Ziyaretçi
IRA(Irish Republican Army) nın Tarihteki Yeri
--------------------------------------------------------------------------------
IRA’ nın Doğuşu
IRA, İrlanda’nın bütünüyle İngiltere himayesinde olduğu dönemde İrlanda yönetimindeki parlamento olan First Dail tarafından meşru kabul edilen İrlanda ordusu olarak doğdu. Bu ordunun kurucu liderliğini James Connoly yapıyordu. 1916 da İngiliz yönetimine karşı gerçekleştirilen ‘Paskalya Ayaklanması’ nda büyük rol oynadı. Bu tarihe kadar ingiltere’ ye karşı birçok başarısız ayaklanma gerçekleşmişti fakat bu ayaklanma devletin kaderini ciddi şekilde etkileyecekti.
Paskalya Ayaklanması
Ayaklanmaya Doğru
İrlanda’ da yavaş yavaş doğmaya başlayan sınıf ayrımcılığı seneler geçtikçe büyümüştü. Bu dönemde devlet üzerinde sözü geçen sınıf burjuvazi sınıfıydı. Bu ortamın içinde ortaya çıkan James Connoly 1896’ da İrlanda Sosyalist Cumhuriyetçi Partisi’ nin kurulmasında etkin bir rol teşkil etti. Bu dönemde sınıflar dışında Protestanlar ve Katolikler olmak üzere mezhepler ayrılığı da göze çarpmaktaydı. James Connoly’ nin amacı bu ayrımlar arasında işçileri sosyalist görüş altında toplayıp bağımsız bir cumhuriyet kurmaktı. Daha sonra James Connoly gibi ortaya çıkan başka bir komünist olan James Larkin ile birlikte İrlanda Nakliyat ve Genel İşçi Sendikası (ITGWU)’ nı kurdular. Daha sonra başarıyla gerçekleştirilen küçük çapta etkinlikler gerçekleşti. Fakat bu başarının sonunu kendileri için iyi görmeyen burjuvazi sınıfı sendikaya karşı tepkide bulundu. Gerçekleşen olaylar sonucu James Larkin tutuklandı. Daha sonra James Connoly planlarını gerçekleştirebilmek için farklı yollar aramaya başaldı fakat bunlardada başarısız oldu.
İlerleyen yıllarda burjuvazinin baskıları artmaya ve diğer yandan da milliyetçiler kendilerini göstermeye başlamışlardı. Burjuva sınıfı Ulster Gönüllüler Gücü (UVF)’nü milliyetçiler de Ulusal Gönüllüler (NV)’ i kurmuşlar ve katolikler üzerinde küçük katliamlara başlamışlardı. Duruma el koymak isteyen James Connoly 1913 yılında İrlanda Cumhuriyet Ordusu (IRA)’ nu kurdu. James Connoly hayalindeki cumhuriyet’ i bu ordu sayesinde hayata geçirmek istiyordu. Ulster Gönüllüler Gücü ve Ulusal Gönüllüler’ in artan baskıları üzerine yaklaşan paskalya gününden esinlenen isimle 24 Nisan’da ayaklanma başladı.
Ayaklanma
Ayaklanma James Connoly’ nin planladığı gibi iyi gitmiyor, tam tersine İngilizlerin büyük ve vicdansız üstünlüğüyle geçiyordu. 24 Nisan ile 29 Nisan tarihleri arasında gerçekleşen ayalanma sonrası James Connoly yönetimindeki İrlandalılar kanlı bir şekilde bastırılmış ve sonrasında James Connoly ile birlikte toplam 15 lider idam edildi. 3 – 12 Mayıs 1916 tarihleri arasında gerçekleşen idamlar sonsuza dek İrlandalılar’ ın milliyetçilik hislerini etkileyecekti.
I. Dünya Savaşı Sonrası ve 1918 Seçimleri
İngiletere’ de genel seçimler yaklaşıyor ve ülkelerin siyasal kaderleri değişmek üzere zaman ilerliyordu. İrlanda’ da başı çeken parti 1905 yılında Arthur Griffith tarafından kurulan Sinn Fein partisiydi. Paskalya Ayaklanması’ ndan kaçıp kurtulabilen liderler Sinn Fein’ e sığınmışlardı. Çünkü onlar gibi Sinn Fein’ in amacı da özgür bir İrlanda Cumhuriyeti kurmaktı. 1918’ in aralık ayında aypılan seçimde Sinn Fein, Westminster (İrlanda)’ a ayrılan 106 koltuğun 73’ üne sahip olmuş ve açık ara farkla kazanmıştı.
Geriye kalan koltukların Ulster(Kuzey İrlanda) dışında hepsini Katolik partiler kazanmıştı. Katolikler parlamentoda oluşturdukları bu çoğunluktan faydalanarak Dublin’ de ayrı bir meclis kurmak istediler. Kuzey İrlanda Protestanları azınlıkta kaldıkları için böyle birşeye cesaret edemedi ve İngiltere’ nin yanında yer aldı. 1919 yılında İngilizlerin yanında yer alan Protestanlar ile bağımsız bir İrlanda Cumhuriyeti için savaş veren Katolikler arasında çıkan anlaşmazlıklar sonucu Londra olay müdahale etti. İngilizler ‘İrlanda Hükümet Yasası’ adı altında, güneyde Dublin’ de ve kuzeyde Belfast’ ta olmak üzere iki meclis kurma kararı alır. Protestan Kuzey İrlandalılar zaten İngiliz yandaşı oldukları için kararı seve seve kabul ederler fakat katolikler karardan hiçte memnun değildir. Çünkü onlar bağımsız bir devlet isterler. İşte bu dönem İngilizler için zor bir dönemdir çünkü, bu tarihlerde bu gelişmeler dışında Rusya’ da bolşevik devrimi yaşanıyor, hem de Orta Doğu’ da sıcak saatler yaşanıyordu. 1919’ da İrlanda Gönüllüleri (Irisih Volunteers) adı altında ortaya çıkan grupla İngilizler çatışmaya girdi. Bu grubun başını çeken kişi Michael Collins idi.
İrlanda Kurtuluş Savaşı
İrlanda Kurtuluş Savaşı tam olarak, 21 Ocak 1919’ da İrlanda Gönüllüleri üyi Dan Breen’ in iki polisi öldürmesi sonucu başlamış oldu. Bu olaydan sonra İrlandalılar İngilizlerin kamu mallarına salsırmaya başladı. Aynı zamanda İngiliz Hükümeti’ nin önde gelenlerini katletme çabası içindelerdi. Bunlardan ilki bir Yargıç olan John Milling idi. Buarada irlandalı liderler Eamon de Valera ve Michael Collins kendilerini göstermekteydiler. 1920 yılına doğru gidilirken İngilizlerin acımasız şiddeti ve katliamları kendini göstermeye başladı. IRA işte bu yıl içinde kendini göstermeye başladı. 150 karakolun yakılması, yerel Yargıç Lendrum’ un kaçırılması gibi olaylarda IRA boy gösterdi. Michael Collins’ in üstün zekası, organizasyon yeteneği ve dayanıklı iradesi ile kendisi ile bağlantı kuran herkesi etkilemekteydi. IRA’ nın destekçi gruplar olan Cumann na mBan (kadınlar grubu) ve Fianna Eireann (gençlik grubu) onun sayesinde hareketlilik kazanmıştı.
