SAİ sıf. (ar sacy'dan sâci). Esk.
1. Çalışan, gayret eden: "iktisatın yegâne gayesi hürriyetin ve ferdin hukukunun muhafazasına sâî olmaktan ibaret gibi gelir" (Ahmet Muammer ve Şükrü Kaya).
2. Sai-bi-l-fesad, ortalığı karıştıran, fesatçı.
♦ a. Esk. Haberci, ulak: "Her tarafa sâîler, devriyeler çıkarıldığı halde..." (E. E. Talu).
1. Çalışan, gayret eden: "iktisatın yegâne gayesi hürriyetin ve ferdin hukukunun muhafazasına sâî olmaktan ibaret gibi gelir" (Ahmet Muammer ve Şükrü Kaya).
Sponsorlu Bağlantılar
♦ a. Esk. Haberci, ulak: "Her tarafa sâîler, devriyeler çıkarıldığı halde..." (E. E. Talu).
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.