Arama

Abece Nedir?

Güncelleme: 19 Haziran 2015 Gösterim: 1.259 Cevap: 0
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
7 Haziran 2009       Mesaj #1
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
MsXLabs & Büyük L.

Sponsorlu Bağlantılar
ABECE a. (türk yazı dizgesinin ilk üç harfi a, b ve c'nin birleşmesinden oluşan sözc.[Eşanl. ALFABE J.1. Saymaca bir sıra içinde dizilen ve bir dilin seslerini yazıya aktarmak için kullanılan yazılı işaretler dizgesi, bu işaretlerin tümü. (Bk. ansikl. böl. Dilbil.) —2. Okuma ve yazma öğreniminde kullanılan abeceyle ilgili ilk bilgileri içeren kitap. (Bk. ansikl. böl. Eğit.) — Bilş. Bir bilişim sisteminde kullanılan karakterlerin ve bazen bunlara eşlik eden kodların tümü.
—Graf. sant. Çelik çubuklar üstüne kabartma olarak kazılmış zımba takımı.(Ta- kım, abecenin tüm harflerinin yanı sıra, metinlerin oluşturulması için gerekli rakamları ve çeşitli işaretleri de içerir.).—Bu zımbaların izini taşıyan dişi matrislerin tümü.
— iletiş. Telgraf ya da veri abecesi, abece telgrafı kodu ya da bir veriler kodu tarafından oluşturulan uzlaşmalı eşleme. (Eşleme alfasayısal karakter takımıyla kod birleşimleri kümesi ya da bu karakterleri gösteren işaret öğeleri grubu arasında kurulur.) [Eşanl. ALFASAYISAL KOD.) (Bk. ansikl. böl.)
— Müz. Abece notası, bir müzik ıskalasındaki yedi sesi abecenin ilk yedi harfiyle belirtme sistemi. (Bk. ansikl. böl.) —ANSİKL. Dilbil.ideografi yazısından abece yazışına geçiş uzun bir evrimin sonucudur. ilkinde, yazı işareti, biçimbirimi ya da bir sözcüğün tümünü (birinci eklemleme birimi) karşılarken, öbüründe sesbi- rimini ya da sesbirimler dizisini, yani anlamdan yoksun bir ikinci eklemleme birimini karşılar. Demek ki, burada sözko- nusu olan, söyleyişi, telaffuzu, temel sayılan birtakım seslere indirgemek için girişilen önemli bir soyutlama çabasıdır. Gerçi hiyeroglif ve çiviyazısına dayanan yazı sistemlerinde kavramsal değerlerinin yanı sıra sesçil değer taşıyan işaretlere de (hece, ünsüz) yer veriliyordu. Örneğin çi- viyazısında, özellikle asur-babil yazısında hece varlığı 500 işareti aşıyordu. Bununla birlikte, mısırlı ve mezopotamyalı yazıcılar, sesçil değerli bu işaretleri yeterli bulmadıkları gibi sistemli bir biçimde kullanamadılar. Bu tutuculuk kuşkusuz toplumsal nedenlere bağlıydı. Merkezileşmiş büyük imparatorlukların yazıcıları, dış dünyayla sınırlı ilişkileri olan, ayrıcalıklı, seçkin bir topluluk oluşturuyordu; uzun çabalar sonunda yönetimi, bilim ve dini tekellerine almışlardı. Abece yazısının, genelleştikten sonra bile, hıristiyanlık çağına kadar kullanılan hiyeroglif ve çivıyazı- larının yerini alamadığı unutulmamalıdır.
Abece yazısının, Suriye-Filistin bölgesinde, İ.Ö. XVII. ve XIV. yy.'larda, eski yazının güzelliğini umursamayan ve kullanışlı, basit bir yazı sistemine gereksinim duyan ticaret sitelerinde oluştuğu sanılır. Kimi yazı girişimleri (Babil'de bulunan metinler) işaretlerini mısır hiyerogliflerinden, kimi de mezopotamya çiviyazısından almışlardır: Ugarit’te bulunan ve XIV., XII. yy.'lardan kalma otuz kadar işareti içeren abeceler bu türdendir. Sonraları, İ.Ö. 1100 yıllarına doğru, bütün Batı abecelerinin doğrudan atası olan 22 harflik yeni bir abece, fenike abecesi ortaya çıktı. Ahiram kralının mezarındaki yazılardan da anlaşılacağı gibi, fenike abecesinin Babil’de hazırlandığı kuşkusuzdu. Bütün bu abecelerde hecenin ünlü öğeleri hesaba katılmadan yalnızca ünsüzleri kaydediliyordu. Bu sistem, ünlü tema’sının, sözcüğün cümle içinde oynadığı role göre önceden belirlenmesi nedeniyle, sözcüklerin çoğunlukla üç ünsüz sesten oluştuğu sami dillerine uyabilirdi. Fenikeliler yazılarını bütün akdeniz havzasına, VIII. yy.’da Kıbrıs ve Kartaca'ya, VII. yy.'da Malta'ya, sonraları kartaca kolonileri sayesinde Kuzey Afrika, Sardunya ve ispan- ya’ya yaydılar.
Abece, ortaya çıktıktan hemen sonra ayrımlaşmaya, Suriye-Filistin bölgesinde yaşayan ya da bu bölgeyle ilişkileri olan halkların konuştuğu değişik sami dillerine göre çeşitlenmeye başladı. Nitekim, 1. binyılın başından bu yana, değişik abece yazıları saptanmaktadır; 29 ünsüz harf içeren Güney-Afrika abecesine İ.Ö. X. yy.’dan hıristiyanlık çağına kadar uzanan dönemde rastlanmıştır ve bu abece, Et- yopya hece yazısının kaynağı olmuştur (İ.S. IV. yy.); eski ibranice abecesi İ.Ö. VI. yy.'a kadar kullanılmıştı ve hıristiyanlık çağının başlangıcından kalma paralar üzerinde tekrar ortaya çıktı.
Şam krallığında, fenike yazı sistemin-

