Amasya Çilehanesi
tekke ve camiden oluşan iki bölümlü Erken Osmanlı yapısı. 1413’te Osmanlı emirlerinden Yakup Paşa tarafından yaptırılmıştır. Batı yönündeki kapıdan, yapıyı cami ve tekke olarak ikiye ayıran uzun bir koridora geçilir. Güneyde cami ve çilehane odaları, kuzeyde türbe ve Halveti tekkesi bulunur. Cami ve tekke birer kubbeyle örtülüdür. Caminin kuzeybatı köşesindeki silindirik gövdeli, tuğlataş karışımı örgülü minare tek şerefelidir. 1939’da depremden zarar gören yapı 1964’te onarılmıştır.
Amasya Darüşşifası
AMASYA BÎMARHANESÎ ya da BÎMARHANE olarak da bilinir, Amasya’da, Yakutiye mahallesinde, İlhanlIlar dönemine ait tıp medresesi. Taçkapısı üstündeki yazıtından anlaşıldığına göre, hükümdar Sultan Muhammed Olcayto Hüdabende’nin kansı İldus Hatun’un kölesi Anber bin Abdullah tarafından 1308-09’da hükümdar ve karısı adına yaptırılmıştır. 19. yüzyıl ortalarına değin tıp öğretiminin yapıldığı medresede, aynı zamanda akıl hastaları da tedavi edilmiştir. Her dönemde en ünlü tıp bilginlerinin çalıştığı medresenin 1312’de düzenlenen vakfiyesi günümüze ulaşmamıştır. Yapı iki eyvanlı şemada açık avlulu bir medresedir; dikdörtgen planlı ve tek katlıdır. Düzgün kesme taşlarla örülmüş cepheler, batıdaki giriş cephesi dışında, bütünüyle dışa kapalıdır. Giriş cephesi, düzenlenmesi ile öbür cephelerden hemen ayrılır. Anıtsal taçkapı cepheden daha yüksek tutulmuştur ve beden duvarından dışa doğru çıkıntı yapar. Taçkapının iki yanında, duvardan gene hafif çıkıntı yapan dikdörtgen çerçeveler içinde birer pencere bulunur. Cephenin köşelerinde silindirik payanda kuleleri yer alır. Bu payandaların alt bölümlerinde, kare kaideden silindirik gövdeye küçük üçgen yüzeylerle geçilir.
Yapının planı Selçuklu medrese mimarisinin geleneksel düzenine göre oluşturulmuştur. Taçkapının arkasındaki beşik tonozlu giriş eyvanı büyük bir sivri kemerle avluya açılır. Tam karşıda, avlunun sonunda giriş eyvanından daha büyük beşik tonozlu bir dershane eyvanı bulunur. Dershane, yapının simetri eksenini oluşturur. Avlunun iki uzun kenarında, dört sivri kemerin oturduğu üç yuvarlak sütunlu birer revak ve onların gerisinde beşik tonozla örtülü birer dikdörtgen hücre vardır. Doğu ve batı yönlerindeki beşik tonozlu dört tane köşe hücresi de birer kapıyla revaklara açılır. Revaklardaki sütunlar mukarnas başlıklıdır. Bimarhanenin tonoz örtüsünün üzeri toprak damdır. Yapı, bezeme yönünden de başta taçkapı olmak üzere dikkate değer nitelikler taşır. Taçkapı nişinin kavsarası zengin mukarnas sıralarıyla doldurulmuştur. Nişin iki yanı ve niş kemeri köşe dolguları kabartma taş işçiliği ile değerlendirilmiştir. Niş köşelerindeki bezemesel yuvarlak sütunlar daha yüksek kabartmalarla işlenmiştir. Taçkapı cephesindeki düşey çizgiler halindeki bölümlenmede genellikle kıvrıkdal ve yaprak örgeleri kullanılmıştır. Selçuklu cephe mimarisindeki geleneğe uygun olarak, taçkapı nişinin iki yan duvannda sütunçelerle ve mukarnaslarla süslenmiş, üstlerinde birer yazıt bulunan iki niş daha vardır. Taçkapının iki yanındaki Cencere panolarının çevresini üç yönde yan bir bordür sarar. Pencereler de niş içine alınmış ve niş köşeleri sütunçelerle süslenmiştir. Yukarıya doğru mukarnaslarla kademeli olarak daralan nişin içindeki dikdörtgen pencereler taş sövelidir.
kaynak: Ana Britannica