Arama

Uçuk (Herpes)

Güncelleme: 1 Ağustos 2011 Gösterim: 67.518 Cevap: 10
virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
17 Eylül 2006       Mesaj #1
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi
Bu maddedeki yazılar yalnızca bilgi verme amaçlıdır. Yazılanlar, doktor uyarısı ya da uzman önerisi değildir.

Sponsorlu Bağlantılar

Uçuk, virüslerin etkisiyle oluşan, kızarık bir zeminde minik su kabarcıkları şeklinde kendini gösteren, halk arasında çok iyi tanınan bir hastalıktır. Halk arasında tanınmak bir yana hangi nedenle ortaya çıktığı konusunda dahi yorumlar hemen yapılır: Kötü bir rüya görmüşsündür., Korktun mu?, Güneşte çok kalmayaydın? gibi. Bu yorumlarda kısmen gerçek payı da vardır. Genellikle bebeklik yaşında bulaşan virüsler, vücutta yerleşir ve direncin düştüğü uygun zamanları kollarlar.


Yukarıdaki örneklerin hepsi geçerli olmasa da, organizmanın direncini düşüren ateşli hastalık, aşırı yorgunluk, aşı sonrası, stres vb. durumlarda hastalık halinde karşımıza çıkar. Genellikle ilk bulaşmada belirti olmaz, ancak yüz kişide bir ilk bulaşma belirtileri görülür, çok şiddetli ve uzun sürelidirler. Yineleyen uçuklarda yineleme sıklığı, kişilere göre değişir. Bazılarında yılda bir - iki kez çıkarken bazılarında ayda bir - iki kez olabilir. En sık ağız kenarında görülmekle birlikte ağız içinden, parmak ucuna kadar her yerde görülebilir. Tedavi edilmezse beş ila yedi günde kendiliğinden geçer, fakat kaşıntı ve sızlama yaparak rahatsız edebilir. Genellikle seyrek görüldüğünde, yalnızca belirti varken yerel ilaçlar uygulamak yeterli olur. Şiddetli ve sık yineleyen şekillerde ise yerel tedavi yetmeyebilir ve ağız yollu ilaçlar da eklenir. Çıkışını önlemek ise olanaksız gibidir, ancak aylarca ilaç kullanılarak baskılanabilir ve sıklığı azaltılabilir. Basit uçuk hastalığının bir de kırmızı noktalı tipi vardır. Cinsel ilişkiyle bulaşan ve doğal olarak cinsel organlarda görülen bu tipte (Herpes Genitalis) genel özellikler, diğerine çok benzer. Bu tip uçuk, AIDSin zuhurundan önce en çok dedikodusu yapılan ve ayrılıklara neden olan zührevi hastalık olma özelliğini taşımaktaydı. Bugün ise sıradan bir hastalık durumuna düşmüştür. Tedavi de benzer şekilde yapılır ve benzer şekilde etkisi zayıftır. Bu nedenle korunma öne planda gelir.

Son düzenleyen Daisy-BT; 11 Ekim 2009 16:48
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Eylül 2006       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
S: HERPES NEDİR?

Sponsorlu Bağlantılar
Y: Herpes, genellikle deri yoluyla geçen yaşam boyu tekrar eden yaygın bir enfeksiyondur.

S: HERPES VÜCUDUN HANGİ BÖLGELERİNDE OLUŞABİLİR?

Y: Herpes ağız çevresinde (ağız herpesi), jenital bölgede (jenital herpes) ya da vücudun diğer yerlerinde (jenital olmayan herpes) oluşabilir.

S: KAÇ ÇEŞİT HERPES SİMPLEKS VİRÜSÜ BULUNMAKTADIR?

Y: İki çeşit herpes simpleks virüsü vardır - Herpes tip 1 ve Herpes tip 2.

S: HERPES TİP 1 VİRÜSÜ NEDİR?

Y: Herpes tip 1, daha fazla ağız çevresinde ya da yüzde uçuklara neden olan virüstür. Çoğunlukla çocukluk döneminde öpüşme ile geçmesine karşın, bu enfeksiyon her yaşta bulaşabilir. Ayrıca, oral seks sırasında doğrudan deri teması ile jenital (cinsel) organlara da geçebilir.

S: AVUSTRALYA’DA KAÇ KİŞİDE HERPES TİP 1 VİRÜSÜ BULUNMAKTADIR?

Y: Yaklaşık her 10 Avustralyalıdan 8’inde 25 yaşına kadar Herpes tip 1 virüsü görülmektedir. Uçuk gibi belirgin belirtiler bu kişilerin çok daha az bir bölümünde ortaya çıkmaktadır.

S: HERPES TİP 2 VİRÜSÜ NEDİR?

Y: Herpes tip 2, jenital herpese neden olan virüstür. Virüs cinsel ilişki yoluyla geçmektedir.

S: AVUSTRALYA’DA KAÇ KİŞİDE HERPES TİP 2 VİRÜSÜ BULUNMAKTADIR?

Y: Yaklaşık her 8 Avustralyalıdan 1’nde Herpes tip 2 virüsü bulunmaktadır – 5 kişiden 1’inde ise belirtiler görülmektedir. Belirtilerin ortaya çıkmadığı kişiler herpes virüsü taşıyıcısı olduklarını bilmeyebilirler.


S: HERPES TİP 2 VİRÜSÜNÜN (JENİTAL HERPES) ENFEKSİYONUN İLK EPİZODUNDA KİŞİLERİN ÇOĞUNDA NE TÜR BELİRTİLER GÖRÜLMEKTEDİR?

Y: Enfeksiyonun ardından birçok kişide belirgin belirtiler görülmez ve hatta bu kişiler virüs bulaştığının farkında bile olmazlar. Belirtileri bir süre sonra farkedebilirler. Bazı kişilerde ise, jenital herpesin ilk belirtileri virüsün bulaşmasının ardından 2 ile 21 gün içinde ortaya çıkabilir.

Herpes virüsünün neden olduğu ilk enfeksiyon genellikle en ağır olandır. Virüs ilk defa bulaştığında bağışıklık sisteminin koruyucu antikorları üretecek yeterlikte zamanı olmayacaktır. Bu, virüsün, çok kısa bir sürede çoğalarak ağır belirtilere yol açabileceği anlamına gelmektedir. Kişide, jenital herpesin ilk ağır enfeksiyonu sırasında aşağıdaki belirtiler görülebilir:

Lenf nodları şişer (bezelerde ya da kasıklardaki şişlikler).
Kas ağrısı, yorgunluk, baş ağrısı, ateş ve üşüme gibi grip benzeri belirtiler görülebilir.
Jenital bölgede şişme, ağrı ya da kaşıntı ve ardından, daha sonra içi sıvı dolu kabarcıklara dönüşebilen ağrılı kırmızı döküntüler oluşabilir.
Bu kabarcıklar patlayabilir ve açık yara (lezyon) veya deri ülserlerine yol açabilir. Bunlar daha sonra kabuk bağlayıp iyileşirler.
Jenital bölgedeki hassasiyetten ötürü ağrılı idrara çıkma.
Vajinal akıntı (kadınlarda).

Belirtiler genellikle 2 ila 4 hafta içinde yok olur ve uzun dönemli hasara yol açmazlar. Bununla beraber, herhangi bir herpes enfeksiyonu sırasında çok ağrı olması durumunda doktorunuzdan, enfeksiyonun süresini kısaltabilen ve hafifletici etkisi olan antiviral ilaç vermesini isteyiniz.

