Ziyaretçi
Sandıklı - Afyonkarahisar
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Bilgiler
- İlçe nüfusu: 59.040
- Şehir nüfusu: 32.634
- Köy ve belde nüfusu: 26.406
- Nüfus itibariyle: 2011
- Nüfus Kaynak: TÜİK
- Yüzölçümü: 1223 km²
- Rakım: 1158[1] metre
- Koordinatlar 38°27′48″N, 30°16′24″E
Genel bilgiler
- Ülke: Türkiye
- Coğrafi Bölge: Ege
- İl: Afyonkarahisar
- Posta kodu: 03500
- Alan kodu: 0272
- Plaka: 03
Sandıklı, 29° 50' - 30° 30' Doğu meridyeni ile 38° 15' - 38° 45' Kuzey paralelleri arasındaki coğrafi konumda yer alır. Yüzölçümü ise 1036 km²'dir.
Topraklarını, doğuda aynı ilin Şuhut, Güneyde Kızılören ve Dinar, batıda Denizli ilinin Çivril ve Afyonkarahisar ilinin Hocalar, Kuzeyde ise Afyonkarahisar'ın Sincanlı ve merkez ilçeleri çevirir.
Sandıklı, ülkemizin belli başlı büyük merkezlerine karayolu ile oldukça yakın sayılabilecek bir mesafededir. Afyonkarahisar'a 61 km, İstanbul'a 515 km, Ankara'ya 317 km, İzmir'e 315 km, Antalya'ya 231 km, Bursa'ya 320 km, Konya'ya 287 km mesafede olan ilçe bu konumu ile ulaşım yönünden avantajlı bir noktadadır.
Karayolu ulaşımındaki avantajlarına rağmen Sandıklı'ya demiryolu ile ulaşım imkânları bir hayli kısıtlıdır. İstanbul (Haydarpaşa) ile Denizli arasında işleyen Pamukkale Ekspresi uzun yıllar boyunca Sandıklı'da yaşayan insanların ulaşım ihtiyacını karşılamıştır. Pamukkale Ekspresi'nin 27 Ocak 2008 tarihinde Haydarpaşa-Denizli seferini yapan treni Kütahya yakınlarında raydan çıkmış, meydana gelen kazada 9 kişi hayatını kaybetmiştir. Bu kazadan sonra bir müddet daha tren seferleri devam etmiş ancak TCDD tarafından alınan karar gereğince, 25 Temmuz 2008 tarihi itibariyle Pamukkale Ekspresinin seferleri iptal edilmiştir.
Sandıklı'nın dağları
Sandıklı'nın dört bir yanı dağlarla çevrilidir. Kuzeyinde Ahır Dağı, batısında Bulkaz Dağı, güneyinde Akdağ, doğusunda da Kumalar Dağı bulunur.
Ahır Dağları
İlçenin Kuzey sınırını oluşturan bu dağlar üçüncü zamanın genç dağlarıdır.
Sincanlı ve Sandıklı ilçeleri arasında uzanır. Uşak ilinin Banaz ilçeleri sınırlarını da kaplar.
İki yüzü de çam ormanlıkları ile kaplıdır. En yüksek tepesi Tazlar ve Yağcı damları arasında olup 1981 metredir. Güney taraflarında devlethan köyü yakınında bol amyant damarlarına rastlanır.
Ayrıca rezervi 10 bin ton civarında olan linyit kömürü damarları Afyon Karacaören köyü yakınlarındadır.
Barındırdığı artezyen kaynakları çevre ovaları besler.
Burkaz Dağı
Akdağ'ın kuzey batısına doğru uzanan dağ, Hocalar, Banaz ve Sivaslı ilçeleri arasında ve Küfü çayı ile Ahat suyu arasında yayılmış ormanlık bir dağdır. En yüksek yeri Bulkaz (Gürpınar) köyü yakınlarıdır ve 1990 metredir. Batı yüzü palamutluk olup, amyant damarları vardır.
Akdağ
Sandıklı, Kızılören, Dinar ve Çivril ilçeleri arasında bulunan Akdağ, ormanlık ve bölgenin en yüksek dağıdır. 2449 ve 2345 metre yükseklikte iki tepeyi ihtiva eden Akdağ'da Sorkun kasabası yakınlarında bakır madenine rastlanmıştır. Batıya Küfü çayı - Düzbel ve Duruca su yolu ile geçit verir. Güney yüzü dik, kuzey yüzü meyillidir. Kuzey yüzünde Kocayayla vardır. Kalkerin bol olduğu yerlerde antik mermer ocaklarına rastlanmıştır.
