç başlamıştı. 1898'de Yukon ayrı bir bölge olarak Kuzeybatı Topraklarından ayrıldı. New-foundland ise 1949'a kadar bağımsız bir kolo­ni olarak kaldı.
1867'den 1896'ya kadar ülke, çoğunlukla hep Muhafazakâr Parti'nin yönetiminde kal­dı. John Macdonald, 1891'de ölünceye kadar partinin değişmez önderi oldu. Macdonald yönetimi sırasında ilk kez doğuyla batıyı bağ­layan Kanada Pasifik Demiryolu 1885'te ya­pıldı ve ticareti koruyucu bir siyaset izlendi.
1896'da Liberaller seçimi kazandı. Fransız Kanadalıları'ndan Sir Wilfrid Laurier, 1911'e kadar ülkeyi yönetti. Batıyı yerleşime açmak ve yıllık buğday üretimini artırmak için bin­lerce göçmen batıya yerleştirildi.
20. yüzyılın başlan hızlı büyüme yılları ol­du. Yeni demiryolları yapıldı ve maden yatak­ları bulundu. 1911'de Laurier başkanlığındaki Liberal hükümet düştü ve yerine Robert Laird Borden yönetimindeki Muhafazakârlar geldi.

İki Dünya Savaşı
1914'te I. Dünya Savaşı çıkınca Kanada İngil­tere'nin yanında yer aldı. Savaşı sona erdiren Versay (Versailles) Antlaşması'nı imzalayan ülkelerden biri olan Kanada daha sonra Milletler Cemiyeti üyesi oldu.
Kanada, bağımsız yönetim hakkını yavaş yavaş kazandı. I. Dünya Savaşı'na kadar içiş­lerinde özerk olan Kanada, dış ilişkiler konu­sunda İngiltere'ye bağımlıydı. Kanada her alanda kendi kendini yönetmeye 1926'da baş­ladı. Bu durumun İngiliz Parlamentosu'nda resmen kabul edilmesi ancak 1931'de gerçek­leşti. Bu tarihten sonra Kanada, İngiliz Ulus­lar Topluluğu'nun bağımsız bir üyesi oldu. Bu konuda son adım, Kanada Yüksek Mahkeme-si'nin yasal işlerde en yüksek yargı organı ol­duğunun onaylanmasıyla 1949'da tamamlan­dı. 1982'de İngiliz Parlamentosu, Kanada Yasası'yla Kanada'nın İngiltere'den bağımsızlı­ğını tanıdı.
1920'ler Kanada'nın hızlı büyüme yıllarıy­dı. Bu sırada Ouebec'te gelişen Fransız ulus­çuluk hareketi, ülkenin yönetiminde Fransız asıllı Kanadalılar'ın daha fazla söz hakkı ol­masını savundu. Sanayideki İngiliz egemenli­ğine karşı Fransızlar'ın kendi yaşama ve çalış­ma koşullarını belirlemede söz sahibi olması için mücadele etti.
1929 Dünya Bunalımı sırasında, birçok kişi işsiz kaldı. Bunalımın en şiddetli olduğu dö­nemde Kanada'da 1.500.000 işsiz vardı ve kır­sal bölgelerde açlık önemli bir sorun oldu.
1939 Eylül'ünde Kanada, Almanya'ya sa­vaş ilan etti. İngiltere'ye gemiler ve askeri bir­likler gönderdi. İngiliz Uluslar Topluluğu'na üye ülkelerin havacıları Kanada'da eğitildi.
1941 Ağustos'unda ABD ile Kanada, savun­ma konusunda işbirliği yapmaya başladı. Ara­lıkta Pearl Harbor baskınından birkaç saat sonra Kanada, Japonya'ya savaş ilan etti. Ka­nada birlikleri Avrupa'da çeşitli cephelerde ve Büyük Okyanus'ta savaştı. II. Dünya Savaşı'nın Kanada açısından en önemli sonucu, ekonomisinin hızla gelişmesi, Müttefikler'e gönderdiği hammadde, gıda ve sanayi ürünle­riyle ülkenin zenginleşmesidir.