S: JENİTAL HERPES TEKRARLAR MI?

Y: Jenital herpes belirtileri tekrar ortaya çıkabilir. Bu durumda, enfeksiyon daha hafif geçer ve daha çabuk iyileşir. Bazı kişilerde enfeksiyon çok ender olarak tekrarlamasına karşın, bazılarında belirtiler daha sık ortaya çıkabilir. Çoğu kişide zaman içinde daha az belirti görülmekte ve bazı kişilerde ise hiç görülmemektedir.

S: HERPES VİRÜSÜNÜ NE ZAMAN ALMIŞ OLABİLİRİM?

Y: Bu soruyu yanıtlamak kolay değildir. Virüsü yakın bir zamanda almış olabilir ya da daha önceden almış, ancak ilk enfeksiyonu geçiriyor olabilirsiniz.

Herpes virüsünü size bulaştıran kişi virüsü taşıdığını bilmeyebilir. Araştırmacılar bazı kişilerin diğerlerine göre daha fazla etkilenmesinin nedenlerini bilmemektedir.

S: VİRÜSÜN YAŞAM DÖNGÜSÜ NEDİR?

Y: Herpes virüsünün yaşam döngüsünde 2 evre vardır:
1. İnaktif evre – virüsün vücutta bir duyu sinir hücresine yerleşmesi
2. Aktif evre – virüsün deride bulunması. Bu durumda ciltte lezyonlar olabilir ya da
olmayabilir.

S: VİRÜSÜN YENİDEN AKTİF OLMASINA YOL AÇAN NEDİR?

Y: Araştırmacılar virüsün yeniden aktif hale geçmesine yol açan nedenleri kesin olarak bilmemektedirler. Ancak, adet kanamalarının ve cinsel etkinliğin enfeksiyonun ortaya çıkmasıyla ilintili olduğu bilinmektedir.

Enfeksiyonun tetikleyici etkenleri kişiden kişiye ve hatta aynı kişide zaman içinde bile farklılıklar gösterebilir. Enfeksiyon ile ilgili ayrıntılı kayıt tutunuz ve olası tüm tetikleyici etkenleri belirlemeye çalışınız. Bu size, yaşam biçiminizi, jenital herpes hastalığını en iyi şekilde denetlemeye yönelik düzenleme olanağı sağlacaktır.

S: HERPES VİRÜSÜ NE ZAMAN VE NASIL BULAŞABİLİR?

Y: Herpes tip 1 ya da 2 virüsünün en yaygın bulaşma şekli, öpüşme ya da vajinal, oral veya anal seks sırasında doğrudan deri temasıdır.
Virüsün deri yoluyla bulaşmasını tanımlamak için ‘viral shedding’ tıbbi terimi kullanılmaktadır. Bu sırada hastalığın belirtileri görülebilir (semptomatik herpes) ya da görülmeyebilir (asemptomatik herpes). Sözgelimi; enfeksiyonun ortaya çıkması ve ayrıca bazen belirtilerin olmaması gibi.

S: SEMPTOMATİK HERPES NEDİR?

Y: En erken farkedilen belirtiler, içi sıvı dolu herpes kabarcıkları oluşmadan önce birkaç saatten birkaç güne kadar sürebilen karıncalanma hissi ya da kaşıntıdır. Bu belirtilere bazen kalça ya da bacaktaki sinirde çekilmenin yol açtığı ağrı eşlik edebilir. Bu belirtilerin oluştuğu evre prodrom (enfeksiyon ortaya çıkmadan önceki günler) olarak adlandırılır. Herpes virüsü, prodrom sürecinde ve lezyonlar mevcutken yeniden aktif hale gelebilir.

S: ASEMPTOMATİK HERPES NEDİR?

Y: Enfeksiyon çoğu kez hiç farkedilmeyecek kadar hafif geçebilir. Bazı durumlarda hiçbir belirti göstermeyebilir. Bu asemptomatik herpes olarak adlandırılır ve enfeksiyon epizodları arasında herhangi bir zamanda ve hatta kişide hiç enfeksiyon oluşmaması durumunda bile görülebilir.

S: JENİTAL OLMAYAN BÖLGELERDE HERPES NASIL BULAŞABİLİR?

Y: Herpes virüsü için en uygun ortam, dudak çevresi ile jenital ve anüs bölgesindeki yumuşak deridir. Herpes virüsünün, vücudun diğer bölgeleriyle temas etmesi halinde kalın deriden girme olasılığı çok düşüktür.

Herpesin jenital olmayan bölgelerdeki varlığının en uygun açıklaması, etkilenen sinirin farklı dallarında dolaşan virüsün deride yakındaki bir bölgede belirtilere neden olmasıdır.

S: HERPESİN BULAŞMA OLASILIĞINI NASIL AZALTABİLİRİM?

Y: Herpesin bulaşma riskini aşağıda belirtilen önlemleri alarak azaltabilirsiniz:
1.Eşinizle jenital herpes hakkında konuşunuz ve birlikte koruyucu önlemleri alınız.
2.Eşinize, kendisinde herpes virüsü olup olmadığını sorunuz. Eğer sizinle aynı tip herpes virüsünü taşıyorsa, vücudunuzda halihazırda koruyucu antikorlar oluşmuştur. Bu bilgi, ilişkinizin uzun dönemli olması durumunda özellikle yararlı olabilir.
Doktorunuz basit bir kan testi ile herpesin bağışıklık sistemindeki durumunu belirleyebilir.
3.Herpes belirtileri ortaya çıktığında, etkilenen bölgeyle doğrudan deri teması olmayan cinsel etkinlikleri tercih ediniz.
4.*********** kullanınız. *********** hem sizin hem de eşiniz için cinsel ilişkiyle geçen çok çeşitli hastalıklara karşı çok iyi koruma sağlar. *********** virüsün bulaşma olasılığı olan tüm bölgeleri örtmemesine karşın, vücudun olası asemptomatik herpes bölgelerini koruyarak, jenital herpesin yayılmasını önleyebilir. ***********i sadece cinsel ilişki sırasında değil, penis ereksiyon haline geçer geçmez takmak gerekir.
5.Oral bariyerler (dental dams) kullanınız. Eczaneden satın alınabilen lateksten yapılmış ince bir madde olan bu ‘dental dams’lar kadınlara uygulanan oral seks sırasında kullanılabilir. Bu ‘dental dams’lar ayrıca, oral herpese yakalanma olasılığını azaltır ve jenital herpes oluşma riskini en aza indirir.
6.Bu konuları ve koşullarınıza uygun olabilecek diğer seçenekleri görüşmek amacıyla doktorunuza başvurunuz.

S: JENİTAL HERPES TANISI İÇİN NE TÜR BİR TEST YAPTIRMAM GEREKİR?

Y: Jenital herpes tanısı için, herbirinin doğruluk derecesi farklılıklar gösteren çeşitli testler uygulanmaktadır. Test yaptırmak için doktorunuza başvurunuz.

S: JENİTAL HERPES DENETİMİNDE YARDIMCI OLAN İLAÇLAR VAR MI?

Y: Jenital herpes için tablet şeklinde ilaçlar mevcuttur. Avustralya’da halihazırda jenital herpes tedavisinde kullanılan ve tablet şeklinde olan 3 antiviral ilaç (famciclovir, aciclovir ve valaciclovir) bulunmaktadır. Bu ilaçlar, herpes virüsünün çoğalmasını önleyerek etkili olmaktadır.