1921 yıına gelindiğinde çatışmalar aynı hızla devam etmekteydi. Şubat 1921’ de IRA üyesi Coffey kardeşlerin öldürülmesi sonrası Anti-Sinn Fein Topluluğu’ ndan iki kişi IRA tarafından öldürüldü. Daha sonra IRA birlikleri Dublin’ de bulunan The Custom House isimli hükümet binasını bastı. Bu İngilizlerin İrlandalılar üzerinde yeterli güce sahip olmadığını gösterdi. Fakat 5 IRA üyesinin öldürülmesi ve 80’den fazlasının yakalanıp göz altına alınması da IRA’ nın yeterli askeri ekipmana sahip olmadığını ve zaaflarının olduğunu ortaya koydu. Devam eden çatışmalarda Katoliklerin başarısızlıkları sonucu 11 Temmuz 1921’ de savaş sona erdi.
İngiliz-İrlanda Anlaşması
Resmi adı İngiltere ve İrlanda arasındaki ortaklığın belgeleri ( Articles of association between Irelan and the British Empire) idi. Adından da anlaşılacağı gibi İngiliz Hükümeti ile İralanda Cumhuriyeti arasında yapıldı. Tam olarak 6 Aralık 1921’ de Londra’ da imzalanan anlaşmanın ülkeler adına katılımcıları şunlardı ; İngilizler adına Başbakan David Llyod George, Lord Birkenhead, Winston Churchill, Austen Chamberlain, Sir Gordon Hewart; İrlandalılar adına da Arthur Griffith, İrlanda Cumhuriyeti Maliye Bakanı ve İrlanda Cumhuriyetçi Kardeşliği’ nin Başkanı Michael Collins, Robert Barton, E.J. Duggan ve Charles Gavan Duffy.
Anlaşmanın İçeriği
• İngiliz güçleri İrlanda’ dan çekilecekti,
• İrlanda; Kanada, Avusturalya, Yeni Zelanda gibi
kendi hükümetine sahip fakat İngiltere himayesinde
olan bi ülke olacaktı,
• İrlanda’ nın başına yönetici olarak bir İngiliz
Atanacatı,
• Serbest İrlanda Parlamentosu’ na üye olan her
kişi Bağlılık Yemini (Oath of Allegiance) etmek
zorundaydı. Andın ikinci bölümü Kral V. George
a ve onun varislerine bağlılıktır,
• Kuzey İrlanda anlaşmanın yürürlüğe girmesinden
Sonrasına kadar, Serbest İrlanda’ dan çekilme hakkına
Sahip olacaktı,
• Eğer Kuzey İrlanda geri çekilmeyi seçerse
Sınır Komisyonu Serbest İrlanda ile Kuzey İrlanda
arasındaki sınırı çizecekti,
• İngilizler, kendi güvenlikleri için, sınırlı sayıda
olmak üzere bikaç limanı kontrol etme hakkına sahip
olacaktı. Bu limanlar Kraliyet Donanması için
Anlaşma Limanları olarak ta bilinirler.
• Serbest İrlanda kendi sorumluluklarını yerine getirecekti.
Anlaşma sonrası bölünmeyi kabullenmeyen bir kısım Katolik direnişe başlar ve çatışmalar yeniden başlar. Bu sırada Sinn Fein’ de kendi içinde Provisional Sinn Fein ve Official Sinn Fein olmak üzere ikiye ayrıldı. Provisional Sinn Fein savaşa devam kararı aldı. Fakat bölünmeye karşı gelen İrlanda Cumhuriyrt Ordusu taraftarları, bölünmeyi kabul eden gruba teslim olmak zorunda kaldı. Kuzey ile sınırlar 1925’ te çizilmiştir.
1926 - 1936 Yılları Arasında IRA
1926 - 1936 yılları arasında, IRA’ dan arta kalanların liderliğini Maurice Twomey yapmaktaydı. Bu dönemde IRA solcu görüşlerin etkisindeydi.
IRA bu dönemde birçok şeye karşı çıktı. Ödenen yıllık ücrete karşı Peadar O’Donnell’ ın 1928’ de Haraç-Karşıtı Birliği (Anti-Tribute League) ni kurması ile kampanya başlattı. Bu dönemde neredeyse bütün İrlanda Komünist Partisi üyeleri aynı zamanda IRA’ ya üyeydiler. Politik insiyatif George Gilmore, Peadar O’Donnell, Frank Ryan gibi sol görüşlü IRA üyelerinin elindeydi. Bölünmeye karşı savaşa devam kararı alan Provisional Sinn Fein üyeleri ve bir grup Katolik Gönüllüden meydana gelen IRA 1930’ larda bir yeraltı örgütü haline geldi. 1936 yılında IRA yeniden yasaklandı ve dönem lideri Maurice Twomey hapse atıldı.
II. Dünya Savaşı Sırasında IRA
II. Dünya Savaşı’ na yaklaşılırken IRA’ nın liderliğini Seán Russell yapmaktaydı. Seán Russell II. Dünya Savaşı sırasında İngilizlere karşı hücum etmek için Almanya’ dan destek gelmesini umut ediyordu. Bu sebepten dolayı 1940 yılında Almanyay gitti. Fakat dönerken hasta oldu ve onu İrlanda’ ya geri getiren Alman U-boat’ın içinde öldü.
Bir Alman birliği olan Abwehr’ ın bir üyesi, Gunther Schuetz, İrlanda’ ya paraşütle giriş yaptı ve derhal tutuklandı. Fakat 28 Şubat 1942’ de kaçmayı başardı. IRA onu Almanya’ ya silah, cephane, patlayıvı, telsiz ekipmanı ve para karşılığında geri vermeyi planlıyordu. 20 Nisan’ da bir IRA lideri Almanya’ ya İngiltere ile savaş hakkındaki bilgileri verme kararı aldı. Fakat bilgileri götüren IRA elemanı Dublin-Belfast tren hattı üzerinde yoldayken tutuklandı. Bu Gunther Schuetz’ un da tutuklanmasına sebep oldu.
1942’ de IRA, Kuzey İrlanda üzerine silahlı bir birlik gönderdi. Bu birlik Almanya’ nın Kuzey İrlanda üzerine yapacağı havadan bombalı saldırıya da yardımcı olacaktı.
