ZİYÂDÎLER (بنو زياد)
Tihâme merkez olmak üzere Yemen Tihâmesi’nde hüküm süren bir hânedan (818-1017).
Benî Ziyâd ve Ziyâdiyyûn olarak bilinen hânedan, Yemen’in Tihâme bölgesinde oturan Benî Ak ve Eş‘ar kabilelerinin Abbâsî yönetimine baş kaldırmasının ardından Yemen’e giden Muhammed b. Abdullah b. Ziyâd tarafından kuruldu. İbn Ziyâd, soyunu Ziyâd b. Ebîh’e dayandırmaktaydı. Me’mûn döneminde Vezir Fazl b. Sehl’in hizmetinde bulunan İbn Ziyâd, vezirin tavsiyesi doğrultusunda 202 (818) yılında isyanı bastırmak üzere tecrübeli birkaç devlet adamıyla birlikte bölgeye gönderildi. İbn Ziyâd yoğun bir mücadelenin ardından Benî Ak ve Eş‘ar kabilelerini itaat altına aldı. Halifenin tâlimatıyla, Husayb adı verilen bölgede Tihâme’nin merkezi olarak planı Bağdat’a benzeyen dairevî Zebîd şehrini kurdu (204/820). Daha sonra yarı bağımsız biçimde bölgeyi yönetmeye başladı. Abbâsîler’in gönderdikleri, içerisinde Türkler’in de bulunduğu destek birliklerinin yardımıyla hâkimiyetini Hadramut, Kevkebân, Zafâr, Şihr ve Mirbât gibi bölgelere yaydı. Kırk yıldan fazla hüküm süren İbn Ziyâd güçlü bir emirlik kurmayı başardı.
İbn Ziyâd’ın 245’te (859) vefatından sonra oğlu İbrâhim bölgeye hâkim oldu. Babasının dönemindeki istikrarı korumayı başardı ve 289 (902) yılındaki ölümüne kadar bu istikrarı sürdürdü. Bunu, İbrâhim’in oğlu Ziyâd’ın ardından kardeşi Ebü’l-Ceyş İshak b. İbrâhim’in yetmiş yıl civarındaki hâkimiyet dönemi takip etti. Ebü’l-Ceyş devrinde Zebîd’i Karmatîler işgal ettiyse de fazla tutunamadılar. Ebü’l-Ceyş’in yaşlılık yıllarında pek çok idareci bağımsızlığını ilân etti. Onun 371’de (981) vefatı üzerine Ziyâdîler’de nüfuz çocuk yaştaki Ziyâdî emîrlerini yöneten köle kökenli vezirlerin eline geçti. Ebü’l-Ceyş İshak’ın oğlu Abdullah (veya Ziyâd) henüz çocuk yaşta olduğundan idare bir memlük olan Reşîd’in elindeydi. Reşîd’in ölümünden sonra yönetim Nûbe asıllı köle Vezir Hüseyin b. Selâme’nin eline geçti. İbn Selâme döneminde istikrar yeniden sağlandı ve Aden, Lehic, Şihr, Dehlek adası ile Hadramut gibi yerler Ziyâdî hâkimiyetine girdi. Hânedanın kaynaklarda ismi geçen son üyesinin zamanında da Mercân adında bir kölenin idareyi elinde tuttuğu görülmektedir. Mercân’ın birbiriyle rekabet eden Habeş asıllı köleleri Nefîs ile Necâh arasındaki mücadele, Nefîs’in Ziyâdî hânedanının son temsilcisi çocuk yaştaki Emîr İbrâhim b. Abdullah’ı ve onu himaye eden halasını öldürerek tahtı ele geçirmesiyle neticelendi (407/1017). Ancak mücadeleye devam eden Necâh, rakibini bertaraf ederek aynı bölgede kendi adıyla anılan Necâhîler’i kurdu (412/1022). Nessârî Fehmî Muhammed Gazzâlî ed-Devletü’z-Ziyâdiyye el-Yemen adıyla yüksek lisans tezi hazırlamıştır (Câmiatü’l-Kahire, 1971).
Ziyâdîler devrinde Yemen’de birçok kalıcı eser meydana getirilmiş, Hüseyin b. Selâme zamanında Sehâm vadisindeki Kedrâ şehrinin ve Züâl vadisindeki Ma‘kar gibi şehirlerin mimari düzenlemeleri yapılmıştır. Ziyâdîler başşehir Zebîd’de de önemli eserler bırakmıştır. Câmiu’l-Kebîr (Câmi-i Zebîd), Mescid-i Eşâir, Muâz b. Cebel Mescidi ve Fâze Mescidi gibi eserler Hüseyin b. Selâme tarafından inşa ettirilmiş,Zebîd şehri etrafındaki surlar onun döneminde yenilenmiştir. Hüseyin b. Selâme’nin yaptırdığı camilere yüksek minareler konmuştur. Hacıların su ihtiyacını temin için yollarda kuyular açtırıldığı gibi yollara mesafeyle ilgili işaretler konularak yolculuk kolaylaştırılmıştır. Ziyâdîler döneminde Zebîd’de ayrıca pek çok medrese inşa edilmiştir.
Kaynak:TDV İslam Ansiklopedisi