Nüfus
İlçenin nüfusu 2010 yılında güncellenen Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine göre 60.126'dır. Bunun 33.144'ü ilçe merkezinde, 26.982'si ise kasaba ve köylerde yaşamaktadır. Daha önceki nüfus sayımlarının sonuçlarına göre, Sandıklı'da hem merkezde hem de köylerde yaşayanların sayısının azaldığı gözlenmektedir. Özellikle 1960'lı yıllardan itibaren Avrupa ülkelerine çalışmaya giden Sandıklılılar ilçenin nüfusunu azaltmıştır. Keza günümüzde Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde çok sayıda Sandiklı nüfusuna kayıtlı yurttaşımızın yaşadığı bilinmektedir. 1980'li yıllarla birlikte ise civar köylerden merkeze doğru bir göç hareketi yaşanmıştır. Bu durum 1980'li ve 1990'lı yıllar boyunca devam etmiştir. Ancak 2000'li yıllarla birlikte Sandıklı'nın hem merkezdeki nüfusu hem de köylerde yaşayan nüfusu yavaş yavaş azalmaya başlamıştır. Her ne kadar bu azalma henüz çok dikkate değer görülmese de, ilerleyen dönemde ciddi boyutlara varabilecek düzeydedir.Şöyle ki; Sandıklı'nın 2000 yılındaki toplam nüfusunun 2010 yılına gelindiğinde 15.000 kişi azaldığı gözlenmektedir. (Adrese dayalı nüfus sayımı neticesinde nüfusun azaldığı düşünülmektedir.)
İlçenin idari teşkilatlanması ise şöyledir; Sandıklı'da Merkez ve Karadirek olmak üzere 2 bucak merkezi vardır.Merkez bucağa bağlı köy sayısı 38 iken, Karadirek bucağına bağlı 9 köy bulunmaktadır.Ayrıca ilçeye bağlı, belediye teşkilatı bulunan 10 adet yerleşim yeri mevcuttur.Bunlar Ballık, Kızık, Kusura, Menteş, Örenkaya, Sorkun, Yavaşlar, Karadirek, Akharım ve Başağaç'tır.
Tarihçe
Anadolu’nun en eski yerleşim merkezlerinden birisi olan Sandıklı’nın ilk kuruluşunun hangi çağlarda olduğu tespit edilememiştir.
Sandıklı’nın bilinen en eski tarihi bakır, tunç ve demir devri dönemlerine kadar gitmektedir. Bakır çağında M.Ö.2700-2000 Sandıklı’ya 13 km. mesafede bulunan Kusura Kasabasında başşehri Kusura olan Etiler (Hitit) İmparatorluğu'nun mayası olan Kussar (Kursora) Krallığı hüküm sürmüştür.İngiltere Oxford Üniversitesi tarafından 1935, 1936 ve 1937 yıllarında Kusura’da yapılan kazılarda, halen Afyon Arkeoloji Müzesinde sergilenen üç ayrı döneme Kalkolitik, Bakır Çağı ve Eti Çağları'na ait buluntular elde edilmiştir.
Prof.Dr. W.M. Ramsey’in 1890 yılında yazmış olduğu “ Küçük Asya’nın Tarihsel Coğrafyası “ isimli kitap da ; Sandıklı’nın “ Pentapolis “ adı altında Frigya arazisi içerisinde bulunduğu ve Pentapolis bölgesinde Otrus (Çorhisar), Bruzus (Karasandıklı), Eucarpeia (Emirhisar), Hierapoeis (Koçhisar) ve Stectorion (Menteş) adında 5 büyük şehrin olduğu ifade edilmektedir.
Sandıklı’nın Frigyalılar döneminde M.Ö. 1300-1400 yıllarında adı “Apemie Kivatos” dur. Apemie Kivatos, Aziz Mina'nın Sandukası demektir.
Hititlilerin Sandıklı’ya, Hitit dilinde sandık anlamına gelen Samuka dedikleri bilinmektedir.
Sandıklı isminin, Grek dilinde Kivatos kelimesinin Sandık anlamına gelmesinden ve kurulduğu yerin, dağlar arasında çukurda kilitli bir kutu gibi sandık manzarası arz etmesinden geldiği, tahmin edilmektedir.
Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde Sandıklı, “ Sandık dolusu mallı ve mahsulatlı kazadır. Cümle 350 toprak örtülü evdir. 3 mahalle 4 mihraptır. 40 leblebici dükkanı vardır “ şeklinde ifade edilmektedir. Bu seyahatnamede Sandıklı’nın, sandık dolusu bol mahsullü kaza olarak belirtilmesinden dolayı da Sandıklı’ya, Sandıklı denilmiş olabilecektir.