S: EPİZODİK TEDAVİ NEDİR?

Y: Jenital herpesin epizodik tedavisi, enfeksiyonu, yinelediğinde tedavi etmeyi kapsar. Bir başka deyişle, enfeksiyon oluştuğunda gerekli olduğu üzere kontrol altına alınmasıdır. Enfeksiyonun ilk belirtileri ortaya çıktığında ilaç kullanma, belirtilerin hafifletilmesinde ve süresinin kısaltılmasında yardımcı olacaktır. Bazı hastalar bu tür tedaviyi tercih edebilirler.

S: SÜPRESİF TEDAVİ NEDİR?

Y: Süpresif (koruyucu/önleyici) tedavi, enfeksiyon oluşma sıklığını azaltmak amacıyla hergün ilaç almayı kapsamaktadır. Sürekli süpresif tedavi uygulama, sık sık ya da ağır enfeksiyon geçiren kişiler için özellikle yararlıdır. Bu tedavi ayrıca, hem semptomatik hem de asemptomatik viral bulaşmayıda önemli ölçüde azaltır.

HIV’li herpes hastalarında enfeksiyon oluşma olasılığı fazla olduğundan ve süpresif tedavi virüsün yayılmasını azalttığından, birçok doktor bu tür hastalarda bu tedavi yöntemini uygulamaktadır.

Herpes enfeksiyonlarının ağırlığı nedeniyle çok gergin olmanız durumunda, süpresif tedavi herpes virüsüne daha az odaklaşmanızı sağlayabilir. Bu duygusal ara, size, enfeksiyon ile birlikte yaşamayı öğrenmenizde yardımcı olabilir. Ayrıca, profesyonel yardım almanın da yararı olabilir.

S: JENİTAL HERPESTEN KUŞKULANMAM DURUMUNDA NE YAPMAM GEREKİR?

Y: Jenital herpesten kuşkulanmanız durumunda, doktorunuzdan profesyonel tavsiye almanız gerekir.

Jenital herpese ilişkin ayrıntılı bilgi edinmek için, www.herpes.com.au - Australian herpes forum & www.lessoutbreaks.com.auweb sitesini ziyaret ediniz ya da 1800 102 200 numarayı arayınız.

DİĞER KAYNAKLAR
Danışmanlık
Jenital herpes enfeksiyonu tanısının konulmasının ardından karışık duygular ve zihinsel karmaşa yaşayabilirsiniz. Bu bağlamda bir danışmana başvurmak yararlı olabilir. Jenital herpes konusunda deneyimli danışmanlarla, çoğunlukla cinsel sağlık klinikleri aracılığıyla ilişki kurulabilir. Bu danışmanlar, jenital herpes enfeksiyonu ile ilgili hem tıbbi hem de psikolojik konularda bilgi ve deneyim sahibi olan uzmanlardır.

Destek grupları
Herpes destek grupları, kişiye, kendisiyle aynı durumda olan başka kişilerle tartışması ve bilgileri paylaşması amacıyla gizliliğin korunduğu bir ortam sunmaktadır. Bazı gruplar bir danışman tarafından yönlendirilmesine karşın, diğerleri daha fazla sosyalleşmeye odaklaşan gruplardır. Bölgenizdeki destek gruplarına ilişkin bilgi edinmek için, yerel cinsel sağlık kliniğine başvurunuz.

İnternet İnternette jenital herpes olan kişilere bilgi, haber hatları, sohbet grupları ve biraraya gelme olanakları sunan birçok site bulunmaktadır. Herkesin bir web sitesi hazırlayabileceğini gözönünde bulundurarak, bu sitelerdeki bilgi kalitesinin farklı olabileceğini lütfen unutmayınız. Bu nedenle, İnternetten indirdiğiniz bilgilerin doğruluğunu doktorunuza onaylatınız.

Jenital herpes konusunda bilgiler ve cinsel sağlık merkezlerinin haberleşme ayrıntıları www.herpes.com.au - Australian herpes forum (Novartis’in bir hizmeti) ve AHMF: Australian Herpes Management Forum (The Australian Herpes Management Forum’un bir hizmeti) adresli iki Avustralya sitesinde yer almaktadır.

JENİTAL HERPESE İLİŞKİN AYRINTILI BİLGİ İÇİN
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
25 Ocak 2007       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Uçuk Nedir?

Uçuk genellikle dudak, ağız ve burun delikleri çevresinde çıkan Herpes simplex adı verilen virüsün sebep olduğu hastalıktır.


Uçuk Ciddiye Alınması Gereken Bir Sağlık Sorunu mudur?

Yapılan araştırmalar, dünya nüfusunun %80'inin yaşamları boyunca en az bir defa uçuk geçirdiğini göstermektedir. Günümüzde Türkiye'de her yıl 8 milyon kişinin uçuk nedeniyle sıkıntı ve acı çektiği tahmin edilmektedir.


Uçuğun Belirtileri ve Oluşum Evreleri Nelerdir?
Uçuk çıkacak bölgede 0-24 saat önceden gıdıklanma, karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlama hissedilir.
Bunu o bölgenin kızarması, şişmesi ve daha sonra da içi sıvı dolu kabarcıkların ortaya çıkışı izler. Bu kabarcıklar konuşurken, gülerken, yiyip içerken acı ve ızdırap verir.
Kabarcıklar patlayarak ülserler oluşur ve bu dönemde uçuk cok ağrılıdır.
Zamanla kuruyup çatlar, sızıntı yapar ve açılarak görüntüyü bozan çirkin bir yara haline gelir.
Kabuklanma başladığında uçuk küçülmeye başlar.
İyileşme döneminde uçuk üstünde oluşan kabuk düşer, yerine kuru ve gergin bir doku oluşur.

Uçuk Bulaşıcı mıdır? Nasıl Bulaşır?

Uçuk, ön belirtileri ile açık yaranın kapanması süresi arasında bulaşıcıdır. Uçuğu olan bir kişinin kullandığı havlu, bardak, çatal, kaşık vb. eşyalarla ve uçuklu kişinin öpmesi sonucu bulaşır. Eğer uçuğa dokunulursa yüzün diğer bölümlerine, göze ve vücudun diğer bölgelerine (genital bölge gibi) de bulaştırılabilir.

Dikkat ! Uçuk Bulaşıcıdır.

Uçuk virüsü (Herpes simplex) ile insan genellikle ilk defa küçükken (0-5 yaş) tanışır. Uçuğu olan aile bireylerinden birinin "Sevgi dolu" öpücüğü sonucunda uçuk virüsü vücuda girer. Çoğunlukla farkedilmeyen küçük kızarıklıklar şeklinde ortaya çıkar; ağız içi, diş etleri ve dudaklar (gingivostomatit) enfekte olur. Ama kimi hassas bünyelerde ciddi enfeksiyonlar şeklinde de görülebilir. Tıbbi yayınlar arasında uçuklu bir kişiden bulaşan virüs sonucu yeni doğan ölümlerine ait vakalar vardır.
Uçuğa dokunulmamalıdır. Dokunulursa eller çok iyi yıkanmalıdır.
Uçukluyken kesinlikle gözlere dokunmaktan kaçınılmalıdır. Bayanlar makyajlarını temizlerken dikkat etmelidir.
Özellikle bebekler, çocuklar ve diğer insanlar öpülmemelidir, yakın temastan kaçınılmalıdır.
Uçuklu insanın kullandığı havlu, bardak, çatal, kaşık vb. eşyalar ayrılmalı ve başkalarının kullanmasına izin verilmemelidir.
Uçuk ve uçuk yarasının kabuğu ile oynanmamalıdır. (Parmaklara uçuk virüsü bulaştırılır, aynı zamanda uçuk yarasına da diğer mikroplar bulaştırılmış olur)

Uçuk Neden Nükseder / Tekrarlar?