den kalkarak İ.Ö. IX. yy.'da hazırlanan aram abecesi çeşitli abecelere kaynak oldu, aramcayla birlikte Asur imapatorluğu- nun her tarafına yayıldı, Akamanışlar yönetiminde yaygınlaşarak çiviyazısının yerini aldı. Bu abecelerin değişik uyarlamaları sonucunda da kare biçiminde İbrani yazısı (İ.Ö. III. yy.) ileride arapçaya dönüşecek olan nabatça (İ.Ö li. yy.) bunun yanı şıra da palmyra ve Süryani abeceleri (İ.Ö. I. yy. i.S. I. yy.) doğdu. Bunlar İran ve orta asya yazılarının kaynağıdır: peh- levi abecesi, avesta abecesi, sogd abecesi (i.S. I. yy.), manici yazısı (IV. yy.),kendisi de moğol (XIV. yy.) ve mançu (XVII. yy.) yazılarının kökeninde olan uygur abecesi (IX. yy ). Ermeni ve gürcü abeceleri, (V. yy.) harflerinin biçimini pehlevi abecesinden ve ünlüleri yazma fikrini Yunanlılardan almıştır. Arap abecesinin, bütün Hindistan yazılarının kaynaklandığı brah- minin modeli olması da olasıdır.
Fenike abecesinden gelen (Kadmos miti) ve kullanımı İ.Ö. IX. yy.'ın başlarına kadar uzanan eski yunan abecesi yazıda ünlülere de yer vermesi bakımından önemli bir ilerleme sayılır: Yunanlılar iki dil arasındaki ortak sesler için fenike abecesindeki işaretleri benimsemekle kalmadılar, kendi dillerinde karşılığı olmayan başka işaretleri de dillerine uyarladılar. Birçok antik abecenin (iberya yarımadası, Anadolu), kipti (İ S. II. yy.) ve got (VI. yy.) abecelerinin ve çeşitli çağdaş abecenin (rus, bulgar, sırp vb.) kökeninde bulunan kiril abecesinin dayandığı glagol yagsınrfr kaynağı sözü edilen bu yunan abecesidir. Latin abecesi de, Etrüskler aracılığıyla eski yunancadan doğmuştur. Soluklu ünsüzü olmadığından latin abecesi kimi simgeleri ıatmış(<t>, e, x),F'yi göstermek için digammayı ve V'nin simgesi olarak upsi- lonu (7) kullanmıştır. Roma,kilisesi tarafından benimsenen, imparatorluğum çöküşünden sonra da yaşayan ve bütün dünyaya yayılan latin abecesi, küçük değişikliklerle ve ayırıcı işaretlerin eklenmesiyle türk yazılarının (1928’de Atatürk devrimi) ve vietnam yazılarının (quöc-ngu) latin harflerine dönüştürülmesinde, zenci Afrika’nın henüz yazılmamış dilleri için yazı sistemleri ya da çevriyazı sistemleri (çince için pinyin) oluşturulmasında kullanılmış, son olarak da uluslararası fonetik abecesinin temelini oluşturmuştur.
Latin asıllı türk abecesi oluşturulurken latin abecesinde bulunan ancak türkçeye uymayan kimi sesier atıldı. Türkçeye özgü kimi sesler için de (ç,ğ, ı.ö.ş gibi) yeni biçimler bulundu. Böylece yeni bir türk abecesi oluşturuldu. (-> TÜRKÇE.)
— Eğit. Türk okullarında latin asıllı türk abecesinin kullanılması, Milli eğitim bakanlığı bünyesinde kurulan bir encümenin çalışmaları sonunda ilk abecenin hazırlanmasıyla ve 1 kasım 1928’de çıkarılan yasayla gerçekleşti.
— iletiş.iletimde en çok kullanılan telgraf yada veri abeceleri,Uluslararası telekomünikasyon bırliği’nce (UTB), bunlardan biri de Uluslararası normalizasyon örgütü’nce normlaştırılmıştır.
Değişken uzunlukta işaret öğelerinden yararlanan ve güvenlik nedeniyle en azından yer değiştiren servislerde kullanılan mors* abecesi dışında, UTB, başlıca özellikleri aşağıda verilen momentli* beş kod abecesini normiaştırmıştır.

