OVA a.
1. Dümdüz değilse bile, topografyası çok az farklılık gösteren, akarsuların yüzeyde aktığı geniş alan. (Bk. ansikl. böl.)
2. Yüksek ova, yükseltisi oldukça fazla, az engebeli geniş alan. (Platolardan farklı olarak ovaların yanında küçük sıradağlar uzanır. Yüksek ova terimi, özellikle And dağlarıyla Mağrib bölgeleri için kullanılır ve hem dağlarla kuşatılması, hem de akarsu ağının cılız olması nedeniyle vadilerle yarılmamış geniş alanları belirtir.)
—Denizbil. Batiyal ova, bir kenar denizi içinde yer alan, derin deniz ovası. (Batiyal ovalar gerçek derin deniz ovalarından daha sığ olurlar [yaklş. 3 000 m] ve temellerinin okyanusal kabuktan oluşması gerekmez.) || Derin deniz ovası, okyanus havzalarının tabanı oldukça düz, yatay ya da az eğimli (eğim %o 0,5'ten az) olan derin bölümü. Karalardaki sandırma etkisinin ürünü olan gereçleri akıntılar derin deniz ovasına kadar taşıdıklarından, derin deniz ovaları engebesi az; tekdüze bir görünüm alırlar. Okyanusal kabuk üzerinde çökelmiş tortul dizinin ortalama kalınlığı 500-1 000 m'dir, ama 2-3 km'yi de bulabilir, hatta geçebilir. Ortalama derinlik 5 000 m (Atlas okyanusu) ile 6 000 m (Büyük Okyanus) arasında değişir. En geniş derin deniz ovalarından biri, 1 200 000 km2'lik bir alan kaplayan Sohm ovasıdır (Kuzey Atlas okyanusu).
—ANSİKL. Coğ. "Ova" terimi, çeşitli boyutlardaki yüzey şekillerine uygulanır: Da- vis kuramında öngörülenin tersine, ideal bir döngünün son evresi olması gerekmeyen aşınım ovası; taşkın sularının çökerttiği balçıklarla beslenen alüvyon ovası; erime sularının buzul önüne yaydığı iri gereçlerden oluşan buzulönü ovası ya da sandur; buzullaşmamış ya da buzuldan kurtulmuş bir yan vadide buzul dilinin gerisinde biriken akarsu ya da göl kökenli dolgu maddelerinden oluşan buzul seti ovası; akaçlamanın dışakışlı olup olmamasına bağlı olarak kıyıda ya da iç kesimde bulunan bir ırmak ya da uvedin oluşturduğu taban düzeyi ovası; bir kıyı okunun koruduğu alanda ya da denizden gelen gereçlerin yığılıp kaldığı körfezlerde, denizden gelen alüvyonların çökelmesiyle oluşan kıyı ovası.
• iktisadi coğrafya ve insan coğrafyası. Dünya nüfusunun büyük bölümü ovalarda, yükseltisi 200 m'yi aşmayan yerlerde yaşar. Ovalar çoğunlukla elverişli ısı koşullarından yararlanır. Bununla birlikte tropikal kuşakta, yükseltisi fazla bölgelerdeki (Doğu Afrika ve And dağları platoları) yaşama koşulları, sık ormanlarla kaplı nemli ve sıcak ovalara oranla çok daha elverişlidir.
Öte yandan, dağlarda toprakların niteliğini bozan şiddetli bir aşınma meydana geldiğinden, ovalarda tarım, dağlara oranla, çok daha verimli topraklar üzerinde yapılır. Ayrıca ovalarda ulaşım dağlara göre çok daha kolaydır. Son olarak, ovalar çeşitli maden yataklarının (kömür, petrol, demir) korunduğu jeolojik kesimlerdir; oysa dağlarda bu gibi kesimler açınımla büyük zarar görür. Yeryüzündeki sanayi etkinliklerinin büyük bölümü ve bunun sonucunda da yeni kentler hep ovalarda toplanmaktadır.
Bununla birlikte, ovalık bölgelerin doğal avantajları kesin ve genel olmaktan çok uzaktır. Tropikal bölgelerde, iklim bakımından yaşamaya daha elverişli dağlık kesimler, ovalara oranla daha kalabalıktır; ne var ki aynı özelliğe Orta Avrupa ve Kuzey Afrika'daki bazı dağlık bölgelerde de rastlanır; bunun nedeni, bazı istila olayları sırasında ovalarda yaşayan insanların büyük bölümünün daha güvenli dağlık bölgelere (Karpatlar, Kafkasya, vb.) çekilmesidir. Uzunca bir süre insanlar, ağır topraklı. zengin, tekdüze büyük ovaları değil, toprakları çok daha engebeli, çok daha çeşitli, ama kapalı ekonomi çerçevesinde işlenmesi daha kolay, dağlık kesimleri tercih ettiler. Çoğunlukla ovaların değerlendirilmesi, önemli akaçlama ya da sulama çalışmalarını gerektirdiğinden kısa süre öncesine kadar sıtmanın kol gezdiği Tuna ırmağının suladığı Avrupa ovaları, Doğu Avrupa ovaları ve Akdeniz bölgesindeki bazı ovalar, ancak bir ya da iki yüzyıldan beri kalabalıklaşabildi. Sanayi devrimine kadar dağlık bölgeler, su, kereste, enerji ve hammadde kaynakları içermeleri açısından ovalara oranla çok daha elverişli yerlerdi.
Günümüzde ovaların üstünlüğü çok daha açık biçimde anlaşılmaktadır: çünkü, büyük kent birimlerinin oluşmasına yol açan hızlı kitle ulaşımı ve makineleşmiş tarım için seçilen yerler ovalardır. Modern teknikler çorak ve bataklık ovaların değerlendirilmesine olanak sağlamaktadır: nitekim, yüz yılı aşkın bir süredir, tarım alanlarının daha çok ovalarda genişlediği görülmektedir. Başlangıçta yalnızca dağlarda kurulan santrallardan elde edilen hidroelektrik bile, günümüzde, ovalarda önlerine dev setler çekilen büyük ırmaklardan da elde edilmektedir.
Kaynak: Büyük Larousse