Uçuğa neden olan Herpes simplex virüsü vücuda girip ilk enfeksiyonunu yaptıktan sonra o bölgeye yakın sinir düğümüne yerleşir ve uçuk oluşmasını tetikleyen faktörler devreye girene, yani vücudun zayıf düştüğü ana kadar orada kalır.


Uçuk Oluşumunu Tetikleyen Faktörler Nelerdir?
Stres
Ateş, soğukalgınlığı, grip
Aşırı güneş ışınları ve ultraviyole ışınlar
Hormonal değişimler (hamilelik, adet dönemi)
Aşırı yorgunluk ve uykusuzluk
Dişe yapılan müdahaleler (diş çekimi dolgu vb.)
Diğer enfeksiyonlar
Aşırı alkol

Uçuktan Nasıl Korunulur?

Öncelikle uçuğun nüks etmesine sebep olan durumlardan sakınmak gerekir.
Strese bağlı olarak gelişiyor ise; stresimizi azaltacak gevşeme tekniklerini öğrenmek.
Yorgunluk ve uykusuzluk sebep ise; dinlenmek ve iyi uyumak.
Güneş sebep oluyor ise; dudaklar için koruyucu krem ya da yüksek koruma faktörlü güneş yağı kullanmak ve şapka ile yüzü güneşten korumak gerekir.
Tüm alınan önlemlere rağmen uçuk yine de nüksedebilir. Ön belirtiler (karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlama) hissedildiğinde o noktaya kısa aralarla bir antiviral krem uygulamak gerekir. Uçuk ya hiç çıkmayacaktır ya da çıksa bile hafif seyredecektir.

Eğer bağışıklık sisteminiz zayıfsa veya sıklıkla uçuk geçiriyorsanız doktorunuzla görüşerek antiviral tabletlerden koruyucu olarak yararlanılabilinir.

Uçuktan uzak kalabilmek için sağlıklı beslenmek de önemli. Yapılan araştırmalar bazı yiyeceklerin uçuk oluşumunu azaltırken, bazılarının da uçuğun tekrarlanmasını kolaylaştırdığını göstermektedir. Araştırmacılar diyet yapanlarda uçuk virüsünün harekete geçmemesi için Lisin içeren besinleri almalarını, Arjinin içeren besin maddelerinden de uzak durmalarını önermektedirler. Bu amaçla diyetlerde Lisin içeren tavuk, patates, süt, bira mayası, fasulye ve balık besinleri alınmalı, Arjinin içeren çikolata, yer fıstığı, bira, üzüm, mısır gevreği gibi yiyeceklerden uzak kalınmalı
MaKaLeLe - avatarı
MaKaLeLe
Ziyaretçi
1 Şubat 2007       Mesaj #4
MaKaLeLe - avatarı
Ziyaretçi
Uçuk nedir, nasıl tedavi edilir?


Aft ile uçuk genellikle aynı belirtileri gösterdikleri için birbirleri ile karıştırılabilmektedir. Ancak aralarında birçok temel farklılık vardır:



AFT

1. Kesinlikle ağız içersinde oluşur.
2. Bulaşıcı değildir.
3. Aftın oluşmasına virüsler neden olmaz.

UÇUK

1. İçi su toplamış küçük kabarcıklar (blisters) şeklinde başlar.
2. Nadiren ağız içerisinde olsalar da genellikle ağız dışında meydana gelirler. Aft ağız içerisinde tüm bölgelerde olabilmesine karşın uçuk genellikle ağız içerisinde damak tavanı gibi hareketsiz bölgeleri tutar.
3. Bulaşıcıdır.
4. Virüsler tarafından meydana getirilir.



UÇUĞUN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Uçuk çıkmadan önce kendini belli eder (0-24 saat önceden); karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlama hissedilir. Bunu o bölgenin kızarması, şişmesi ve daha sonra da içi sıvı dolu kabarcıkların ortaya çıkışı izler. Bu kabarcıklar konuşurken, gülerken, yiyip içerken acı ve ızdırap verir. Zamanla kuruyup çatlar, sızıntı yapar ve açılarak görüntüyü bozan çirkin bir yara haline gelir.

NASIL BULAŞIR?

Uçuk, ön belirtileri ile açık yaranın kapanması süresi arasında bulaşıcıdır. Uçuğu olan bir kişinin kullandığı, havlu, bardak, çatal, kaşık vb. eşyalardan ve uçuklu kişinin öpmesi sonucu bulaşır. Uçuk virüsü (Herpes simpleks) ile insan genellikle ilk defa küçükken (0-5 yaş) tanışır. Uçuğu olan aile bireylerinden birinin “Sevgi dolu” öpücüğü sonucunda uçuk virüsü vücuda girer. Çoğunlukla fark edilmeyen küçük kızarıklıklar şeklinde ortaya çıkar; ağız içi, diş etleri ve dudaklar enfekte olur. Ama kimi hassas bünyelerde ciddi enfeksiyon şeklinde görülebilir.

UÇUK BULAŞICIDIR!

Uçuğa dokunulmamalıdır. Dokunulursa eller çok iyi yıkanmalıdır.

Bayanlar makyajlarını çıkarırken özellikle çok dikkat etmelidirler. Kesinlikle gözlere dokunulmamalıdır.

Özellikle bebekler, çocuklar ve diğer insanlar öpülmemelidir.

Uçuklu insanın kullandığı havlu, bardak, çatal, kaşık vb. eşyalar ayrılmalı ve başkalarının kullanmasına izin verilmemelidir.

Yerken, içerken kullanılan malzemeler özellikle çocuklar ile paylaşılmamalıdır.

Uçuk ve uçuk yarasının kabuğu ile oynanmamalıdır. (Parmaklara uçuk virüsü bulaştırırken, uçuk yarasına da diğer mikroplar bulaştırılmış olur.)

NİÇİN TEKRARLAR?

Uçuk virüsü (Herpes simpleks) vücuda girip ilk enfeksiyonu yaptıktan sonra o bölgedeki isnir düğümüne girip yerleşir ve istenmeyen bu misafir, vücudun zayıf düştüğü durumlarda çoğalır ve uçuk çıkar.

Stres

Aşırı yorgunluk, uykusuzluk


Aşırı güneş ışığı ve UV ışınları

Diğer enfeksiyonlar

Adet dönemi, hamilelik gibi durumlarda virüs aktif hale geçebilir.

KONTROL EDİLEBİLİR Mİ?

Öncelikle uçuğun nüksetmesine sebep olan durumlardan sakınmak gerekir. Örneğin strese bağlı olarak gelişir ise; stresimizi azaltacak gevşeme tekniklerini öğrenmek. Yorgunluk ve uykusuzluk sebep ise; dinlenmek ve iyi uyumak. Güneş sebep oluyor ise; dudaklar için koruyucu krem ya da yüksek koruma faktörlü güneş yağı kullanmak ve şapka ile yüzü güneşten korumak gerekir. Tüm alınan önlemlere rağmen uçuk yine de nüksedebilir.

