Arama

Sikke Nedir?

Güncelleme: 1 Kasım 2015 Gösterim: 2.581 Cevap: 1
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
18 Şubat 2010       Mesaj #1
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi
Sikke - Sikke Nedir - Sikke Hakkında

Sponsorlu Bağlantılar
İsim
sikke

Arapça;. sikke
Eski dilde;
Madenî para.
Madenî paralara vurulan damga.

sikke
İngilizce; specie
Devlet tarafından ağırlık, ayar ve değeri saptanarak, altın, gümüş, bronz, alüminyum gibi madenlerden basılan para. krş. akça

sikke

Hayvanları bağlamak için yere çakılan demir ya da ağaç kazık.



TDK


X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
1 Kasım 2015       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
SİKKE a. (ar. sikke),
1. Eskiden madeni paralara verilen ad: "... OsmanlI devletinin kurucusu Osman Bey adına ne bir kitabeye ne de bir sikkeye rastlanmıştır" (Necdet Kurdakul). [Bk. ansikl. böl. Nü- mism.)
Sponsorlu Bağlantılar
2. Madeni paralara vurulan damga.
3. 1284'te Venedik'te basılmaya başlanan ve önyüzünde dogeye haçlı sancağı veren aziz Markos, arka yüzünde de oturan İsa figürünün yer aldığı duka altını. (Sikke, büyük ticari işlemlerde kullanıldı, Doğu'da tedavüle girdi ve tüm Avrupa'da taklit edildi.)
4. Esk. Yol, cadde.
5. Esk. giy. Mevlevi tarikatından olanların giydiği bir tür külah. (Keçeden yapılan uzunca bir külahtı. Üst tablası alt tablasından dar olur, kabarıkça dururdu.) [Sikke-i şerif de denir.]
6. Sikke-ken, metal paraların resmini yapıp kalıbını hazırlayan. || Sikke-puş, sikke denilen başlığı giyen. || Sikke-suret, yüzünü gözünü boyayan, kendini para gibi parlak gösteren. || Sikke-şinas, nümismat. || Sikke-zen, madeni para basan. || Sikke-i halise, altın ya da gümüş akçe. || Sikke-i hasene, para. || Sikket-ül-hadid, demir yolu.

—Dağc. Bir ağız ve kafabina halkasının geçmesi için bir deliği olan bir kafadan oluşan metalik parça. (Bk. ansikl. böl.) || Sikke çakmak, dik bir kaya yüzüne sikkeler yerleştirmek. || Sikke sökmek, dağcılıkta sikkeleri yerlerinden çıkarmak. || Sikke sökücü, sikkeleri sökmeye yarayan, Bucu kertikli aygıt. || Buz sikkesi, dağcının bağlanabilmesi için üzerine bir karabina halkası tutturulmuş, kar ya da buza sokulan madeni burgulu halka. (Çekiçle vurarak yerleştirilen sikkeler giderek yerlerini, kopmaya karşı daha dayanıklı olan buz vidalarına [ya da vidalı sikke] bırakmaktadır.)

—Esk. giy. Sarıklı sikke, mevlevi tarikatının önde gelen kişilerinin giydiği, üzerine yeşil sarık sarılmış sikke.

—Ikt. Serbest sikke basımı, elinde altın ya da gümüş bulunan herkesin, yetkili kurum aracılığıyla bunu paraya dönüştürmesine (özellikle dönüştürme işlemi giderlerini karşılayan bir harcın ödenmesi karşılığında) izin veren para sistemi. (Bk. ansikl. böl.)

—isi. huk. Sikke-i amme, herkese açık, genel yol. || Sikke-i hassa, birkaç kişiye açık özel yol.

—Nümism. Sikke yazısı, bir para ya da madalyanın önyüzünde ve arkayüzünde bulunan ve simgeyi tamamen çevreleyen harflerin tümü. || Sikke-i cedit, 1754’te bastırılan madalya. || Sikke-i cihadiye CİHA- DİVE. || Sikke darpetmek ya da sikke kesmek, metal para basmak. || Sikke-i efren- ciye, OsmanlI döneminde avrupa paralarına verilen ad. || Sikke-i halise, saf, katışıksız altın ya da gümüş akçe. || Sikke-i ha- sene, metal para. || Sikke-i mağşuşe, saf olmayan, karışık altın ve gümüş akçe. || Sikke-i Şami - ŞAMİ.

—Tasav. Sikke tekbiri, mevlevilikte tarikat kurallarını öğrenen müridin başına sikke giydirilirken yapılan özel törende okunan dua.

—ANSİKL. Dağc. Sikkeler yumuşak çelikten ya da sert krommolibden alaşımından yapılır Sikkeler molalar için tutunma noktalarını ya da rapel iniş tekniğinde güvenlik noktalarını tesbit etmeye yarar. Zincirin başında bulunan dağcı ilerleyişini ve aletle tırmanışta destek noktalarını sağlamak için sikkeleri yerleştirir. Sikke kullanımı önce Doğu Alpler’de başladı ve XX. yy.'ın başlarında giderek Batı Alpler'e yayıldı. Çekiç darbeleriyle kaya çatlaklarına sokulan sikkeler, o zamana kadar aşılması olanaksız gibi görünen geçitlerin aşılmasını sağladığı gibi tırmanıcıların güvenliğini artırmıştır.

