MAKİNE a. (lat. machina; yun. mekha- ne, düzen, alet'ten).
1. Gerek bir insan yönetiminde, gerekse bağımsız olarak, belli bir işi gerçekleştirebilen ya da belli bir işlevi yerine getirebilen aygıt ya da aygıtlar bütünü. (Bk. ansikl. böl. Siber ve Mak. san.)
2. (Tamlayan olarak) makineyle gerçekleştirilen kimi teknik işlemler ve bu yöntemle üretilen kimi ürünler için kullanılır: Makine halısı. Makine dokuması.
3. Günlük yaşamın gerektirdiği işlerin kendi kendine, otomatik ya da basitleştirilmiş biçimde yapılmasına olanak veren ev, büro vb. araçları (genellikle işlevini belirten bir tamlayanla kullanılır): Çamaşır makinesi. Dikiş makinesi. Yazı makinesi. Tıraş makinesi. Çamaşırı makinede yıkamak. Makinede dikiş dikmek.
4. Tkz. İnsan vücudu: Makine yıpranmışsa doktor ne yapsın.
5. Halk arasında “otomobil” anlamında kullanılır.
6. Çok hızlı, tekdüze ya da gerektiğinden fazla çalışan, duygu ve insana özgü niteliklerden yoksun gibi görünen kimse: Ben makine değilim.
7. Arg. Tabanca.
8. Makine çekmek, bir şeyi dikiş makinesinde dikmek. || Makine gibi, aşırı ölçüde çabuk, art arda yapılan ya da olan şey için kullanılır. || Makine gibi adam, düzgün bir biçimde ve hızla iş üreten kimse. || Makine işi, elde yapılmış olana karşıt olarak, makineyle yapılmış olan şey. || Makine yağı, orta sıcaklıkta ve hafif yük altında çalışan makinelerin devingen parçalarını yağlamada kullanılan yağlama yağı. (YAĞ.) || Makineyi bozmak, bağırsakların bozulduğunu anlatmak için şaka yollu söylenir.
—Esk. Makine fenni, fenn-i mihaniki, makinelere ait her türlü bilgi.
—Aktar. Kaldırma, aktarma makinesi, bir yükü kaldırırken ya da aktarırken operatörün işini büyük ölçüde hafifleten ya da ortadan kaldıran ve elle, mekanik, yarı-otomatik ya da otomatik olarak çalışan makine.
—Ask. denize. Makine nöbetçileri, bir savaş gemisinin makine dairesinde, ana ve yardımcı makinelerin çalıştırılmasıyla görevli vardiya mürettebatı.
—Ask. tar Savaş makinesi, Antikçağ'dave Ortaçağda, kuşatma savaşlarında kullanılan her türlü savaş malzemesi. (Bk. ansikl. böl.)
—Bilş. En basitinden en karmaşığına, her tür bilgiişlem düzeneğine verilen ad. || Makine dili — DİL.
—Denize. Makine dairesi -DAİRE. || Makine döşeği, ana ve yardımcı makineleri gemi teknesine bağlamak için postalar ve kemerler arasına takviyeli olarak yerleştirilen yatak. || Makine kaportası, makine dairelerine giriş ve çıkışı sağlayan genellikle sızdırmaz teporta. || Makine lostromosu, makine dairesindeki tayfanın yönetimiyle görevli gemici. || Ana makine, bir geminin denizde hareketini sağlayan aygıtların (motorlar, türbinler vb.) tümü. || Yardımcı makineler, bir gemide itici makinelerin çalışması, güvenlik ve yaşam için gerekli aygıtlar: pompalar, dinamolar, elektrojeneratör grupları, ısıtma vantilatörleri, servomotor, bocurgat, yükleme vinçleri vb.
—Elektrotekn. Elektrik makinesi, elektrik enerjisini mekanik enerjiye ya da mekanik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştüren, elektrik enerjisi çeviricisi.
—Fizs. mekan. Basit makine, kuvvetin doğrudan iletildiği mekanik düzeneklere (kaldıraç, makara, vinç, eğik düzlem, kama ve vida) verilen genel ad.