Ön belirtiler (karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlama) hissedildiğinde o noktaya kısa aralarla antiviral bir uçuk kremini uygulamak gerekir. Uçuk ya hiç çıkmayacaktır ya da çıksa bile hafif seyredecektir.


EN ETKİLİ ŞEKİLDE NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Önceden bazı madde ve ilaçlar uçuğun verdiği rahatsızlığı azaltmak için kullanılmıştır:

Antiseptik ilaçlar, Uçuğun üzerindeki bakteri enfeksiyonunun gelişmesini engeller

Ağrı kesici ilaçlar; Uçuğun sebep olduğu ağrıyı azaltır.

Buz uygulamak; Ağrı azaltılabilir

Oysa günümüzde etkili tedavide kullanılan antiviral uçuk kremleri, deriden geçerek uçuk virüsüne (Herpes simpleks) etki eder ve deriye zarar vermelerini engeller.


KİMLER ÖZELLİKLE RİSK ALTINDADIR?

Sık sık veya uzun süreli olarak uçuk çıkıyorsa (Örneğin tedaviye rağmen 10 günden daha uzun süre devam ediyorsa)

Uçuk, bir bebekte ya da 6 yaşından küçük bir çocukta çıkmışsa

Dudak, ağız ve burun çevrenizin dışındaki vücut bölgelerinde, özellikle de gözlerinizde, parmaklarınızda ya da cinsel organınızda uçuk çıkmışsa


Uçuk ile birlikte baş ağrısı, ateş ve kas ağrısı gibi başka şikayetleriniz varsa

Uçuk sarı renkte cerahatli ise

Bağışıklık sisteminizi baskı altına alan ilaçlar, örneğin kortizonlu ilaç kullanıyorsanız

Bağışıklık sisteminizin zayıflığı (yani bulaşıcı hastalıklarla mücadele etme gücünüzün azalmış olması) nedeniyle tıbbi kontrol altındaysanız.
Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
15 Şubat 2007       Mesaj #5
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi
UÇUK VE AFT
Ağzınızda; konuşmanıza ve yemek yemenize engel olacak kadar şiddetli ağrıya yol açan bir yaranız varsa bilin ki yalnız değilsiniz. Pek çok sağlıklı insan tekrarlayan ağız yaralarından şikayetçidir.
En sık rastlanan tekrarlayan ağız yaraları uçuk ve aft (aftöz ülser)’dır. Ağızda görüldüğünde birini diğerinden ayırmak güçtür. Bu iki lezyonun nedeni ve tedavileri tamamıyla farklı olduğundan ayırımı çok önemlidir.
Uçuk nedir?
Bunlar sıklıkla dudakta görülen içi sıvı dolu kabarcıklara verilen genel bir addır. Ağızda özellikle dişetinde, sert damakta da görülebilirse de nadirdir. Uçuk genellikle ağrılıdır ve ağrı lezyonun ortaya çıkışından birkaç gün önce ortaya çıkar. Bu kabarcıklar saatler içinde patlayarak kabuklanır. 7-10 gün sürer.
Nedenler:
Uçuk bir herpes simpleks virüsünün aktif duruma geçmesi ile meydana gelir. Bu virüs, daha önce bu enfeksiyonu geçiren hastalarda sessiz ve sinsi bir şekilde bekler ve stres, ateş, travma, hormonal değişiklikler ve güneş ışığına maruz kalma gibi durumlarda aktif hale geçer. Tekrarlayan lezyonlar aynı yerde yerleşme eğilimindedir.
Uçuk yayılabilir mi?
Evet. Uçuk patladıktan tamamen iyileşene kadar ki süre enfeksiyonun yayılımı için en riskli dönemidir. Virüs gözlerinize, cinsel organlara ve diğer insanlara da bulaşabilir.
Önleme Önerileri:
  • Bir lezyon görüldüğünde ağız içi, burun içi, cinsel bölge gibi mukoz zarlar enfeksiyona karşı korunmalıdır.
  • Uçuğu sıkıştırıp patlatmayın.
  • Birine dokunurken ya da göz veya cinsel bölgelerinize dokunmadan önce ellerinizi dikkatlice yıkayın.
  • Tüm uyarılara rağmen herpes virüsün uçuk olmadan da ulaşabileceği unutulmamalıdır.
Tedavi:
Günümüzde kesin tedavisi yoktur ancak bu konuda yoğun çalışmalar yapılmaktadır. % 5 asiklovirli merhem gibi bir antiviral ajan kullanılabilir. Doktor ya da diş hekiminizden son gelişmeler hakkında bilgi almak için irtibat kurun.
Aft nedir?
Aft dilde, yumuşak damakta, dudak ve yanakların iç kısımlarında görülen küçük, yüzeyel ülserlerdir. Oldukça ağrılıdırlar ve 5-10 gün sürerler.
Neden?
Nedenleri hakkındaki eldeki en iyi kanıtlar stres, travma, asitli yiyecekler (domates, turunçgiller, vs.) gibi lokal tahriş edici maddelere maruz kalma gibi durumlarda lokal bağışıklık cevabında değişiklikler meydana gelmesidir.
Aftöz ülser yayılabilir mi?
Hayır. Nedeni bakteri ya da bir virüs olmadığı için lokal yayılımı ya da bir başkasına bulaşması söz konusu değildir.
Tedavi
Tedavi direkt olarak az önce bahsedilen rahatsızlık verici durumların ortadan kaldırılması ve enfeksiyondan korunma ile olur.
Triamkinalon gibi haricen kullanılan bir kortikosteroid ilacı da yardımcı olur. Günümüzde kesin tedavisi bulunamamıştır.
Diğer yaralar:
İki haftadan uzun süren iyileşmeyen ağız yaralarında doktorunuza ya da diş hekiminize başvurmalısınız.
M.u.R.a.T - avatarı
M.u.R.a.T
Ziyaretçi
22 Şubat 2007       Mesaj #6
M.u.R.a.T - avatarı
Ziyaretçi
Nasıl bulaşır?

Herpes virüsü (uçuk hastalığı) temasla bulaşır. Öpüşme, cinsel ilişki, aynı havluyu kullanma gibi virüsü taşıyan birey ile temas doğrultusunda virüsler alınır. Virüsler deri ve/ veya mukozalardaki çatlaklardan vücuda girerler. Sinir hücrelerini tutarak bu sinirlerin lifleri boyunca ilerlerler. Liflerin ganglion denilen ana merkezlerine yerleşirler. Ardından o bölgeye ait cilt ya da mukoza bölgesinde lezyonlarını oluşturmaya başlarlar. Virüsler yerleştikleri yerde ölmezler. Yapılan tedaviler de virüslerin yok edilmesini değil hastalık oluşturmalarını önlemek ya da en azından azaltmak amacıyla yapılabilmektedir.



Hastalık nasıl oluşmakta ve seyretmektedir?

Virüs alındıktan kısa bir süre sonra ( 2- 12 gün kadar zaman aralığında) içi su dolu keseler ve kaşıntılı lezyonlar oluşmaya başlar. Hastanın bağışıklık durumunun kuvvetine göre bir miktar yayılır. Virüsle temas eden bireylerin yarısından fazlasında ise herhangi bir şikayet olmamaktadır. Hasta hastalık nedeni olan virüsü vücuduna almış, sinir sistemine yerleşmiş vaziyettedir. Cinsel ilişkiye girdiği bireylere virüs bulaştırmaktadır. Bağışıklık sistemi baskılandığı herhangi bir durumda ise hastalık belirtileri ortaya çıkacaktır. Bazen bu süreci hasta hiç yaşamaz. Ancak virüsü taşıyıcılığı devam etmektedir.Bazen de yılda en az dört ayrı atak yaşarlar.