Savaş Sonrası
Kanada, 1945'te San Fransisco'da toplanan Birleşmiş Milletler Konferansı'nda kurucu üyeler arasında yer aldı. 1949'da NATO'ya (Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'ne) girdi.
Kanada ekonomisi 1945-57 arasında sürekli bir büyüme gösterdi. Toplumsal refah prog­ramlarına daha fazla kaynak ayrıldı ve devle­tin eğitime verdiği destek arttı. Ülkeye gelen göçmen sayısında da büyük artış oldu. 1945-56 arasında 1 milyonun üzerinde göçmen Ka­nada'ya yerleşti.
1957-61 arasında ise Kanada ekonomisi bir durgunluk dönemine girdi. Bu durgunluk özellikle tarım bölgelerini etkiledi. 1959'da St. Lawrence Suyolu'nun 1957'de 22 yıllık Liberal Parti yönetimi ye­rini John Diefenbaker önderliğindeki Muha­fazakârlara bıraktı. Lester Pearson önderli­ğindeki Liberaller, 1963'te yeniden iktidara geldi. Bu dönemde en önemli iç sorun Kana­da Birliği'nin korunması oldu. Fransızca ko­nuşulan Ouebec'te ayrılıkçı bir grup güçlendi. Fransız kökenli Kanadalılar hükümetin ken­dilerine adaletli davranmadığı düşüncesindey-diler. Ayrılıkçılar Pierre Trudeau'nun 1968' de başbakan olmasından sonra da çalışmaları­nı sürdürdüler. 1976'da Rene Levesque'nin ayrılıkçı partisi Ouebec'te yönetime geldi. Ne var ki, 1984'te Ouebec, bu partiye, dolayısıyla da ayrılıkçılara karşı oy kullandı. Aynı yıl ya­pılan seçimlerle, Ouebec'ten Birleşik Kanada yanlısı muhafazakâr Brian Mulroney başba­kan oldu. 1988'de ABD ile ticaretin serbest­leştirilmesi tartışmaları nedeniyle yapılan erken seçimde Muironey ve ekibi yeniden seçil­di. 1 Ocak 1989'dan başlayarak ABD ile Ka­nada arasındaki tüm ticari kısıtlamalar ve gümrükler kaldırıldı.
Yürürlükteki federal sistemin geleceği son yıl­larda Kanada'da gündemdeki en önemli ko­nuydu. 1987'de hazırlanan Meech Lake Söz­leşmesi, İngilizce konuşan Kanadalılar arasın­da Fransızca konuşan Ouebeclilerin "ayrı bir toplum" olarak konumunu güçlendirmeye yö­nelik çeşitli anayasa değişikliklerini öngörü­yordu. Quebec, sözleşmenin öbür eyaletler tarafından da onaylanması durumunda, 1982'de Başbakan Pierre Trudeau ve öteki dokuz eyaletin çabalarıyla değiştirilen anaya­sayı onaylamayı kabul ediyordu. Sözleşmenin geçerli olması için Haziran 1990'a değin feda-ral parlamento ile 10 eyalet tarafından onay­lanması gerekiyordu. Uzun tartışmalardan sonra süre doldu ve sözleşme geçerlik kazana­madı. Bu, Ouebec'te büyük tepki yarattı. Ba­ğımsız Quebec hedefi gittikçe daha fazla des­tek kazandı. Politikasını Ouebec'le uzlaşma üzerine kurmuş olan Başbakan Brian Mulroney'nin saygınlığı da sarsıldı.
Başbakan Mulroney ile eyalet başbakanları ve yerel önderler Ağustos 1992'da Prens Ed­ward Adası"ndaki Charlottetown kentinde bir araya gelerek anayasa değişiklikleri konusun­da yeni bir öneri paketi hazırladılar. Ekim ayında halkoylamasına sunulan öneri, ülkeyi oluşturan 12 eyalet ile bağlı toprakların yedi­sinde reddedildi. Bu durum, ülkedeki federal sistemin geleceği konusunda ciddi kuşkulara yol açtı.