IRA, II. Dünya Savaşı sırasında sınırların hem kuzeyinde hem güneyinde etkili olmuştu. 1942 - 1944 yılları arasında IRA’ nın başında bulunan Charlie Kerins bir polis memurunun ölümünde sorumlu tutulmaya çalışılıp idam edilmiştir. Bu Kuzey İrlanda’ da gerçekleşen ilk idamdı.
Sınır Kampanyası ( The Border Campaign )
1948’ de IRA’ nın başına Tony Magan geçti. 1950’ lere girildiğinde yeni bir isimle bir kampanya düzenlenmesi planlanıyordu.1956 yılında Sean Cronin’ in planı meydana geldi. Kampanyanın koda adı Operation Harvest olacaktı. Planın içeriği direkt olarak güvenlik sisteminin altyapısını bozmak üzere yapılacak saldırılar oluşturuluyordu.
Kampanya sırasında Ulster Kraliyet Polis Örgütü’ nden 7 kişi öldürüldü. Bu sırada IRA’ da bikaç üyesini kaybetmişti. 1950’ lerin sonlarında doğru kampanya tükenmeye başladı. 26 Şubat 1962’ de IRA yöneticilerinden Ruairi O Bradaigh’ nin basına resmi olarak yaptığı açıklamada; IRA’ nın saldırı kampanyasını kestiklerini, tüm silahları ve diğer materyalleri bıraktıklarını ve tüm gönüllü birliklerini geri çektiklerini açıkladı.
1969 Yılına Gelinirken Olan Gelişmeler
1962 yılından sonra, IRA’ nın siyasi kanadı Sinn Fein kendini göstermeye başlamış ve ‘Sivil Haklar Kampanyası’ nı ortaya atmışlardır. Bu kampanyanın savunduğu görüş, Britanya toprakları üzerinde yaşayan herkesin eşit haklara sahip olması gerektiği idi. Bu görüş Londra’ dan ters tepki aldı ve buna ek olarak Katolik ve Protestanlar arasındaki soğuk bağların kıvılcımlanıp yeniden alev alması sonucunu doğurdu. Protestanlar ve Katolikler arasında çıkan çatışmalarda Mart 1969’ da Belfast’ ta birçok patlama meydana geldi. Bunların çoğunluğunun sorumlusu olarak IRA gösteriliyordu. Fakat çeşitli olayların sebebi olmasına rağmen çoğu olayın kaynağı IRA değil, Ulster Gönüllü Güçleri (UVF) idi. Protestanların 1869 yılında yaşadıkları bir tarihi coşkunun 100. yıldönümü kutlanırken, Katolik mahallelerinden geçen Protestanlar, Katolikler ile karşı karşıya geldiler ve çatışmalar alevlendi. Bunun üzerine İngiliz birlikleri olaya müdahale etmek zorunda kaldı.
1969 YILI VE SONRASINDA IRA
Provisional IRA’ nın Etkisinin Artması
1969 yılında IRA, Provisional Irish Republican Army ve Official Irish Republican Army olmak üzere ikiye bölündü. Provisional IRA militarist milliyetçi bir yol seçerek ülkenin kaderi üzerinde ciddi bir şekilde etkili olmak istediğini gösterdi.
Provisional IRA’ da etkili olan başlıca kişiler; örgütün ilk şefliğini yürütecek olan Sean Mac Stiofain, Provisional Sinn Fein’ in ilk başkanı Ruairi O Bradaigh, Daithi O Conaill ve Joe Cahill idi. IRA’ nın içinde bir hiyerarşi de vardı. İrlanda Gönüllüleri nerede yaşadıklarına bağlı olarak organize ediliyorlardı. Belirli bir bölgede yaşayan gönüllüler bi bölük meydana getiriyorlardı. Bu bölükler birleşip bir taburu, bu taburlar da birleşip bi tugayı meydana getiriyorlardı.
IRA’ nın her bölümü GAC ( IRA General Army Conventions ) a delege gönderme hakkına sahipti. GAC, IRA’ nın en üst düzey karar alma mercii idi. Topluluk 1969 yılına kadar düzenli olarak toplanıyordu. Fakat sonraları toplantıları gerçekleştirmek zorlaşmaya başladı. Çünkü böyle geniş çapta yasadışı bir örgütü organize edip bir araya getirmk gerçekten zordu.
Kanlı Pazar ve Sonrası
1969-71 yıllarında IRA silahlanma yönünden oldukça fakirdi. Silahların çoğu 1950’ lerde gerçekleşen ‘The Border Campaign’ den kalmaydı. Bu silahlar Lee Enfield tüfekler, Webley tabancalar, Thompson makinalı tüfeklerdi. IRA’ nın kullandığı patlayıcılar nitrik asit ve gliserinden oluşan güçlü bir patlayıcıydı. Çatışmaların ilk yıllarında IRA; İngiliz Ordusu, Ulster Kraliyet Polis Örgütü ve İngiliz yanlılarından korunmak için bu patlayıcıları kullanmaktaydılar.
1971 yılında Kuzey İrlanda yönetimi özel durumlara özgü yasaını yürürlüğe koymuştu. Fakat bu karar Katolikleri kızdırmış ve bunun üzerine Katolikler artan bi şiddetle buna karşılık vermişlerdi. 30 Ocak 1972’ de bu eylemler sırasında gelen paraşütçü birliğinin Katoliklere açtığı ateş sonucu 13 öldü. Tarihte bugün Kanlı Pazar (Bloody Sunday) olarak bilinmektedir. Bu olay İrlanda insanının hisleriyle oynamış ve birçok İrlandalı gencin IRA’ ya katılmasına yol açmıştır. IRA bu olayla gücüne güç katmıştır.
Bu olay üzerine Londra hükümeti, Kuzey İrlanda parlamentosu Starmont’ u feshetti ve burayı doğrudan kendisine bağladı. ‘kuzey İrlanda Ofisi’ denilen bir yönetim birimi meydana getirildi. Protestanlar İngilizlerin desteğinin Katoliklere dönmesinden endişe duyuyorlardı. Bu sebepten dolayı ‘İralnda Konseyi’ oluşturulması önerisine karşı çıktılar. Fakat Mayıs 1974’ te çıkan olaylar sonucu koalisyon hükümeti düşüp Kuzey İrlanda tekrar direkt olarak İngiliz yönetimine girmiştir.
