Kadınsal Nedir?
SMD MiSiM
KADINSAL sıf. Kadına özgü kadınla ilgili şey, durum için kullanılır.
—Psikan. Kadınsal durum, Melanie Klein’a göre, anayla erken bir özdeşleşme sonucu ortaya çıkan, kız ve erkek çocuklarda farklı etkiler doğuran libido yapısı. (Bk. ansikl. böl.)
—ANSIKL. Psikan. Freud, kadınsallığı edilgenlikle, erkekselliği de etkinlikle ilişkili görüyor, erkek çocuğu annesiyle özdeşleşmekten alıkoyan şeyin, hadım edilmek korkusu olduğunu düşünüyordu. Melanie Klein'a göreyse, erkek çocukta kadınsallığın temeli, meme emme döneminde annenin memesine ilk ve normal bağlanıştır ve bu bağlanış oldukça erken bir çağda babanın penisine doğru yönelir. Erkek çocukta, tersine çevrilmiş bir Oidipus kompleksinin temelini oluşturan bu kadınsal denen durum, onun annesiyle, aynı zamanda onun gibi çocuk yapabilme yeteneğini de içeren bir rekabet halinde yaşadığı ilk eşcinsel durumdur.
Erkek çocuğun, tam bir karşıcinsellik tavrına erişebilmesi için bu kadınsal aşamanın normal olarak yaşanıp aşılması gerekir. Eğer annenin bedenini, içerdiği haset edilen penislerden temizlemek isteğinde sadizm üstün gelecek olursa, erkek çocuk kendi içinde çok korkunç bir anne imagosuyla ve kendi bedeninin durumu konusunda çok ağır bir boğuntuyla karşılaşır. Buna bir de, içe atılmış tehlikeli baba penisi korkusu katılacak olursa, erkek çocuğun bu kadınsal tavrı aşma olanağı büyük ölçüde tehlikeye girer. Oysa, bu kadınsallık dönemini kendi benliğiyle bütünleştirebilmiş bir erkek, karısının gereksinimlerini daha iyi anlar, kabul eder ve yerine getirir.
Kız çocuktaysa, kadınsal durumun temeli, Melanie Klein'ın kız çocukta penis kıskançlığının başlangıç dönemi saydığı meme emme döneminden sonra, sadik anal dönemdedir. Küçük kız, annesini çocuklarından, gebe kalma ve çocuk doğurma organlarından yoksun bırakmak ister. Erkek çocuk, varlığını kontrol edebileceği bir penise sahip olduğu halde, kız çocuk organlarının iç durumunu kontrol edemez ve bunların öç alıcı anasal bir üst- ben tarafından tehdit edildiğini sanır. Üremsel (genital) Oidipus döneminde, kız çocuk, kadınsal durumu içinde, babanın penisini almayı, ondan bir çocuk sahibi olmayı arzu eder. Bu da onu, kendisiyle özdeşleştiği annesiyle rekabete iter.
Sponsorlu Bağlantılar
—ANSIKL. Psikan. Freud, kadınsallığı edilgenlikle, erkekselliği de etkinlikle ilişkili görüyor, erkek çocuğu annesiyle özdeşleşmekten alıkoyan şeyin, hadım edilmek korkusu olduğunu düşünüyordu. Melanie Klein'a göreyse, erkek çocukta kadınsallığın temeli, meme emme döneminde annenin memesine ilk ve normal bağlanıştır ve bu bağlanış oldukça erken bir çağda babanın penisine doğru yönelir. Erkek çocukta, tersine çevrilmiş bir Oidipus kompleksinin temelini oluşturan bu kadınsal denen durum, onun annesiyle, aynı zamanda onun gibi çocuk yapabilme yeteneğini de içeren bir rekabet halinde yaşadığı ilk eşcinsel durumdur.
Erkek çocuğun, tam bir karşıcinsellik tavrına erişebilmesi için bu kadınsal aşamanın normal olarak yaşanıp aşılması gerekir. Eğer annenin bedenini, içerdiği haset edilen penislerden temizlemek isteğinde sadizm üstün gelecek olursa, erkek çocuk kendi içinde çok korkunç bir anne imagosuyla ve kendi bedeninin durumu konusunda çok ağır bir boğuntuyla karşılaşır. Buna bir de, içe atılmış tehlikeli baba penisi korkusu katılacak olursa, erkek çocuğun bu kadınsal tavrı aşma olanağı büyük ölçüde tehlikeye girer. Oysa, bu kadınsallık dönemini kendi benliğiyle bütünleştirebilmiş bir erkek, karısının gereksinimlerini daha iyi anlar, kabul eder ve yerine getirir.
Kız çocuktaysa, kadınsal durumun temeli, Melanie Klein'ın kız çocukta penis kıskançlığının başlangıç dönemi saydığı meme emme döneminden sonra, sadik anal dönemdedir. Küçük kız, annesini çocuklarından, gebe kalma ve çocuk doğurma organlarından yoksun bırakmak ister. Erkek çocuk, varlığını kontrol edebileceği bir penise sahip olduğu halde, kız çocuk organlarının iç durumunu kontrol edemez ve bunların öç alıcı anasal bir üst- ben tarafından tehdit edildiğini sanır. Üremsel (genital) Oidipus döneminde, kız çocuk, kadınsal durumu içinde, babanın penisini almayı, ondan bir çocuk sahibi olmayı arzu eder. Bu da onu, kendisiyle özdeşleştiği annesiyle rekabete iter.
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
