Karate Nedir?

KARATE a. (japonca söze.; kara, boş çıplak ve te, el den). Hasmı hayali olarak saf dışı bırakmaya dayanan (darbeler hasma dokunmadan yarıda kesilir) dövüş sporu.

—ANSİKL. 1945'ten sonra Japonya'da gelişen ve daha sonraları Batı Avrupa’da yayılan karate, kenarı 8 metrelik bir kare içinde yapılır ve 3 dakika sürer. Saldırılacak bölgeler baş, boyun, göğüs ve midedir. Judoda olduğu gibi birçok ağırlık kategorisi vardır. Belli aralıklarla dünya, Avrupa ve ülke şampiyonaları düzenlenir.
Türkiye'de karate, 1960’lı yıllarda judo çalışmalarıyla birlikte İbrahim Ûztek, Namık Ekin, Ahmet Ûkten ve Natık Canca gibi sporcuların öncülüğü ile başlatıldı. İbrahim Ûztek’in öğrencilerinden Hakkı Koşar, judo ile birlikte karate çalışmalarını da sürdürdü (1966-1969). Koşar, 1970’te İtalya’da düzenlenen judo şampiyonasına katıldı ve karatede uluslararası kuşak sınavına girerek kara kuşak sahibi ilk türk karateci oldu. Koşar Türkiye'ye dönüşünde, yalnızca karateyle ilgilendi ve kısa süre sonra Türk amatör karate organizasyonumu (TAKO) kurarak karatenin hızla yayılmasını sağladı. 1978'de karate dalında uluslararası hakem belgesi alan Koşar, 1979'de Avrupa Karate federasyonu teknik komitesi’ne üye seçildi.
1975’ten başlayarak Japonya'dan birçok antrenör (Vahara, Abe, Tomita, Tagaşi, Enaeda, Kase) Türkiye'de karate sporunun gelişmesi için faaliyet gösterdiler. Avrupa'da çeşitli turnuva ve şampiyonanalara katılan Hakan Alpay, Ömer Doğanay, Serdar Sitaç, Uğur Kesim, Yavuz Kutlu, Rıfat Egemen, Atila Çeliktürk, Muzaffer Koşar, Bülent Bakkaloğlu, Nurettin Çeker, Alev Oral, Hayrettin Akarsu, ilhan Değirmenci, Melek Koşar, Derya Gülerman ve Deniz Gülerman başarı elde eden türk sporcuları oldular. 1993 başı itibariyle, Türkiye'de 2 OOO'İ aşkın (2 064) siyah kuşak sahibi karateci ve yüzlerce karate salonu (doco) vardır.

karate
isim (Japoncadan)

• Ayak ve yumruk vuruşları üzerine kurulu, Japon kökenli bir dövüş yöntemi.