VERİCİ sıf.
1. Bir şey veren, verme yanlısı olan kimse için kullanılır: Boşuna pazarlık etmeye kalkışmayın, ben verici değilim.
2. Çıkar gözetmeden yardım eden kimse için kullanılır: Çok verici bir insandır.
—Dilbil. Bildirişim şemasında, alıcının karşıtı olarak, bildiriyi oluşturan kişi. (Konuşucu ya da konuşan birey; GÖNDEREN de denir.)
—Elektron. Bir tranzistorun üç elektrodundan, en katkılı bölgeyi oluşturanı.
—Fizs. kim. Bağ elektronlarını iten atom ya da atom grubu. (Vericiler indükleyici ve mezomer olmak üzere ikiye ayrılır. Verici bir eşkonum bağında, bağın iki elektronunu sağlar.)
—Hematol. Kan vericisi, kendiliğinden ya da genel bir çağn üzerine, alıcının kimliğini sormaksızın, bir kan merkezinde kanını ya da bunun bir öğesini, parasız olarak ya da ücretle bağışlayan kişi. || Evrensel verici, kan grubu A, B ya da AB olan kişilere sakıncasız olarak kan verilebilen O grubundan verici. || Tehlikeli evrensel verici, kanında A, B ya da AB grubunda kişilere şırınga edilmeyi engelleyen anti A (ve/ya da anti B) bağışıklık antikoru bulunan O grubundan verici.
—Telekem. Bir iletim hattının başlangıcında, istenen biçim ve güce sahip olacak işaretler üretmeye yarayan aygıt. (Bk. ansikl. böl.)
—Tip. Yaşarken bir organının (özellikle tek böbrek) ya da ölümünden sonra bir organın (örneğin bir kalp için) alınmasını ve bir hastaya (buna alıcı denir) nakledilmesini kabul eden kişi.
♦ sıf. Cerr. Verici bölge, bir deri grefinin alındığı alana verilen ad.
—ANSİKL. Telekom. Vericilerin birçoğu, temel olarak şu öğelerden oluşur: taşıyıcıyı oluşturan en az bir ana salınım üreteci, taşıyıcıyı, kiplenmiş salınımı oluşturmak için kipleyici işaretle birleştiren en az bir kipleyici, güç yükselteçleri ve enerji besleme devreleri. Radyoelektriksel vericiler çok çeşitli tiptedir ve güçleri watt ile binlerce kilovvatt arasında değişebilir. Bunlar işaret türüne, sağlanacak hizmete ve donanımın yerine göre nitelenir.
1. Bir şey veren, verme yanlısı olan kimse için kullanılır: Boşuna pazarlık etmeye kalkışmayın, ben verici değilim.
Sponsorlu Bağlantılar
—Dilbil. Bildirişim şemasında, alıcının karşıtı olarak, bildiriyi oluşturan kişi. (Konuşucu ya da konuşan birey; GÖNDEREN de denir.)
—Elektron. Bir tranzistorun üç elektrodundan, en katkılı bölgeyi oluşturanı.
—Fizs. kim. Bağ elektronlarını iten atom ya da atom grubu. (Vericiler indükleyici ve mezomer olmak üzere ikiye ayrılır. Verici bir eşkonum bağında, bağın iki elektronunu sağlar.)
—Hematol. Kan vericisi, kendiliğinden ya da genel bir çağn üzerine, alıcının kimliğini sormaksızın, bir kan merkezinde kanını ya da bunun bir öğesini, parasız olarak ya da ücretle bağışlayan kişi. || Evrensel verici, kan grubu A, B ya da AB olan kişilere sakıncasız olarak kan verilebilen O grubundan verici. || Tehlikeli evrensel verici, kanında A, B ya da AB grubunda kişilere şırınga edilmeyi engelleyen anti A (ve/ya da anti B) bağışıklık antikoru bulunan O grubundan verici.
—Siber. Alabileceği çeşitli konumları, bu konumların ayırtedici niteliği biçiminde işaretler yayımlayarak gösteren organ.
—Teknol. Eşzamanlı verici, bir iş mili ya da kumanda mili üzerine monte edilen ve bunun açısal konumunu belirten elektrik işaretleri üreten senkromakine.
—Teknol. Eşzamanlı verici, bir iş mili ya da kumanda mili üzerine monte edilen ve bunun açısal konumunu belirten elektrik işaretleri üreten senkromakine.
—Tip. Yaşarken bir organının (özellikle tek böbrek) ya da ölümünden sonra bir organın (örneğin bir kalp için) alınmasını ve bir hastaya (buna alıcı denir) nakledilmesini kabul eden kişi.
♦ sıf. Cerr. Verici bölge, bir deri grefinin alındığı alana verilen ad.
—ANSİKL. Telekom. Vericilerin birçoğu, temel olarak şu öğelerden oluşur: taşıyıcıyı oluşturan en az bir ana salınım üreteci, taşıyıcıyı, kiplenmiş salınımı oluşturmak için kipleyici işaretle birleştiren en az bir kipleyici, güç yükselteçleri ve enerji besleme devreleri. Radyoelektriksel vericiler çok çeşitli tiptedir ve güçleri watt ile binlerce kilovvatt arasında değişebilir. Bunlar işaret türüne, sağlanacak hizmete ve donanımın yerine göre nitelenir.
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.