Hastalık hangi durumlarda kendini gösterir?

Yeterli beslenememe durumunda, aşırı A vitamini alındığında, aşırı alkol tüketiminde, yoğun stres dönemlerinde, grip vs. gibi bağışıklık sistemini yoran bazı hastalıklarda, adet dönemlerinde, sık cinsel ilişkiye girildiği dönemlerde, kişisel hijyen bozukluğunda hastalık tekrarlamaya başlar. Belirtiler en şiddetli ilk infeksiyonu aldığında görülse de bağışıklık sistemi burada ana rol oynadığından herhangi bir nüksde de şiddetlenebilir. Hastalık belirtileri 20 gün kadar sürebilmekte ve kadınlarda bu dönemde rahim ağzında olabilen yaralar yüzünden akıntı, ağrılı cinsel ilişki gibi şikayetler belirebilmektedir.


Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
25 Mayıs 2008       Mesaj #7
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi

UÇUK(HERPES)NEDİR..??


Uçuk genellikle dudak, ağız ve burun delikleri çevresinde çıkan Herpes simplex adı verilen virüsün sebep olduğu hastalıktır.
Uçuk Ciddiye Alınması Gereken Bir Sağlık Sorunu mudur?
Yapılan araştırmalar, dünya nüfusunun %80'inin yaşamları boyunca en az bir defa uçuk geçirdiğini göstermektedir. Günümüzde Türkiye'de her yıl 8 milyon kişinin uçuk nedeniyle sıkıntı ve acı çektiği tahmin edilmektedir.
Uçuğun Belirtileri ve Oluşum Evreleri Nelerdir?
Uçuk çıkacak bölgede 0-24 saat önceden gıdıklanma, karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlama hissedilir.
Bunu o bölgenin kızarması, şişmesi ve daha sonra da içi sıvı dolu kabarcıkların ortaya çıkışı izler. Bu kabarcıklar konuşurken, gülerken, yiyip içerken acı ve ızdırap verir.
Kabarcıklar patlayarak ülserler oluşur ve bu dönemde uçuk cok ağrılıdır.
Zamanla kuruyup çatlar, sızıntı yapar ve açılarak görüntüyü bozan çirkin bir yara haline gelir.
Kabuklanma başladığında uçuk küçülmeye başlar.
İyileşme döneminde uçuk üstünde oluşan kabuk düşer, yerine kuru ve gergin bir doku oluşur.
Uçuk Bulaşıcı mıdır? Nasıl Bulaşır?
Uçuk, ön belirtileri ile açık yaranın kapanması süresi arasında bulaşıcıdır. Uçuğu olan bir kişinin kullandığı havlu, bardak, çatal, kaşık vb. eşyalarla ve uçuklu kişinin öpmesi sonucu bulaşır. Eğer uçuğa dokunulursa yüzün diğer bölümlerine, göze ve vücudun diğer bölgelerine (genital bölge gibi) de bulaştırılabilir.
Dikkat ! Uçuk Bulaşıcıdır.
Uçuk virüsü (Herpes simplex) ile insan genellikle ilk defa küçükken (0-5 yaş) tanışır. Uçuğu olan aile bireylerinden birinin "Sevgi dolu" öpücüğü sonucunda uçuk virüsü vücuda girer. Çoğunlukla farkedilmeyen küçük kızarıklıklar şeklinde ortaya çıkar; ağız içi, diş etleri ve dudaklar (gingivostomatit) enfekte olur. Ama kimi hassas bünyelerde ciddi enfeksiyonlar şeklinde de görülebilir. Tıbbi yayınlar arasında uçuklu bir kişiden bulaşan virüs sonucu yeni doğan ölümlerine ait vakalar vardır.
Uçuğa dokunulmamalı
dır. Dokunulursa eller çok iyi yıkanmalıdır.
Uçukluyken kesinlikle gözlere dokunmaktan kaçınılmalıdır. Bayanlar makyajlarını temizlerken dikkat etmelidir.
Özellikle bebekler, çocuklar ve diğer insanlar öpülmemelidir, yakın temastan kaçınılmalıdır.
Uçuklu insanın kullandığı havlu, bardak, çatal, kaşık vb. eşyalar ayrılmalı ve başkalarının kullanmasına izin verilmemelidir.
Uçuk ve uçuk yarasının kabuğu ile oynanmamalıdır. (Parmaklara uçuk virüsü bulaştırılır, aynı zamanda uçuk yarasına da diğer mikroplar bulaştırılmış olur)
Uçuk Neden Nükseder / Tekrarlar?
Uçuğa neden olan Herpes simplex virüsü vücuda girip ilk enfeksiyonunu yaptıktan sonra o bölgeye yakın sinir düğümüne yerleşir ve uçuk oluşmasını tetikleyen faktörler devreye girene, yani vücudun zayıf düştüğü ana kadar orada kalır.
Uçuk Oluşumunu Tetikleyen Faktörler Nelerdir?
Stres
Ateş, soğukalgınlığı, grip
Aşırı güneş ışınları ve ultraviyole ışınlar
Hormonal değişimler (hamilelik, adet dönemi)
Aşırı yorgunluk ve uykusuzluk
Dişe yapılan müdahaleler (diş çekimi dolgu vb.)
Diğer enfeksiyonlar
Aşırı alkol
Uçuktan Nasıl Korunulur?
Öncelikle uçuğun nüks etmesine sebep olan durumlardan sakınmak gerekir.
Strese bağlı olarak gelişiyor ise; stresimizi azaltacak gevşeme tekniklerini öğrenmek.
Yorgunluk ve uykusuzluk sebep ise; dinlenmek ve iyi uyumak.
Güneş sebep oluyor ise; dudaklar için koruyucu krem ya da yüksek koruma faktörlü güneş yağı kullanmak ve şapka ile yüzü güneşten korumak gerekir.
Tüm alınan önlemlere rağmen uçuk yine de nüksedebilir. Ön belirtiler (karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlama) hissedildiğinde o noktaya kısa aralarla bir antiviral krem uygulamak gerekir. Uçuk ya hiç çıkmayacaktır ya da çıksa bile hafif seyredecektir.
Eğer bağışıklık sisteminiz zayıfsa veya sıklıkla uçuk geçiriyorsanız doktorunuzla görüşerek antiviral tabletlerden koruyucu olarak yararlanılabilinir.
Uçuktan uzak kalabilmek için sağlıklı beslenmek de önemli. Yapılan araştırmalar bazı yiyeceklerin uçuk oluşumunu azaltırken, bazılarının da uçuğun tekrarlanması
nı kolaylaştırdığını göstermektedir. Araştırmacılar diyet yapanlarda uçuk virüsünün harekete geçmemesi için Lisin içeren besinleri almalarını, Arjinin içeren besin maddelerinden de uzak durmalarını önermektedirler. Bu amaçla diyetlerde Lisin içeren tavuk, patates, süt, bira mayası, fasulye ve balık besinleri alınmalı, Arjinin içeren çikolata, yer fıstığı, bira, üzüm, mısır gevreği gibi yiyeceklerden uzak kalınmalı.


muster76 - avatarı
muster76
Ziyaretçi
17 Haziran 2008       Mesaj #8
muster76 - avatarı
Ziyaretçi
bende her ay mutlaka bir aft çıkar.ve 7-8 gün sürer.her şeyi denedim.ama belli bir süre sonra,vücut bağışıklık kazanıyor.şimdi kekik suyuyla gargara yapıyorum.çok faydası var.3 gğnde iyileşiyor.
karayel - avatarı
karayel
Ziyaretçi
11 Eylül 2008       Mesaj #9
karayel - avatarı
Ziyaretçi
HERPES ( UÇUK) VİRÜSÜ

Herpes Simpleks ya da Uçuk hastalığı, Herpes Simpleks Virus denilen virüsün neden olduğu cilt ve mukozalarda gözlenen içi su dolu keselerden ibaret bulaşıcı bir hastalıktır.

