Arama

Simit Nedir?

Güncelleme: 2 Kasım 2015 Gösterim: 5.018 Cevap: 2
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
16 Haziran 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Simit -di

Sponsorlu Bağlantılar
isim Arapça sem³d

1 .
Halka biçiminde, genellikle üzerine susam serpilmiş çörek.

2 .
Denizde kolayca yüzmeyi sağlayan halka biçiminde alet:
"Bir haykırma duyuldu. Uşakları koşturdum. Simit attırdım denize ama deniz geri vermedi."- Z. Selimoğlu.
3 . (halk ağzında) İnce bulgur, düğürcük.

Birleşik Sözler
  • simit fırını
  • imit kebabı
  • akşam simidi
  • cankurtaran simidi
  • can simidi
  • kandil simidi

X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
4 Ocak 2010       Mesaj #2
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Varlıklısından yoksuluna, patronundan işçisine, öğrencisinden öğretmenine velhasıl yediden yetmişe tüm Türkiye'nin vazgeçemedikleri ata yadigarı bir tattır simit. Simit aynı zamanda Türkiye'nin ilk fast-food'u dur.

Sponsorlu Bağlantılar
Eski zamanlarda, genelde Safranbolu ve Kastamonulular'ın mesleği olan simitçiliğin kendisine özgü kurallarıda varmış. Bilhassa İstanbul'da Galata, Kumkapı, Samatya ve Beylerbey'indeki fırınlar imal ettikleri kaliteli simitlerle nam salmışlar. Bu kaliteli simitlerin hamuru un, su, şeker, susam ve tuzla karıştırılıp yapılır; hamur mayalanınca parçalara ayrılıp halka biçimi verilir, daha sonra da pekmezli soğuk suya atıldıktan sonra susama batırılıp fırına verilirmiş. Eski ustalara göre simitin kaliteli olması için piştikten sonra 22 ayar Osmanlı altınının rengini almış olması şartmış.


Evliya Çelebi'nin ünlü "Seyahatnamesi" nde, 16. yüzyılın ikinci yarısındaki gözlemlerinden, İstanbul'da simitçilerin 70 fırında, toplam 300 nefer olarak çalıştıklarını; bunlardan kimisinin de bağlı oldukları fırınların çırakları olarak fırın hesabına çalıştıklarını öğreniyoruz. Ancak, simitçilerin bir araya gelip bir cemiyet kurmaları 10 Haziran 1910 tarihinde gerçekleşmiş; simitçiler, "Ekmekçi ve Börekçiler" adıyla kurulan cemiyetin içinde yer almışlar.

Araştırmacı Yazar Uğur Göktaş'ın belirttiğine göre, eski İstanbul'da simitçiler günde beş posta, fırınlardan simit alır ve her defasında değişik semtlerde satarlarmış. Gecenin karanlığı ile beraber son postayı alan simitçiler, kalabalıkların biriktiği meydanlarda, sepetlerinin ya da tablalarının köşelerine geçirdikleri uzun çubuklara simitlerini takarlar, görünebilmeleri için de üstlerine küçük bir fener iliştirirlermiş.

Eskiden olduğu gibi günümüzde de sabah erkenden kalkıp evde birşeyler atıştırmaya vakit bulamayanlar, yoldan aldıkları sıcacık simiti yiyerek açlıklarını giderirler. Hele yanınında bir bardak sıcak çay varsa simitin keyfine doyum olmaz. Değişen yaşam biçimiyle, Türkiye'nin ünlü simiti ve simitçileri de ister istemez değişime uğradılar. Yakın zamana kadar, üzerine istif edilmiş simitlerin bulunduğu açık tablayı, başlarının üzerine koydukları içi pamukla doldurulmuş kumaştan yapılmış küçük bir yastık üzerinde hiç düşürmeden büyük bir ustalıkla taşıyan seyyar simitçi esnafı yavaş yavaş kaybolmaya; yerlerini belediyelerin öngördüğü şekilde, simitlerini, üzerleri camla kaplı el arabalarında satan esnaf almaya başlamıştır. Günümüzde simitler, her ne kadar 22 ayar Osmanlı altınının renginde olmasa da, simit ve simitçiler kentin gündelik hayat kültürüyle özdeşleşmiş yerlerini aynı şekilde korumaya devam etmektedir.