Son yıllarda Kanada ekonomisinde yavaş da olsa bir canlanma görüldü. Enflasyon ve faiz oranları düştü. Uzun görüşmelerden son­ra, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada ve Meksika arasında bir serbest ticaret bölgesi oluşturmayı amaçlayan Kuzey Amerika Ser­best Ticaret Anlaşması Ağustos 1992'de imza­landı. Bazı eyaletler ile işçi sendikaları, ser­best ticaret bölgesinin ücretlerin düşük oldu­ğu Meksika'nın işine yarayacağı görüşüyle, anlaşmaya karşı çıkıyorlardı.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
buz perisi - avatarı
buz perisi
VIP Lethe
12 Temmuz 2012       Mesaj #5
buz perisi - avatarı
VIP Lethe
Kanada
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi

Kuzey Amerika'da federal devlet. Başkenti Ottawa, en önemli kentleri Montréal, Toronto, Vancouver, Winnipeg, Edmonton, Hamilton, Québec'tir. Sovyetler Birliği'nden sonra dünyanın ikinci en geniş ülkesi olan Kanada, kuzeyde Arktik Denizi'ne açılır. Bu denizde, Amerika kıtasının kuzeyinde kalan bütün adalar (kuzeydoğudaki Grönland dışında) Kanada'ya aittir. Doğuda Davis Boğazı, Baffin Denizi ve Atlas Okyanusu; güneyde ABD; batıda Alaska (2.500 km.lik sınır) ve Pasifik Okyanusu ile sınırlanır. Kuzey Amerika kıtasının kuzey yarısını kaplayan Kanada'da, morfolojik koşullar ana çizgileriyle güney komşusuna benzer, birçok bakımlardan doğal olarak onun bir devamıdır. Doğuda Appalaş Dağları'nın kuzey uçları yer alır. Bu dağlar artık peneplen durumuna dönmüş bir plato görünümündedir. Orta Kanada, jeologların "Kanada Kalkanı" adını verdikleri, sert, metamorfik kütlelerden oluşmuş bir peneplenle kaplıdır. Yüzü, dördüncü zaman buzullarının derin izlerini taşır (irili ufaklı pek çok göl çanağı, çok yerde ivintiler oluşturarak akan ırmaklar, buzul birikintileri). ABD'nin iç kısımlarını kaplayan çayırlar, burada da devam eder. Batıda, genç ve yüksek dağ sıralarıyla, bunlar arasında kalan yüksek platolar yer şekillerine egemendir. İklim, batı kıyılar dışında, kuvvetli karasal niteliktedir. Kutup dairesi dolayında ve Kuzey Buz Denizi kıyılarında tundra iklimi egemendir (7-8 ayın ortalama sıcaklığı 0 derecenin altındadır). Karasallığın en şiddetli olduğu orta kısımlarda, ocak ayı ortalaması -30°'ye kadar düşebilir. Doğal bitki örtüsünün en dikkat çeken yanı, geniş ülkenin yarıya yakın bölümünün ormanla örtülü oluşudur (çoğunluğu kozalaklılardan oluşur). Bu derece sert iklimli, Avrupa büyüklüğünde olduğu hâlde ancak 25.857.000 nüfuslu ıssız bir ülke olan Kanada, ekonomik gücü ve özellikle doğal kaynaklarının çeşitliliği ve potansiyeli bakımından dünyada en başta gelen devletlerden biridir (1992'de kişi başına düşen ulusal gelir 20320 ABD doları). Ekonominin her kesiminde ulaşılan üretim düzeyi, Kanada'yı dünyanın en zengin ülkelerinden biri yapmaya yetmektedir. 