TEBELLEŞ sıf. ve a.
1. istenmediği halde bir kimsenin yanından, bir yerden ayrılmayan kimse için kullanılır; musallat: Ne tebelleş bir adam.
2. Bir kimseyi ya da bir şeyi (bir kimseye, başına) tebelleş etmek, onu ya da o şeyi bir kimseye musallat etmek, onu başına sarmak: Ele avuca sığmayan bu iki yaramazı başıma tebelleş edip gittiler. || Bir kimseye tebelleş olmak, onun yanından ayrılmamak; musallat olmak.
Kaynak: Büyük Larousse