TERKİP a. (ar. rükub'dan terkib).
1. Bir kaç şeyi birleştirerek bir araya getirme.
2. Birkaç şeyin birleşmesinden meydana gelen şey; bileşim.
—Esk. dilbilg.
1. Tamlama.
2. Terkibi atti, bağlaç öbeği. |j Terkibi isnadi, bildirme cümlesi. || Terkibi izafi, isim tamlaması. || Terkibi kelam, sözdizimi. || Terkibi sakim, kuralsız tamlama. || Terkibi tavsifi, sıfat tamlaması.
—Ed. Terkıb-i bent, divan şiirinde bentlerden oluşan bir nazım biçimi. (Bk. ansikl. böl.)
—Esk. kim. Bileşim, bireşim.
—Esk. mant. Bireşim.
—Esk. mat. Devşirim.
—Müz. - MAKAM. || Terkibi intikal, peşrev ve sazsemaisinde haneye ya da mülazımeye götüren tekrarlamalı saz parçası. (Mülazime ile bağlı olduğu haneyi birleştirir ya da mülazimenin sonu ile yeni ha neyi bağlar.)
—ANSİKL. Ed. Terkibi bent, 5-10 ya da daha çok beyitti bentlerden oluşur. (Ruhi'nin terkibi bendi 8'er beyitlik 17 bent; Ziya Paşa’nınki 11 er beyitlik 12 benttir.) Bentlerin son beytine vasıta beyti ya da bendiye, ondan önceki beyitlerin oluşturduğu bölüme terkiphane adı verilir. Terkiphanede bütün dizeler birbiriyle, vasıta beytinin dizeleri de ayrıca birbiriyle uyaklıdır vb. Bazen terkiphanede uyak düzeni gazelde olduğu gibidir; aaxaxaxa vb Bir terkib-i bentte genellikle bentlerin tümünde beyit sayısı aynıdır. (Baki'nin terkibi bent biçiminde yazılmış “Kanuni mersiyesi”nde ilk 7 bent 8'er beyitten, 8. bent ise 10 beyitten oluşur.) Terkib-i bent biçiminde felsefi, toplumsal düşünceleri dile getiren, zamanın kötülüklerinden yakınan şiirler, mersiyeler yazılmıştır.
Kaynak: Büyük Larousse