Tuatara
MsXLabs.org
Tuatara, Kalakbaşlılar takımından geride kalmış tek türdür.Bu pek eski sürüngen grubu 250 milyon yıl önce başlayarak 70 milyon yıl öncesine kadar süren Sürüngenler çağında gelişmiştir.Kendisine özgü bir takımı ve familyası olan tek sürüngen türü de budur.Tuatara görünüşte oldukça iri bir kertenkeleye benzer.Ama iç yapı bakımından çağımızda yaşayan kertenkelelerle arasında birçok temel fark vardır.Tuataranın boyu 60 santim ya da daha uzundur.Başı iridir.Dişleri çenelerin kenarlarına dizilmiştir.Üstte öndeki bir çift diş iridir.Burun delikleri çifttir.Kulağın dışa açılan bir deliği yoktur.Tuataranın gövdesi ve bacakları sağlamdır.Yarıya kadar zarlı, beş parmaklı ayaklarında güçlü, sivri pençeler bulunur.Boynunda, sırtında ve kuyruğunda genişlemiş dikenlerden oluşan bir tarak vardır.Hayvanın sırtı ve yanları yumrucuklarla karışık tane halinde ufak pullarla örtülüdür.Alt kısımdaki pullar daha iri ve düzgündür.Tuatara birçok kertenkele gibi uzun, yassı kuyruğunu yeniden oluşturabilir.Ama bu bakımdan kertenkeleler kadar başarılı değildir.Tuataranın temel rengi siyahımsı kahverengiden zeytin yeşiline ya da griye kadar değişir.Her pulun üzerinde ufak, sarı bir benek bulunur.Bu hayvan, ilk deri değiştirdiği zaman en parlak halindedir yaşlandıkça soluklaşır.Sorgucunun pulları yeşildir.
Tuataranın anatomisi incelendiği zaman hayvanın ayrı bir takıma sokulmasına yol açan ve zoologların ilgisini çok çeken özellikler ortaya çıkar.Özellikle tuataranın kafatası diğer kertenkelelerinkinden daha güçlü ve sağlamdır.Bu, daha çok bir krokodilinkine benzer.Parçaları birbirlerine kemikli kemerlerle bağlanmıştır.Omurga yapı bakımından ilkeldir.Omurgalar iki uçta da üçbükeydir.Kaburgaların ortasında çengele benzeyen uzantılar vardır.Kaslar bunlara bağlıdır.Kuşlarda ve bazı sürüngen fosillerinde de aynı şey görülür.Karın kaburgaları diye tanımlanan bölüm iyi gelişmiştir.Bunlar birkaç parçadan oluşan bir kalkan meydana getirirler.Tuataranın olağanüstü bir özelliği de erkekte üreme organının bulunmayışıdır.
XIX. yüzyılın ortalarına kadar tuatara Yeni Zelanda da çok vardı.Ama bugün bu sürüngen sadece Kuzey Adası'nın kuzey kıyılarının açıklarındaki kayalık birkaç adada ve Kuzey ve Güney Adaları arasındaki Cook boğazında yaşamaktadır.Yeni Zelanda hükümetinin bu hayvanları korumak için kesin yasalar uygulaması sayesinde bu adalardan bazıları çok sayıda tuatara bulunur.
ÜÇ GÖZLÜ OLUŞU Bir Zooloji (Hayvanbilim) uzmanı için tuataranın en ilginç özelliği bu sürüngenin üçüncü bir gözü olmasıdır.Bu göz omurgalı fosillerin çoğunda da görülmektedir.Ama bu üçüncü göz, sadece Kalakbaşlılara özgü bir şey değildir.Diğer birçok kertenkele türünde de bu görülür.Aradaki fark ergin bir tuatarada diğer hayvanlarınkine kıyasla daha iyi gelişmiş olmasıdır.Parietal göz denen bu üçüncü göz, beynin tepesindedir.Kafatasında bunun hemen yukarısında bir delik vardır.Üçüncü gözde bir merceğin ve ağ dokusunun izleri görülür ama iris tabakası bulunmaz.Parietal göz beyindeki bir salgı bezine bağlıdır.Fakat ergin hayvanda kafatasındaki deliğin üzerinde deri kalınlaşır.Onun için dışarının ışığının beyine iletilmesine pek imkan yoktur.Herhalde ilk sürüngenlerin bazılarında parietal göz önemli bir duyu organıydı.Ama şimdi bunun tuatarada ne gibi bir görevi olduğu kesinlikle bilinmemektedir.
NEFES ALIŞI Bir Tuatara kendi kovuğunu kazabilir ya da bir oyuğu bir yelkovan kuşuyla paylaşır.Bilindiği kadarıyla tuatara sadece bu kuşların çok sayıda kovukları yüzünden toprağın yüzey tabakasının altüst olduğu ve gübrelendiği ve 45-60 santim kalınlığında bir humus oluştuğu adalarda yaşar.Tuataranın sabahları ya da akşamları güneşlendiği görülür.Ama hayvan günün önemli bir kısmını yuvasında geçirir.Ancak geceleri besin bulmak için dışarı çıkar.Tuatara oldukça düşük ısıda bile faaldir.Hatta herhangi bir sürüngenin faaliyeti için kaydedilen en düşük ısı olan 7 derecede bile etrafta dolaşır.Tuataranın metabolizması çok düşüktür.Normal solunum sayısı dolaşırken bile yedi saniyede birdir.Ancak bu sürüngen, nefes almadan en aşağı bir saat dayanabilir. usulca, dikkatle tutulduğu zaman tuatara uysaldır.Ama kendisini korumak için tırmalayıp ısırır.Sesi cırlak ve çirkindir.Kurbağanın çok iyi bilinen vıraklamasına benzer. Tuatara daha çok örümcek, ağustos böceği, kınkanatlılar ve diğer böceklerle beslenir.Ama sümüklüböcek ve solucanları yediği de olur.Bir sürüngenle bir kuşun dostca yaşamalarıyla ilgili yaygın inancın aksine, tuatara bazen yelkovan kuşunun yumurtalarını ve yavrularını yer.Hatta zaman zaman ergin bir kuşu da kaptığı olur.
KULUÇKA SÜRESİ Tuataranın kur yapması konusunda hiçbir şey bilinmemektedir.Çiftleşme ocak ayında olur.Ama sperm dişinin vucudunda depolanır ve ondan sonraki ekim ya da aralık ayına kadar kalır.Bu aylarda, dişi, yerde fazla derin olmayan bir çukur kazarak buraya 5-15 tane beyaz, oval, yumuşak kabuklu yumurta bırakır ve bunların üzerini toprakla örter.Ne ana, ne de baba yumurtalarla ilgilenir.Yumurtalar ancak 12-15 ay sonra çatlar.Sürüngenlerle ilgili bilinen en uzun kuluçka süresi de budur.Kahverengimsi pembe olan tuatara yavruları yumurtalarının kabuklarını kırar ve toprağı kazarak yüzeye çıkarlar.Bu dönemde yavruların boyu 9 santim kadardır.Küçük tuataraların gelişme oranı çok ağırdır.Hayvanlar ancak 20 yaşından sonra çiftleşirler ve 50 yaşına kadar da gelişmeye devam ederler.Özel olarak beslenip yetiştirilen tuataraların 50 yıldan daha uzun bir süre yaşadığı görülmüştür.Tabiatın içinde ise 50 yıldan fazla yaşar.Bazıları 100-300 yaşına kadar yaşadığını iddia etmektedirler.
Kaynak: discoveranimal.com