Kabarma Nedir?

KABARMA a. Kabarmak eylemi.

—Bayınd. Yükselme kabarması, bir akarsu üzerine kurulmuş bir barajın neden olduğu ve biriktirme alanının yukarı çığanda suyun yükselmesiyle kendini gösteren kabarma.

—Boyac. ince bir yağlıboya ya da vernik tabakasının tüm kalınlığı boyunca ya da kalınlığın yalnız bir bölümünde ortaya çıkan yüzeysel ya da derin kabarcıklar.

—Deniz yap. Kabarma havuzu, bir eklüzle dış limana bağlanan ve içindeki su düzeyi hemen hemen değişmeden açık deniz düzeyine yakın olarak kalan havuz. || Kabarma havuzu kapakları, deniz çok yüksek bir düzeye eriştiğinde deniz suyunun kabarma havuzuna girmesini engellemeye ve med kapılarını dalgalara karşı korumaya yarayan basit eklüz kapakları; odalı bir deniz’eklüzünde, odayla deniz arasında bağlantıyı sağlayan kapak.

—Denize. Rüzgârın etkisiyle deniz dalgalarının yükselmesi.

—Gerek bir geminin ilerleyişinden, gerek rüzgârdan kaynaklanan ve kıyılardaki su düzeyinin yükselmesine yol açan ters akıntı.

—Ekmekç. Mayalanma sırasında oluşan karbondioksit gazının etkisiyle hamur hacminin büyümesi. || Hamur teknesinde ekmek yapımı sırasında oluşan ön mayalanma.

—Fizyol. Kalp önü kabarması ya da göğüs kabarması, her sistolde kalbin geri çekilmesi ile altıncı kaburga hizasında ortaya çıkan hareket.

—Foto. Bir filmin çeşitli fiziksel etkiler sonucu kırılmasıyla ortaya çıkan düzlemsellik kusuru.

—Mad. oc. ve Bayınd. Çıkarılışı sırasında bir kayacın hacminde görülen artış. (Bu artış kütle halinde çıkarılan kayacın çeşitli öğeleri arasında yer alan çok sayıda boşluktan kaynaklanır. 1 m3 tıkız taş, kabarma sonucu 2 m3 hacminde bir moloz yığınına dönüşebilir. Kabarma katsayısı 1,10 [kum] ile 1, 60 [tıkız kayaçlar] arasında değişir ve yığma ya da sıkıştırma işlemleriyle azaltılabilir. Dolayısıyla yoğunluğu yerinde 2,6 olan bir kayacın kabarma yoğunluğu 1,6 ile 2 arasında değişir.) || Kabarma yoğunluğu, bir kayaç kütlesi ile bu kayacın kazı sırasında parçalanmış halde kapladığı hacim arasındaki oran.

—Metalürj. Kimi metallerin ya da alaşımların katılaşması sırasında önceden çözünmüş gazların aniden açığa çıkarak katılaşan bölüm üzerinde düzensiz kabarcıklar oluşturması.

—Sabunc. Sabun kalıbının yüzeyinde düzensiz şişkinlik biçiminde görülen üretim kusuru.

—Sütç. Aşırı kabarma, olgunlaştırma sırasında gazlı mayalanma yüzünden peynirlerde ortaya çıkan kusur.

—Tarım. Tarım aletlerinin, iklim etkenlerinin (don, kuraklık) ve bitki köklerinin etkisiyle, toprağın parçalanmasında ve göze
nekliliğinde meydana gelen artma. (Bk. anskil. böl.)

—ANSİKL. Denize. Kabarma düzeyi, nehir yollarında seyredilebilir en yüksek su düzeyini aştığında, seyir, hem teknik nedenler (köprülerin altındaki kullanılabilir yükseklik) hem de güvenlik nedeniyle (akıntı hızı) durdurulur.

—Hidrol. Kabarma, karların ve buzların erimesi ya da şiddetli yağmurlar sonucunda oluşur. Bu olay, eğimin büyüklüğü, arazinin geçirimsizliği, bitki örtüsünün seyrekliği, su kavşaklarının birbirine yakınlığı ölçüsünde hızlı ve belirgin biçimde ortaya çıkar. Debi ve hız, gerek ulaşımda gerek aşınmada etken olan gücü büyük ölçüde artırır. Birkaç günlük kabarma, akarsu yatağını ve kıyılarını, olağan yıllık akıştan daha çok değiştirir. ( HİDROLOJİ.)

—Tarım. Serbest kesek ve ince toprak oluşmasına yol açan kabarma, hava ve su dolaşımını artırır. Tohumların çimlenmesini ve genç bitkilerin büyümesini kolaylaştırmak için, özellikle toprağın üst tabakalarının kabarması gereklidir. Toprakta ne kadar çok kil bulunursa kabarması o kadar zor olur Yeni kabarmış bir toprak, yağmurun ve makinelerden doğan basıncın yozlaştırıcı etkisine daha duyarltdır.

kabarma ingilizcesi
1. rising; swelling.
2. high tide.
3. blistering.
– alçalma the tide.