—Isıbil. Yardımcı makine, bir ana makinede ya da buhar üretecinde yardımcı aygıt görevi gören, düşük güçlü makine. (Terim özellikle, bir kazanı suyla beslemeye ya da buharlı bir lokomotifte havayı sıkıştırmaya yarayan küçük pompalar için kullanılır.)
—Kâğ. san. Makine kalenderi, parlak metal merdanelerden oluşan bir ürüne pürüzsüzlükle ölçülen belli bir yüzey homojenliği kazandırmak için kullanılan kalender. (Makine kalenderi genellikle kâğıt ya da karton makinesinin sonunda, sürekli yaprağın sarıldığı yerin hemen önünde bulunur.)
—Mak. san. Makine teknisyeni, mekanik sistemlerin montajını, tamirini ve bakımını yapan teknisyen.
—Psikan. istek makinesi, G. Deleuze ve
E. Guattari’nin istek mekanizmasının işleyişini - oidipus yapısına karşıt bir biçimde- göstermek için kullandıkları terim, (istek makinesi, belirsiz devreler izleyen bağımsız ve sürekli bir işleyiştir; maddesel akımları durduran ve dolaşıma sokan bir kesintiler sistemidir.)
—Saatç. Bir zaman ölçme aygıtının çalışmasını sağlamak için bir araya getirilmiş parçaların tümü. (Bir saat çerçevesi makine ve kasadan oluşur. Mekanik bir saat makinesinin içinde örneğin, motor aktarıcı çark takımı, eşapman, balans vb. bulunur.) [Bk. ansikl. böl.]
—Sig. Makine kırılması sigortası, çeşitli makine, araç ve gerecin kırılma rizikosuna karşı yapılan sigorta.
—Fiyat. Dekorların kurulmasında ve hareket ettirilmesinde kullanılan aygıt (denge ağırlığı, vinç, araba vb.). [Bk. ansikl. böl.]
—ANSİKL. Ask. tar. Savaş makinesi. Savaş makineleri, ya kale duvarlarını göçertme- ye ya da mermi atmaya yarayan ve Asur- lular tarafından icat edildiği sanılan ağır ve karmaşık silahlardı. Tiglatpileser lll’e ait bir alçakkabartmada bir koçbaşı figürüne rastlanır: üstü madeni levhalarla kaplı dört tekerlekli bir savaş arabasından uzanan ve bir şehir kapısını zorlayıp göçertmfiye özgü gibi görünen iki kalın ve ağır mızrak. Romalılar, savaş makinelerini daha mükemmelleştirdiler Bunlar kuşatmacılar tarafından, kuşatma yerinde, koşullara uygun olarak inşa edilen araçlardı. Ortaçağ’da, ağır savaş makinelerinin taşınması, orduların yürüyüşünü büyük ölçüde yavaşlatıyordu. Top, ilkin XIV. yy.’da sur duvarlarına taştan gülleler fırlatmak amacıyla tasarlandı. Rönesans ordularında, savaş makineleri inşa etmekle görevli mühendisler bulunuyordu. Leonardo da Vinci, kullanılmasında yarar gördüğü birçok savaş makinesi krokisi bırakmıştır. Sabit ya da müteharrik, atıl ya da mekanik nitelikte olan savaş makineleri, bükmeli (ağır mancınıklar), yaylı (hafif mancınıklar) ya da karşı ağırlıklıydı (koçbaşı).
—Mak. san. Her makine enerji dönüştürücüdür. Makine, enerjiyi mekanik enerjiye dönüştürüyorsa bir devindirici makine yani bir motor sözkonusudur. Enerjiyi başka bir makineden alan ve belirli bir işi gerçekleştirmek için kullanan makineye ise alıcı makine denir.