Daha sonrasında IRA terörist saldırılarını İngilizler üzerine yoğunlaştırmıştır. 4 şubat 1974’ te İngiliz Ordusu’ nun personelini taşıyan otobüse bomba yerleştirilmiş, bir kadın, iki çocuk ve dokuz asker olmak üzere 12 insan bu saldırıda hayatını kaybetmiştir. Daha sonra yine 1974’ te Guildford’ da gerçekleşen bombalı saldırı sonucu 5 kişi ölmüş, 182 kişi yaralanmıştır. Guildford dörtlüsü denilen dört kişi suçlu bulunmuş ve ömür boyu hapise mahkum edilmiştir. Bu olaydan 15 yıl sonra dava yargıcı kararında bir değişiklik yapıp ‘araştırma memurları yalan söylemiş olabilirler’ diyerek bu kişileri serbest bırakmıştır. 1974’ te iki pabda meydana gelen bombalı saldırılarda toplam 21 kişi hayatını kaybetmiştir. 7 Kasım 1974’de Woolwich’ te meydana gelen bir bombalı saldırıda da iki kişi hayatını kaybetmiştir. 1975’ te de bir polis memuru, bir iş adamı ve bir TV çalışanı öldürülmüştür. 1979’ da bir IRA bombalı saldırısı sonucu Britanya Kraliçesinin kuzeni ve ailesi öldürülmüştür. Aynı gün IRA militanları Newry yakınlarındaki Narrow Water’ da 18 İngiliz askerini öldürmüşlerdir.
İngiliz Hükümeti Kuzey İrlanda üzerinde uygulaması gereken politikada sürekli yanılıyor, bu da onlara pahalıya mal oluyordu. Ekonomik problemler işsizliğe sebep oluyor bu da dolaylı olarak Sinn Fein ve IRA’ nın güçlenmesi sonucunu doğutuyordu. Ama tüm bunlara rağmen sosyal politika yanlış işleyişine devam ediyordu. 1976’ da adil istihdam yasası çıkarıldı. Fakat bu yasa da Protestanların lehine olduğu için Katolikler tarafından tepki görüyordu. Bunun sonucu olarak ta toplumsal gerilim gitgide artıyordu.
80li yıllara gelindiğinde İngiliz hükümetini zor günler bekliyordu. IRA ve Marksist INLA üyeleri bir direniş planlamışlardı. Yapacakları sivil direniş ile uluslararası hukuki merciilerde de söz hakkına sahip olacaklardı. IRA ve Marksist INLA üyeleri Nisan 1981’ de greve başlamışlardı. Nisan 81’ de başlayıp 3 Ekim 1981’ de 10 kişinin ölümüyle sona eren grevde ilk ölen Bobby Sands olmuştu.
Bobby Sands, Kuzey Belfast’ lı bir ailenin çocuğuydu. Protestanların yoğun olarak yaşadığı bu bölgede Protestanların baskısına maruz kalan aile Haziran 1972’ de buradan taşınmak zorunda kalmıştı. Tam bu dönemde 18 yaşındayken İrlanda Cumhuriyetçi Ordusu’nun faaliyetlerine katılan Sands, Ekim 1972’ de kaldığı evde 4 silah bulunması üzerine tutuklanır. Cezaevinde kaldığı 3 yılı kendisini eğitme dönemi olarak nitelendiriyordu. 1976’ da serbest bırakıldı. Taksicilik yapmaya başlayan Sands hapisten çıktıktan 6 hafta sonra Belfastta bir bomabalama mahallinin yakınında arabasında bulunuyordu. Yapılan aramada arabada bir silah bulunmuştu ve bu Sands için sonun başlangıcı oldu. 11 ay hapisten sonra mahkemeye çıkarılan Sands ‘işgal kuvvetlerinin mahkemesi’ olarak gördüğü Birleşik Krallık mahkemesi’ ni tanımadığını açıkladıysa da 14 yıla mahkum olmaktan kurtulamadı. Tutuklandığı sırada arabada bulunan 3 arkadaşı da 14’ er yıl hapse mahkum oldular. Bir silah için dört adet 14 yıl. Hapisteyken Şubat 1979 sonrası IRA’ nın yayın organı ‘An Phoblacht’ için takma ismiyle yazmaya başlamıştı. 5 Mayıs 1981’ de, 27 yaşındayken açlık grevinin 66. gününde ölen Bobby Sands ölmeden üç hafta önce bağımsız milletvekili Frank Maguire’ ın ani ölümü üzerine boşalan sandalye için yapılan ara seçimlerde Sinn Fein listesinden İngiliz Parlamentosuna milletvekili seçilmişti.
80li yıllarda IRA’nın terörist eylemleri devam etmiştir. 10 Ekim 1981’ de bir bombanın patlaması sonucu 2 kişi öldü ve 39 kişi yaralandı. 26 Ekim 1981’ de bir bomba, imha ekibinden biri onu imha etmeye çalışırken patladı ve bir ölü ile sonuçlandı. 20 Temmuz 1982’ de bir bomba 2 kişiyi öldürdü. 83’ te IRA tarafından yerleştirilen bombanın patlaması sonucu üçü polis altı kişi ölmüş ve 90 kişi yaralanmıştır. 1984’te saldırının ana amacının Başbakan Margaret Thatcher olduğu bombalamada Broghton Hotel’ de 5 kişi öldü. 1989 yılında gerçekleştirilen bombalama sonucu Kraliyet Deniz Kuvvetleri’ nden 10 kişi öldürülmüştür.
IRA 1990 yılından 2000 yılına kadar da Kuzey İrlanda ve İngiltere’ de çeşitli saldırılarda bulunmaya devam etti. 1990 yılında Kuzey İrlanda’ da arabaların bombalanması sonucu 7 kişi öldü, 37 kişi yaralandı. 20 Temmuz !990’ da Londra’ da gerçekleştirilen bombalı saldırıda çevre büyük zarara uğratıldı. 19 Eylül 1990’ da Hava Şefi Sir Peter Terry’ ye evinde bir saldırı gerçekleştirildi. Nişancının açtığı dokuz el ateşten yaralanan Sir Terry ucuz kurtuldu. 18 Şubat 1991’ de İngiltere’ de bir bombanın patlaması sonucu bir kişi öldü, 38 kişi yaralandı. 10 Nisan 1992’ de, Londra’ da 3 kişinin ölümüne ve 91 kişinin yaralanmasına sebep olan bir patlama gerçekleşti. 1992’ de Kuzey İrlanda’ da Omagh yakınlarında 8 işçi bir IRA bombası ile öldürüldü. Kuzey İrlanda’ da Shankill Caddesi’ nde 93 yılında gerçekleştirilen bombalı saldırıda toplam 10 kişi öldü. 1 Eylül 1994’ te IRA ateşkes ilan etti fakat aradan henüz iki sene geçmeden 10 Şubat 1996’ da Londra’ da iki sivilin öldürülmesiyle ateşkes osna erdi. 7 Ekim 1996’ da Kuzey İrlanda’ da IRA bir İngiliz üssünü bastı ve bir askerin ölümüne ve 31 kişinin de yaralanmasına sebep oldu. IRA 19 Temmuz 1997’ de ikinci kez ateşkes ilan etti.
