Ziyaretçi
Çocuk Felci (Poliomyelit)
MsXLabs.org & Temel Britannica
Çocuk felci virüsü vücuda ağız yoluyla girdiği için, hastalığın sağlıklı kişilere bulaşması bu virüsü taşıyan bir hastanın tükürük ve öksürüğüyle ya da virüs bulaşmış yiyecek ve suların yenilip içilmesiyle olur. Bu nedenle sağlık ve temizlik koşullarına özen gösterilmeyen yerlerde hastalık kolayca yayılır; özellikle yaz aylarında ve sonbahar başlarında büyük salgınlar görülebilir. Ama bugün hemen hemen bütün ülkelerde çocuklar bu hastalığa karşı aşılandığı için dünyada çocuk felci salgınları artık iyice azalmıştır.
Hastalık ateş, baş ve boğaz ağrısı, kusma, genel bir halsizlik, bazen ishal gibi soğuk algınlığına benzer belirtilerle başlar. Olayların çoğunda bu hafif biçimiyle birkaç gün sürdükten sonra hızlı ve tam bir iyileşme görülür. Buna karşılık hastalığın çok ağır geçtiği bazı çocuk felci olaylarında bu belirtileri kol ve bacaklarda kas ağrıları, ensenin sertleşmesi izler ve virüs kasları denetleyen omurilik sinirlerini yıkıma uğrattığı için en çok bacak, bazen de kol, sırt, göğüs ve yüz kasları felç olabilir. Ama hastalığın bu en ağır ve ileri aşaması bütün çocuk felci olaylarının yüzde 20'sini bile bulmaz. Felce uğrayan kaslar bazı hastalarda zamanla iyileşip güçle-nebilirse de, kasların felci atlatamayacak kadar yıkıma uğradığı durumlarda hastanın kol ve bacakları incelir, çoğu kez organın büyümesi durur. En ciddi tehlike solunum kaslarının felce uğramasıdır; bu durumda hasta hemen yapay solunum makinesine alınmazsa ölebilir.
Günümüzde çocuk felcinden korunmak için uygulanan düzenli aşılama kampanyalarıyla hastalık birçok ülkede denetim altına alınmıştır. Çocuk felcine karşı bağışıklık kazandıran iki ayrı aşı vardır. Bunlardan ilkini ABD'li doktor Jonas Edward Saik, virüs içeren doku kültürüne sulu formaldehit çözeltisi (formol) ekleyerek hazırlamıştır. Ölü virüslerden hazırlanan Saik aşısı bir iğneyle derialtına uygulanır. ABD'li mikrobiyoloji uzmanı Albert Sabin'in hazırladığı Sabin aşısı ise şurup ya da tabletlere katılarak ağızdan verilir. İlk kez 1957'de denenen bu aşıdaki virüsler canlıdır, ama hastalık yapıcı etkisi zayıflatıldığı için vücuda bir zarar veremez; buna karşılık antikor oluşumunu başlattığı için çocuk felcine karşı bağışıklık kazandırır.
MsXLabs.org & Temel Britannica
Sponsorlu Bağlantılar
Çocuk felci (Poliomyelit), özellikle omurilikteki kasların kasılmasını başlatan sinir hücrelerine zarar veren bir virüsün (Polia virus) yolaçtığı bulaşıcı enfeksiyondur.Çocuk felci, bir virüsten ileri gelen ve özellikle çocuklar ile gençleri etkileyen bulaşıcı bir hastalıktır. Adındaki felç sözcüğüne karşılık her zaman felçle sonuçlanmayan bu hastalık tıp dilinde "omurilikteki bozmadde iltihabı" anlamında polyomiyelit ya da kısaca polyo olarak da anılır. Çünkü, 1909'da tanımlanan çocuk felci virüsü vücuda girdikten sonra omuriliğe yerleşir ve burada, sinir hücrelerinin gövdelerinden oluşan bozmadde-nin iltihaplanmasına yol açar.