Kimi makineler, enerji'nin, belli bir yer ve zaman içinde bulunduğu biçimi daha kolay kullanılabilir ya da taşınabilir bir biçime dönüştürür. Bu yola bir su düşüşünün kinetik enerjisi bir hidrolik makine'y\e yani bir çark ya da bir türbinle dönme hareketine dönüştürülür, ardından da bu mekanik enerji bir elektrik makinesi'yie (dinamo, alternatör), elektrik enerjisine dönüştürülerek iletkenlerle, enerjiyi kullanacak elektrik motoru'na iletilir. Kömürün kimyasal enerjisini ısıl enerji'ye çeviren bir kazan ve bu ısıl enerjiyi mekanik enerjiye çeviren bir buhar makinesi ya da türbini de aynı ilkeye göre çalışır; aynı şekilde bir ısıl motor, benzinin ya da mazotun kimyasal enerjisini mekanik enerjiye, bir transformatör ya da bir doğrultucu düzenek de almaşık bir akımı, farklı özelliklerdeki diğer bir almaşık akıma ya da bir doğru akıma dönüştürür.
Alıcı makine’ler kendilerine verilen enerjiyi kullanarak, kuvveti ve doğrultusu belirli bir iş biçiminde bir doğrudan sonuç sağlarlar. Bu makineler şunlardır:
— takım tezgâhlan, sanayisel ürünlerin üretiminde kullanılan tüm makineleri kapsar;
— tarım makineleri;
— kaldırma, aktarma ve nakliye aygıtları, enerjiyi yükün yerini değiştirmek için kullanan özellikle özdevingen taşıtlardır (otomobiller, uçaklar, gemiler);
— herhangi bir işi daha hızlı ve daha az yorulmayla gerçekleştirmek için yapılan tüm makineler: yazı makinesi, hesap makinesi, elektrikli ev eşyaları vb.
Bir makinede üç temel öğe ayırt edilir:
1 .Alıcı; bu öğenin üzerine enerjinin belirtisi olan tahrik kuvvetleri etki eder: motor pistonu, takım tezgâhının kasnağı ya da dişlisi, elektrik motorunun rotoru;
2. Takım ya da işleyen; bu öğe kendisine verilen işi faydalı bir işe dönüştürür: bir yükün yerini değiştirme bir metali kesme, bir akışkanı emme, bir aracı çekme vb.;
3. Hareket aktarma mekanizması; bu öğe, motoru işleyene bağlar ve birinden diğerine ya bükülmez organlarla (piston kolları, dişli takımları, vidalar ve somunlar) ya eğilebilir organlarla (kayışlar, zincirler, yaylar) ya da akışkanlarla (su, yağ, basınçlı hava) devindirici kuvvet aktarır.
Bu aktarma doğal olarak, yararlandığı değişik organlara etki eden edilgin dirençlerim etkisindedir. Miller yatakları, sıvılar boruları, vidalar ise somunları içinde sürtünür. Kayışlar ve zincirler uzar ve kayar; dişli takımlarının dişleri birbirine çarpar, gövdeler titrer. Hareketten kaynaklanan bütün bu olaylar enerjiyi soğurarak devindirici işi zayıflatır ve ısıya dönüşen bu enerji kaybolur.
Elde edilen enerjinin ancak bir bölümü gerçekten kullanılır; kullanılan enerjinin elde edilen enerjiye oranına makinenin ve- rim’i denir. Bu verim her zaman birden küçüktür. Aşağıda, örnek olarak bazı yaklaşık verim değerleri verilmiştir:
— buhar makinesi: 0,10 ile 0,15;
— ısıl motor: 0,20 ile 0,40;
— elektrik motoru ya da üreteci: 0,80 ile
0. 95
—Saatç. Hemen hemen hiç durmayan bir makine, saatçilerin kesin bir çözüme ulaşamayan en önemli sorunu olarak kaldı. Böyle bir makinenin en iyi bilinen örneği Atmos sarkacıdır; bu sarkaç başka hiçbir işlem gerektirmeden yalnızca metal bir kutunun dibinde biçim değişikliğine yol açan metil klorür gazının genleşmesini sağlayan sıcaklık değişiklikleriyle çalışır. Bu biçim değiştirme, bir burulma sarkacını çalıştıran zembereğin kurulmasını sağlar. 1 °C'lık bir sıcaklık değişikliği makinenin 48 saat boyunca çalışmasına olanak verir.
