Arama

Arka Hipofiz Hormonları

Güncelleme: 15 Mart 2017 Gösterim: 12.391 Cevap: 3
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Nisan 2007       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Arka Hipofiz Hormonları

Sponsorlu Bağlantılar
Bu maddedeki yazılar yalnızca bilgi verme amaçlıdır. Yazılanlar, doktor uyarısı ya da uzman önerisi değildir


Arginin vasopressin veya antidiüretik hormon (ADH) olarak da bilinen vasopressin, insanlarda sıvı hacmi ve ozmolalitenin düzenlenmesinden sorumlu başlıca hormondur. Vasopressin, böbrekten su diürezini düzenler ve kanda ozmotik basınç yükselmesine ve hidrostatik basıncın düşüşüne cevap verir. Su yüklemesi, ADH salgısını azaltır ve plazma ozmolalitesi, ADH salgısını hızla artırır.ADH'nın bir ön hipotalamik ozmoreseptör nöron sistemince düzenlenmesi olasıdır. Arka hipofizdeki, ADH sentezi ve salgılanmasıyla ilgili sistemdeki bir bozukluk aşırı su kaybına (ör., diabetes insipidus) veya aşırı su tutulmasına (ör., düzensiz ADH salgılanması sendromu) yol açabilir.
Oksitosin, özellikle doğum eylemi ve emzirmeyle ilgilidir; doğum eylemini başlattığı sanılmasa da, eylemin ileri evresindeki miyometrium kasılmalarının uyarıcısı olduğu bilinir. Gebelerde, estrojen, miyometrial oksitosin reseptörlerinin sayısının artışını uyarır ve bu reseptörlerin sayısı, gebeliğin sonunda en yüksek düzyine ulaşır. Oksitosin düzeyleri, eylemin ikinci evresinde, fetus uterustan çıkarken yükselir. Ayrıca, oksitosin, plasentanın doğumundan sonra, hemostazın sağlanmasında önemlidir. Oksitosin doğum eylemini başlatmada ve şiddetli obstetrik kanamaların durdurulmasında kullanılır.
Oksitosin, karmaşık bir nörojen refleks kavsine bağlı olan süt akımında önemli rol oynar. Bu süreç, meme başındaki sinir uçlarını uyaran emmeyle başlar. Bu uyarı, medulla spinalis üzerinden orta beyin ve hipotalamusa ulaşarak nörohipofizden oksitosinin açığa çıkmasını stimüle eder. Oksitosin, meme bezinin miyoepitelyal hücrelerinin kasılmasına ve süt akışına neden olur. Ağrı veya korku, bu nörojen refleks kavsinin blokajına yol açarak süt akışını engelleyebilir. Bazı kadınlarda, bebeğin ağlaması, oksitosin salgısı ve sütün akması için yeteri uyarıdır.


Hormon Salgısının Kontrolü


Oksitosin ve vasopressinin arka hipofizden açığa çıkışı, başlıca kolinerjik ve noradrenerjik nörotransmitörler ve opioid peptidlerin etkisindedir. Asetilkolin uyarısı, iki hormonu, nikotinik kolinerjik reseptörler aracılığıyla salgılatır. Tütün içimi ve nikotin kullanımı, vasopressin salgısını ve buna bağımlı antidiürezi uyarır. Noradrenerjik lifler de oksitosin ve vasopressinin açığa çıkışını etkiler. Alfa adrenerjik nöronlar, salgıyı uyarırken beta adrenerjik nöronlar bastırır. Çeşitli opioid peptidler, oksitosin ve vasopressin salgısını pozitif veya negatif yönde değiştirir. Bu kapsamda etkili diğer faktörler, oksitosin reseptörlerini fazlalaştırarak oksitosine duyarlığı artıran estrojen, oksitosin ve vasopressini uyaran TRH ve vasopressin salgısının kontrolunda önemli rol oynayan angiotensin 2'dir.