Belirtileri
Genellikle yaz ve sonbahar aylarında küçük yerel salgınlar biçiminde ortaya çıkan çocuk felci, 40°C'ı bulan yüksek ateş, şiddetli baş ağrıları, bulantılar ve sırt ağrılarıyla başlar. 4-5 gün sonra kasları iki yanlı, ama bakışımsız olarak etkileyen gevşek felç yerleşir, 2-3 hafta sonra, bazı kaslar bütünüyle normale döner, bir bölümüyse hiç düzelmez.
Yayılması
Virüs, hastaların çıkardığı dışkı yoluyla yayıldığı için, çevre sağlığı koşullarına dikkat edilmeyen çağlarda büyük salgınlara yol açmış, koşullar düzeltilince, daha çok çocukları etkilemeye (adı buradan kaynaklanır) başlamış, ağız yolundan verilen aşı uygulamasının yaygınlaşmasıyla, büyük ölçüde ortadan kalkmıştır.
Çocuk felci virüsü vücuda ağız yoluyla girdiği için, hastalığın sağlıklı kişilere bulaşması bu virüsü taşıyan bir hastanın tükürük ve öksürüğüyle ya da virüs bulaşmış yiyecek ve suların yenilip içilmesiyle olur. Bu nedenle sağlık ve temizlik koşullarına özen gösterilmeyen yerlerde hastalık kolayca yayılır; özellikle yaz aylarında ve sonbahar başlarında büyük salgınlar görülebilir. Ama bugün hemen hemen bütün ülkelerde çocuklar bu hastalığa karşı aşılandığı için dünyada çocuk felci salgınları artık iyice azalmıştır.
Hastalık ateş, baş ve boğaz ağrısı, kusma, genel bir halsizlik, bazen ishal gibi soğuk algınlığına benzer belirtilerle başlar. Olayların çoğunda bu hafif biçimiyle birkaç gün sürdükten sonra hızlı ve tam bir iyileşme görülür. Buna karşılık hastalığın çok ağır geçtiği bazı çocuk felci olaylarında bu belirtileri kol ve bacaklarda kas ağrıları, ensenin sertleşmesi izler ve virüs kasları denetleyen omurilik sinirlerini yıkıma uğrattığı için en çok bacak, bazen de kol, sırt, göğüs ve yüz kasları felç olabilir. Ama hastalığın bu en ağır ve ileri aşaması bütün çocuk felci olaylarının yüzde 20'sini bile bulmaz. Felce uğrayan kaslar bazı hastalarda zamanla iyileşip güçle-nebilirse de, kasların felci atlatamayacak kadar yıkıma uğradığı durumlarda hastanın kol ve bacakları incelir, çoğu kez organın büyümesi durur. En ciddi tehlike solunum kaslarının felce uğramasıdır; bu durumda hasta hemen yapay solunum makinesine alınmazsa ölebilir.
Günümüzde çocuk felcinden korunmak için uygulanan düzenli aşılama kampanyalarıyla hastalık birçok ülkede denetim altına alınmıştır. Çocuk felcine karşı bağışıklık kazandıran iki ayrı aşı vardır. Bunlardan ilkini ABD'li doktor Jonas Edward Saik, virüs içeren doku kültürüne sulu formaldehit çözeltisi (formol) ekleyerek hazırlamıştır. Ölü virüslerden hazırlanan Saik aşısı bir iğneyle derialtına uygulanır. ABD'li mikrobiyoloji uzmanı Albert Sabin'in hazırladığı Sabin aşısı ise şurup ya da tabletlere katılarak ağızdan verilir. İlk kez 1957'de denenen bu aşıdaki virüsler canlıdır, ama hastalık yapıcı etkisi zayıflatıldığı için vücuda bir zarar veremez; buna karşılık antikor oluşumunu başlattığı için çocuk felcine karşı bağışıklık kazandırır.
Son düzenleyen asla_asla_deme; 15 Haziran 2010 21:31