TEFSİR a. (ar. fesr'den tefsir).
1. Yorum, yorumlama: Bir sözün değişik tefsirleri. Bir sözün, bir hadisenin tefsiri.
2. Kuran’ın surelerini açıklayarak, görüşler ileri sürme, bu görüşleri yazma; yorumlama.
3. Kuran'ın surelerini açıklayan yapıt.
4. Tefsir etmek, yorumlamak.
—isi. Arapça dilbilgisi kurallarından, dinsel kaynaklardan, bilimsel görüş ve kuramlardan yararlanılarak yapılan Kuran yorumu; bu yorumları içeren kitap. (Bk. ansikl. böl.) || Dirayet tefsiri, dinsel kaynaklarla birikte akıl ve bilim verilerine dayanılarak yapılan Kuran yorumu. || işari tefsir, Kurandaki tasavvufi anlamları açıklayarak ortaya koymak için yapılan tefsir. || Rivayet tefsiri, yalnızca Kuran ayetlerinden, hadis ve haberlerden, rivayetlerden yararlanılarak yapılan tefsir. || Usuii tefsir, Kuran'ı yorumlama yöntemlerini inceleyen bilim dalı.
—ANSİKL. Müslümanlıkta ilk bilimsel uğraş alanları kıraat (Kuran'ı doğru ve düzgün okuma) ve hadis konularıydı. Başlangıçta Hz. Muhammet'in gereksinim duyuldukça Kuran ayetlerini açıklayan hadisleri ilk ve en güvenilir tefsir çalışmaları sayılır. Dört halife döneminde bu çalışma, bir ayeti başka bir ayet ya da hadislerle yorumlama biçiminde sürdürüldü. Tabiin (ikinci kuşak) döneminden sonra bazı bilginler, çeşitli ayetlerle ilgili daha önce yapılmış olan tefsirleri içeren rivayetleri derlediler ve böylece ilk tefsir kitapları oluştu. Bu kitapların en önemli özelliği, rivayet tefsirleri olması ve tefsir rivayetlerinin- senetlerini (rivayet edenlerin isim zinciri) de içermesiydi. Bunların en eski ve değerli örneği Muhammet bin Cerir et-Taberi'nin (öl. 923) Cami ül-beyan an te'vil İl-Kuran adlı yapıtıdır. Bu yapıt, Hz. Muhammet, sahabe ve tabiin bilginlerinin yaptıkları tefsirleri, Kuran'ın açıklanması ve anlaşılmasıyla ilgili görüşlerini içeren geniş kapsam- lı ve ansiklopedi niteliğinde bir çalışmadır. Taberi, tefsiri hadis biliminden ayırarak bağımsız bir konu ve alan durumuna getirenlerin ilki sayılır. Daha sonra ünlü mutezile bilgini Zemahşeri'nin (öl. 1143) yazdığı ei-Keşşaf adlı tefsir Kuran sözcüklerinin anlambilimsel (semantik) çözümlemesi, ayetlerin edebi yönden değerlendirilmesi, yorumları sırasında eski arap edebiyatına başvurarak özellikle arap şiirinden örneklere ve kanıtlara dayanması bakımından bütün tefsir tarihi boyunca kendi yönteminin en eşsiz örneği olmuştur. Sonraki sayısız Kuran tefsirleri içinde en tipik yapıtlardan biri de kelam, fıkıh, hadis, felsefe, mantık gibi dini ve akli bilimlerde yetişmiş bir bilim ve düşünce adamı olan Fahrettin er-Razi'nin (öl. 1209). Mefatih ül-gayb adlı yapıtıdır. Razi'nin bu yapıtı dirayet tefsirlerinin en değerli örnekleri arasında yer alır. Aynı yöntem, daha çok felsefi açıklamalar katılarak Kadı el -Beyzavi (öl. 1286) tarafından Envar üt -tenzil ve esrar üt-tevil adlı yapıtta da sürdürüldü. Bunlardan başka Nesefi, Hazin, Ebu Hayyam, Süyuti, Ebussuut ve Alusi gibi ünlü müfessirlerin tefsirleri de daha çok dirayet yöntemiyle yazılmış olan ve bütün dönemlerde değerlerini koruyan tefsirlerdir.
Rivayet tefsirleri içinde Taberi’ninkinden sonra en tanınmış olanlarıysa Ebülleyş es -Semerkandi, es-Salebi, el-Begavi, ibni Atıyye, ibni Kesir, es-Saalibi, Celalettin es -Süyuti ve Cemalettin el-Kasimi'nin yapıtlarıdır.
Kuran'ı tasavvufi bir yaklaşımla yorumlama girişimleri ilk sufilerden başlar. İşari tefsir denilen bu yöntemdeki en önemli geişmeler XI. yy. ve sonralarında olmuştur. Bu alanın önde gelen adlarıysa Ebu Abdurrahman es-Sülemi (öl. 1021), Ebu ishak es-Salebi (öl. 1035), Ebülkasım el -Kuşeyri (öl. 1072), el-Herevi (öl. 1089), Gazali (öl. 1111) ve daha birçok mutasavvıf bilgin yanında özellikle Muhittin Arabi’ dir (öl. 1240). işari tefsir türündeki sonraki bütün çalışmalarda Muhittin Arabi'nin etkisi aralıksız sürmüştür.
Türkler müslümanlığı benimsedikten sora yeni dinlerini en temel kaynağından tanımak amacıyla Kuran çevirileri ve tefsirleri yapmışlardır. XI. yy.'da başlayan bu çalışmalar içinde özellikle OsmanlI imparatorluğu döneminde Musannifek (öl. 1470), Molla Gürani (öl. 1488), Karahisar- lı Mehmet bin Necip (1494), Kemalpaşa zade (öl. 1534), Ebussuut (öl. 1574), BursalI İsmail Hakkı (öl. 1724) gibi bilginlerin tefsirleri ünlüdür. Bunlardan BursalI İsmail Hakkı'nın Ruh ül-beyan adlı yapıtı işari yöntemle yazılmış tefsirlerin en önemli örneklerindendir. Cumhuriyet döneminde yazılmış tefsirler içinde en tanınanı Elmalık Hamdi Yazır'ın (öl. 1942) başta Zemahşeri, Fahrettin er-Razi, Kadı Beyzavi olmak üzere daha önceki müfessirlerin yapıtlarından yararlanarak yazdığı Hak dini Kuran dili adlı dokuz ciltlik türkçe tefsirdir. Geleneksel İslam bilimleri yanında bilimsel verilerden ve fesefi teorilerden de yararlanılarak yazılmış olan bu yapıt, XX. yy.'da Türkiye ve dünyada hazırlanmış tefsirlerin en iyileri arasında yer alır.
Kaynak: Büyük Larousse