SET, -ti (esk. -ddf). a. (ar sedef).
1. Toprak kaymasını önlemek, suyu biriktirmek, suyun etkisinden korunmak, akışına yön vermek amacıyla yapılan kalın duvar.
2. Bulunulan yerden daha yüksekte yer alan düzlük.
3. Yamaçlarda basamak biçiminde düzeltilen ve duvarla pekiştirilen düzlüklerden her biri; seki.
4. Geçişi önlemek için çekilen duvar ya da oluşturulan engel: Çin şeddi.
5. Set çekmek, toprağın kaymasını ya da suyun akmasını önlemek amacıyla duvar yapmak; bir işin, davranış ya da isteğin gerçekleşmesine engel olmak, onu önlemek.
—Esk.
1. Kapama, engelleme, örtme.
2. Sedd-i ahenin, demir engel. || Sedd -i bab, kapıyı örtme kapama. || Sedd-i Çin, Çin şeddi. || Sedd-i hail, engelleyen set. II Sedd-i ırmak, nehir üzerine yapılan set. || Sedd-i nutk, konuşmayı kesme susturma, susma. || Sedd-i rahne, gediği, eksiği kapama. || Sedd-i ramak, ölmeyecek kadar az şeyle geçinme: "... sabık padişah-ı dil -agâh hazretleri tarafından bazı ataya zuhuriyle sedd-i ramak olunur iken.(Ebüzziya Tevfik).
—Bot. Bitki seti, Güney Sudan'ın bataklık çanağında suların akışını engelleyen bir baraj oluşturan küçük bitki öbeği.
—Denizbil. Set başı, kıyı şeridinde kat- manlanmış, düzeyleri birbirinden az farklı çıkıntılar; kumsal basamakları kabarık denizin art arda ulaştığı düzeyleri gösterir ya da hızı azalan fırtanaların bıraktığı döküntülerden oluşur. || Set resifi ya da mercan seti, bir lagon aracılığıyla kıyı çizgisinden ayrılan mercan kayalığı. || Buzul ya da buz seti, açık denize doğru yüzer bir sahanlık halinde uzanan bir buzulun cephesindeki buz yalıyarı. || Kumsal, önkumsal ya da kıyıönCı seti, kıyının genel yönüne paralel ya da eğik olarak uzanan, soluğan tarafından oluşturulmuş şedde. (Bu betimleyici ortalama parametreler, metre [yükseklik], dekametre [genişlik] ve hektometre [uzunluk] olarak ölçülür.)
—Denizbil. ve Deniz yap. Kıyıya paralel uzanan tortul sığ dip; soluğanın, kıyı yakınında birçok sıra halinde silindirsel kütleler biçiminde devrilmesi; bu devrilmenin meydana geldiği bölge. (Bk. ansikl. böl.)
—Elektroakust. Mini müzik seti, yüksek sadakatli, küçük boyutlu müzik seti. || Müzik seti, bir kaynak (radyo, pikap, teyp ya da kaset okuyucu), gerektiğinde düzeltici öğeler, bir yükselteç öğesi ve ses üretici öğeler (batıllar ya da akustik kutular) içeren, ses röprodüksiyon sistemi.
—Ev eşy. Sofra seti, sofra örtüsünün yerini tutan, tabak altına yerleştirilen küçük örtülerden oluşan takım.
—Hidrol. Bir akarsuda kıyıya dik olarak yerleştirilen ve suyun sürüklediği gereçlerin 'bir bölümünü tutarak aşınımı engelleyen, kazıklar, palplanşlar ya da taşlarla yapılmış şedde. (Akarsu yataklarını bu yöntemle düzenleme tekniği, XIX. ve XX. yy.’da Batı Avrupa'nın büyük ırmaklarında uygulandı ve çok iyi sonuçlar verdi. Ancak çok geniş ırmaklarda pek etkili olmadı.) || Kıyı seti, suyun akış doğrultusunda ytıpılan set.
—Jeomorfol. Doğal alüvyon seti, bir akarsuyun yatağının kıyısında alüvyon malzemesinin birikmesiyle oluşan kıvrım. (Bk. ansikl. böl.)
—Müz. Bir caz kulübünde her orkestraya ayrılan süre. (Müzikçiler bir gecede aşağı yukarı 3/4 saatlik üç ya da dört set çalaıtar.)
—Sil. Ateşli bir silahın namlusu içinde iki yivi ayıran çıkıntı. || Poligonlarda ya da kapalı atış yerlerinde, normal atış doğrultusundan sapabilecek mermileri durdurmak için kurulan düzenek.
—Sirk. Seyircileri pistten ayıran küçük parmaklık ya da çit.
