Arama

John Lennon

Güncelleme: 20 Eylül 2011 Gösterim: 13.650 Cevap: 2
BrookLyn - avatarı
BrookLyn
Kayıtlı Üye
6 Mart 2007       Mesaj #1
BrookLyn - avatarı
Kayıtlı Üye
john lennon

Sponsorlu Bağlantılar
GENÇLİK YILLARI
John Winston Lennon 1940 yılında Liverpool'da dünyaya gözlerini açtı. 18
yaşında annesi Julia'yı kaybetti. Zaten denizci olan babası Alfred'den uzak büyümüş olan John'un yalnızlığı, kendisi gibi küçük yaşta annesini kaybetmiş olan Paul Mc Cartney ile arkadaşlığının en önemli sebebi olmalı (Yıllar sonra John ilk oğlunun adını Julian koydu ve annesine olan sevgisini belirtmek için Julia adında bir şarkı yaptı).
MÜZİĞE BAŞLANGICI
Diğer tüm rock yıldızları gibi okulda sorunlu bir çocuk olan John liseden
mezun olunca ilk eşi olan Cynthia ile tanışacağı sanat okuluna gitti.
Beraber yaşadığı teyzesi Mimi ona yakın zaman içerisinde sıkılacağı beklentisi ile bir gitar almış ve yanıldığını görünce ona sık sık gitar çalmanın güzel olduğunu ancak bununla hayatını devam ettiremeyeceğini hatırlatmıştı. Ancak John (neyse ki) gitarı sevmiş ve bırakmamıştı. Grup ilk kurulduğunda beş kişiydi. Stuart Sutcliffe grubu bırakınca Mc Cartney onun yerine bass çalmayabaşlamıştı. Ve sonrasında Richard Starkey'in ayrılıp Ringo Star'ın gelişiyle grup son halini aldı. Grup birkaç isim değişikliğinden sonra beat (ritm) ve beetle (*** böceği) isimlerinin birleştirilmesiyle oluşan The Beatles ismini aldı. Davulda Ringo Star, solo gitarda George Harisson, bas gitar ve vokalde Paul Mc Cartney, ritm gitar ve vokalde John Lennon. Şarkıları Paul ve John yapmaktaydı ve grubun tutulmasındaki en önemli etkenlerden birisi Paul'un iyimser, John'un acı ve umut dolu sözlerinin birleşimindeki mükemmeliyetti (Zıt şeylerin bir arada harika durması). Ne yazık ki grubun ileriki yıllarda dağılışının bir sebebi de bu zıtlık nedeniyle çıkan tartışmalar olacaktı. Grubun ilk çıktığı ve barlarda sahne almaya başladığı yıllarda iyi olduklarını söylemek pek mümkün değildi. Ancak The Beatles'ın ünlü menajeri Brian Epstein onlardaki ışığı görmüştü ve grubun meşhur olacağı günler çok uzakta değildi. Ve "Beatlemania" başladı. Önce radyolarda az çok çalan şarkılar gittikçe arttı,
listelerde yükselişler gerçekleşti, gazeteciler grubun etraflarını sarmaya başladı ve çığlık atıp bayılan "groupieler" artık Beatles üyelerinin yanlarında hep var olacaktı. Zira grubun Ed Sullivan Show'a katılacağı duyulunca 728 koltuk için dünyanın her tarafından 50.000'e yakın başvuru alınmıştı ve 74 milyon izleyici bu gösteriyi televizyonları başından izlemişti.
Çığlık atan, bayılan kendinden geçen "groupiler" ve basın artık grubu sıkmayan başlamıştı. John "Tur günlerinin sonunda Isa'ya şükretmeyi unutmam." diyerek konserlerden canlı çıkamamaktangerçekten korktuğunu belirtmişti. Ve bir gün grup, basın toplantısıyla konser vermeyi bıraktığını açıkladı. Ve Beatles müzik işinde en sevdiği kısım olan konserleri bırakınca sorunlar kaçınılmaz oldu. Her başlangıcın bir sonu vardı ve grubun yükselişinde büyük payı olan zıt kutupların grubu iki başlı deve dönüştürmesiyle zorluklar başlamıştı. Bunun yanında Yoko Ono'yla tanışmış olan John'un hayatı tamamen Yoko'yla dolup taşmaya başlamıştı ve grup üyeleri özellikle de Paul pek memnun olmasa da John'un tüm hayatını kaplayan Yoko'nun Beatles'dan uzakta kalması pek mümkün değildi. 