Herpes Simpleks virüsünün sekiz tipi olup, klinik olarak en sık üç tipine rastlanmaktadır. HSV 1 daha çok ağız, burun ve çevresinde izlenirken, HSV 2 genital bölgede yerleşmektedir. HSV 3 ise Zona denilen rahatsızlığa yol açan, sinirlerde yerleşen tipidir.

Bu tip diğerlerinden farklı olarak içi su dolu keseler şeklinde değil, kızarıklık ve iğne batması şeklinde hissedilen diğerlerinden daha keskin ağrılar yapan bir tipidir. Kuşak şeklinde belirli bir alanı tutar ve öncelikle ağrılar başlar. Daha sonra ağrı duyulan alanlarda nokta nokta kızarıklıklar başlayarak sınırlı ve belirli bir alanı kaplayan döküntü oluşur. Virüsün tuttuğu bölgeye uyan cilt bölgesinde yerleşir. Bir süre devam ettikten sonra öncelikle ağrılar, ardından döküntü iz bırakmadan iyileşir.

Herpes Simpleks'in türleri organlara nasıl etki eder?

HSV 1 ise yüz, dudaklar, burun ve ağız içinde içi su dolu kabarcıklar oluşturur. Bu kabarcıklar çok kısa süre içerisinde açılıp üzerleri ülserleşir ve yakınlarındaki diğer küçük ülserlerle birleşme eğilimi gösterirler. Ardından üzeri sulanan bu yaralar kabuklaşır. Kabuklar sarı beyaz renktedir. Daha sonra kabuklar kendiliğinden yumuşayarak düşerler. İlk başta yerlerinde kahverengi bir leke bırakır . Daha sonra kahverengi bir ize dönüşür.

HSV 2 ise genital bölgeyi tutar. Kasıklar, kadında vajina dış dudakları, iç kısmı, anüs ile vajina arasındaki bölgeyi, rahim ağzını, erkekte penisin özellikle gövdeye yakın kısmını, nadiren penis başı ve testisleri, kalçaları tutabilir.

Nasıl bulaşır?

Herpes virüsü temasla bulaşır. Öpüşme, cinsel ilişki, aynı havluyu kullanma gibi virüsü taşıyan birey ile temas doğrultusunda virüsler alınır. Virüsler deri ve/ veya mukozalardaki çatlaklardan vücuda girerler. Sinir hücrelerini tutarak bu sinirlerin lifleri boyunca ilerlerler. Liflerin ganglion denilen ana merkezlerine yerleşirler. Ardından o bölgeye ait cilt ya da mukoza bölgesinde lezyonlarını oluşturmaya başlarlar. Virüsler yerleştikleri yerde ölmezler. Yapılan tedaviler de virüslerin yok edilmesini değil hastalık oluşturmalarını önlemek ya da en azından azaltmak amacıyla yapılabilmektedir.

Özellikle genital bölge uçukları için nelere dikkat edilmelidir?

Genelde Herpes Simpleks virüs bulaştığında her iki tipi de alınabilmektedir. Ayrıca özellikle HSV 2 denilen genital bölge uçuklarında cinsel temas ile virüs alındığı unutulmamalı ve yine cinsel temasla bulaşabilecek başka hastalıklar da akla getirilmelidir. Zira, HSV 2 virüsü kadar kolay bulaşabilen ve tehlikeli seyreden başka bir takım virüs hastalıkları da aynı kişiden alınmış olabilir ( Sarılık , AİDS, Frengi gibi…). Bu nedenle HSV 2 görülen bireylerde diğer cinsel yolla bulaşan hastalıkların da testler ile taranması doğru olacaktır.

Hastalık nasıl oluşmakta ve seyretmektedir?

Virüs alındıktan kısa bir süre sonra ( 2- 12 gün kadar zaman aralığında) içi su dolu keseler ve kaşıntılı lezyonlar oluşmaya başlar. Hastanın bağışıklık durumunun kuvvetine göre bir miktar yayılır. Virüsle temas eden bireylerin yarısından fazlasında ise herhangi bir şikayet olmamaktadır. Hasta hastalık nedeni olan virüsü vücuduna almış, sinir sistemine yerleşmiş vaziyettedir. Cinsel ilişkiye girdiği bireylere virüs bulaştırmaktadır. Bağışıklık sistemi baskılandığı herhangi bir durumda ise hastalık belirtileri ortaya çıkacaktır. Bazen bu süreci hasta hiç yaşamaz. Ancak virüsü taşıyıcılığı devam etmektedir.Bazen de yılda en az dört ayrı atak yaşarlar.

Hastalık hangi durumlarda kendini gösterir?

Yeterli beslenememe durumunda, aşırı A vitamini alındığında, aşırı alkol tüketiminde, yoğun stres dönemlerinde, grip vs. gibi bağışıklık sistemini yoran bazı hastalıklarda, adet dönemlerinde, sık cinsel ilişkiye girildiği dönemlerde, kişisel hijyen bozukluğunda hastalık tekrarlamaya başlar. Belirtiler en şiddetli ilk infeksiyonu aldığında görülse de bağışıklık sistemi burada ana rol oynadığından herhangi bir nüksde de şiddetlenebilir. Hastalık belirtileri 20 gün kadar sürebilmekte ve kadınlarda bu dönemde rahim ağzında olabilen yaralar yüzünden akıntı, ağrılı cinsel ilişki gibi şikayetler belirebilmektedir.

Gebelikte hastalıkla temas edilmesi veya hastalığın bu dönemde nüksetmesi gibi durumlarda ne yapılabilir?

Hastalık gebeliğin ilk üç ayında geçirilirse fetus üzerinde çok ciddi hasar oluşturması iddia edilmiş olsa da bu konu da bilimsel veriler bulunmamaktadır. Ayrıca bu hasarların ultrason ile tespiti de mümkün olmayabilir. Bu nedenle tüm gebeler gebeliğin ilk döneminde bu infeksiyonun geçirilip geçirilmediği yönünde taranmalıdır. Virüsün yeni alındığı aktif infeksiyonun geçirildiği vakalarda gebeliğin sonlandırılması düşünülebilir. Hastalığı daha önce almış ve bağışıklanmış bireylerde fetus açısından bir tehlike bulunmamaktadır. Bu gebelerin gebelikleri sırasında hastalığın nüksünü yaşamaları durumunda herhangi bir tedavi uygulanmamakta sadece destek yaklaşımları benimsenmektedir. Doğuma yakın genital uçuk geçiren gebelerde ise eğer lezyonlar mevcutken doğum başlarsa bu gebelerde bebeğin temas ederek virüsü almalarını engellemek için sezaryen tercih edilmelidir. Ayrıca bebeğin doğum sonrasında da bu virüsle temasını en aza indirmek için çok dikkat edilmelidir.

