Arama

Uyluk Nedir?

Güncelleme: 12 Temmuz 2015 Gösterim: 2.533 Cevap: 1
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
8 Haziran 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Uyluk -ğu

Sponsorlu Bağlantılar
isim, anatomi

Kalçadan dize kadar olan bacak bölümü:
"Kalçalarının ve uyluklarının her basamakta aldığı şekil, kalbinde dayanılmaz heyecanlar alevlendiriyordu."- Ö. Seyfettin.
Birleşik Sözler
  • uyluk kemiği

X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
12 Temmuz 2015       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
UYLUK a.
1. Bacağın kalçadan ya da leğenden dize kadar uzanan bölümü. (Bk. ansikl. böl.)
Sponsorlu Bağlantılar
2. Uyluk atardamarı, Fallop kirişi düzeyinde dış kalça atardamarının devamı olarak dizardı atardamarı adını almak üzere uyluğun iç kenarını dolanarak, uyluk ön-iç kısmına inen ana atardamar. (Birçok yan dalı vardır: karın derialtı atardamarı, yüzeysel kalça kıvrımı atardamarı, dış, üst ve iç edep atardamarları ve özellikle uyluk arka ve iç bölümlerine kan sağlayan derin uyluk atardamarı.) || Uyluk kare kası, kabaetlerin derin bölümünde bulunan küçük kas. || Uyluk kemiği, uyluğun iskeletini oluşturan uzun ve tek kemik. (Eşanl. FEMUR.) [Bk. ansikl. böl.] || Uyluk siniri, uyluğun üst ve ön bölümünde dört ana dala (dış kas-deri siniri, iç kas-deri siniri, dörtbaşlı kas siniri ve iç safen sinir) ayrılan, bel sinir ağının büyük dalı. (Uyluk siniri bacağın uyluk üzerinde gerilmesini sağlar.) || Uyluk yayı, ön -üst kalça dikeninden çatı kemiği dikenine kadar uzanarç lifsi kordon. (Eşanl. BACAK YAYI, FALLOP KİRİŞİ.) [Bk. ansikl. böl.]

—Anat. Uyluk-deri siniri, ikinci bel omuru sinir kökünden doğan ve uyluğun ön-dış yüzünde örteneklere yayılan duysal sinir.

—Antropol. Uyluk göstergesi, bacak uzunluğunun uyluk uzunluğuna oranının 100 ile çarpımı.

—Karş. anat. Bacağın bedene en yakın olan kısmı. (Bk. ansikl. böl.)

—Nörol. Uyluk ağrısı, çoğunlukla üçüncü bel omuru hizasında omurilik kökünün baskı altında kalmasından doğan bir lez- yona bağlı olarak uyluk sinirinde duyulan ağrı. (Bel bölgesinde, kabanın dış yüzünde ve uyluğun ön yüzünde duyulur. Ve buna dörtbaşlı kasla hafif bir hareket zayıflığı ve dizkapağı refleksinde azalma eşlik eder.)

—ANSİKL. Anat. Uyluğun tek kemikten oluşan bir iskeleti vardır: uyluk kemiği. Bu kemiğe birçok kas bağlanır ve bunlar üç gruba ayrılır: özellikle dörtbaşlı kasın dört demetinin meydana getirdiği ön grup; üç yaklaştırıcı kasla, iç dik kasın meydana getirdiği iç grup; yarı kirişsi, yarı zarsı ve çift- başlı kasların oluşturduğu arka grup.
Uyluğun ön-iç kısmında, dışta uyluk atardamarının, içte uyluk toplardamarının geçtiği uyluk oluğu bulunur. Uyluğun arka ve iç kısımlarına uyluk yayının 4 cm uzağındaki uyluk atardamarından doğan deri uyluk atardamarı ile oturga atardamarından kan gelir.
Uyluk siniri uyluğun ön yüzüne girer girmez dört uç dala ayrılır; dörtbaşlı kasa sinir verir. Büyük siyatik sinir uyluğun arka yüzünden inerek dizardı çukuruna varır; komşu kaslara dallar verir. Yaklaştırıcı kasla iç dik kasın içinden tıkalı delik sinirinin yan dalları geçer.
Önlemli bir lenf bezi grubu, kasın kıvrımı altında iç safen toplardamarının uyluk toplardamarı ile birleştiği yerde bulunur.

