Kubbe, (Almanca Kuppel, Arapça قُبَّةٌ, Boşnakça kupola, İngilizce cupola, İspanyolca cúpula) binaların üstünü örtmek için kullanılan yarım küre şeklindeki mimarî unsur.
Kubbe kelimesi batı dillerine Müslümanların Endülüsteki hakimiyetleri sırasında İspanyolca aracılığı ile girdi.
Kubbe, mimarî alanda eski dönemlerden beri uygulanan bir unsurdur. Tarihî gelişim süreci içinde boyutları büyüyen kubbe, asıl önemli gelişimini Türk ve İslâm mimarisinde kaydetti. Kubbe, zamanla cami mimarisinin vazgeçilmez bir unsuru haline geldi. 1300 sonrası, neredeyse iki yüzyıl boyunca, erken dönem Osmanlı binaları Osmanlı kültürünün ve yerli mimarisinin harmanı olarak inşa olmuş ve pandantifli kubbe imparatorluk boyunca kullanılmıştır. Başlangıçta küçük boyutlu kubbeler inşa eden Türk mimarlar, özellikle İstanbul'un fethinden sonra büyük kubbeli eserler yapmaya başladılar. Mimar Sinan'ın Edirne'de Padişah II. Selim adına inşa ettiği Selimiye Camii'nin kubbe çapı 31, 25 metredir. Günümüzde Türkiye'de inşa edilen camilerin kubbe tarzı büyük ölçüde Osmanlı tarzının devamı niteliğindedir.
1. dome (convex roof).
2. sky, vault of heaven, firmament.
– altý hist. room in Topkapý Palace where the grand vizier met with the Council of State.
–leri çýnlatmak to shout loud enough to wake the dead; to raise the roof."