Alıntıdır-

Son düzenleyen Daisy-BT; 11 Ekim 2009 22:53
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Nisan 2007       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Biyolojik süreçlerin büyük bir bölümünü düzenleyen hipofiz, vücudun en önemli iç salgı bezlerindendir.
Hücrelerin yenilenmesi ve bölünerek çoğalabilmesi, başka bir deyişle, büyüme ve yaşamın sürekliliğinin sağlanabilmesi için gerekli birçok madde hipofizde bireşimlenir; bu maddeler metabolizma etkinliklerinin büyük bir bölümünü başlatır ve denetler. Bezin ağırlığı 0,5 gr'den biraz fazladır.
Sponsorlu Bağlantılar
Yeri Yapısı

Hipofiz, kafatasının içinde, kafa tabanını oluşturan kemiklerden kamamsı kemiğin çukuru (Türk eyeri) üzerinde oturur. Beyni ve omuriliği çevreleyen zarlardan en dışta yer alan sertzar bu çukurun içini tümüyle sararak üstü açık bir kesecik oluşturur. Bu kesecikte yer alan hipofiz, hipotalamusun dışındaki tüm komşu oluşumlardan ayrılmıştır. Beyni oluşturan yapılardan biri olan hipotalamus, hipofizin üstünde yer alır ve beze bir sapla bağlıdır.
Hipofiz 0,5 cm yüksekliğinde, önden arkaya l cm uzunluğunda ve 1-1,5 cm eninde küçük bir organdır; birbirinden tümüyle ayn iki bölümden, ön lob ve arka lobdan oluşur, îkisini birleştiren ara lob, insanda körelmiş, damarsız. bir kalıntı haline dönüşmüştür. Sürüngenler ve kurbağalarda ara lobdan, deri renginin ayarlanmasını sağlayan pigment hücrelerim (melanosit) uyaran melanosit uyarıcı hormon (MSH) salgılanır. insanda, böbreküstü bezlerinden hormon salgılanmasını uyaran adreno-kortikotrop hormonun (ACTH) türevlerinden biri MSH gibi görev yapar. Arka lob ön lobdan daha küçüktür; yukarıya doğru devam ederek sinirsel hücrelerden oluşan ve hipotalamusla doğrudan ilişki içinde olan sap bölümünü oluşturur. Arka lob sinir dokusundan oluştuğundan nörohipofiz adını alır. Öte yandan, ön lob tümüyle salgıbezi yapısında olduğundan adenohipofiz olarak adlandırılır.
Arka hipofiz sinir sisteminin bağdoku hücreleri olan nöroglialara benzer hücrelerden oluşur. Bunlar öteki iç salgibezi hücreleri gibi hormon üretip salgılamaz, bu bölgeden salgılanan hormonları depolar. Başka bir deyişle, bu lobdan kana salgılanan hormonlar hipotalamusta üretildikten sonra hipofiz sapı aracılığıyla arka lobdaki hücrelere taşınıp depolanır ve gene hipotalamustan gelen uyarılar doğrultusunda kana verilir.
Ön hipofiz, aralarında bağlantılar olan hücre kordonlarından oluşur; bunların salgıladığı hormonlar doğrudan bağlantılı olduktan kılcal damar gölcüklerine boşalır. Önhipofizden altı farklı hormon salgılanır. Bu hormonların hangi hücrelerden salgılandığını ayırt etmek için hücre boyama tekniği kullanılır. Bu teknik, hormonların salgılanmadan önce hücrede granül halinde olduğu görüşüne ve belirli granüllerden belirli hormonlann oluştuğu varsayımına dayanır. Hipofiz hücrelerinin yanya yakını sıradan boyalarla boyanmaz; bu hücreler kromofob (boya tutmaz), boyananlar ise kromofil (boya tutan) olarak adlandınlır. Kromofil hücrelerden bazıları (asidofil) asit boyalarla, bazdan (bazofil) ise baz boyalarla boyanır. Asidofil hücreler a (alfa), bazofil olanlar ise P (beta) hücreler olarak bilinir. Gamma hücreleri ise boyanabilir az sayıda granül içerir. Günümüzde histokimyasal yöntemlerle her bir hormonun hangi hücreden salgılandığı belirlenebilmekte ve bu hücreler salgıladıktan hormona göre adlandırılmaktadır.
Kromofob hücreler henüz hormon oluşturmaya başlamamış, olgun olmayan hücrelerdir; gerektiğinde olgunlaşarak kromofil hücrelere dönüştüğünden boyanabilir granüller içermez. Kromofil hücrelerin salgı işlevi vardır; gamma hücreleri ise hormon üreten, salgılayan ve içinde çok az granül bulunan yaşlı hücrelerdir. İnsan patolojisi gözlemleri ve hayvan deneyleri sonucunda hangi hormonların hangi hücrelerde üretildiği saptanmıştır. Alfa ya da asidofil hücreler, vücut gelişimim sağlayan somatotrop hormon (STH) ve kadınlarda süt yapımım uyaran laktotrop ya da luteotrop (lutein yapıcı) hormonu (LTH) üretip salgılar. Beta ya da bazofil hücreler ise böbreküstü bezinin işlevlerim uyaran adrenokortikotrop hormonu (ACTH); tiroit işlevim düzenleyen tireotrop hormonu (TSH); kadında yumurtanın geliştiği folliküllerin olgunlaşmasını, erkekte ise sperma hücrelerinin yapımını uyaran folikül uyarıcı hormonu (FSH); kadında sarı cismin (Corpus luteum) oluşumunu, erkekte ise testosteron yapımım uyaran lutein yapıcı hormonu (LH) üretir ve salgılarlar.