Sponsorlu Bağlantılar
IRA’ nın Doğuşu
IRA, İrlanda’nın bütünüyle İngiltere himayesinde olduğu dönemde İrlanda yönetimindeki parlamento olan First Dail tarafından meşru kabul edilen İrlanda ordusu olarak doğdu. Bu ordunun kurucu liderliğini James Connoly yapıyordu. 1916 da İngiliz yönetimine karşı gerçekleştirilen ‘Paskalya Ayaklanması’ nda büyük rol oynadı. Bu tarihe kadar ingiltere’ ye karşı birçok başarısız ayaklanma gerçekleşmişti fakat bu ayaklanma devletin kaderini ciddi şekilde etkileyecekti.
Paskalya Ayaklanması
Ayaklanmaya Doğru
İrlanda’ da yavaş yavaş doğmaya başlayan sınıf ayrımcılığı seneler geçtikçe büyümüştü. Bu dönemde devlet üzerinde sözü geçen sınıf burjuvazi sınıfıydı. Bu ortamın içinde ortaya çıkan James Connoly 1896’ da İrlanda Sosyalist Cumhuriyetçi Partisi’ nin kurulmasında etkin bir rol teşkil etti. Bu dönemde sınıflar dışında Protestanlar ve Katolikler olmak üzere mezhepler ayrılığı da göze çarpmaktaydı. James Connoly’ nin amacı bu ayrımlar arasında işçileri sosyalist görüş altında toplayıp bağımsız bir cumhuriyet kurmaktı. Daha sonra James Connoly gibi ortaya çıkan başka bir komünist olan James Larkin ile birlikte İrlanda Nakliyat ve Genel İşçi Sendikası (ITGWU)’ nı kurdular. Daha sonra başarıyla gerçekleştirilen küçük çapta etkinlikler gerçekleşti. Fakat bu başarının sonunu kendileri için iyi görmeyen burjuvazi sınıfı sendikaya karşı tepkide bulundu. Gerçekleşen olaylar sonucu James Larkin tutuklandı. Daha sonra James Connoly planlarını gerçekleştirebilmek için farklı yollar aramaya başaldı fakat bunlardada başarısız oldu.
İlerleyen yıllarda burjuvazinin baskıları artmaya ve diğer yandan da milliyetçiler kendilerini göstermeye başlamışlardı. Burjuva sınıfı Ulster Gönüllüler Gücü (UVF)’nü milliyetçiler de Ulusal Gönüllüler (NV)’ i kurmuşlar ve katolikler üzerinde küçük katliamlara başlamışlardı. Duruma el koymak isteyen James Connoly 1913 yılında İrlanda Cumhuriyet Ordusu (IRA)’ nu kurdu. James Connoly hayalindeki cumhuriyet’ i bu ordu sayesinde hayata geçirmek istiyordu. Ulster Gönüllüler Gücü ve Ulusal Gönüllüler’ in artan baskıları üzerine yaklaşan paskalya gününden esinlenen isimle 24 Nisan’da ayaklanma başladı.
Ayaklanma
Ayaklanma James Connoly’ nin planladığı gibi iyi gitmiyor, tam tersine İngilizlerin büyük ve vicdansız üstünlüğüyle geçiyordu. 24 Nisan ile 29 Nisan tarihleri arasında gerçekleşen ayalanma sonrası James Connoly yönetimindeki İrlandalılar kanlı bir şekilde bastırılmış ve sonrasında James Connoly ile birlikte toplam 15 lider idam edildi. 3 – 12 Mayıs 1916 tarihleri arasında gerçekleşen idamlar sonsuza dek İrlandalılar’ ın milliyetçilik hislerini etkileyecekti.
I. Dünya Savaşı Sonrası ve 1918 Seçimleri
İngiletere’ de genel seçimler yaklaşıyor ve ülkelerin siyasal kaderleri değişmek üzere zaman ilerliyordu. İrlanda’ da başı çeken parti 1905 yılında Arthur Griffith tarafından kurulan Sinn Fein partisiydi. Paskalya Ayaklanması’ ndan kaçıp kurtulabilen liderler Sinn Fein’ e sığınmışlardı. Çünkü onlar gibi Sinn Fein’ in amacı da özgür bir İrlanda Cumhuriyeti kurmaktı. 1918’ in aralık ayında aypılan seçimde Sinn Fein, Westminster (İrlanda)’ a ayrılan 106 koltuğun 73’ üne sahip olmuş ve açık ara farkla kazanmıştı.
Geriye kalan koltukların Ulster(Kuzey İrlanda) dışında hepsini Katolik partiler kazanmıştı. Katolikler parlamentoda oluşturdukları bu çoğunluktan faydalanarak Dublin’ de ayrı bir meclis kurmak istediler. Kuzey İrlanda Protestanları azınlıkta kaldıkları için böyle birşeye cesaret edemedi ve İngiltere’ nin yanında yer aldı. 1919 yılında İngilizlerin yanında yer alan Protestanlar ile bağımsız bir İrlanda Cumhuriyeti için savaş veren Katolikler arasında çıkan anlaşmazlıklar sonucu Londra olay müdahale etti. İngilizler ‘İrlanda Hükümet Yasası’ adı altında, güneyde Dublin’ de ve kuzeyde Belfast’ ta olmak üzere iki meclis kurma kararı alır. Protestan Kuzey İrlandalılar zaten İngiliz yandaşı oldukları için kararı seve seve kabul ederler fakat katolikler karardan hiçte memnun değildir. Çünkü onlar bağımsız bir devlet isterler. İşte bu dönem İngilizler için zor bir dönemdir çünkü, bu tarihlerde bu gelişmeler dışında Rusya’ da bolşevik devrimi yaşanıyor, hem de Orta Doğu’ da sıcak saatler yaşanıyordu. 1919’ da İrlanda Gönüllüleri (Irisih Volunteers) adı altında ortaya çıkan grupla İngilizler çatışmaya girdi. Bu grubun başını çeken kişi Michael Collins idi.
İrlanda Kurtuluş Savaşı
İrlanda Kurtuluş Savaşı tam olarak, 21 Ocak 1919’ da İrlanda Gönüllüleri üyi Dan Breen’ in iki polisi öldürmesi sonucu başlamış oldu. Bu olaydan sonra İrlandalılar İngilizlerin kamu mallarına salsırmaya başladı. Aynı zamanda İngiliz Hükümeti’ nin önde gelenlerini katletme çabası içindelerdi. Bunlardan ilki bir Yargıç olan John Milling idi. Buarada irlandalı liderler Eamon de Valera ve Michael Collins kendilerini göstermekteydiler. 1920 yılına doğru gidilirken İngilizlerin acımasız şiddeti ve katliamları kendini göstermeye başladı. IRA işte bu yıl içinde kendini göstermeye başladı. 150 karakolun yakılması, yerel Yargıç Lendrum’ un kaçırılması gibi olaylarda IRA boy gösterdi. Michael Collins’ in üstün zekası, organizasyon yeteneği ve dayanıklı iradesi ile kendisi ile bağlantı kuran herkesi etkilemekteydi. IRA’ nın destekçi gruplar olan Cumann na mBan (kadınlar grubu) ve Fianna Eireann (gençlik grubu) onun sayesinde hareketlilik kazanmıştı.
