KALBUR a
1. Tahıl ya da iri taneli maddeleri elemek için kullanılan iri ve seyrek delikli elek.
2. Kalbur gibi, delik deşik olan şeyler için kullanılır. || Kalbur üstüne gelmek, kolları üstünde kalmak, benzerlerinden belirli nitelikleriyle ayrılmak, seçkin bir durumda bulunmak. || Kalbura çevirmek, delik deşik etmek, delinmedik yan bırakmamak: Adamın gövdesini kalbura çevirmişler kurşunlarla. || Kalbura dönmek, her yanı delik deşik olmak. || Kalburdan geçirmek, elemek, ayırmak. |j Kalburla su taşımak, verimsiz, sonuç alınmayacak bir işle uğraşmak.
—Bot. Üst üste gelerek soymuk boruları oluşturan çeşitli hücreler arasında akıntı ve bağlantı sağlayan delikli bölmelere verilen ad. (Delikler, bir ya da birçok küçük düzlem oluşturacak biçimde bir arada bulunur. Gelişme mevsiminde açık olan delikler dinlenme mevsiminde bir “nedbe” ile tıkanır.) || Kalbur boru, enlemesine delikli bölmeler halinde bulunan soymuk boru.
—Kim. müh. ve Mad. oc. Katı parçaları iriliklerine göre ayırmaya yarayan ve boyutlandırılmış delikleri olan düz tabanlı aygıt. (Bk. ansikl. böl.)
—ANSİKL. Kim. müh. ve Mad. oc. Deliklerden daha iri boyutlu parçalar kalburdan geçmez ve kalburüstü denen kesimi oluşturur. Deliklerden küçük bütün parçaların elenebilmesi için, kalbur yüzeyinin yeterli genişlikte olması gerekir, aksi takdirde kalbur üzerinde sınıflama dışında kalan maddeler birikir.
Deliklerin biçimi, koşullara göre çfeğişir: bunlar, birbirine koşut ince ve uzun yarıklar, yuvarlak, kare, dikdörtgen ya da üçgen biçiminde olabilir. Deliklerin toplam yüzeyinin kalbur tabanının toplam yüzeyine oranını, elden geldiğince büyük tutmak gerekir; ancak yeterli mekanik dayanımın da gözden kaçırılmaması zorunludur. Çok iri parçaları ayırmada kullanılan kalbur tabanı, birbirine koşut çubuklardan oluşur; orta irilikteki parçalar için delikli saçtan, küçük ve ince taneler için ise çoğu kez çelik tel örgüden yararlanılır.
Az miktarda malzemeyi elemede, elle sallanan silindir biçiminde bir kalbur kullanılır ve işlem kesikli olarak sürdürülür Kesiksiz elemede kalbur bir ucundan sürekli beslenir, yüklenen ürün, kalbur boyunca yer değiştirerek kayar. Sabit kalburlarda ürün akışını ve kalburüstünün kalbur sonundan boşaltılmasını sağlamak için yeterli ölçüde eğik ızgaralar bulunur. Mekanik kalburlar, en çok kullanılan türlerdir. Bu aygıtlarda hafifçe eğimli eleyici yüzeyde ürünlerin akışını ve karıştırılmasını bir motor sağlar; motor gücüyle devinimli ızgara çubukları ya yer değiştirir ya da döner; ama çoğu kez sarsıntılı almaşık devinimle kalburun tümü sallanır (sarsıntılı kalbur). Sarsıntının yapıya yayılmasını önlemek için büyük kalburları dengelemek gerekir. Makaralı kalburlar'da, eleyici yüzey, birbirine koşut yatay eksenlere bağlı çembersel ya da oval kesitli disk ya da makaralardan oluşur; bunların dönüşü, parçaların ilerlemesini sağlar Bu aygıtlardan çok kaba bir kalburlama işleminde yararlanılır. Titreşimli kalburlar, örneğin çok hızlı bir yalpa devinimiyle sağlanan sarsıntılarla malzemeyi eler Bir kalbur, malzemeyi ikiden daha çok kategoriye ayırabilir; bu türler kalbur boyunca art arda ya da üst üste yerleştirilen delikli saçtan ya da tel örgüden yapılmış eleyici yüzeylerle donatılır.
Kaynak: Büyük Larousse