—Spor. Voleybol, tenis ve masatenisi karşılaşmalarının her bir bölümü. (Voleybolda normal bir set 15, masatenisinde 21 ve teniste 6 sayıdan [15 30,40,50, avantaj ve set] oluşur. Bir seti kazanabilmek için bir takımın ya da oyuncunun ötekinden en az iki sayı fazla alması gerekir. Yoksa, örneğin voleybolda durum 14-15 ise, 14-16; 15 -16 ise, set 15-17 vb. oluncaya kadar uzar.) || Beızı sporlarda, karşılaşmanın bir bölümü. (Teniste, bir setin kazanılması en az 6 oyunu [her oyun bir oyuncunun dört hata yapmasıyla tamamlanır İlk hata 15, ikinci hata 30, üçüncü hata 40 puan sayılır ve dördüncü hatayla rakibe 1 oyun verilmiş olur. 6 oyun alan tenisçi ise 1 set kazanır], masatenisinde 21 sayı, voleybolde 15 sayı elde etmeyi gerektirir. Bir seti kazanmak için rakipten genellikle 2 oyun ( tie break) ya da her zaman 2 sayı fazla alınmış olmalıdır.
—u ür. kül. iki istiridye havuzu arasındaki sınırı belirleyen toprak büğet.
—Tarım. Set çekme, bir araziyi suların etkisinden korumak amacıyla toprakla ya daı toprakla desteklenmiş bir ya da bir kaç sıra çitle sınırlama.
sıf. Denize. Set güverte, gemilerin, pervane şaftı tünelinden kaynaklanan ambar hacmi kaybını kapatmak için, makine dairesinin arkasındaki ana güverteye eklenen belli yükseklikte güverte.
- ANSİKL Denizbil. ve Deniz yap. Setler, konumlarına göre şu adları alırlar: önkıyı sisti (güçlü soluğanların ve güçlü tortul geç geçişlerinin etkisinde kalan alçak kıyıların kenarındaki kum oku), kıyı ya da ağız seti (ırmak akıntılarıyla deniz dalgalarının karşılaştığı bölgede). Durallık açısından göç eden ya da duran setlerden söz edilir. Setler deniz ulaşımı için çok zararlıdır ve ortadan kaldırılmaları pahalı çalışmalar gerektirmektedir.
Sığ dipleri oluşturan setler arasında bir geçidi açık tutmak, setlerin kıyıdan gelen gereçlerle mi ya da bir halicin girişi önünde mi oluştuğuna bağlı olarak değişik yöntemlerle sağlanabilir. Kıyı gereçleriyle oluşmuş setler için, akıntıların etkisiyle ya da soluğanın kıyıya yaptığı etkiyle yı- ğışan çökelleri açığa atma yolları aranır.
Bu amaçla kıyıda, hemen hemen kıyıya dik, gemilerin girebileceği derinlikteki yerlere kadar uzanan mendirekler yapılır. Bu düzenlemeler sonucunda limanın dışında. kıyı ile mendirekler arasındaki bölge giderek dolar. Çökeller mendireklerin ucuna kadar ulaştığında, yeni gelen çökeller onların çevresinden dolaşarak limanın içine girer. Bu aşamada yapılabilecek iki iş vardır: ya mendirekler uzatılır ya da taraklama yapılır (Zeebrugge). Eğer gereçler tek bir yönde yer değiştiriyorsa, ya yeni gelen gereçler soğurularak ve püskürtülerek ya da taraklama yapılarak çökeller aşındırılan yana doğru aktarılabilir. (Batı Afrika, Hindistan'ın doğu kıyıları.)
Haliç setlerine gelince, bunlar daha çok gelgit akıntılarıyla oluşur. Bu durumda, ya halicin kıyılanna şeddeler yaparak (bazen bunlar alçak mendireklerle açıklara kadar uzatılır) ya da yönleri iyice hesaplanıp belirlenmiş yeni geçitler açarak gelgit akıntıları etkilenir. Haliçlerde yapılan çalışmalar, akıntıölçerler ve bulamklıkölçerierle ölçmeler yapılmasını gerektirir ve küçültülmüş modeller üzerinde yapılan deneylerle tamamlanır.
—Jeomorfol. Doğal alüvyon setleri. Bunlar, kabarmalar sırasında, akıntının yerel olarak yavaşlaması ve böylece taşıma gücünün azalması sonucu oluşur. Akarsu ya- taklan boyunca görülen bu yavaşlamanın nedeni de, suyun derinliğinin yamacı aşarken azalması ve ana yatağı işgal eden bitki örtüsüdür. Yatağın hafifçe derinleşmesi ya da kabarmanın şiddetinin azalması yüksek alüvyon setlerinin su yüzüne çıkması için yeterlidir. Bu setler, insan topluluklarını henüz su yüzüne çıkmamış alüvyon ovalarına çeker. Deltalarda bulunan alüvyon setlerinde de yer yer köyler kurulmuştur.
Kaynak: Büyük Larousse