Sakarya meydan savaşı
Kurtuluş savaşı'nda türk kuvvetlerinin yunan ordusuyla giriştiği önemli ve en uzun süreli çatışma (23 ağustos-13 eylül 1921).
Yunan genelkurmayı, Kütahya ve Eskişehir savaşlarından (10 temmuz-24 temmuz 1921) sonra, Sakarya’nın doğusuna çekilen türk ordusuna son darbeyi indirmek amacıyla hazırlıklarını tamamlayıp harekete geçti. Bu arada, türk ordusu da kesin sonuçlu bir meydan savaşı için tüm birliklerini Sakarya’nın doğusunda 100 km genişliğindeki bir cephe hattında topladı. Eskişehir'den Ankara üzerine yürümeye başlayan (13 ağustos) yunan ordusunun güç ve bölünümü: başkomutan general Papulas ve kurmay başkanı albay Pallis yönetiminde vrihisar-Sarı köy-Mihalıçcık çizgisi doğrultusunda yer alan merkez grubu; general Polimenakos komutasındaki III. Kolordu, general Kondulis buyruğundaki I. Kolordu ve general prens Andreas yönetimindeki II. Kolordu ile 3. Tümenden oluşan güney kanat grubu; general Trikupis komutasındaki 4., 9. ve 11. tümenlerden meydana gelen kuzey grubu olarak toplam 88 000 piyade, 1 500 süvari, 2 085 hafif ve 685 ağır makineli tüfek, 368 top, 18 uçak.
Türk kuvvetlerini güney kanadından kuşatarak Ankara’yı almak ve Anadolu hükümetine Sevr antlaşmasını kabul ettirmek amacını güden Yunanlılar’ın karşısındaki türk ordusunun gücü ve dağılımı: karargâhı Alagöz'de bulunan başkomutan Mustafa Kemal (Atatürk) Paşa, Genelkurmay başkanı Fevzi (mareşal Çakmak) Paşa ve Batı cephesi komutanı İsmet (İnönü) Paşa yönetiminde K. Sakarya dirseğinde (Mihalıççık köprüsü ile demiryolu arasında) albay Kâzım (Özalp) buyruğundaki mürettep kolordu; Çanakçı-Yıldıztepe arasında albay Halit (Akmansu), komutasındaki takviyeli 11. Tümen; Yıldıztepe-llıca arasında albay Kemalettin Sami (Gökçen) yönetimindeki 61. ve 5. Kafkas tümenleri; Ilıca-Tamburoğlu arasında Yusuf izzet (Met) Paşa buyruğundaki 8., 15. ve 7. tümenler; Tamburoğlu-Mangal dağı çizgisinde albay Selahattin Adil'in (Adil) başında bulunduğu takviyeli II. Kolordu; Çal dağı batısında yedekte bekleyen albay izzettin Bey (Çalışlar) komutasındaki 23., 24.ve 57. tümenler; Kaltaktı ve güneyinde albay Fahrettin (Altay) buyruğundaki V. Süvari kolordusu olarak toplam 45 000 piyade, 5 000 atlı, 345 hafif ve 525 ağır makineli tüfek, 181 Sakarya meydan savaşı top, 3 uçak, ileri harekâta geçtiğinden (13 Mustafa Kemal Sakarya'da ağustos) bu yana (22 ağustos) 120 km yol (muharebe idare yerinde) alarak Sakarya'nın batısına dayanan yunan kuvvetleri, sonunda uçak ve topçu desteğinde güneyden türk ordusunun sol kanadına büyük bir saldırı başlattı.
23 ağustos.
Meydan savaşının ilk günü. Mangal dağını gerektiği gibi tutmayan albay Selahattin Âdil komutasındaki türk birlikleri, yunan güney kanat grubunun şiddetli saldırısı karşısında akşama doğru bu tepeden çekilmek zorunda kaldılar.
24 ağustos.
Mangal dağının geri alınması için 4. ve 24. tümenlerce yapılan karşı saldırılar Yunanlılar tarafından püskürtüldüğünden sonuç vermedi. Ayrıca, yunan merkez grubuna bağlı 7 Tümen de Beylikköprü'nün iki yanından geçerek türk karşı saldırılarına karşın Sakarya’nın doğu kıyısında tutunmayı başardı. General prens Andreas komutasındaki II. Kolordu da güneyde Kerpiç doğrultusunda bir kuşatma hareketine girişti.
25 ağustos.
Yunan merkez grubu, albay Halit Bey'le albay Kemalettin Sami komutasındaki kuvvetlerin savunduğu Çanakçı -Yıldıztepe ve Yıldıztepe-llıca boyunca uzanan cephede saldırıya geçti. Daha sonra general Kondulis buyruğundaki I. Kolordu'nun da saldırıya katılması sonucu Ilıca ile Türbetepe'nin bir kesimi türk birliklerinin elinden çıktı.