1921 yıına gelindiğinde çatışmalar aynı hızla devam etmekteydi. Şubat 1921’ de IRA üyesi Coffey kardeşlerin öldürülmesi sonrası Anti-Sinn Fein Topluluğu’ ndan iki kişi IRA tarafından öldürüldü. Daha sonra IRA birlikleri Dublin’ de bulunan The Custom House isimli hükümet binasını bastı. Bu İngilizlerin İrlandalılar üzerinde yeterli güce sahip olmadığını gösterdi. Fakat 5 IRA üyesinin öldürülmesi ve 80’den fazlasının yakalanıp göz altına alınması da IRA’ nın yeterli askeri ekipmana sahip olmadığını ve zaaflarının olduğunu ortaya koydu. Devam eden çatışmalarda Katoliklerin başarısızlıkları sonucu 11 Temmuz 1921’ de savaş sona erdi.
İngiliz-İrlanda Anlaşması
Resmi adı İngiltere ve İrlanda arasındaki ortaklığın belgeleri ( Articles of association between Irelan and the British Empire) idi. Adından da anlaşılacağı gibi İngiliz Hükümeti ile İralanda Cumhuriyeti arasında yapıldı. Tam olarak 6 Aralık 1921’ de Londra’ da imzalanan anlaşmanın ülkeler adına katılımcıları şunlardı ; İngilizler adına Başbakan David Llyod George, Lord Birkenhead, Winston Churchill, Austen Chamberlain, Sir Gordon Hewart; İrlandalılar adına da Arthur Griffith, İrlanda Cumhuriyeti Maliye Bakanı ve İrlanda Cumhuriyetçi Kardeşliği’ nin Başkanı Michael Collins, Robert Barton, E.J. Duggan ve Charles Gavan Duffy.
Anlaşmanın İçeriği
• İngiliz güçleri İrlanda’ dan çekilecekti,
• İrlanda; Kanada, Avusturalya, Yeni Zelanda gibi
kendi hükümetine sahip fakat İngiltere himayesinde
olan bi ülke olacaktı,
• İrlanda’ nın başına yönetici olarak bir İngiliz
Atanacatı,
• Serbest İrlanda Parlamentosu’ na üye olan her
kişi Bağlılık Yemini (Oath of Allegiance) etmek
zorundaydı. Andın ikinci bölümü Kral V. George
a ve onun varislerine bağlılıktır,
• Kuzey İrlanda anlaşmanın yürürlüğe girmesinden
Sonrasına kadar, Serbest İrlanda’ dan çekilme hakkına
Sahip olacaktı,
• Eğer Kuzey İrlanda geri çekilmeyi seçerse
Sınır Komisyonu Serbest İrlanda ile Kuzey İrlanda
arasındaki sınırı çizecekti,
• İngilizler, kendi güvenlikleri için, sınırlı sayıda
olmak üzere bikaç limanı kontrol etme hakkına sahip
olacaktı. Bu limanlar Kraliyet Donanması için
Anlaşma Limanları olarak ta bilinirler.
• Serbest İrlanda kendi sorumluluklarını yerine getirecekti.
Anlaşma sonrası bölünmeyi kabullenmeyen bir kısım Katolik direnişe başlar ve çatışmalar yeniden başlar. Bu sırada Sinn Fein’ de kendi içinde Provisional Sinn Fein ve Official Sinn Fein olmak üzere ikiye ayrıldı. Provisional Sinn Fein savaşa devam kararı aldı. Fakat bölünmeye karşı gelen İrlanda Cumhuriyrt Ordusu taraftarları, bölünmeyi kabul eden gruba teslim olmak zorunda kaldı. Kuzey ile sınırlar 1925’ te çizilmiştir.
1926 - 1936 Yılları Arasında IRA
1926 - 1936 yılları arasında, IRA’ dan arta kalanların liderliğini Maurice Twomey yapmaktaydı. Bu dönemde IRA solcu görüşlerin etkisindeydi.
IRA bu dönemde birçok şeye karşı çıktı. Ödenen yıllık ücrete karşı Peadar O’Donnell’ ın 1928’ de Haraç-Karşıtı Birliği (Anti-Tribute League) ni kurması ile kampanya başlattı. Bu dönemde neredeyse bütün İrlanda Komünist Partisi üyeleri aynı zamanda IRA’ ya üyeydiler. Politik insiyatif George Gilmore, Peadar O’Donnell, Frank Ryan gibi sol görüşlü IRA üyelerinin elindeydi. Bölünmeye karşı savaşa devam kararı alan Provisional Sinn Fein üyeleri ve bir grup Katolik Gönüllüden meydana gelen IRA 1930’ larda bir yeraltı örgütü haline geldi. 1936 yılında IRA yeniden yasaklandı ve dönem lideri Maurice Twomey hapse atıldı.
II. Dünya Savaşı Sırasında IRA
II. Dünya Savaşı’ na yaklaşılırken IRA’ nın liderliğini Seán Russell yapmaktaydı. Seán Russell II. Dünya Savaşı sırasında İngilizlere karşı hücum etmek için Almanya’ dan destek gelmesini umut ediyordu. Bu sebepten dolayı 1940 yılında Almanyay gitti. Fakat dönerken hasta oldu ve onu İrlanda’ ya geri getiren Alman U-boat’ın içinde öldü.
Bir Alman birliği olan Abwehr’ ın bir üyesi, Gunther Schuetz, İrlanda’ ya paraşütle giriş yaptı ve derhal tutuklandı. Fakat 28 Şubat 1942’ de kaçmayı başardı. IRA onu Almanya’ ya silah, cephane, patlayıvı, telsiz ekipmanı ve para karşılığında geri vermeyi planlıyordu. 20 Nisan’ da bir IRA lideri Almanya’ ya İngiltere ile savaş hakkındaki bilgileri verme kararı aldı. Fakat bilgileri götüren IRA elemanı Dublin-Belfast tren hattı üzerinde yoldayken tutuklandı. Bu Gunther Schuetz’ un da tutuklanmasına sebep oldu.
1942’ de IRA, Kuzey İrlanda üzerine silahlı bir birlik gönderdi. Bu birlik Almanya’ nın Kuzey İrlanda üzerine yapacağı havadan bombalı saldırıya da yardımcı olacaktı.
