PATLAK sıf.
1. Patlamış, patlayarak üzerinde delik, yank vb. oluşmuş şey için kullanılır: Patlak lastik. Patlak balon.
2. Patlak göz, yuvasından dışan çıkık, fırlak göz.
—Esk. giy. Patlak dikişli, ilmiye sınıfından olanların giydiği bir tür başiık.( Aralıklı olarak çırpma dikişle dikildiğinden halk arasında bu ad verildi. Üzerine sarık sarılarak kullanılırdı.)
—Su ür. kül. Patlak gûz, üretilen çok genç alabalıklara bulaşan iltihaplı pankreas nekrozu gibi virüslü bazı hastalıklann belirtisi.
♦ a.
1. Patlama sonucunda açılmış yarık: Lastiğin patlağını bulmak.
2. Patlak vermek, gizlenen ya da sonucu kötü olan bir olay sözkonusuysa, beklenmedik bir biçimde ortaya çıkmak.
—Denize. Gemilerde boya, tiner ve bezir gibi malzemeleri koymada kullanılan saçtan yapılmış silindir biçiminde kap.
1. Patlamış, patlayarak üzerinde delik, yank vb. oluşmuş şey için kullanılır: Patlak lastik. Patlak balon.
Sponsorlu Bağlantılar
—Esk. giy. Patlak dikişli, ilmiye sınıfından olanların giydiği bir tür başiık.( Aralıklı olarak çırpma dikişle dikildiğinden halk arasında bu ad verildi. Üzerine sarık sarılarak kullanılırdı.)
—Su ür. kül. Patlak gûz, üretilen çok genç alabalıklara bulaşan iltihaplı pankreas nekrozu gibi virüslü bazı hastalıklann belirtisi.
♦ a.
1. Patlama sonucunda açılmış yarık: Lastiğin patlağını bulmak.
2. Patlak vermek, gizlenen ya da sonucu kötü olan bir olay sözkonusuysa, beklenmedik bir biçimde ortaya çıkmak.
—Denize. Gemilerde boya, tiner ve bezir gibi malzemeleri koymada kullanılan saçtan yapılmış silindir biçiminde kap.
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.

Patlak Nedir?
