SEL, -III a. (ar. seli). Esk.
1. Sıyırma, yavaşça çıkarma.
2. Sell-i seyf, kılıç çekme: "Sell-i seyf ile acem alaylarına doğru at sürer" (Namık Kemal, XIX. yy.).
SEL a.
1. Hızlı ve düzensiz akan, uzunluğu az, şiddetli ve ani kabarmalar arasındaki zamanlarda az çok kuruyan dağ akarsuyu. (Bk. ansikl. böl.)
2. Bir tamlayanla kullanıldığında, akar, yayılır, boşalır izlenimini veren şey: Bir sevgi seli arasında sahneden ayrıldı. Sahneyi bir ışık seli kapladı.
3. Sel gibi akmak, sözkonusu suysa, bol, gür biçimde akmak: Gözlerinden yaşlar sel gibi akıyor; zamansa çok çabuk geçmek; bir topluluksa, yığınsal biçimde hareket etmek: Meydana doğru insanlar sel gibi akıyor || Sel gider, kum kalır, geçici durumlara güvenilmeyeceğini anlatır. || (Bir yeri) sel götürmek, oldukça çok yağmur yağmak; aşırı yağmur yüzünden su altında kalmak. || Sel seli götürmek, her yeri sel basmak. || Sele gitti, bir şeyden söz ederken "gereksiz yere telef oldu, boşa gitti' anlamında kullanılır. || Seli suyu kalmamak, bir meyveden ya da yemekten söz ederken, suyu çekilmek, suyu kalmamak. || insan seli, büyük bir kalabalık.
—Akışkan, mekan. Sel rejimi, suyun, açık bir kanalda, akış hızı yüzey dalgalarının ya da çırpıntıların yayılma hızını aştığındaki akışı.
—ANSİKL. Ani ve şiddetli su kabarmalarının sıklığı ve şiddeti, zaman zaman cılız doğal akışları ortadan kaldırır. Bu nedenle "sel" terimi, kurumadan akan her dağ akarsuyu için kullanılmaz. Sel, yukarı kesiminden aşağı kesimine doğru üç farklı bölümden oluşur: çok büyük sağanak yağışların yarattığı sellenmeyi toplayan, huni biçimindeki kabul hartası; genellikle çamurlu suların toplandığı, yamaçları derin biçimde yarılmış akış kanalı; selin hızlı akışı nedeniyle iri taneli olan yükün bırakıldığı ağızda bulunan birikinti konisi. Bu akarsuların bir selin akışı yol açtığı zararların büyüklüğü nedeniyle, bir buçuk yüzyıldır, selleri ortadan kaldırabilmek amacıyla birçok önlem alınmaya başlandı: yamaç havzaları yeniden ağaçlandırdı; selin yatay profili yumuşak eğimli sahanlıklar dizisi biçiminde düzenlenerek taş setler ve büklümler çizen ince ve dar yataklar oluşturuldu, iki çeşit sel rejimi vardır: ana beslenme kaynağı enyen buzul sularıysa buzul rejimi, hem buzul hem kar sularıyla besleniyorsa buzul-kar (nivoglasiyer) ya da kar rejimi. Yalnızca buzul rejimli sellerde havzanın en azından % 15-20'si buzullarla kaplı olur ve yıllık debinin % 80-90'ı hazıran-eylül arasında gerçekleşir (debinin çok zayıf olduğu aylarsa şubat-mart aylarıdır). Bu rejim, yıllık veriler birbiriyle karşılaştırıldığında büyük bir düzenlilik gösterir.
Kaynak: Büyük Larousse