IRA, II. Dünya Savaşı sırasında sınırların hem kuzeyinde hem güneyinde etkili olmuştu. 1942 - 1944 yılları arasında IRA’ nın başında bulunan Charlie Kerins bir polis memurunun ölümünde sorumlu tutulmaya çalışılıp idam edilmiştir. Bu Kuzey İrlanda’ da gerçekleşen ilk idamdı.
Sınır Kampanyası ( The Border Campaign )
1948’ de IRA’ nın başına Tony Magan geçti. 1950’ lere girildiğinde yeni bir isimle bir kampanya düzenlenmesi planlanıyordu.1956 yılında Sean Cronin’ in planı meydana geldi. Kampanyanın koda adı Operation Harvest olacaktı. Planın içeriği direkt olarak güvenlik sisteminin altyapısını bozmak üzere yapılacak saldırılar oluşturuluyordu.
Kampanya sırasında Ulster Kraliyet Polis Örgütü’ nden 7 kişi öldürüldü. Bu sırada IRA’ da bikaç üyesini kaybetmişti. 1950’ lerin sonlarında doğru kampanya tükenmeye başladı. 26 Şubat 1962’ de IRA yöneticilerinden Ruairi O Bradaigh’ nin basına resmi olarak yaptığı açıklamada; IRA’ nın saldırı kampanyasını kestiklerini, tüm silahları ve diğer materyalleri bıraktıklarını ve tüm gönüllü birliklerini geri çektiklerini açıkladı.
1969 Yılına Gelinirken Olan Gelişmeler
1962 yılından sonra, IRA’ nın siyasi kanadı Sinn Fein kendini göstermeye başlamış ve ‘Sivil Haklar Kampanyası’ nı ortaya atmışlardır. Bu kampanyanın savunduğu görüş, Britanya toprakları üzerinde yaşayan herkesin eşit haklara sahip olması gerektiği idi. Bu görüş Londra’ dan ters tepki aldı ve buna ek olarak Katolik ve Protestanlar arasındaki soğuk bağların kıvılcımlanıp yeniden alev alması sonucunu doğurdu. Protestanlar ve Katolikler arasında çıkan çatışmalarda Mart 1969’ da Belfast’ ta birçok patlama meydana geldi. Bunların çoğunluğunun sorumlusu olarak IRA gösteriliyordu. Fakat çeşitli olayların sebebi olmasına rağmen çoğu olayın kaynağı IRA değil, Ulster Gönüllü Güçleri (UVF) idi. Protestanların 1869 yılında yaşadıkları bir tarihi coşkunun 100. yıldönümü kutlanırken, Katolik mahallelerinden geçen Protestanlar, Katolikler ile karşı karşıya geldiler ve çatışmalar alevlendi. Bunun üzerine İngiliz birlikleri olaya müdahale etmek zorunda kaldı.
1969 YILI VE SONRASINDA IRA
Provisional IRA’ nın Etkisinin Artması
1969 yılında IRA, Provisional Irish Republican Army ve Official Irish Republican Army olmak üzere ikiye bölündü. Provisional IRA militarist milliyetçi bir yol seçerek ülkenin kaderi üzerinde ciddi bir şekilde etkili olmak istediğini gösterdi.
Provisional IRA’ da etkili olan başlıca kişiler; örgütün ilk şefliğini yürütecek olan Sean Mac Stiofain, Provisional Sinn Fein’ in ilk başkanı Ruairi O Bradaigh, Daithi O Conaill ve Joe Cahill idi. IRA’ nın içinde bir hiyerarşi de vardı. İrlanda Gönüllüleri nerede yaşadıklarına bağlı olarak organize ediliyorlardı. Belirli bir bölgede yaşayan gönüllüler bi bölük meydana getiriyorlardı. Bu bölükler birleşip bir taburu, bu taburlar da birleşip bi tugayı meydana getiriyorlardı.
IRA’ nın her bölümü GAC ( IRA General Army Conventions ) a delege gönderme hakkına sahipti. GAC, IRA’ nın en üst düzey karar alma mercii idi. Topluluk 1969 yılına kadar düzenli olarak toplanıyordu. Fakat sonraları toplantıları gerçekleştirmek zorlaşmaya başladı. Çünkü böyle geniş çapta yasadışı bir örgütü organize edip bir araya getirmk gerçekten zordu.
Kanlı Pazar ve Sonrası
1969-71 yıllarında IRA silahlanma yönünden oldukça fakirdi. Silahların çoğu 1950’ lerde gerçekleşen ‘The Border Campaign’ den kalmaydı. Bu silahlar Lee Enfield tüfekler, Webley tabancalar, Thompson makinalı tüfeklerdi. IRA’ nın kullandığı patlayıcılar nitrik asit ve gliserinden oluşan güçlü bir patlayıcıydı. Çatışmaların ilk yıllarında IRA; İngiliz Ordusu, Ulster Kraliyet Polis Örgütü ve İngiliz yanlılarından korunmak için bu patlayıcıları kullanmaktaydılar.
1971 yılında Kuzey İrlanda yönetimi özel durumlara özgü yasaını yürürlüğe koymuştu. Fakat bu karar Katolikleri kızdırmış ve bunun üzerine Katolikler artan bi şiddetle buna karşılık vermişlerdi. 30 Ocak 1972’ de bu eylemler sırasında gelen paraşütçü birliğinin Katoliklere açtığı ateş sonucu 13 öldü. Tarihte bugün Kanlı Pazar (Bloody Sunday) olarak bilinmektedir. Bu olay İrlanda insanının hisleriyle oynamış ve birçok İrlandalı gencin IRA’ ya katılmasına yol açmıştır. IRA bu olayla gücüne güç katmıştır.
Bu olay üzerine Londra hükümeti, Kuzey İrlanda parlamentosu Starmont’ u feshetti ve burayı doğrudan kendisine bağladı. ‘kuzey İrlanda Ofisi’ denilen bir yönetim birimi meydana getirildi. Protestanlar İngilizlerin desteğinin Katoliklere dönmesinden endişe duyuyorlardı. Bu sebepten dolayı ‘İralnda Konseyi’ oluşturulması önerisine karşı çıktılar. Fakat Mayıs 1974’ te çıkan olaylar sonucu koalisyon hükümeti düşüp Kuzey İrlanda tekrar direkt olarak İngiliz yönetimine girmiştir.