Herpes virüsün tedavisi nedir?

Herpes Virüsünün tam bir tedavisi mümkün olmamaktadır. Bu nedenle öncelikle virüsü kapmamaya özen göstermek gerekmektedir. Yabancılar ile temastan kaçınmak, cinsel ilişkide prezervatif kullanmak, ortak havlu vs. kullanımından uzak durmak gerekmektedir. Virüsü aldığımızı düşündüğümüz bireyi mutlaka bu durum hakkında bilgilendirmeli, kendisinin hastalık ihtimali hakkında dikkatini çekmeliyiz. Hastalığı kapma halinde veya nüksü önlemek için de bağışıklık sistemini güçlendirmeli, aşırı alkol, aşırı yorgunluk, beslenme bozukluğu, stres gibi durumlardan uzak kalmaya özen göstermeliyiz. Hastalık lezyonlarının en büyük sıkıntılarından biri de kolayca bakteri ile tekrar infekte olabilerek daha derin, daha geniş ve daha çok iz bırakan ülsreler haline gelebilmeleridir. Bu nedenle el ile temastan olabildiğince uzak durmalı, aktif lezyonların olduğu dönemde kağıt havluları tercih etmeli ve temastan kaçınmalıyız. Bakteri varlığında doktor kontrolünde antibiyotikleri kullanmalıyız. Genital bölgede yer alan bütün yaralar önemlidir. Burada en korkutucu olanı, başka hastalıkların herpes zannedilerek atlanması ihtimalidir. Bu nedenle her genital bölgede izlenen yara da mutlaka doktor muayenesi gerekmektedir. Ayrıca bir diğer önemli husus da, herpes infeksiyonu varlığında olası diğer cinsel yolla bulaşan hastalıkların da alınmış olma ihtimalidir.
RoSSoRoSe - avatarı
RoSSoRoSe
Ziyaretçi
16 Eylül 2008       Mesaj #10
RoSSoRoSe - avatarı
Ziyaretçi
Uçuk Nedir?

ucUçuk genellikle dudak, ağız ve burun delikleri çevresinde çıkan Herpes simplex adı verilen virüsün sebep olduğu hastalıktır.
Uçuk Ciddiye Alınması Gereken Bir Sağlık Sorunu mudur?
Yapılan araştırmalar, dünya nüfusunun %80'inin yaşamları boyunca en az bir defa uçuk geçirdiğini göstermektedir. Günümüzde Türkiye'de her yıl 8 milyon kişinin uçuk nedeniyle sıkıntı ve acı çektiği tahmin edilmektedir.


Uçuk Bulaşıcı mıdır? Nasıl Bulaşır?

Uçuk, ön belirtileri ile açık yaranın kapanması süresi arasında bulaşıcıdır. Uçuğu olan bir kişinin kullandığı havlu, bardak, çatal, kaşık vb. eşyalarla ve uçuklu kişinin öpmesi sonucu bulaşır. Eğer uçuğa dokunulursa yüzün diğer bölümlerine, göze ve vücudun diğer bölgelerine (genital bölge gibi) de bulaştırılabilir.
Dikkat ! Uçuk Bulaşıcıdır.

Uçuk virüsü (Herpes simplex) ile insan genellikle ilk defa küçükken (0-5 yaş) tanışır. Uçuğu olan aile bireylerinden birinin "Sevgi dolu" öpücüğü sonucunda uçuk virüsü vücuda girer. Çoğunlukla farkedilmeyen küçük kızarıklıklar şeklinde ortaya çıkar; ağız içi, diş etleri ve dudaklar (gingivostomatit) enfekte olur. Ama kimi hassas bünyelerde ciddi enfeksiyonlar şeklinde de görülebilir. Tıbbi yayınlar arasında uçuklu bir kişiden bulaşan virüs sonucu yeni doğan ölümlerine ait vakalar vardır.

Uçuğa dokunulmamalıdır. Dokunulursa eller çok iyi yıkanmalıdır. eluc

Uçukluyken kesinlikle gözlere dokunmaktan kaçınılmalıdır. Bayanlar makyajlarını temizlerken dikkat etmelidir.

Özellikle bebekler, çocuklar ve diğer insanlar öpülmemelidir, yakın temastan kaçınılmalıdır.

Uçuklu insanın kullandığı havlu, bardak, çatal, kaşık vb. eşyalar ayrılmalı ve başkalarının kullanmasına izin verilmemelidir.

Uçuk ve uçuk yarasının kabuğu ile oynanmamalıdır. (Parmaklara uçuk virüsü bulaştırılır, aynı zamanda uçuk yarasına da diğer mikroplar bulaştırılmış olur)
Uçuk Neden Nükseder / Tekrarlar?

Uçuğa neden olan Herpes simplex virüsü vücuda girip ilk enfeksiyonunu yaptıktan sonra o bölgeye yakın sinir düğümüne yerleşir ve uçuk oluşmasını tetikleyen faktörler devreye girene, yani vücudun zayıf düştüğü ana kadar orada kalır.

Uçuktan Nasıl Korunulur?
  • Öncelikle uçuğun nüks etmesine sebep olan durumlardan sakınmak gerekir.
  • Strese bağlı olarak gelişiyor ise; stresimizi azaltacak gevşeme tekniklerini öğrenmek.
  • Yorgunluk ve uykusuzluk sebep ise; dinlenmek ve iyi uyumak.
  • Güneş sebep oluyor ise; dudaklar için koruyucu krem ya da yüksek koruma faktörlü güneş yağı kullanmak ve şapka ile yüzü güneşten korumak gerekir.
Tüm alınan önlemlere rağmen uçuk yine de nüksedebilir. Ön belirtiler (karıncalanma, kaşınma, yanma, sızlama) hissedildiğinde o noktaya kısa aralarla bir antiviral krem uygulamak gerekir. Uçuk ya hiç çıkmayacaktır ya da çıksa bile hafif seyredecektir.
Eğer bağışıklık sisteminiz zayıfsa veya sıklıkla uçuk geçiriyorsanız doktorunuzla görüşerek antiviral tabletlerden koruyucu olarak yararlanılabilinir.
Uçuktan uzak kalabilmek için sağlıklı beslenmek de önemli. Yapılan araştırmalar bazı yiyeceklerin uçuk oluşumunu azaltırken, bazılarının da uçuğun tekrarlanmasını kolaylaştırdığını göstermektedir. Araştırmacılar diyet yapanlarda uçuk virüsünün harekete geçmemesi için Lisin içeren besinleri almalarını, Arjinin içeren besin maddelerinden de uzak durmalarını önermektedirler. Bu amaçla diyetlerde Lisin içeren tavuk, patates, süt, bira mayası, fasulye ve balık besinleri alınmalı, Arjinin içeren çikolata, yer fıstığı, bira, üzüm, mısır gevreği gibi yiyeceklerden uzak kalınmalı.

Benzer Konular

1 Ağustos 2011 / GusinapsE Edebiyat tr
28 Kasım 2015 / Ziyaretçi Soru-Cevap
7 Aralık 2008 / Eleftheria Genel Mesajlar
11 Temmuz 2015 / MaRCeLLCaT X-Sözlük