20 Mart 1969 John ve Yoko yemin ettiler. Hastalıkta ve sağlıkta bundan sonra beraber olacaklarına. Çok insanın gözünde "Beatles'ı dağıtan kadın" olan Yoko resmi olarak da John'un hayatındaydı artık. Son albümleri olan "Let It Be" arası bozuk olan grup üyelerinin ilişkilerini güçlendirmemişti ve 31 Aralık 1970 John ve üç yoldaşı kararlarını açıkladılar. John, Beatles'ı bitirmeyi devamı zor bir evliliği bitirmeye benzetip artık bir Beatle olmaktan acı çektiğini belirtti. "Beatlemania" olmasa da Beatles sona ermişti oysa John'un hayatında bazı şeyler yeni başlıyordu. John ve Yoko'nun balayları Amsterdam'daki bir otel odasının yatağında geçti. Hair Peace ve Bed Peace (saç barışı ve yatak barışı) yazan koca iki pankartla beraber yataklarında bir hafta geçirdiler, tüm kameralar ve dünyanın gözleri önünde. Bu güzel ve sıra dışı protesto John'u barışın çığlığı yaptı ve o bu lakabı gururla taşıyıp Yoko'suyla beraber çok daha fazlası için çalıştı. Beatles dağılmadan kısa bir süre önce "Give A Chance To Peace" albümünü yayınlayarak solo işlere başlayan John'un Beatles'dan sonra kariyerine devam edeceği ve barışın daha güçlü bir çığlığı olacağı açıkça belliydi. Altısı Yoko Ono'yla olmak üzere on bir albüm yaptı John ve bir tanesi John'a sahip olduğu onlarca lakabın yanında "hayalperest" lakabını katmış olan "Imagine" albümüydü. Yoko ve John'un bol yankılı ve politik yaşamları birilerini rahatsız etmeyebaşlamıştı ve uyuşturucu kullandığı bahanesi ile Amerika'ya girişi yasaklanan John uzun uğraşları sonunda Amerika'ya girişini sağlayan yeşil kartı almayıbaşardı. Ancak bu ülke onun öldürüleceği yerdi.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen BrookLyn; 20 Ekim 2008 06:51
sevgi86 - avatarı
sevgi86
Ziyaretçi
30 Aralık 2010       Mesaj #2
sevgi86 - avatarı
Ziyaretçi
john lennon avatarımdaki adamdır.
john lennon hayatımın pek çok alanını işgal etmekte şu sıralarda.buna rüyalarım da dahil planlarım da.
Sponsorlu Bağlantılar
her ne kadar favori beatle'ım macca olsa da john'un karizmasından kaçmak çok zor.
beatles kendi zamanında bir boyband gibi görülüyordu,hayranları da genelde ergenler ya da ergen kalanlardı.(benim de dahil olduğum bir hedef kitle)
şimdi nedense john lennon bir rock şehidi,müritleri var.eminim çok yakından tanısalar,bu insanların çoğu john lennon'dan nefret ederlerdi.asıl meziyet bütün beatles pisliklerini bilip de onları sevebilmek.asıl manyaklık asıl fanatizm budur.
okuduğum biyografiler ve internette bulduğum yalan mı yanlış mı bilmediğim haberler.hepsi beni beatles dinlemeye başlamadan önce tanıdığım john lennondan daha da uzaklaştırdı.
bir dehaydı,bu kesin.ama artık şüphem yok aynı zamanda ne yazık,tanısız tedavisiz bir manik depresifti.tıpkı annesi gibi.nur içinde yatsın julia.
o olmasa,john belki elvis'in veliahtı olamayacaktı.
ayrıca izlemeyenlere how I won the war'u çok şiddetle tavsiye ederim.bir film belki ama john'u en yakından tanıyacağınız video bence odur.belki ondan sonra da a hard day's night filmi gelir.çakma belgesel havasında bir müzikalfilm.beatles üyesi yoldan çıkmış gençleri pek de iyi anlayamamış bir adam tarafından yazılmış bir senaryo ama,küvette gemi yüzdürdüğü sahneden,coca cola'yı burundan çektiği sahneye kadar, tipik john hareketleri.yaramaz çocuk.seni böyle görmek ve hatırlamak istiyorum.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Jumong - avatarı
Jumong
VIP VIP Üye
20 Eylül 2011       Mesaj #3
Jumong - avatarı
VIP VIP Üye
Albümleri
Vikipedi, özgür ansiklopedi
  • Double Fantasy - 1980
  • Rock 'n' roll - 1975
  • Walls and Bridges - 1974
  • Mind Games - 1973
  • Some Time in New York City - 1972
  • Imagine - 1971
  • John lennon / Plastic Ono Band - 1970
  • Live Peace in Toronto - 1969
  • Wedding Album - 1969
  • Unfinished Music no. 2: Life with the Lions - 1969
  • Unfinished Music no. 1: Two Virgins - 1968
Son düzenleyen _Yağmur_; 21 Nisan 2013 08:51 Sebep: kırık link silindi.
🌘 🚀

Benzer Konular

23 Ekim 2015 / KisukE UraharA Müzik ww
15 Mart 2009 / Harry Kewell Spor ww
24 Kasım 2013 / Intersect Edebiyat
23 Şubat 2012 / Misafir Soru-Cevap
6 Kasım 2012 / recruit87 Taslak Konular