Daha sonrasında IRA terörist saldırılarını İngilizler üzerine yoğunlaştırmıştır. 4 şubat 1974’ te İngiliz Ordusu’ nun personelini taşıyan otobüse bomba yerleştirilmiş, bir kadın, iki çocuk ve dokuz asker olmak üzere 12 insan bu saldırıda hayatını kaybetmiştir. Daha sonra yine 1974’ te Guildford’ da gerçekleşen bombalı saldırı sonucu 5 kişi ölmüş, 182 kişi yaralanmıştır. Guildford dörtlüsü denilen dört kişi suçlu bulunmuş ve ömür boyu hapise mahkum edilmiştir. Bu olaydan 15 yıl sonra dava yargıcı kararında bir değişiklik yapıp ‘araştırma memurları yalan söylemiş olabilirler’ diyerek bu kişileri serbest bırakmıştır. 1974’ te iki pabda meydana gelen bombalı saldırılarda toplam 21 kişi hayatını kaybetmiştir. 7 Kasım 1974’de Woolwich’ te meydana gelen bir bombalı saldırıda da iki kişi hayatını kaybetmiştir. 1975’ te de bir polis memuru, bir iş adamı ve bir TV çalışanı öldürülmüştür. 1979’ da bir IRA bombalı saldırısı sonucu Britanya Kraliçesinin kuzeni ve ailesi öldürülmüştür. Aynı gün IRA militanları Newry yakınlarındaki Narrow Water’ da 18 İngiliz askerini öldürmüşlerdir.
İngiliz Hükümeti Kuzey İrlanda üzerinde uygulaması gereken politikada sürekli yanılıyor, bu da onlara pahalıya mal oluyordu. Ekonomik problemler işsizliğe sebep oluyor bu da dolaylı olarak Sinn Fein ve IRA’ nın güçlenmesi sonucunu doğutuyordu. Ama tüm bunlara rağmen sosyal politika yanlış işleyişine devam ediyordu. 1976’ da adil istihdam yasası çıkarıldı. Fakat bu yasa da Protestanların lehine olduğu için Katolikler tarafından tepki görüyordu. Bunun sonucu olarak ta toplumsal gerilim gitgide artıyordu.
80li yıllara gelindiğinde İngiliz hükümetini zor günler bekliyordu. IRA ve Marksist INLA üyeleri bir direniş planlamışlardı. Yapacakları sivil direniş ile uluslararası hukuki merciilerde de söz hakkına sahip olacaklardı. IRA ve Marksist INLA üyeleri Nisan 1981’ de greve başlamışlardı. Nisan 81’ de başlayıp 3 Ekim 1981’ de 10 kişinin ölümüyle sona eren grevde ilk ölen Bobby Sands olmuştu.
Bobby Sands, Kuzey Belfast’ lı bir ailenin çocuğuydu. Protestanların yoğun olarak yaşadığı bu bölgede Protestanların baskısına maruz kalan aile Haziran 1972’ de buradan taşınmak zorunda kalmıştı. Tam bu dönemde 18 yaşındayken İrlanda Cumhuriyetçi Ordusu’nun faaliyetlerine katılan Sands, Ekim 1972’ de kaldığı evde 4 silah bulunması üzerine tutuklanır. Cezaevinde kaldığı 3 yılı kendisini eğitme dönemi olarak nitelendiriyordu. 1976’ da serbest bırakıldı. Taksicilik yapmaya başlayan Sands hapisten çıktıktan 6 hafta sonra Belfastta bir bomabalama mahallinin yakınında arabasında bulunuyordu. Yapılan aramada arabada bir silah bulunmuştu ve bu Sands için sonun başlangıcı oldu. 11 ay hapisten sonra mahkemeye çıkarılan Sands ‘işgal kuvvetlerinin mahkemesi’ olarak gördüğü Birleşik Krallık mahkemesi’ ni tanımadığını açıkladıysa da 14 yıla mahkum olmaktan kurtulamadı. Tutuklandığı sırada arabada bulunan 3 arkadaşı da 14’ er yıl hapse mahkum oldular. Bir silah için dört adet 14 yıl. Hapisteyken Şubat 1979 sonrası IRA’ nın yayın organı ‘An Phoblacht’ için takma ismiyle yazmaya başlamıştı. 5 Mayıs 1981’ de, 27 yaşındayken açlık grevinin 66. gününde ölen Bobby Sands ölmeden üç hafta önce bağımsız milletvekili Frank Maguire’ ın ani ölümü üzerine boşalan sandalye için yapılan ara seçimlerde Sinn Fein listesinden İngiliz Parlamentosuna milletvekili seçilmişti.
80li yıllarda IRA’nın terörist eylemleri devam etmiştir. 10 Ekim 1981’ de bir bombanın patlaması sonucu 2 kişi öldü ve 39 kişi yaralandı. 26 Ekim 1981’ de bir bomba, imha ekibinden biri onu imha etmeye çalışırken patladı ve bir ölü ile sonuçlandı. 20 Temmuz 1982’ de bir bomba 2 kişiyi öldürdü. 83’ te IRA tarafından yerleştirilen bombanın patlaması sonucu üçü polis altı kişi ölmüş ve 90 kişi yaralanmıştır. 1984’te saldırının ana amacının Başbakan Margaret Thatcher olduğu bombalamada Broghton Hotel’ de 5 kişi öldü. 1989 yılında gerçekleştirilen bombalama sonucu Kraliyet Deniz Kuvvetleri’ nden 10 kişi öldürülmüştür.
IRA 1990 yılından 2000 yılına kadar da Kuzey İrlanda ve İngiltere’ de çeşitli saldırılarda bulunmaya devam etti. 1990 yılında Kuzey İrlanda’ da arabaların bombalanması sonucu 7 kişi öldü, 37 kişi yaralandı. 20 Temmuz !990’ da Londra’ da gerçekleştirilen bombalı saldırıda çevre büyük zarara uğratıldı. 19 Eylül 1990’ da Hava Şefi Sir Peter Terry’ ye evinde bir saldırı gerçekleştirildi. Nişancının açtığı dokuz el ateşten yaralanan Sir Terry ucuz kurtuldu. 18 Şubat 1991’ de İngiltere’ de bir bombanın patlaması sonucu bir kişi öldü, 38 kişi yaralandı. 10 Nisan 1992’ de, Londra’ da 3 kişinin ölümüne ve 91 kişinin yaralanmasına sebep olan bir patlama gerçekleşti. 1992’ de Kuzey İrlanda’ da Omagh yakınlarında 8 işçi bir IRA bombası ile öldürüldü. Kuzey İrlanda’ da Shankill Caddesi’ nde 93 yılında gerçekleştirilen bombalı saldırıda toplam 10 kişi öldü. 1 Eylül 1994’ te IRA ateşkes ilan etti fakat aradan henüz iki sene geçmeden 10 Şubat 1996’ da Londra’ da iki sivilin öldürülmesiyle ateşkes osna erdi. 7 Ekim 1996’ da Kuzey İrlanda’ da IRA bir İngiliz üssünü bastı ve bir askerin ölümüne ve 31 kişinin de yaralanmasına sebep oldu. IRA 19 Temmuz 1997’ de ikinci kez ateşkes ilan etti.