İstila, tahakküm ve zorlamalar bölgeye sadece huzursuzluk, kargaşa, kin ve nefret getirmiştir. Bu tür yöntemlerle milletleri sömürme devri artık kapanmıştır. Dolayısıyla Çin, Doğu Türkistan halkının kendi kendini yönetmesine izin verse ve ekonomik bağımsızlık hakkı tanısa bundan Çin'in de son derece büyük çıkarı olacaktır. Kendi sınırları içinde rahatça üretim yapan, özgürce yaşayan, korku ve baskının etkisinden kurtulmuş bir Doğu Türkistan, Çin için yeni bir atılım merkezi olabilecektir.
Bu hakların Doğu Türkistan halkına verilmesi ise büyük bir güç ve otorite sahibi olan Türk-İslam Birliği sayesinde mümkün olabilir. Böyle bir gücün garantörlüğü olursa Çin de ülkesinde yaşayan milyonlarca Müslüman ile ilişkilerini kuvvetlendirecektir. Kalben Türk-İslam Birliği'ne bağlı bir Doğu Türkistan'ın Çin'e karşı düşmanca bir tutum sergilemeyeceği, başkaldırmayacağı, Çin'in süper bir güç haline gelmesi için dostane katkıda bulunacağı konusunda Çin yönetimi ikna edilmeli ve güvenleri sağlanmalıdır.
Dünyanın ihtiyacı olan şey barış, sevgi, yardımlaşma ve adalettir. Kurulacak olan Türk-İslam Birliği'nin yeryüzünde üstleneceği misyon işte budur. Bu birlik; düşmanlık yapmak, intikam almak veya bir tehdit unsuru olmak için değil, dünyada barışın tesisi için var olacaktır. Bu birlik, "herkes bize tabi olsun, geri kalanlar da köle gibi olsun" anlamında ezmeye ve tahakküme dayalı bir birlik değildir.
Türk-İslam Birliği, bir sevgi birliğidir. Muhabbet birliğidir, gönül birliğidir. Bu birliğin temeli, sevgi, fedakarlık, yardımseverlik, merhamet, hoşgörü, anlayış ve uzlaşıdır. Ayrıca insana saygı, sanatta, bilimde ve teknolojide en yüksek noktaya ulaşmak birliğin hedefidir. Birliğin kurulmasıyla, sadece Türk toplumları ve Müslümanlar değil, tüm dünya aydınlığa kavuşacaktır.
Türk-İslam Birliği, ibadet, inanç, düşünce ve ifade özgürlüğünü tam anlamıyla sağlayacaktır. Her dinin mensubu dilediğince ibadetini yapabilecek, kendi dinince kutsal sayılan her yeri ziyaret edebilecek, her düşünceden ve inançtan insanın malı, canı, namus ve şerefi Türk-İslam Birliği'nin güvencesinde olacaktır.
BİRLİK OLMAK TÜRK-İSLAM DÜNYASINA MÜTHİŞ BİR GÜÇ KAZANDIRACAKTIR
Türk-İslam alemi birlik olduğunda, Müslümanların ezilmesi, hor görülmesi, baskı altına alınması, zulme uğratılması,katledilmesi gibi bir ihtimal olmayacak, kimse bunu aklından dahi geçiremeyecektir.
Türk-İslam Birliği'nin kurulmasıyla, Amerika, Avrupa, Çin, Rusya, İsrail kısaca tüm dünya rahatlayacaktır. Terör sorunu son bulacak, hammadde kaynaklarına ulaşım garanti altına alınacak, ekonomik ve sosyal düzen korunacak, kültürel çatışma tamamen ortadan kalkacaktır. Amerika askerlerini topraklarından binlerce kilometre uzağa göndermek zorunda kalmayacak, İsrail duvarlar arkasında yaşamayacak, Avrupa Birliği ülkeleri ekonomik herhangi bir engelle karşılaşmayacak, Rusya güvenlik endişesi duymayacak, Çin hammadde sıkıntısı çekmeyecektir.
Türk-İslam Birliği, Müslüman alemini kalkındıracaktır. Oluşturulacak İslam Ortak Pazarı sayesinde, bir ülkede üretilen ürünler, gümrük, kota gibi sınırsal engellere takılmadan bir diğer ülkede kolaylıkla pazarlanabilecektir. Ticaret alanı genişleyecek, tüm Müslüman ülkelerin pazar payı artacak, ihracat gelişecek, bu, Müslüman ülkelerdeki sanayileşme sürecini hızlandıracak, ekonomide sağlanacak kalkınma ile teknolojide de gelişme yaşanacaktır. Ekonomisi güçlü bir Türk-İslam alemi, Batı dünyası ve diğer toplumlar için de önemli bir refah kaynağı olacaktır. Bu toplumlar karşılarında güven içinde, tedirginlik duymadan iş birliği yapabilecekleri, ticari faaliyet içinde olabilecekleri bir güç bulacaklardır. Ayrıca Batılı kurum ve kuruluşların sürekli olarak bu bölgelerin kalkınması için aktardıkları fonlara da gerek kalmayacak, bu fonlar dünya ekonomisinin güçlenmesi için kullanılacaktır.
Medeniyetler çatışması senaryolarının aksine bu birlik medeniyetleri birbirine yaklaştırabilecektir. Sonuçta birliğin getireceği ortamdan tüm dünya istifade edecektir.
Türk-İslam Birliği'nin kurulması için bugün hiçbir engel bulunmamaktadır. Sadece birlik olmayı istemek gereklidir. Samimiyetle bu birlik istenmeli, tüm Müslümanlar birbirlerine sevgiyle, anlayışla, tevazuyla, şefkatle ve merhametle yaklaşıp, birbirlerinin kardeşleri olduğu gerçeğini unutmadan hareket etmelidirler. (
Türk ?slam Birli?i'ne Ça?r? - Harun Yahya (Adnan Oktar))