Turgay Tuna 6/98 Skylife

Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
2 Kasım 2015       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
SİMİT a. (yun. semidalis, sem id al iti s, irmik ya da ar. semiz, beyaz un'dan).
1. Halka biçiminde genellikle üzeri susamlı çörek. (Bk. ansikl. böl.)
2. CAN SİMİDİ.
3. ince, küçük bulgur.
4. Arg. Sıfır.
5. Kandil simidi - KANDİL.

—Denize. Bir halat ya da zinciri, ırgat, vinç ya da bocurgatla çekmede kullanılan iki ucu birbirine ekli ip ya da zincir halka. || Simit demiri, çiposuz ve kolları hareketli bir tür demir.

—Esk. giy. Mevlevi sikkelerinin üzerine sarılan pamuklu bez. (Üzerine sarık sarılır, simit sarığın kabarık durmasını sağlardı.) || Kadınların başlarına koydukları, yuvarlak bir tel vb. üzerine kumaş sarılarak yapılmış tepelik. (Üzerine çeşitli kumaşlardan yapılmış bir örtü, yemeni vb. atılır, saç tuvaletinin düzgün, tepenin yüksek görünmesini sağlardı.) || Topuz yapmak için dolgu olarak kullanılan, iki ucu ince bir lastikle birleştirilmiş, yarım çember biçiminde süs eşyası.

— Geom. Bir C çemberinin kendi düzleminde, çap olmayan bir A doğrusu etrafında dönmesiyle doğurulan yüzey. || Önceki yüzeyin sınırladığı katı cisim. (Bk. ansikl. böl.)

—Karş. anat. Uzunlamasına simit, kemiklibalıklarda ortabeynin kubbesinde bulunan ve uzun bir simit biçiminde aşağıya doğru çıkıntı yapan bölüm. || Yarım daire simit, tektum ile tegmentumun temas ettiği yerde bulunan ve amfibyumlarla sürüngenlerde çok büyük olan ortabeyin bölümü.

—Mim. Minare gövdesini çevreleyen, yuvarlak kesitli bir silme biçiminde yatay bilezik.

—Oto. Direksiyon simidi, bir karayolu taşıtı sürücüsünün, bir motorlu tekne kaptanının, kullandığı taşıtı yönlendirmek için üzerine etki yaptığı çembersel organ. (Otomobillerde direksiyon simidi, direksiyon çubuğu ve dişli takımları yardımıyla ön tekerleklere yön verir.)

—Saraç. Hamutun sap demetlerinden yapılan alt bölümü.

—ANSİKL. Simit, un, maya, su, susam, süt, şeker ve tuzla yapılır Hamur mayalandıktan sonra ufak parçalara ayrılıp halka biçimi verilir ve pekmezli soğuk suya atılır. Kısa süre bekletildikten sonra çıkarılıp üzerine susam ekilir ve fırına verilir.

—Geom. Simidin, A dönme eksenine dik bir bakışım düzlemi vardır, buna simidin büyük çember düzlemi denir; bu, A yı simidin merkezi adı verilen bir noktada keser.
A ile C nın karşılıklı durumuna göre birçok tipte simit elde edilir: C yi kesen A için konik noktalı bir simit elde edilir; C ye teğet A için sıfır bilezikli bir simit elde edilir; en son AOP = 0 için simit boğazlıdır. Aşağıda, ancak boğazlı simitler göz önüne alınacak. Bu simit ikiden fazla çember ailesi içerir, bunun koşutları ve meridyenleri, başka iki çember ailesidir, bunlara, yabansı çemberler denir ve kimi kez Villarceau çemberleri adı verilmekle birlikte bunlar Villarceau’dan daha önce biliniyordu. Bu iki çember ailesi, simidin, merkezinden geçen çiftteğet düzlemlerle kesilmesinden elde edilir. Her düzlem için, iki değme noktası çapça karşılıktır; büyük çember düzleminin biri üstünde, öbürü altındadır ve elde edilen iki çember değme noktalarında birbirini keser.

Kaynak: Büyük Larousse

Benzer Konular

9 Mart 2010 / _KleopatrA_ X-Sözlük