Hipotalamusun Görevleri

Hipotalamus hipofizi uyaran maddeleri üretir; bunlar ön hipofize ulaştıktan sonra çeşitli hipofiz hormonlarının bireşimlenmesini ve kana salgılanmasını düzenler. Bazıları uyarıcı, bazıları ise ketleyici etki gösterir. Bilinen yedi tane hipofiz uyarıcı madde vardır. Büyüme hormonunun salgılanmasını uyaran GH-RFve engelleyen GH-RIF prolaktin salgılanmasını uyaran PRF , ve engelleyen PIF, kortikotrop hormonun salgılanmasını uyaran CRF, tireotrop hormonun salgılanmasını uyaran Gn-RF..
Hipotalamusun işlevleri, beyinden bağımsız bir organ olduğunu düşündürücek niteliktedir.

Isı düzenleme. Ön hipotalamusta sıcaklık artışından, arka hipotalamusta ise sıcaklığın düşmesinden koruyan birer merkez vardır.
Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
2 Haziran 2007       Mesaj #3
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
Arka hipofiz antidiüretik hormon (ADH) ve oksitosin isimli 2 hormon salgılar. Hormonların sentez yeri hipotalamustur. ADH osmotik regülasyonu sağlar. Oksitosin meme duktus düz kas hücrelerinin ve myometrium düz kas hücrelerinin kasılmasını uyarır. ADH eksikliğinde diabetes insipidus gelişir. Poliüri ve polidipsi en önemli belirti ve bulgulardır. Organik polidipsiler ve psikojenik polidipsilerin ayırımı tedavi açısından önemlidir. Organik polidipsilerden kranial diabetes insipitusta temel tedavi vazopressin kullanılmasıdır. Uykunsuz ADH sendromunda hiponatremi ve hipervolemi vardır. Tedavi öncelikle su kısıtlaması ve etkenin ortadan kaldırılmasına yönelik olmalıdır.
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
15 Mart 2017       Mesaj #4
Avatarı yok
Yasaklı

Antidiüretik Hormon!


İdrar hacmini denetim altında tutan kimyasal madde. Antidiüretik hormon (ya da vazopressin) hipotalamus tarafından üretilir ve arka hipofiz bezinde saklanır. Kan dolaşımına karışması, plazmanın gelişme basıncındaki hassas değişikliklerin ve hücre dışı sıvının hacminin denetimi altındadır.Kana karışmasına ağrılar, heyecanlar ve bazı ilaçlar yol açabilir. Hormon, böbreğin toplayıcı kanallarının geçirgenliğini artırıcı etki gösterir. Böylece idrar daha yoğunlaşıp, hacmi azalır. Hipotalamusun ya da arka hipofiz bezinin zedelenmesi, başlıca belirtileri sürekli susama ve aşırı idrar üretilmesi olan şekersiz şeker hastalığına yol açabilir.

Kaynak: Grolıer Internatıonal Amerıcana

Benzer Konular

10 Eylül 2009 / Morrigan Sosyal Ağlar
2 Mayıs 2012 / hastanız Soru-Cevap
29 Ağustos 2011 / _KleopatrA_ Ziraat
24 Nisan 2007 / Misafir Taslak Konular
24 Nisan 2007 / Misafir Taslak Konular