26 ağustos.
Yunan II. Kolordusu Kartaltepe'nin iki yanından, general Kondulis'in I. Kolordusu Türbetepe’nin elinde bulunan kesiminden ve general Polimenakos'un III. Kolordusu da Yıldıztepe-llıca arasından saldırıya geçti. Şiddetli çarpışmalar sonunda albay Fahrettin Bey'in, V. Süvari kolordusu ile albay Halit ve albay Kemalettin Sami beylerin kuvvetleri çekilince, Yusuf İzzet Paşa ve albay izzettin Bey de çekilmek zorunda kaldılar. Böylece Kartal- tepe ile Türbetepe yunan ordusunun eline geçti. Aynı akşam başkomutanlık karargâhında yapılan bir toplantıda ismet Paşa'nın cepheyi 40-50 km gerideki Abdüsselam dağı-Malıköy-Alagöz dağı çizgisine çekerek hükümet merkezinin de Kayseri’ye taşınması önerisine karşı, cephe geriye çekildiği takdirde görevden hemen ayrılacağını bildiren Fevzi Paşa’nın kararlı tutumuna katılan Mustafa Kemal Paşa, cephe komutanlarına kanlannın son damlasına kadar direnişi sürdürmelerini buyurdu.
27 ağustos
Yunan ordusu tüm cephe boyunca genel saldırıya geçti.
28 ağustos.
Genel saldırıyı sürdüren yunan birlikleri, Çal dağı doğrultusunda ilerlediyse de 61. ve 5. Kafkas tümenleri tarafından püskürtüldü.
29 ağustos.
Gelişen yunan genel saldırısının Yıldıztepe-llıca çizgisinin kuzey-doğu’sunda yoğunlaşması üzerine bu cephede bazı düzeltmeler yapılarak 5. ve 61. Kafkas tümenleriyle 8., 15. ve 7 tümenler Çanakçı-Sivri doğrultusunda geri alındı.
30 ağustos.
Kaltaklı’ya yaptığı saldırı V. Süvari kolordusurıca püskürtülen yunan ordusu, sol kanatta Sivri-Çal doğrultusunda ilerledi.
31 ağustos.
Albay Kemalettin Sami ile Yusuf izzet Paşa kuvvetlerinin tuttuğu Sivri -Çal hattını yaran Yunanlılar, Çaldağı'nın önemli bir bölümünü ele geçirdiler. Öte yandan, kuzeyde albay Kâzım Bey komutasındaki mürettep kolordu da şiddetli düşman saldırısı karşısında Basriköy -PolatlI çizgisinin gerisine çekildi. Böylece türk cephesi Basriköy-Polatlı batısı -Karsanlı-Haymana batısı-Kızılkoyunlu -Güzelcekale kuzeyinde Çalış çizgisini tutar duruma geldi. Ancak, gece yapılan bir karşı saldırıyla Çaldağı’nın bir kesimi türk birliklerince geri alındı.
1 eylül.
Türk ordusunun artık iyice yıprandığını sanan başkomutan general Papulas'ın buyruğuyla III. Yunan kolordusu PolatlI’ya, l.’si Çaldağı'na, ll.'si de Kızılkoyun -Güzelcekale çizgisine yüklendi. Çaldağı' nın tümüyle düşman eline geçmesi üzerine savaşın Ankara'ya bulaşma olasılığını düşünen başkomutan Mustafa Kemal Paşa, hükümet merkezinin Ankara'dan Kayseri'ye taşınması hazırlıklarına başlanılmasını geriye bildirdi. Boşaltma nedeniyle Ankara'da bir bozgun havası esmeye başladı.
2 eylül.
Kuvvetlerinin Çaldağı’ndan başka yerde başarı kazanamadığını, PolatlI ve Kızılkoyun-Güzelcekale çizgisinde durdurulduğunu gören general Papulas, hedefi olan Ankara'ya bir an önce ulaşmaktan vazgeçerek birliklerine 2 günlük bir dinlenme verdi. Böylece bütün gün karşılıklı topçu ve piyade atışlarıyla geçti.
3 eylül.
Yine bazı noktalarda karşılıklı topçu ve piyade atışları yapıldı. Yalnız türk cephesinin merkezinde ve sol kanadında birtakım değişiklikler gerçekleştirildi.
4 eylül.
Yunan ordusu yoğun bir topçu ateşi ardından Basriköy-Polatlı hattı doğrultusunda üç koldan yeniden saldırıya geçti. Karşılıklı süngü hücumları sonunda bazı mevzilerde tutunan Yunanlılar, türk cephesini yarmayı başaramadılar.
5 eylül.