1071 yılında Malazgirt Savaşı'nı kazanan Sultan Alparslan’ın orduları Anadolu’da pek çok şehir, kasaba ve kaleyi ele geçirir. Emir Sanduk adında bir Bey Afyon ve civarını 1076 yılında fetheder ve 1115 yılında da Selçuklu Sultanı I. Kılıç Arslan Afyon ve kalesini, Germiyanoğulları da Sandıklı havalesini kendi topraklarına dahil eder.
Rivayete göre, Germiyanoğulları'ndan Sahibataoğulları, Sandıklı’nın Bizanslılar'ın elinde bulunduğu bir zamanda tahmini 1115 yılında Bizans beylerinden birisinin düğününe katılır. Düğüne gidilir iken, hediye götürüldüğü süsü verilerek 40 deveye yüklenen 80 sandık içerisine 80 yiğit konulur. Herkes zevk-i alemde iken bu yiğitler sandıklarından çıkar ve ufak bir çarpışmadan sonra Sandıklı’yı fethederler. Bu nedenle de bu yere Sandıklı adı verilir.
II. Kılıç Arslan, 1018 yılında Çağrı Bey ile başlayan ve Büyük Selçuklu Devleti'nin kuruluşundan Malazgirt Savaşı'na kadar süren savaşlar sonunda ve 1176 yılında, Bizanslılar'ı, Miryokefalon Muharebesi adı verilen ve Homa İlçesinden Kızılören Kasabası'na doğru gelen Düzbel Geçidi'nden sonra Sandıklı Ovası'na kadar uzanan Durucasu Deresi'ni de içine alan bölgede bozguna uğratarak Anadolu’da Türk hakimiyetini kesin olarak kurmuştur. Türk’ün Anadolu tarihinde İkinci Malazgirt Zaferi olarak bilinen bu savaştan sonra, Sandıklı ve güney yöresine Uç Beyi olarak Emir Sungur, kuzey yöresine de (Sinanpaşa, Altıntaş, Kütahya) Uç Beyi olarak Emir Cafer görevlendirilmiştir.
Germiyanoğulları döneminde Kadim Höyük üzerine inşa edilen ve halen bir bölümü ayakta duran “ Hisar Kalesi “ nin mevcut kitabesinden anlaşıldığına göre; Kale, miladi 1324 yılında Çelebiazam lakabı ile zikredilen Germiyan Sultanı Yakup Bin Beşir zamanında yapılmış olup, o dönem Sandıklı’sının “ Bolluk ve bereket içerisinde bir kaza ... “ olduğundan bahsedilmektedir. Aynı dönemde, Alamescit Köyü ile Yavaşlar Kasabasında birer cami ile Sandıklı’da Küçük Hamam adı ile bilinen hamam ve Yeni (Keçi) Camii avlusundaki han yapılmıştır.
Günümüzden 110 sene kadar önce Sandıklı’yı ziyaret eden Şemsettin Sami Kamus-u Alem adlı kitabında Sandıklı’yı “ Bu kazanın 6515 nüfusu, 3 camisi, 4 medresesi, 3 tekkesi, 1 rüştiyesi, 1 iptida-i mektebi, birkaç mahalle mektebi, 1240 okuyucusu, 5 hanı, Şehli ( şimdiki Çivril ilçesi ), Geyikler ( şimdiki Dinar ilçesi ) ve Dazkır ( şimdiki Dazkırı ilçesi ) adlı üç nahiyesi, 215 köyü, cem’an 74 990 nüfusu vardır “ şeklinde anlatmaktadır.
1860 yılında Padişah Abdülmecit devrinde yeniden yapılan Osmanlı İdari Taksimatında, Hüdavendigar (Bursa) Vilayetine bağlı bir kaza durumuna getirilen ve Şehli (şimdiki Çivril ilçesi), Geyikler (şimdiki Dinar ilçesi) ve Dazkır (şimdiki Dazkırı ilçesi) isimli üç nahiyesi ile 215 adet köyü olan Sandıklı, 1869 yılında belediye teşkilatı ile teşkilatlandırılmıştır.
Edip Ali Baki Bey’in yazdığı “ XVIII. Asırda Meçhul Halk Tarihi “ adlı kitapta, “ Sandıklı kaza meclisinin, vali ve mutasarrıfların ağır vergisi ile ilgili şikayetinden bahisle, o yılda ( ki miladi 1745 senesi ) şikayetin kabulü ile, verginin her taksitinden 25 kuruş tenzil edildiğini öğreniyoruz. Bu belgeden Sandıklı’nın 250 yıldan beri kaza merkezi olduğu meydana çıkmaktadır.
