SANMAK g. f.
1. f. + duğunu sanmak, f. + acağını sanmak, olası olduğuna ya da olabileceğine inanmak; düşünmek, tahmin etmek, zannetmek: Beni anladığınızı sanıyorum. Bunu yapmak isteyeceğini hiç sanmıyor.
2. Birini, bir şeyi, bir kimse, bir şey sanmak, yantümce + sanmak, öyle olduğunu düşünmek, öyle olduğuna inanmak; o düşünceye kapılmak, öyle gibi gelmek; zannetmek: Onun daha zeki olduğunu sanmıştım. Kendini akıllı sanıyor. Özür dilerim, sizi annem sandım. Beni ne sandınız. Kapı açılınca birden babam geldi sandım.
3. Bir kimseyi, bir şeyi bir yerde sanmak, orada olduğunu düşünmek, o düşünceye kapılmak; zannetmek: Sizi bahçede sanıyordum. Kendini evin
de sanıyor.
4. Bir kimseyi bir kimse san mak, öyle olduğunu hissetmek, o sanıdc olmak; zannetmek: Bebek, teyzesini annesi sanıyor.
5. Sanırım, sanıyorum, bence, bildiğim kadarıyla; galiba, herhalde: Sanıyorum her şey yolunda.
♦ sanılmak edilg. f. Olasılık tanınmak, düşünülmek, olabileceğe inanılmak, zannedilmek: Meclis'in erken seçim kararı alacağı sanılıyor. Katilin, maktulün kardeşi olduğu sanılıyor.
1. f. + duğunu sanmak, f. + acağını sanmak, olası olduğuna ya da olabileceğine inanmak; düşünmek, tahmin etmek, zannetmek: Beni anladığınızı sanıyorum. Bunu yapmak isteyeceğini hiç sanmıyor.
Sponsorlu Bağlantılar
3. Bir kimseyi, bir şeyi bir yerde sanmak, orada olduğunu düşünmek, o düşünceye kapılmak; zannetmek: Sizi bahçede sanıyordum. Kendini evin
de sanıyor.
4. Bir kimseyi bir kimse san mak, öyle olduğunu hissetmek, o sanıdc olmak; zannetmek: Bebek, teyzesini annesi sanıyor.
5. Sanırım, sanıyorum, bence, bildiğim kadarıyla; galiba, herhalde: Sanıyorum her şey yolunda.
♦ sanılmak edilg. f. Olasılık tanınmak, düşünülmek, olabileceğe inanılmak, zannedilmek: Meclis'in erken seçim kararı alacağı sanılıyor. Katilin, maktulün kardeşi olduğu sanılıyor.
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.