—ikt. OsmanlIlar döneminde, t843’e kadar, ülkenin birçok yerinde kurulan darphanelerde çeşitli paralar basılmış, bu tarihten sonra para basımı yalnız İstanbul darphanesine tahsis olunmuştu. Darphanelerde esas olarak, devlet para bastırmakla birlikte, özel kişiler de darphaneye başvurarak ellerindeki altın ve gümüş külçelerinden ayarı, biçimi ve ağırlığı devletçe saptanmak koşuluyla para kestirebiliyorlardı. Madeni para basma işinde devlete varidat sağlamayı amaçlayan bu işlem için hükümet, para bastıran kişilerden Tuğra hakkı denen bir harç alıyordu. Bu sistem, Cumhuriyet'in kuruluşuyla ortadan kalktı.

—Nümism. Sikkeler, resmi yetkenin saptadığı betim, simge ve yazıları içeren bir kalıpla, belirli ayar ve ağırlıklara göre bastırılır. İslam öncesinde Araplar, İran’ın gümüş sasani dirhemlerini ya da Bizans'ın altın dinarlarını kullanıyorlardı. Hz. Muhammet döneminde ve emevi halifesi Ab- dülmelik'e değin islami sikke kestirilme- miştir. Bastırılan ilk sikkeler de ayar ve ağırlıklarıyla dirhem ve dinarlara benzer. Emevi, Abbasi ve onları izleyen öteki İslam devletlerinin betimli yerel bakırları ve az sayıdaki örneklerin dışında, tüm sikkelerde dinsel içerikli yazılar yer alıyordu. "Tek tanrı Allah’tır, Muhammet onun elçisidir” cümlesinin yanında halifenin adı bulunuyordu. Böylece hıristiyan sikkelerindeki dinsel betimlerin yerine İslam paralarında dinsel yazılar kullanılıyordu. Yazının tekdüzeliği, geometrik motifler ve stilize bitkisel bezemelerle giderilmeye çalışılmıştır. Arap, Kuzey Afrika, Endülüs'ün tümü ve Asya'nın geniş bir bölümünün sikkeleri bu türdendir. Ancak, Atabeyler'de ve XI. yy.'dan başlayarak Anadolu'da Artuklular, Mengücükler, Saltuklular, Danişmentliler ve Anadolu Selçuklularında insan ve hayvan figürlerinin sık sık kullanıldığı görülmektedir. OsmanlIlardaysa daha farklı olarak yazı hemen hemen resim görünümü kazanır. Dinsel içerikli yazıların yer aldığı ilk osmanlı akçelerinden sonra, XV. yy.’dan başlayarak sikkeler üzerine sultanın imzası yerine geçen tuğra işlenmiştir. Hiçbir betim bulunmamasına karşılık bu sikkeler İslam nümismatiğinin en zengin ve dikkati çeken, grubunu oluşturur. Osmanlı sikke sisteminin temelini meydana getiren akçe biçim, ayar ve ağırlığı değişmekle birlikte XIX. yy.'a değin varlığını sürdürmüştür. OsmanlIlarda ilk altın sikke Mehmet II (Fatih) döneminde kestirilmiş (1477) ve akçenin değerinin düşürülmesine ilişkin ilk devalüasyon da aynı dönemde yasalaşmıştır. Öte yandan devletin sınırlarının hızla genişlemesi, darphanelerin sayısının çoğalmasına ve giderek denetimin güçleşmesine yol açmıştır; örneğin hemen hemen bağımsız davranabilen bir Mısır darphanesi düşük ayarlı altın sikkeler bastırmaya başlamıştır. Avrupa ile yakınlaşma kuruş ve zolota gibi yeni sikke birimlerine gereksinim duyurmuştur. Hat sanatında görülen estetik gelişme sikkelere de yansımış, bordürlerde yer alan çiçek ve bitki motifleri yazının zemininde dolgu öğesi olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bu özellik Batı kaynaklı akımların etkisiyle XVIII.-XIX. yy.'larda daha da belirginleşti. Sikke basımında makineleşmeyle birlikte Mahmut II dönemindeki çeşitlilik de ortadan kalktı. Abdülmecit'in sikke düzenlemesinde (1843), ingilizler’in para sistemi benimsenerek, Londra darphanesinin bir benzeri Topkapı sarayı'nın birinci avlusunda kuruldu. Bu düzenlemeyle, onlu para sistemine göre birimlendiri- len ve halk arasında mecidiye olarak adlandırılan yeni sikkeler bastırıldı. XIX. yy.' dan sonra sikkelerin kullanımı azalırken kâğıt paralar yaygınlık kazandı. Buna koşut olarak metal paralar için sikke adının kullanılması da ortadan kalktı.

Kaynak: Büyük Larousse


Benzer Konular

19 Nisan 2009 / KisukE UraharA Ekonomi
13 Aralık 2005 / DEsssT16 Türkiye Cumhuriyeti