Arama

Aldatmak Nedir?

Güncelleme: 24 Ağustos 2015 Gösterim: 1.928 Cevap: 2
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
20 Haziran 2008       Mesaj #1
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Fiil

Sponsorlu Bağlantılar
Anlamlar:

[1] Bir çifte eşten birinin eşinden habersiz başka birisiyle ilişkiye girmesi. Vefasız olmak.
[2] İhanet etmek.
[3] Kandırmak, kazıklamak.
[4] Ayartmak. cezbetmek. aklını çelmek.
[5] Baştan çıkarmak. doğru yoldan saptırmak. yanlış yola / yere götürmek.
[6] Dolandırmak

Köken:

(Eski Türkçe) al ----> alda + etmek

Sözcük Birliktelikleri:

[1] çobanaldatan


X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
DERUNİ - avatarı
DERUNİ
Ziyaretçi
7 Haziran 2011       Mesaj #2
DERUNİ - avatarı
Ziyaretçi
ALDATMAK

Sponsorlu Bağlantılar
Yanıltmak, hîle ve oyuna getirmek, kandırmak, iğfâl etmek, dolandırmak, sözünde durmamak.

Kur'an-ı Kerim'de aldatma, münâfıklar*a yakışan çirkin bir huy olarak belirtilmiştir. Münâfıkların en belirgin özellikleri Allah'a inanmadıkları hâlde, "inandık", diyerek başkalarını kandırmalarıdır. Allah'ı ve müminleri aldatmaya çalışan münâfıklar aslında kendilerini aldatmışlardır. Allah mutlaka onların hîle ve aldatmalarını boşa çıkarır.

İnsanlarla olan ilişkilerde de dürüst olmak gerekir. Başta alış-veriş olmak üzere her konuda başkalarını aldatmak ahlâksızlıktır. Dünyada insanları aldatmak mümkün olsa bile, Cenâbı Hakk her şeyi kuşatan ilmi ile yapılanları bilecek ve ahirette bunun hesabını hilekâr yalancılardan soracaktır. Bunun için asıl aldananlar, geleceklerini düşünmeden başkalarını aldatmaya çalışanlardır.

Aldatmanın, doğru söylememenin nifak alâmeti olduğu unutulmamalıdır. Cenâb-ı Hak, Resulullah'ı ve diğer müslümanları aldatmaya çalışan münâfıkların durumunu şöyle açıklıyor:

"Onlara, insanların (Muhâcir ve Ensâr'ın) iman ettiği gibi, siz de iman edin denildiği zaman, (kendi aralarında): -Biz, akılsız cahillerin iman ettiği gibi iman eder miyiz? derler. Doğrusu akılsızlar, sefihler onlardır ve lâkin bilmezler. Bir de müminlerle karşılaştıkları zaman: -Biz de (sizin gibi) iman ettik, derler. Halbuki şeytanlarıyla (kendilerini aldatan dostlarıyla) yalnız başına kaldıkları zaman: -Biz (dinde) sizinle beraberiz, biz ancak (mü'minlerle) alay ederiz, derler. Allah münâfıkları ettikleri istihzanın cezası ile cezalandırır; ve azgınlıkları içinde başıboş dolaşmalarına mühlet verir." (el-Bakara, 2/10-15).

Yukarıdaki ayetlerde aldatmanın münâfıkların alâmetlerinden olduğu bildirilmektedir. Allah'u Teâlâ başka bir ayette de şöyle buyuruyor:

"Doğrusu münâfıklar Allah'ı aldatmağa çalışılar, oysa O onlara aldatmanın ne olduğunu gösterecektir. " (en-Nisâ, 4/142) .

Şu halde müslümanın böyle bir nifak alâmetini üzerinde taşımaması için; kesinlikle hilekârlığa ve başkalarını aldatmağa yeltenmemesi, böyle bir düşünceyi içinde taşımaması gerekir. Unutulmamalıdır ki, Cenâb-ı Hakk'ın ilmi her şeyi kuşatmıştır. O'nun bilmediği şey yoktur. Öyleyse başkalarını aldatmağa çalışmakla gerçekte kendimizi aldatmış oluruz.

Allah'u Teâlâ şöyle buyuruyor:

"Seni aldatmak isterlerse, (bil ki) şüphesiz Allah sana kâfidir. Seni ve inananları yardımlarıyla destekleyen, kalplerini uzlaştıran odur. " (el-Enfâl, 8/62).

Cenâb-ı Hak bir yandan hilekârların hîlelerini ortaya çıkararak onları dünya ve ahirette rezil ve rüsvây ederken, öte yandan aldatılmak istenen müminlerin yardımcılığını üstlenmektedir .

Bütün bunlar düşünülerek, insanlarla olan her türlü münasebette dürüst olmak, doğruluktan ayrılmamak, yalana, hîleye başvurmamak; kısaca hiç kimseyi, hiçbir konuda aldatmamak müminlerin vazgeçilmez prensibi olmalıdır.


Kaynak: İslam Ansiklopedisi
Jumong - avatarı
Jumong
VIP VIP Üye
24 Ağustos 2015       Mesaj #3
Jumong - avatarı
VIP VIP Üye
ALDATMAK g. f. (aldamak'tan -t- ettirg. ekiyle). 1. Bir kimseyi aldatmak, hile, yalan ve düzenle gerçekleri gizleyereK, ikiyüzlülükle onu oyuna getirmek; kandırmak: Sizi aldatmak istiyor, ona inanmayın. Daha ucuza alabilirdiniz, sizi aldatmışlar. Hiç param yok diyerek beni aldattı, borcunu vermedi. Ladeste onu aldattım. Başkalarını değil kendini aldatıyorsun —2. Bir kimseyi aldatmak, görüntüsüyle o kimseyi yanılgıya düşürmek; ya nıltmak: Elmanın rengi seni aldatmasın. —3. Bir kimseyi (bir kimseyle) aldatmak, ona bağlı kalmamak, başka bir kimseyle cinsel, duygusal ilişkisi olmak; ihanet etmek: Onu en yakın arkadaşıyla aldatıyor. —4. Bir kimseyi aldatmak, sözkonusu bir erkekse, bir kızı baştan çıkarmak, yoldan çıkarmak: Kız mahkemede kendini aldatanın komşunun oğlu olduğunu söyledi. —5. Bir kimseyi (genellikle de bir çocuğu) aldatmak, onu avutmak, oyalamak. Yalancı memeyle çocuğu aldatmak. —Spor Basketbolde bir oyuncunun karşı takım oyuncusunu şaşırtarak kendi hareketini gizlemek için yaptığı değişik hareket. Bunun yerine, İngilizce eşanlamlısı "fake' den, fake’ini attı ya da fake attı deyimi de kullanılmaktadır.
Aldatmak ey lemine konu olmak, kandırılmak, oyuna getirilmek, ihanete uğratılmak, yoldan çıkarılmak.

MsXLabs & Büyük L.
🌘 🚀