—Siber. Sibernetik makine. Böyle bir makinede, belli bir anda kumanda organlarına verilen komutlar, makinenin programını tanımlayan kumanda bilgisi ile kumanda organlarının ve kumanda edilen sistemin durumunu gösteren durum bilgisinin karşılaştırılmasına bağlıdır. Bu çok genel tanım, üç temel kategoride gruplanmış çoğu kez çok sayıda makine türüne uyar.
1. Otomatik denetimli mekanizmalar ya da servomekanizmalar, çıkış büyüklüğü mekanik cinsten örneğin bir konum ya da bir doğrusal ya da açısal hız olan otomatik denetim sistemleridir Giriş büyüklüğü herhangi bir fiziksel büyüklük olabilir; örneğin kopya tezgâhları sözkonusu olduğunda, bir gabari ya da bir modelle tanımlanabilir. Çıkış büyüklüğünün değişimleri, bu büyüklüğün eldeki değeri ile giriş büyüklüğüyle belirtilen istenen değeri arasındaki sapmayla yönetilir. Sapma, çıkış büyüklüğüne etkimek üzere kullanılmadan önce, bir dış enerji kaynağıyla yükseltilmelidir. Uzaktan kumandalar, torna ve freze kopya düzenleri, açısal hız ayarlayı- cıları ve hadde merdanelerinin hızını ve konumunu otomatik olarak denetleyen sistemler servomekanizmalara örnek gösterilebilir.
2. Bellekli makineler, çıkış büyüklükleri genellikle doğrusal ya da açısal yer değiştirmeler olan ve bellekleri bulunan otomatik denetim düzenleridir, işlem evrelerinin zincirlenmesi manyetik şerit gibi bir ortam üzerine ya da bir belleğe kaydedilebilen bir program oluşturan bir mantık koşulları kümesiyle yönetilir. En tanınmış bellekli makine örnekleri, geniş anlamda takım tezgâhları, her tür ev aletleri ve asansörlerdir. Sayısal kumandalı makineler ve robotlar, bellekli makinelerin en gelişmiş türleridir. Bellekli makinelerde çoğu kez servomekanizmalar bulunur.
3. Bilişim makineleri, temel görevi bilgiiş- lemek olan bellekli makinelerdir; bunlarda mekanik komut işlevleri, şerit ve disk okuyucular, yazıcılar vb gibi çevre birimlerinin yönetilmesinden oluşur. Hesap makineleri ve bilgisayarlar bu makinelerin en tanınmış biçimleridir, ama bunların yanı sıra metin işleme makineleri, çeviri makineleri, basılı metinleri otomatik olarak okuma makineleri, görüntü işleme ve biçim algılama makineleri, söz işleme ve bireştirme makineleri, otomatik telefon vb. de sayılabilir.
—fiyat. Tiyatroda makine kullanımı, antik döneme kadar uzanır. O dönemde sahnenin gerisine, iki yanına, yukarısına ve aşağısına makineler konurdu. Ortaçağ' da ve Rönesans'ta da makine kullanımına devam edildi (özellikle bir ray üzerinde hareket eden arabalar). Fakat bu konuda asıl gelişme, XVII. yy.’ın ikinci yarısında Fransa’da görüldü. Louis XIV döneminde Paris'e çağrılan İtalyan G. Törelli, bu tür makinelerin ustasıydı; arabalar, yer kapakları, görüntüler ve daha başka “uçar öğeler” kullanımıyla “makineli oyunlar”ın, gösterişli büyük operaların başarıyla sahnelenmesine katkıda bulundu. Uzun süre, kapalı ve bağımsız bir sahne dünyasında, tiyatro yanılsamaları yaratmak amacıyla kullanılan çağdaş makineler, her zaman seyirciden saklı tutulmaz; hatta günümüzde bazen gösterinin bir parçasını oluşturur. Böylece, inip çıkan sahneler, döner sahanlıklar ve elektrik donanımlarından kaynaklanan başka olanaklar bugün artık "büyüleyici” etkiler yaratmak amacıyla eskisi kadar çok kullanılmamaktadır.
Kaynak: Büyük Larousse