Sabah erkenden türk cephesinin merkezine ve kuzeyden sağ kanadına karşı yapılan şiddetli yunan saldırılarının giderek tavsaması sonucu türk genelkurmayı düşmanın saldırı gücünün tükendiğini anladı ve kuzey kanattan saldırıya geçmenin zamanı geldiği görüşünü benimsedi.
6 eylül
Yunan ordusu tüm cephe boyunca saldırı etkinliğini yitirirken, türk birlikleri saldın hazırlığına girişti.
7 eylül.
Yunanlılar llıcagözü’nün iki yanındaki öncü birliklerini çekerken, yapılan türk saldırılarıyla bazı ilerlemeler sağlandı.
8 eylül.
Çaldağı türk kuvvetlerince geri alındı.
9 eylül.
General Papulas, birliklerinin büyük bölümünü Sakarya'nın doğusundan batısına geçirmeye başladı. Gün, uçaklarla yapılan karşılıklı keşif hareketleriyle geçti.
10 eylül.
Başkomutan türk ordusuna saldırıya geçmesini buyurdu. Böylece mürettep kolordu kuzeyden Beyliitköprü; II. Kolordu merkezden Dikilitaş-Tamburoğlu; 23., 24. ve 57 tümenler güneyden Yamak -Balhçecik doğrultusunda saldırıya geçtiler. Kendi kesiminde tam bir tutarlılıkla savaşan mürettep kolordu, düşman birliklerini Duatepe-Kartaltepe çizgisine sürmeyi başardı. Öteki kesimlerde türk kuvvetleri beklenen ilerlemeyi sağlayamadılar.
11 eylül.
Yunanlılar'ın mürettep kolordu ve Kafkas tümenleri üzerine yaptıkları karşı saldırılar durdurulup püskürtüldü.
12 eylül.
Saldın gücünü yitirdiğini gören general Papulas, tüm kolordularına geride artçı birlikleri bırakarak Sakarya’nın batısına çekilmelerini ve orada mevzilenme- lerini buyurdu. Düşmanın artçı birlikleri üzerine saldın tazeleyen türk kuvvetlerinin mürettep kolordusu Beylikköprü; Kafkas tümenleri Eski Polatlı-Karakuyu çizgisi; 11. Tümen, Yusuf İzzet Paşa komutasındaki tümenlerle birlikte Çaldağı'ndan Sivri -Toydemir-Çanakçı; 23., 24. ve 57. tümenleri de PolatlI'dan Duatepe doğrultusunda harekete geçtiler. V. Süvari kolordusu birliklerine de düşman hatlarının gerilerine sarkmaları vs tedirgin edici oyalama saldırıları yapmaları buyruldu. Tüm türk birliklerinin kendilerine verilen görevleri yeterin de üstünde yerine getirmeleri sonucu yunan cephesi öğleden sonra Sakarya’nın batısında Mülk-Günyüzü-Mercanimrallı çizgisine çekilmek zorunda kaldı. ikindi vakti beklenen genel saldırı ve takip buyruğunu veren başkomutanlık, düşmanın bozguna uğratılıp yok edilmesini de istedi.
13 eylül.
Yunan artçı birliklerini bulundukları mevzilerde kuşatarak yok eden türk kuvvetleri, öğleye kadar Sakarya’nın doğu kıyısında bir tek düşman askeri bırakmadı. Eskişehir-Afyon doğrultusunda çekilen yenik yunan ordusu, yakın takibe alındı. Öğleden sonra başkomutan, 23 ağustosta başlayan savaşın 13 eylül 1921 günü türk ordusunun zaferiyle sona erdiğini, yunan ordusunun çekildiğini ve yakından izlendiğini TBMM’ye bildirdi.
Sakarya meydan savaşı'nın sonuçları:
- bu savaşta türk ordusu 1 350’si subay olmak üzere (tüm subay mevcudunun beşte birinden çok) 22 998 ölü ve yaralı verirken, yunan ordusunun kayıpları 37 363 kişi oldu;
- kazanılan bu zaferin sevinci, Türkler açısından Kütahya-Eskişehir yenilgisinin kırgınlığını giderdi;
- işgalci-yunan ordusu Sakarya savaşı’ndan sonra artık stratejik bir saldırı yapma gücünü yitirdi;
- Batı devletlerinde Ulusal ant’ı (Misakı milli) tanıma eğilimleri baş gösterdi;
- Fransızlarla Ankara (20 ekim 1921), SSCB ve Kafkas Sovyet hükümetleriyle Kars (21 ekim 1921) antlaşmaları imzalandı;
- böylece iki savaş cephesinden kurtulan Ankara hükümeti, silah ve donanım yardımı da sağlamış oldu.
Kaynak: Büyük Larousse