1981'de dışsatım hacmi 70 milyar dolar, dışalımı 66 milyar doları bulmuştur. Yıllık buğday üretimi, 15-20 milyon ton arasında oynar ve nüfusu az olduğundan büyük bölümünü satar (dünyanın başlıca buğday dışsatımcısıdır. Fakat sağladığı gelir öteki dışsatım malları yanında önemli değildir.). Orman ürünleriyle dünyanın en başta gelen ülkelerinden biridir: Özellikle kereste, kâğıt hamuru (1973'te 18,2 milyon ton), gazete kâğıdı (8,2 milyon ton) üretim ve dışsatımında dünyada birincidir. Ayrıca balıkçılık ve kürk hayvanı avcılığı büyük bir ekenomik değer taşır. Bütün bunlara karşın Kanada, özellikle II. Dünya Savaşı'ndan sonra oluşan gelişmelerle, bugün daha çok bir maden ve endüstri ülkesidir. Dünyada yeraltı kaynakları, Kanada kadar üretimi çeşitli ve yüksek ülke enderdir: Amyant, nikel, platin, uranyum, altın, çinko, bakır, kurşun, boksit, demir gibi madenlerin üretiminde dünyada birincilikle beşincilik arasında yer alır. Enerji üretimi: 1990'da madenkömürü üretimi 37,7, linyit 30,6, ham petrol 90 milyon ton ve doğal gaz 106 milyar m3'tü. Elektrik üretimine gelince, yine aynı yıl, %75'i hidrolik ve %3'ü nükleer olmak üzere 262 milyar kws.tır. Bu üretim 1990'da 480 milyar kws'e çıkmıştır. Endüstrinin hemen bütün kolları gelişmiştir. Örneğin çeşitli motorlu araçlar, dışsatımın değerce %20'sini oluşturur. Ancak Kanada sanayiinde, ABD sermayesinin tekeli söz konusudur. Karayollarının toplam uzunluğu 832.000 km.dir (2.765 km.si ekspres yol). Demiryollarının uzunluğuysa 120.000 (1985) km.dir. İki kıtaaşırı demiryolu, Atlas Okyanusu kıyılarını Pasifik kıyılarına bağlar (Canadian Pasific Railway). İç ulaşımda en büyük payı havayolları alır. Ayrıca Büyük Göller'den, kanal ve ırmaklardan da yararlanılır. Böylece iç sularda yapılan ticarî eşya ulaştırması, dünyanın birçok denizlerinde yapılan ulaştırmadan daha çoktur. Kolomb'un ilk gezilerinden sonra, İspanyollar Orta ve Güney Amerika'da büyük keşif ve fetih seferleri yaptıkları sırada, Kanada'nın Atlas Okyanusu kıyıları da İngiliz ve Fransız denizcileri tarafından tanınmaya başlandı. 1497'de Jean Cabot (İngiltere adına), 1524'te Verrazzano (Fransa adına), 1534-1535'te Fransız Jacques Cartier, 1608'de İngiliz Champlain, Kanada kıyılarında ilk araştırma gezilerini yaptılar ve bu kıyılarda ilk yerleşme girişimlerinde bulundular. 16. yüzyılın ortalarına doğru Fransızlar ve İngilizler, St. Lourent Halici çevresinde ilk kolonilerini kurdular. Bu tarihten başlayarak, Kanada'nın keşfedilen bölgelerindeki egemenlik, Fransa ve İngiltere arasında sürekli bir yarışma konusu durumuna geldi. 1763 yılına kadar Fransızlar daha güçlü ve etkili oldu. Fakat bu tarihten sonra, üstünlük İngilizlere geçmeye başladı. 1783'ten başlayarak, Kanada'ya göçler arttı; böylece ülkenin iç, batı ve kuzey kısımları yavaş yavaş nüfuslanmaya, örgütlenmeye başladı. 1837'den sonra da, Kanada'nın bugünkü koşullarını saptayan siyasal girişimler başladı. 1837'de, demokrat, halkçı ve reformist bir parti kuruldu. Bu partinin girişimleri sonunda, Britanya 1840'ta Yukarı ve Aşağı Kanada'nın birleşmesini kabul etti. 1864-1867 arasında da eyaletler birleştiler. 1867'de, Kanada Federal Devleti resmen kuruldu. Kanada, II. Dünya Savaşı'na katılmakla tarihinin tek savaşını tanımış oldu. Ülkenin üç büyük siyasal partisi Liberal Parti, İlerici Muhafazakâr Parti ve Yeni Demokratik Parti'dir. Kanada, Birleşmiş Milletler, NATO, OECD ve İngiliz Uluslar Topluluğu (Commonwealth) üyesidir. Ülke, 10 eyalet ve 2 bölgeden oluşan federal bir devlettir.
In science we trust.

Benzer Konular

8 Nisan 2010 / Misafir Taslak Konular
25 Mayıs 2010 / _Yağmur_ Mimarlık
20 Temmuz 2012 / buz perisi Taslak Konular