• Uyluk kemiği, üstte kalça kemiği, altta kavalkemiği ile eklemlenir. Özellikle arka kenarına (uyluk kemiği ibiği) birçok kas tutunur. Üst ucuna uyluk başı denir; burası eklem yüzeyi oluşturan küremsi bir çıkıntıdır, boyun kısmıyla uyluk kemiği gövdesine, büyük ve küçük trokanterlere bitişir Alt uç, iki kabarık eklem yüzü yâ da lokmalar ile bunları birbirinden ayıran lokmalararası çukurdan oluşur.

• Uyluk yayı, kalça kemiğinin ön kenarıyla, ortası lifsi bir demetle (kalça taraksı şeridi) bölünen bir aralıkla sınırlıdır Dışta kalan kısımdan psoas-kalça kası ve uyluk siniri geçer; daha dar olan içteki kısım uyluk halkası adını alır ve kalça çukurunu uyluğun üst iç kısmıyla, yani uyluk kanalıyla birleştirir; uyluk halkasını dıştan uyluk atardamarı, içten uyluk toplardamarı sınırlandırır. Bunun iç bölümünde uyluk bölmesi tarafından kapatılan küçük bir delik bulunur: uyluk fıtıkları bu delikten geçerek oluşur.

—Cerr. patol. Uyluk kemiği boynu kırıkları, yaşlı insanlarda, özellikle kadınlarda daha sık görülür. Kemik dokusunun ihtiyarlarda daha kırılgan oluşu bu kırıkların nedeni olabilir. Başlıca iki türü vardır: uyluk kemiği başını yerinden tamamen ayırıp boynun büyük bir kısmını sağlam bırakan, sahici uyluk başı kırığı ile, boynun tabanının kırıldığı baş-trokanterlerarası kırık. Uzun süre yatağa bağlı kalmanın neden olduğu flebitler, eskarlar, idrar yolları enfeksiyonları gibi ihtilatlardan ötürü, yaşlı insanlarda bu kırıkların sonuçları oldukça karanlıktır. Tek çare erken hareket ettirebilmektir. Bu da ancak cerrahi tedavi ile sağlanabilir: baş-trokanterlerarası kırıklarda ostoesentezler ve uyluk başı kırıklarında ayrılan başın yerine madensel protezler koymak.
Uyluk kemiği gövdesi kırıkları, önemli bir şok durumu yaratabilen şiddetli bir travma sonucu meydana gelir, ayrıca birçok başka lezyonlar bunlara eşlik eder (çok travmalılar). Kural olarak cerrahi tedaviyi gerektirirler (çivili ya da plaktı osteosentez). Uyluk kemiği alt ucu kırıkları da sık görülen kırıklardır (trafik kazaları); tedavileri güç olup sonunda birçok sakatlık bırakması olasıdır.

—Karş. anat. Uyluk, rhipidistia grubundan saçakyüzgeçli balıklarda ilk kez ortaya çıkar. Amfibyumlarla sürüngenlerde yere paralel ve bedenin orta dikey düzlemine dik uzanır Dinozorlarda, kuşlarda ve memelilerde dikey hale gelir. Kuşlardaki iki ayaklılık, diz eklemini bedenin ağırlık merkezine gelecek biçimde uyluğu belirli bir duruşta tutar ve kalça ekleminin hareketini çok kısıtlar. Toynaklı memelilerde de buna benzer bir olguya rastlanır: tarak kemiklerinin uzaması, arka bacakta 3. bir bölüm oluşturur. Plantigrat olan primatlarda uyluk kemiğinin leğen kemiğine göre yeni yönelişi sayesinde uyluk oldukça uzar ve dikeyleşir.

—Karş. anat. Uyluk kemiği, Crossopter- yigii takımı üyelerinin karın yüzgeçlerinde, sonra da Labyrinthodonta'laıın arka üyelerinde ortaya çıktı. Amfibyumlarda ve sürüngenlerin çoğunda çapraz uzanır: yani /bedenin bakışım düzlemine yatay ve c^jşeydir. Bedeni yerden kaldırmak için çok yoğun bir kas çabası gerekir. Dinofeor sürüngenlerde kuşlarda ve memelilerde arka üyeler ok gibi dümdüzdür ve (uylukkemiği bedenin bakışım düzlemine az çok düşey ve paralel olur; bu nedenle, koksa boşluğu üstündeki eklem ucu, fosil Cynodontia'larda bir boynun ucuna kaymıştır.


Kaynak: Büyük Larousse


Benzer Konular

8 Haziran 2009 / ThinkerBeLL Rüya Tabirleri