SIĞINMAK gçz. f.
1. Bir yere sığınmak, bir tehlikeden, rahatsızlık veren bir şeyden kaçmak, korunmak, güvenlik içinde olmak için bir yere girmek, saklanmak: Birdenbire yağmur boşanınca bir kulübeye sığındık.
2. Bir kimseye (yanına) sığınmak, korunmak için bir kimseye başvurmak; onun yardımını ummak: Dayaktan korunmak için annesine sığındı. Evsiz kalınca bir akrabasının yanına sığındı.
3. Bir ülkeye sığınmak, genellikle politik bir nedenle, kendi ülkesinden kaçıp bir başka ülkeye gitmek; iltica etmek.
4. Bir şeye (soyut) sığınmak, bir eylemde, bir etkinlikte bir güçlükten, bir sıkıntıdan kurtulmanın yolunu bulmak: Zoru görünce yalana sığınmak. Sorunlannı unutmak için düşlere sığınmak; bir şeye güvenmek, ondan yardım ummak, beklemek: Bir kimsenin hoşgörüsüne sığınmak.
—Denize. Bir gemiden söz ederken, kötü hava koşulları nedeniyle ya da bir arızanın giderilmesi amacıyla en yakın limana girmek.
♦ sığınılmakedilg. f. Sığınmak eylemi yapılmak.
1. Bir yere sığınmak, bir tehlikeden, rahatsızlık veren bir şeyden kaçmak, korunmak, güvenlik içinde olmak için bir yere girmek, saklanmak: Birdenbire yağmur boşanınca bir kulübeye sığındık.
Sponsorlu Bağlantılar
3. Bir ülkeye sığınmak, genellikle politik bir nedenle, kendi ülkesinden kaçıp bir başka ülkeye gitmek; iltica etmek.
4. Bir şeye (soyut) sığınmak, bir eylemde, bir etkinlikte bir güçlükten, bir sıkıntıdan kurtulmanın yolunu bulmak: Zoru görünce yalana sığınmak. Sorunlannı unutmak için düşlere sığınmak; bir şeye güvenmek, ondan yardım ummak, beklemek: Bir kimsenin hoşgörüsüne sığınmak.
—Denize. Bir gemiden söz ederken, kötü hava koşulları nedeniyle ya da bir arızanın giderilmesi amacıyla en yakın limana girmek.
♦ sığınılmakedilg. f. Sığınmak eylemi yapılmak.
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.