PAKET, -ti a. (fr. paquet; hollandaca pak).
1. Sicim, bant vb. ile ambalajlanmış elde taşınabilir büyüklükteki nesne: Lütfen bunu paket yapar mısınız? Güzel bir armağan paketi.
2. Bir ambalajın içinde kullanıma sunulan mal, eşya ya da yiyecek maddesi (ilgili madde tamlanan olarak belirtilir): Bir paket sigara. Üç paket makarna verir misiniz?
3. Bu biçimde kullanıma sunulan bir şeyin içeriği: Günde iki paket (sigara) içiyor.
4. içine bir şey konmak için genellikle kâğıttan ve kartondan vb. hazırlanmış şey: Paketin içinde ne var?
5. Bir şey (soyut) paketi, herhangi bir konuda alınmış önerilerin, kararların vb. tümü: Sorunla ilgili olarak bir öneri paketi hazırlandı.
6. 3ir şeyi paket etmek, paket yapmak, onu paketlemek.
7. Paket program, radyo ve televizyon için gerektiğinde yayımlanmak üzere banda alınmış olan hazır program. || Paket taşı, dört köşe yontulmuş taş.
—Bilş. ve Telekom. Bir ileti ya "da bir ileti parçası ve sayısal hizmet öğeleri oluşturan ve bir bütün olarak gönderilen sayısal veriler kümesi; sayısal hizmet öğelerinin bir adresi, iletim yöntemiyle belirlenen bir düzene göre düzenlenmiştir. (Bu, paketlerle değiştirim yöntemidir.)
—Post. Küçük paket, ticari değeri olsun ya da olmasın, gıda maddeleriyle öteki eşyaların mektup postasıyla gönderilmek üzere postaya verilen gönderilere verilen ad. (Yurtiçine ve yurtdışına gönderilecek küçük paketlerin ağırlığı bir kilogramı geçemez.) topluluğu. || Her Diri JUU yaruaıır, laıuıa içeren 100 keten ipliği çilesinden oluşan bütün. (Paket, keten ipliklerini numaralandırmada kullanılan eski sistemin [İngiliz numaralama sistemi] temelini oluşturuyordu.)
Kaynak: Büyük Larousse