—Müz. Eski Yunanlılar, diatonik, kromatik, anormonik denilen müzik dizilerinin seslerini kesin biçimde belirtmek için abeceye dayalı bir notalama sistemi yarattılar. Bu sistem Martianus Capella ve Boe- tius tarafından yeniden kullanıldı (VI. yy.), ama isidoroıde Sevilla’nın (VII. yy.) abece sistemini bildiğini gösteren kanıt yoktur. Boetius ya da onu yorumlayanlardan biri sesölçer (monocorde) denilen aletle saptanmış sesleri belirtmek için harfleri kullandı; Örtaçağ’ın kuramcı keşişleri de bu yöntemi benimsediler; org borularını ve diatonik ıskalanın notalarını latin abecesi harfleriyle göstermeyi sürdürdüler, ilk biçimde A harfi bizim ut (do) notasına karşılıktı; amaX. yy.'dan başlayarak, Odon de Cluny’nin kitabında A, bizim la notamıza karşılık düştü. Guido d’Arezzo ile birlikte (XI. yy.) harflerin, yerlerini dizek üzerine konan işaretlere bırakmaya ve bildiğimiz nota adlarını almaya başladığı görüldü: ut, re, mi vb. Abece harfleri tümüyle ortadan kalkmadı; kimi zaman çizgisiz neuma’ların yanı sıra kullanıldı ve onların açıklanmasını sağladı, portede "notaların" yerlerinde göründü (XI. yy.'dan XIV. yy.'a kadar). Sonra tablatu- ralarda yer aldı; sonunda germen ve İngiliz ülkelerinde, modern ıskalanın notalarına adlarını verdi.



Abece

isim, dil bilgisi (a:be:ce)
  1. Alfabe.
  2. mecaz Başlangıç, ilk dönem:"Duygularının bilmecesini filan çözmüş değildir. O duyguların abecesinde takılıp kalmıştır."- S. İleri.
Birleşik Sözler
  • Abece sırası

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen ahmetseydi; 19 Haziran 2015 18:21 Sebep: Moderaör Eklemesi
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Gerçekçi ol imkansızı iste...