KAPIŞ a.
1. Kapmak eylemi ya da biçimi.
2. Kapış kapış, büyük bir istek duyarak, kapışarak: Daha masaya koymadan elmaları kapış kapış ettiler. \\ Kapış kapış gitmek, çok kısa sürede satılmak, aranılır, istenilir olmak: Hele bir pazara götürün bir saatte kapış kapış gider. || Kapış kapış, kapışmak, bir malı büyük bir istekle almak. || Kapış kapış yemek, çok büyük bir iştahla, kapışarak yemek.
—Isıl mot. Vites değiştirmeden motorun düşük rejiminden daha yüksek bir rejime geçişi. (Seri kapışa elverişlilik taşıtlarda aranan niteliklerden biridir ve "serilik” göstergesidir.) || Kapış pompası, ani hızlanma sırasında yakıt karışımının zenginliğini geçici olarak artırmak için mekanik vurum ya da basınç düşmesi sonucu artık benzin püsküren, karbüratöre bağlı, pistonlu ya da zarlı düzenek.
1. Kapmak eylemi ya da biçimi.
Sponsorlu Bağlantılar
—Isıl mot. Vites değiştirmeden motorun düşük rejiminden daha yüksek bir rejime geçişi. (Seri kapışa elverişlilik taşıtlarda aranan niteliklerden biridir ve "serilik” göstergesidir.) || Kapış pompası, ani hızlanma sırasında yakıt karışımının zenginliğini geçici olarak artırmak için mekanik vurum ya da basınç düşmesi sonucu artık benzin püsküren, karbüratöre bağlı, pistonlu ya da zarlı düzenek.
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
SİLENTİUM EST AURUM