Sandıklı’nın Kurtuluş Savaşı'nda önemli bir merkez olduğu, Osmanlı Ordusu'nun Beşinci Hassa Alayının kışlası olan ve “ Yanık Kışla “ (Halen Hükümet Konağı, Askerlik Şubesi, Jandarma Karakolu, Orman İdaresi ile Sümerbank’ın bulunduğu alan) olarak anılan askeri kışlanın, Yunan Ordusu tarafından Kurtuluş Savaşında yakılmış olması ile ortaya konulmaktadır.
Sandıklı’da ilk Yunan işgali ve geri alınması 08 Ağustos 1921 - 09 Ağustos 1921, ikinci Yunan işgali ve geri alınması 11 Ağustos 1921 - 12-13 Ağustos 1921, son işgal ve kurtuluş ise 07 Eylül 1921 - 12 Eylül 1921 tarihleridir.
Büyük Taarruz'un ünlü komutanlarından Miralay Reşat Bey, vefatını takiben Sandıklı Şehir Mezarlığına defnedilerek adına anıt mezar yaptırılmıştır. Miralay Reşat beyin naaşı, tüm İstiklal Harbi şehitleri ve gazileri ile birlikte Ankara’da yaptırılan Devlet Mezarlığına kaldırılmış, ancak Sandıklı’daki anıt mezarı yerini korumuştur.
Atatürk, 13 Mart 1930 tarihinde Antalya’dan Ankara’ya döner iken Sandıklı’ya uğramış ve Sandıklı’da bir müddet kalmıştır.
Sandıklı, Türkiye tarihinde adına ilk defa altın basılan bir kazadır. (İstanbul dışında adına altın basılmış bir yer de yoktur.) Bu altınların Sultan II. Mahmut döneminde basıldığı, “ Osmanlı Altınları “ adlı kitapta belirtilmektedir. Bu altınlar da üç ayrı tip, ½ Sandıklı Altını ( 870 milyem (ayar) 0.85 gram ), Çeyrek Sandıklı Altını ( 870 milyem (ayar) 1.70 gram ) ve Çifte Sandıklı Altını ( 870 milyem (ayar) 3.40 gram ) adı altında basılmıştır. Bu altınlar halen günümüz Altın Borsası'nda işlem görmektedir.
Kurtuluş Savaşı'nı takiben 1925 yılında kurulan Türk Hava Kurumu'nun o yılda “ Kendi Uçağını Kendin Al Kampanyası “ na en önde katılan Sandıklı, ilki 1926 yılında, diğeri de 1927 yılında olmak üzere “ Sandıklı Uçağı “ adı verilen uçaklarını Türk Hava Kurumuna hediye etmiştir. Türk Hava Kurumu da buna mukabil olarak bu uçakların maketini Sandıklı’ya teşekkür mahiyetinde göndermiştir.
1934 yılında kadınlarımıza münhasır seçme ve seçilme hakkı veren Yasanın yürürlüğe girmesini müteakip 1935 yılında yapılan ilk belediye başkanı ve meclis üyeleri seçiminde, Sandıklı’da Cemile Yaman adlı bayan belediye meclis azası olarak belediye meclisine girmiştir.
Sandıklı’da, 1934 ile 1935 yıllarında Afyon-Karakuyu Tren Hattının yapımına başlanılmış ve Sandıklı Garı'ndan ilk tren 22 Ocak 1936 tarihinde geçmiştir. Sandıklı’dan geçen Afyon-Karakuyu Tren Hattının 25 Mart 1936 tarihinde yapılan açılış törenlerine dönemin Başvekili (Başbakanı) İsmet İnönü ile Nafia (Bayındırlık) Bakanı Afyonkarahisarlı Ali Çetinkaya katılmışlardır.
Sandıklı’nın ortasından geçen ve halen üzeri kapalı olan çayın kenarında yaklaşık 110 sene kadar önce 7 adet tabakhane bulunduğu ve bu tabakhanelerde Uşak, Afyonkarahisar, Isparta, Burdur ve Sandıklı civarından toplanan derilerin işlenip ihtiyaç fazlalarının yurt dışına ihraç edildiği bilinmektedir.
Sandıklı’da Osmanlı Bankası 1880 yılında, Ziraat Bankası da 1890 yılında açılmış ve 1885 yılında Ticaret Odası kurulmuştur.
Halen ilçe olan Dinar (Geyikler), Dazkırı, Sinanpaşa (Sincanlı), Kızılören ve Hocalar önceki yıllarda Sandıklı’ya bağlı birer nahiye iken sonraki yıllarda birer ilçe olmuşlardır.
