SULTANİ sıf. (ar. sulfan'dan sultânı).
1. Sultana ait, sultanla ilgili
2. Sultanı tembel. iş görmekten nefret eden, aşırı ölçüde tembel. || Sultani tembellik, iş görmekten nefret etme, hiç hoşlanmama durumu.
—Kâğ. sant. Sultani kâğıt, eskiden kullanılan, ipekten yapılmış değerli bir kâğıt türü.
♦ a. Esk. dökme. Bir tür çatma
SULTANİ a. Nümısm. Mısır, Trablus, Cezayir ve Tunus darphanelerinde bastırılan osmanlı altınlarına verilen ad. (Bu altınlara dınar-ı sultani de deniyordu. Mehmet IV döneminde Trablusgarp'ta bu altınların nısfıyelerı de kesildi.)
1. Sultana ait, sultanla ilgili
Sponsorlu Bağlantılar
—Kâğ. sant. Sultani kâğıt, eskiden kullanılan, ipekten yapılmış değerli bir kâğıt türü.
♦ a. Esk. dökme. Bir tür çatma
—Esk. eğit. OsmanlIlar da idadi üstü okullara verilen ad. (ikinci meşrutiyet’ten [1908] sonra idadi programları biraz daha genişletilerek vilayet [il] merkezlerinde birer sultani açılması kabul edildi. Cumhuriyet döneminde bu ad "lise"ye çevrildi.)
SULTANİ a. Dünyada çok yaygın olarak yetiştirilen (500 000 ha) çekirdeksiz üzüm çeşidine ve bunun asmasına verilen ad. (Sultani çekirdeksiz de denen beyaz renkli, çok tatlı, sulu ve gevrek olan bu üzümler özellikle kuru üzüm elde etmek amacıyla yetiştirilir, ama taze olarak da tüketilir. Türkiye'de İzmir yöresinde [Urla, Karaburun, Kemalpaşa] yetiştirilir ABD’de [Kaliforniya] bu üzüme thompson's seedless, Hindistan’da kişmiş, Avustralya’da ve Güney Afrika’da sultana, Yunanistan'da kufurugu . . adı verilir.)
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.