Yemek Kültürü
Sandıklı hamur işleri ve et yemekleri yönünden çeşitli ve zengin bir ilçemizdir. Yöremiz yemek ve tatlılarını 6 bölümde inceleye biliriz:
Yöresel yemeklerÇorbalar
- Toga Çorbası
- Tarhana Çorbası
- Un Çorbası
- Sülüklü Çorba
- Katmer
- Bükme ve börek ( Kıymalı, peynirli, mercimekli, patatesli, ıspanaklı, otlu, kabak, yufka)
- Börek içi
- Hamırsız
- Cızdırma
- Ağzıaçık
- Dilim Gayganası
- Pide (Haşgeşli, tahinli, akpide)
- Bazlama
- Hamuraşı
- Hamur Pilavı
- Hamur Mantısı
- Bulgur Pilavı
- Ev Makarnası
- Höşmerim
- Haşıl
- Saç Eti
- Güveç
- Saç Köfte
- Kapama
- Soyuş et
- Gumbar Dolması
- Ekşili Kabak Yemeği
- Alacaş
- Keşkek Yemeği
- Sulu Kortu (Köfte)
- Dolma (Kelem, Yaprak veya Biber)
- Bamya
- Göce Köttüsü
- Leblebi
- Ekmek Kadayıfı
- Baklava
- Tel Kadayıfı
- Sütlaç
- Helva (irmik veya un)
- Aşure
- Haşgeş helvası
- Kabak Tatlısı
- Hoşaf
- Ekşili Kabak Tatlısı
- Ekşili Kabak Helvası
- Helva Çekme
Davet yemeği
- Toga Çorbası
- Söğüş et
- Börek
- Hoşaf
- Baklava
- Bamya
- Dolma (Kelem, yaprak veya biber)
- Sütlaç
- Düğün ve Mevlüt yemeği [değiştir]
- Toga Çorbası veya Yoğurt Çorbası
- Et
- Pilav ( Pirinç veya bulgur)
- Helva (irmik veya un )
- Ulu Camii
- Yeni Camii (Keçi Camii)
- Hamamönü Camii
- Havai Camii
- Yunus Emre Türbesi
Hüdai Kaplıcaları, Sandıklı ilçesine 8 km uzaklıkta bulunur. Sandıklı Belediyesisi bünyesinde işletilen tesislerin ilave olarak son dönemde 5 yıldızlı otellerde hizmete girmeye başlamıştır. Sandıklı Hüdai Kaplıcaları, İşletme, Termal Otel ve Eski Otel olarak faaliyet vermektedir. Tesislerde; İşletme bölümü tatil köyünde 143 Banyolu, 122 Banyosuz ve yaz sezonlarında faaliyete giren çadır kent ve 2 adet Termal otel bulunmaktadır.
Hüdai Kaplıcalarında Belediye bünyesinde faaliyet gösteren tesisler
- Doğal Çamur Banyoları
- Termal Havuzlar
- Tabii Saunalar
- Türk Hamamı
- Masaj Salonları
- Güzellik Merkezi - Kuaför
- Bilardo, Masa Tenisi, Oyun Salonu, Alışveriş Merkezleri
- Bisiklet Parkuru, Basketbol Sahası, Yürüş Parkurları
- Sandıklı Termal Park Otel ( 5 Yıldız)
- Kaplıca Restaurant
- Safran Otel ( 5 Yıldız) (Hizmete girecek)
- Sandıklı Termal Huzur evi (Hizmete girecek)
Basın-Yayın
- Sandıklı Sesi Gazetesi
- Sandıklı Postası Gazetesi
- Gün FM
- Hilal FM
Sanjet A.Ş 1994 yılında faaliyete başlamış olup faaliyet alanı Jeotermal Enerji'den faydalanılarak Sandıklı'da mesken-işyeri ve resmi daireler olmak üzere binaların ısıtılmasını sağlayan ve Belediyemiz Bünyesinde hizmet veren bir kuruluştur.
Sanjet A.Ş'nin işleyiş sistemi: Sandıklı Hüdai Kaplıcalarımızdan ve açılmış olan diğer kuyularımızdan sıcak su rezervlerinin Sandıklı Merkezde bulunan iki ana Eşanjör Sistemi'ne suyun basılarak normal şebeke suyunun ısıtılarak sıcak su hattına sevki ile binaların ısıtılmasını sağlamaktadır.
Jeotermal enerji sayesinde fosil yakıtların az kullanılmasından dolayı, diğer şehirlere nispeten kış aylarında hava kirliliği daha az olmaktadır.
Son düzenleyen Safi; 16 Mart 2017 23:21